annenin ölmesi
eğer ölümden sonra biryer varsa eminim her neredeyse hala bizi izliyor.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının başına gelmiş trajikomik olaylar
yaz mevsimi geldiğinde arkadaş grubumuzla falezlerden denize atlamak gibi ilginç bir hobimiz var. şuanda içinizden "siz manyak mısınız kardeşim?" diye sorular sorular geldiğinizi tahmin edebiliyorum. ama evet, söz konusu adrenalin olduğunda akıl ve mantık hep dışlanan arkadaş gibi kalıyor.
neyse işte, ben de genelde balıklama atlıyorum suya ve aslında bu şekilde herhangi bir sıkıntı yaşamadım hiç. ama bir gün sevdiğim kişiye artistlik olsun diye (şuan birlikteyiz) takla atarak atlamayı deneyeyim dedim. çok akıllıca bir fikir değildi tabii ki ve ilk deneyişimde 15 metreden göbek üstü şaaappp sesiyle suya çakıldım. çevremdeki herkes gülmekten kudurmaya başladı tabii. ama ben orada acıdan geberiyorum, suratım ve vücudumun ön tarafı yanıyor ve sesimi de çıkaramıyorum. neyse ki onlar da tahmin ediyordu canımın çok yandığını ve hemen sudan çıkardılar beni. bir yandan korkuyorlardı bir şey oldu mu diye, diğer bir yandan da haykıra haykıra gülüyorlardı ama olayın aniliğiyle. neyse ki bana bir şey olmadı ve bir yarım saat sonra kafam yerine geldi. salakça bir anı olarak aklımda kaldı ve kulağıma ufak bir küpe oldu.
neyse işte, ben de genelde balıklama atlıyorum suya ve aslında bu şekilde herhangi bir sıkıntı yaşamadım hiç. ama bir gün sevdiğim kişiye artistlik olsun diye (şuan birlikteyiz) takla atarak atlamayı deneyeyim dedim. çok akıllıca bir fikir değildi tabii ki ve ilk deneyişimde 15 metreden göbek üstü şaaappp sesiyle suya çakıldım. çevremdeki herkes gülmekten kudurmaya başladı tabii. ama ben orada acıdan geberiyorum, suratım ve vücudumun ön tarafı yanıyor ve sesimi de çıkaramıyorum. neyse ki onlar da tahmin ediyordu canımın çok yandığını ve hemen sudan çıkardılar beni. bir yandan korkuyorlardı bir şey oldu mu diye, diğer bir yandan da haykıra haykıra gülüyorlardı ama olayın aniliğiyle. neyse ki bana bir şey olmadı ve bir yarım saat sonra kafam yerine geldi. salakça bir anı olarak aklımda kaldı ve kulağıma ufak bir küpe oldu.
devamını gör...
öğrenciyken müdavimi olunmuş mekanlar
müdür yardımcısının odasıdır.
oraya bir şekilde hep çağırıldım.
okul hayatım boyunca müdür yardımcıları beni ya çok sevdi ya da çeşitli nedenlerden dolayı gıcık oldu. ortası yok arkadaş 'bir salın beni ya' diyemedim tabi.
oraya bir şekilde hep çağırıldım.
okul hayatım boyunca müdür yardımcıları beni ya çok sevdi ya da çeşitli nedenlerden dolayı gıcık oldu. ortası yok arkadaş 'bir salın beni ya' diyemedim tabi.
devamını gör...
böceklerden tiksinmek
burada sözü edilenler arasında karasinek, hamamböceği, karafatma, kalorifer böceği gibi türlerdir. romantik anlamlar yüklediğimiz uğur böceği, bal arısı, kelebek, peygamber devesi vb. bu genellemeye girmez.
bizler, şehir yaşantımızda böcek adına sinek, karasinek ve hamamböcekleri ile hemhal olduğumuzdan böceklerden adeta tiksiniyoruz. ama, madalyonun arka kısmında da böcekler, yeryüzündeki yaşamın sürekliliği açısından birer mucize ve tabiat harikaları.
tarım ürünlerinin döllenmesinde, gübrenin ve çürümüş bitkilerin geri dönüşümünde, toprağın kontrol edilebilmesi için de, ekosistemde böcek familyasına gereksinim vardır. çiçekler, bir bakıma böcekler sayesinde dölleniyor. mesela, bu hususta katkısı büyük olan böcek türü de arılar. polen taşıyarak döllenmeye olan katkıları değer biçilemez. hayvan ve insanların gereksinimi olan besinlerin meydana gelmesini arılar sağlıyor.
arılar ortadan kaybolursa besin kaynakları kaybolabilir. senede 3 milyon ton civarında pestisit ve suni gübre doğaya karıştığı için varlıkları zaten tehdit altındaydı.
bundan dolayı da, biyologların öngörüsüne göre, önüne geçilemeyecek bir küresel ısınma olayında, bir böcek kıyameti yaşanabilir. ortalığı istila etmelerinden çok, yok olup gitmeleri esas büyük felaket.
bizler, şehir yaşantımızda böcek adına sinek, karasinek ve hamamböcekleri ile hemhal olduğumuzdan böceklerden adeta tiksiniyoruz. ama, madalyonun arka kısmında da böcekler, yeryüzündeki yaşamın sürekliliği açısından birer mucize ve tabiat harikaları.
tarım ürünlerinin döllenmesinde, gübrenin ve çürümüş bitkilerin geri dönüşümünde, toprağın kontrol edilebilmesi için de, ekosistemde böcek familyasına gereksinim vardır. çiçekler, bir bakıma böcekler sayesinde dölleniyor. mesela, bu hususta katkısı büyük olan böcek türü de arılar. polen taşıyarak döllenmeye olan katkıları değer biçilemez. hayvan ve insanların gereksinimi olan besinlerin meydana gelmesini arılar sağlıyor.
arılar ortadan kaybolursa besin kaynakları kaybolabilir. senede 3 milyon ton civarında pestisit ve suni gübre doğaya karıştığı için varlıkları zaten tehdit altındaydı.
bundan dolayı da, biyologların öngörüsüne göre, önüne geçilemeyecek bir küresel ısınma olayında, bir böcek kıyameti yaşanabilir. ortalığı istila etmelerinden çok, yok olup gitmeleri esas büyük felaket.
devamını gör...
bekareti bacak arasına indirgeyen insansı kitle
insansı kitle? tanımlanamayan yaratık demek daha doğru olur.
devamını gör...
ekmek arası üzüm
düzenli gittiğimiz unutulmaz balık avı günlerini hatırlatan lezzet.
devamını gör...
normal sözlük’teki oylama alışkanlığı
eğer var olduğunu iddia eden arkadaşlar varsa bu tanımın üstünde gösterebilirler demek istediğim başlıktır.
devamını gör...
akuaporin
su kanalları olarak da adlandırılan akuaporinler veya aquaporinler, biyolojik hücrelerin zarında gözenekler oluşturan, esas olarak hücreler arasında suyun taşınmasını kolaylaştıran kanal proteinleridir.
5 tip akuaporin vardır.
akuaporin 1: böbrek proksimal tübüllerde su emiliminde görevlidir.
akuaporin 2: toplayıcı kanallarda suyun emiliminde görevlidir.
akuaporin 3: toplayıcı kanallarda üre ve gliserol taşınmasını kolaylaştırır.
akuaporin 4: beyinde bulunur.
akuaporin 5: tükürük bezi, gözyaşı bezi ve solunum sisteminde bulunur.
5 tip akuaporin vardır.
akuaporin 1: böbrek proksimal tübüllerde su emiliminde görevlidir.
akuaporin 2: toplayıcı kanallarda suyun emiliminde görevlidir.
akuaporin 3: toplayıcı kanallarda üre ve gliserol taşınmasını kolaylaştırır.
akuaporin 4: beyinde bulunur.
akuaporin 5: tükürük bezi, gözyaşı bezi ve solunum sisteminde bulunur.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının nicklerinin hikayesi
sadeyim. o yüzden.. sek.
devamını gör...
küçük prens’in gülü
evet, güzelsiniz. ama boşsunuz. sizin için kimse yaşamını feda etmez. yoldan geçen herhangi biri, benim gülümün de size benzediğini söyleyebilir. ama benim gülüm sizin her birinizden çok daha önemlidir çünkü ben onu suladım ve onu camdan bir korunakla korudum. önüne bir perde gererek rüzgârın onu üşütmesini engelledim. tırtılları onun için öldürdüm ( ama birkaç tanesini kelebek olmaları için bıraktım). onun şikâyetlerini, övünmelerini dinledim ve bazen de suskunluklarına katlandım çünkü o benim gülüm.
demiştir küçük prens. bizler de zaman zaman hayatımıza dokunan renkli şeylere anlamlar yüklemeye başlarız. sarıp sarmalar aklımızın içinde camdan bir korunağa bırakırız. zaman geçtikçe nasıl olduğunu anlamadan onlar için perdeler gerer özenle bakarız. önemli olan renkli olmaları değildir, güzel olmaları da. önemli olan ona harcadığımız zaman ve zamanlara kattığımız değerli anlamlardır. işte bunlar bizim gülümüz yapar.
kelebeklerle tanışmak istiyorsam, bir iki tırtıla katlanmayı öğrenmek zorundayım.
şimdiye kadar hep küçük prensin güle bakışından bahsettik. onun kalbinden ve hislerinden, peki ya gül? gül içinde o kadar önemli mi küçük prens bu bir muamma şimdilik. onu yaşama isteğiyle dolduran güle duyduğu sevgi ve ilgi, karşılıksız. onun için bu sorun olmamalı, pek çok zorluk gibi…
“günaydın,” dedi küçük prens. açmış güllerle dolu bir bahçenin önündeydi. “günaydın,” dedi güller. küçük prens onlara baktı uzun uzun; kendi çiçeğine benziyorlardı. “kimsiniz?” diye sordu şaşkınlıkla. “biz gülleriz,” dedi güller. birden küçük prensin içi üzüntüyle doldu. çiçeği ona evrende başka bir eşi benzeri bulunmadığını söylemişti. oysa işte burada, tek bir bahçede beş bin tane birden vardı!
şaşırmıştır, küçük prens. şimdiye kadar ki bu masum, nazik, çıkarsız sevgisi gördükleri karşısında anlamsızlaşmıştır. bu durumda onca gül kendisininkine benzerken ne yapacaktır prensimiz? anlamsız mıdır artık sevgisi ya da gülü. şimdi diğer güllere bakıyordur. kafası benim yorumumca gidip gelir, özel hislerinin yüzeyselliği karşısında içi hüzünle dolar. çünkü tek bir gülü sever küçük prens ona özen gösterir ve onun fanusu vardır yalnızca.
3. “ölene kadar sorumlusun gönül bağı kurduğun her şeyden” dedi tilki…
bu alıntımız gülden çok tilkiyle bağıntılı olsa da işin özü aynı gibi duruyor. tilki prensimize bağlanmadan önce sorumluluğunu almayı şart koşar ve ilgisini gelip geçici istemez. kendini adayabilmesi için adanmışlık ve bağlılık ister. bu noktadan sonra önceki alıntımıza bağlayabiliriz ki prensimiz gülüne kendini adamıştır. niceliğinin önemi yoktur güllerin, kalpteki niteliktir onu ayıran.
hâlbuki aradıkları tek bir gülde ya da bir yudum suda olabilir.
bunca bilgelikten ve öğrenmişlikten sonra tek isteği gülüne dönmektir. mutluluğu minnacık bir bedende saklıdır. başvurduğu yol ne kadar amacını sağlayacaktır kendisi de bilmez ancak o gülüne dönmek uğruna ulaşamayacağını bilse de nefesinden vazgeçer.
sevgi de böylesi bir basitliğe sahiptir.
devamını gör...
sadako ve kağıttan bin turna kuşu
ilkokuldayken sınıf kütüphanesine aldırdığım kitap. kütüphane kolu başkanıydım ve sınıf kitaplığına alınacak kitapları seçme görevi bana verilmişti. okuduğum zaman küçük gözlerim minik yaşlarla dolmuştu, herkesin okumasını istedim. kitabı aldıktan sonra sınıf öğretmenim de okumuştu ve çok duygulanıp beğendiğini söylemişti.
devamını gör...
hamile karısının karnını açarak poz veren adam
sizi hiç mi sevmediler ya? bu nasıl iğrenç düşünceler. ayrıca rahatsız oluyorsanız yallah arabistana. halen biraz da olsa laik bir ülke burası.
devamını gör...
evliliğin bir evetle başlayıp bir evetle bitmesi
iki evetle başlar, gelin ve damat evet der ve evlilik başlar.
biterken bir evet yok, hakim de evet demez.
mastor şunu bi anlat hele ne dedin burda?*
bu arada beyanlar eşit önemde, kadının beyanı meselesi ceza hukukunda önem kazanıyor.
biterken bir evet yok, hakim de evet demez.
mastor şunu bi anlat hele ne dedin burda?*
bu arada beyanlar eşit önemde, kadının beyanı meselesi ceza hukukunda önem kazanıyor.
devamını gör...
büyülü gerçekçilik
beni edebi olarak gerçekten etkileyen akımdır. tam anlamıyla hayal gücü gerektiren, zaman kavramını umursamayan her şeyin mümkün olduğu o masalsı dünyalara bayılıyorum. farklı yazarlardan birçok örneğini okudum. hatta şu an elimde latife tekin'in (bkz: sevgili arsız ölüm) kitabı var.
en beğendiğim üç örneğini tam da şuraya bırakıyorum.
(bkz: vişnenin cinsiyeti)
(bkz: puslu kıtalar atlası)
(bkz: parfümün dansı)
en beğendiğim üç örneğini tam da şuraya bırakıyorum.
(bkz: vişnenin cinsiyeti)
(bkz: puslu kıtalar atlası)
(bkz: parfümün dansı)
devamını gör...
muhyiddin ibnü'l-arabi
ispanyanın murcia kentinde 1165 yılında doğmuş, hayatı boyunca seyahat etmiş ve yüzlerce kitap yazmış büyük sufi.
varlık birliği öğretisi olan "vahdeti vücudu" sistemli şekilde anlatması ile ünlüdür.ibn arabi'den sonra bu öğreti islam mistik geleneğinin en güçlü akımı haline gelmiştir.anadoluda meşhur olan yunus emre, mevlana, hacı bektaşı veli gibi büyük isimler ibn arabi ile aynı görüşleri paylaşmışlardır.
ibni arabi anadoluya da gelmiş, konya ve malatya'da yaşamıştır.
füsusul hikem ve fütuhatı mekkiye ibn arabinin en meşhur kitaplarıdır.
sufiler ibn arabiye en büyük öğretmen anlamında "şeyhül ekber" derler.selefiler ve sufizm karşıtları ise ibn arabinin kafir olduğunu söyleyerek ona "şeyhül ekfer", yani en kafir şeyh derler.
varlık birliği öğretisi olan "vahdeti vücudu" sistemli şekilde anlatması ile ünlüdür.ibn arabi'den sonra bu öğreti islam mistik geleneğinin en güçlü akımı haline gelmiştir.anadoluda meşhur olan yunus emre, mevlana, hacı bektaşı veli gibi büyük isimler ibn arabi ile aynı görüşleri paylaşmışlardır.
ibni arabi anadoluya da gelmiş, konya ve malatya'da yaşamıştır.
füsusul hikem ve fütuhatı mekkiye ibn arabinin en meşhur kitaplarıdır.
sufiler ibn arabiye en büyük öğretmen anlamında "şeyhül ekber" derler.selefiler ve sufizm karşıtları ise ibn arabinin kafir olduğunu söyleyerek ona "şeyhül ekfer", yani en kafir şeyh derler.
devamını gör...
bir mekanın kazıkçı olduğunu gösteren detaylar
fiyatın yazmaması. menüyü açıyorsun, o da ne? fiyat yazmıyor.
kalk git valla.
kalk git valla.
devamını gör...
mideme saygım yok yiyecek ve içecekleri
sabahın 6 sında yenen patos acılı cips. esenler otogarının tuvaletinde bunu sabahın 6sında bayıla bayıla yiyen 60 yaşlarında teyzeyi gördükten sonra olaylara bakış açım değişmişti. yalnızca midesine değil kainata saygısı yoktu bence.
devamını gör...


