gece yatmadan önce yapılan son şey
yatsı namazını kılmak.
sabah ezanı için telefonun alarmını kurmak.
dua edip yatmak.
sabah ezanı için telefonun alarmını kurmak.
dua edip yatmak.
devamını gör...
insana mutluluk veren kokular
kek, beyaz sabun, kitap, patates kızartması, kahve, toprak, deniz, nergis, lavanta, bebek...
devamını gör...
unnecessary (yazar)
severek takip ettiğim "gerçekten" iyi yazarlarımızdan.
yazarlığı daim, karması bol olsun.
yazarlığı daim, karması bol olsun.
devamını gör...
yetenekli dr. pol
orijinal adı "the incredible dr. pol" olan harika program. önceden nat geo people kanalındaydı ama kanal kapanınca (digiturk'te artık yok) nat geo wild'da yayınlanmaya başladı.
dr jan harm pol, hollandalı bir veteriner. amerika'nın michigan eyaletinde bir kliniği var. ilerlemiş yaşına ve sorunlu bacağına rağmen o kadar hareketli ve çalışkan bir adam ki klinikteki hiçbir veteriner onun hızına yetişemiyor. izlerken yoruluyorsunuz.
her çesit hayvanı tedavi ediyor hatta bir keresinde tavuğa serum takmıştı çok ilginç bir sahneydi; hafızamda serumlu tavuk görseli var .
bir bakışta hayvanın nesi var hemen anlıyor. hatta en çok şasırdığım şey; ineklere hamilelik kontrolü yaparken kaç aylık değil, kaç gündür hamile olduklarını bile söyleyebiliyor. bazen çok yaratıcı tedaviler uyguluyor. yöntemleri biraz eski ama kitap gibi resmen. bir bölümde hollanda'ya kendi mezun olduğu üniversiteye gidince efsane gibi karşılanmıştı. yaşadığı yerde de aynı şekilde.
programda aynı zamanda çiftliklerdeki yaşam tarzlarını da gösteriyor. en çok dikkatimi çeken ise çocuklara çok küçük yaşlardan itibaren bir hayvanı en iyi şekilde besleme, yetiştirme sorumluluğunun verilmesi.
dr pol sayesinde bir ineği doğurtabilecek kadar bilgi sahibi oldum. gerçi bu bilgiyi nerede kullanırım bilmiyorum ama hayat bu belli de olmaz.
dr jan harm pol, hollandalı bir veteriner. amerika'nın michigan eyaletinde bir kliniği var. ilerlemiş yaşına ve sorunlu bacağına rağmen o kadar hareketli ve çalışkan bir adam ki klinikteki hiçbir veteriner onun hızına yetişemiyor. izlerken yoruluyorsunuz.
her çesit hayvanı tedavi ediyor hatta bir keresinde tavuğa serum takmıştı çok ilginç bir sahneydi; hafızamda serumlu tavuk görseli var .
bir bakışta hayvanın nesi var hemen anlıyor. hatta en çok şasırdığım şey; ineklere hamilelik kontrolü yaparken kaç aylık değil, kaç gündür hamile olduklarını bile söyleyebiliyor. bazen çok yaratıcı tedaviler uyguluyor. yöntemleri biraz eski ama kitap gibi resmen. bir bölümde hollanda'ya kendi mezun olduğu üniversiteye gidince efsane gibi karşılanmıştı. yaşadığı yerde de aynı şekilde.
programda aynı zamanda çiftliklerdeki yaşam tarzlarını da gösteriyor. en çok dikkatimi çeken ise çocuklara çok küçük yaşlardan itibaren bir hayvanı en iyi şekilde besleme, yetiştirme sorumluluğunun verilmesi.
dr pol sayesinde bir ineği doğurtabilecek kadar bilgi sahibi oldum. gerçi bu bilgiyi nerede kullanırım bilmiyorum ama hayat bu belli de olmaz.
devamını gör...
aniden gelen sebepsizce uzaklara gitme isteği
ara sıra bu hisle karşılaşıyorum. bu sorunlardan kaçmak gibi bir durum değil benim için . sadece gitmek .yeni yerler ,yeni insanlar keşfetmek . yeni bir şeyler katmak kendime. hayat yoğunluğundan keşfedemediğim özelliklerimi gün yüzüne çıkarmak istiyorum . bunalmışlık hissiyle değil keşfetmek hissiyle gitmek istiyorum.
devamını gör...
türküm özür dilerim
kimse seçemediği bir özelliği yüzünden özür dileyemez. hele ki bu türk olmaksa sözü bile edilemez kanımca. özür dilenecek birileri varsa onlar gençler, özür dileyecek birileri varsa onlar da atalarının cahilliğini sürdüren yobazlardır. dolayısıyla türklükten de türk olmaktan da türkçe konuşmaktan da türkiye'de olmaktan da türk gibi yaşamaktan da yüksünmemek gerekir, tabii bunun için öncelikle bağnaz ve yobaz kafaları terk edip atatürk'ün de dilediği gibi çağdaş ve hoşgörülü olmak gerekir.
devamını gör...
sabah sabah tat kaçıran şeyler
gecenin bitmiş olduğunun farkına varmak.
devamını gör...
penumbra
latincede yarı gölge anlamında kullanılan kelime.
astronomide, bir cismin arkasında kalan bölgenin, ışık kaynağından tam ışık alamasa da, tamamen karanlık olmayan kısmı için kullanılır.
aşağıda, bir güneş tutulması sırasında oluşan yarı gölgenin temsili bir resmini görüyorsunuz:

(görsel, timeanddate. com'dan alıntıdır.)
astronomide, bir cismin arkasında kalan bölgenin, ışık kaynağından tam ışık alamasa da, tamamen karanlık olmayan kısmı için kullanılır.
aşağıda, bir güneş tutulması sırasında oluşan yarı gölgenin temsili bir resmini görüyorsunuz:

(görsel, timeanddate. com'dan alıntıdır.)
devamını gör...
çılbır
yumurta pişirme yöntemidir. derin bir tencereye bir miktar su konulur ve kaynaması için beklenir. su fokur fokur kaynayınca suya bir miktar tuz ve sirke konulur. kaşık yardımıyla karıştırılır. orta ateşte yumurtalar suya yakın olacak şekilde kırılır . yumurtalar kaynayan suyun içerisinde 4-5 dakika pişirilir. servis edilirken üzerine yoğurt ve kızgın yağa eklenen kırmızı toz biber dökülür.
özellikle yağda pişirilmemiş olmasından dolayı diyet yapan kişiler tarafından tercih sebebi olabilir.
özellikle yağda pişirilmemiş olmasından dolayı diyet yapan kişiler tarafından tercih sebebi olabilir.
devamını gör...
kimse benimle ilgilenmiyor diye intihar eden genç kadın
istanbul kartal'da isminin zehra olduğu öğrenilen genç kadın, 5'inci kattan atlayarak intihar etti. öncesinde pencerede çevredekilere korku dolu anlar yaşatan genç kadın, itfaiyenin açtığı brandaya düştü.
gece saat 01.30 sıralarında cumhuriyet mahallesi güldünya sokakta iddiaya göre girdiği bunalım sonucu intihar etmek isteyen isminin zehra olduğu öğrenilen genç kadın 10 katlı sitenin 5'inci katındaki evin penceresine çıktı.
2 saat ikna etmeye çalıştılar
vatandaşların şaşkın bakışları arasında bağırarak atlamak istediğini söyleyen genç kadın ailesinin tüm çabalarına rağmen ikna edilemedi."kimse benimle ilgilenmiyor"evin diğer pencerelerinde kendisini ikna etmeye çalışan yakınlarına bağırarak, "kimse benimle ilgilenmiyor. babam hasta ve yoğun bakımda. bıktım artık" diyen kadın, uzun süren ikna çabalarına rağmen kendisini beşinci kattan boşluğa bıraktı.
aşağıda branda gererek önlem alan itfaiye ekipleri, genç kadını yere çakılmaktan kurtardı. brandanın üzerine düşen genç kadın itfaiye ekipleri tarafından sedyeye alınarak sağlık ekiplerine teslim edildi. sağlık ekipleri şoka giren kadını ambulansa alarak hastaneye kaldırıldı.polis olayla ilgili çalışma başlattı.
buradan
devamını gör...
soyumuzun vikinglere dayanma ihtimali var
hey güzel allahım sanayi ve teknoloji bakanının kültür bakanın milli eğitim bakanının ilgilendiği konulara bakıyorum işin içinden çıkamıyorum. diyelim ki soyumuz vikinge dayandı bunun sanayiye ve teknolojiye nasıl bir katkısı olacak. ha diyorsanız ki biz viking kültürümüzü hatırlamak için türk arkadaşlarımızı kalıcı olarak kuzey ülkelerine yollamak istiyoruz seve seve.
devamını gör...
çıkarınca rahatlatan şeyler
kadinlar icin sutyen. gece sutyenle uyumayin askolar..
devamını gör...
kaç gündür siftah yapamıyorum diyen esnafın intihar etmesi
mersin'in mut ilçesinde kokoreççilik yapan murat gümüş'ün sosyal medya hesabından “kaç gündür siftah etmeden dükkan kapatıyorum” paylaşımı yaptıktan sonra intihar etmesi.
sözcü'den ali ekber şen'in haberine göre,mut ilçesinin tek kokoreççisi 48 yaşındaki 1 çocuk babası murat gümüş, girdiği bunalım sonucu evinin önündeki çardağa iple kendisini asarak yaşamına son verdi.
kaynak: onedio.com/haber/-kac-gundu...
sözcü'den ali ekber şen'in haberine göre,mut ilçesinin tek kokoreççisi 48 yaşındaki 1 çocuk babası murat gümüş, girdiği bunalım sonucu evinin önündeki çardağa iple kendisini asarak yaşamına son verdi.
kaynak: onedio.com/haber/-kac-gundu...
devamını gör...
kordiseps
yağmur ormanlarında yaşayan eklembacaklıların korkulu rüyası psikopat, ölümcül bir mantar türü.
kordiseps havada sporlarla asılı duran, karınca, örümcek ve bunun yanında birçok böcek türünün de korkulu rüyası, aynı zamanda mahlasımın da ilham kaynağı olan doğanın eşsiz bir güzelliğidir.
kordiseps bir konağın üzerine yapıştığı zaman onun bütün fiziksel ve zihinsel işlevini kapatarak vücudun kontrolünü kendi ele geçirir. yapıştığı konak hayvanı vücudunda şiddetli, ateşli bir ağrı ve çeşitli kasılmalar yaşayarak acı içinde kıvranmaya ve kontrolünü kaybetmeye başlar. konak, motor ve beyin fonksiyonlarını tamamen kaybettiğinde de adeta bir zombiye dönüşür ve bedeninin kordisepse teslim olmasına sebebiyet verir. kordiseps yapıştığı konağın içgüdülerini ele geçirerek konağın ait olduğu sürüsünden kendini uzaklaştırıp yalnızlaştırmasına ve konağın içinde karşı konulamaz yüksek bir yere çıkma dürtüsünü besler. acıdan kontrolünü kaybetmiş konak direnemeyip kordiseps mantarının emirlerini yerine getirmeye başlar. konak yüksek bir yere çıktığında kordiseps, konağı tamamen öldürür ve ölü konağın üzerinde büyüyüp, yaşamaya devam eder. yaşadığı müddet boyunca çevresine kendi sporlarını yayar ve bu sporlar da başka konaklara bulaşıp kordisepsin üreme döngüsünü böylece devam ettirirler.
her ne kadar ürkütücü bir hikayesi olsa da merak etmeyin kordiseps, insanlara karşı zararsız aksine oldukça faydalı bir mantardır. böcekleri öldürüp doğadaki zararlı böcek popülasyonunu dengelemesi bir yana uzakdoğu ülkelerinde çeşitli tıp, mutfak (yemek), ilaç alanlarında da kullanılmaktadır. kordiseps mantarı özellikle şu açılardan insan sağlığına çok faydalıdır:
-solunum rahatsızlıklarına iyi gelir.
-böbrek rahatsızlıklarına iyi gelir.
-idrar ve üreme rahatsızlıklarına iyi gelir.
-bağışıklık sistemini güçlendirir.
-diyabete iyi gelir.
-vücuttaki kanın daha düzgün dolaşmasını sağlar.
-astıma iyi gelir.
tıp alanının dışında birkaç uzakdoğu mutfağında yemek için de kullanılır. kordiseps doğada nadir bulunan ve yetiştirilmesi çok zahmet isteyen bir mantar olduğundan bu mantarın üretimi belli şekillerde belli korumalarla gerçekleşmektedir.
kordiseps havada sporlarla asılı duran, karınca, örümcek ve bunun yanında birçok böcek türünün de korkulu rüyası, aynı zamanda mahlasımın da ilham kaynağı olan doğanın eşsiz bir güzelliğidir.
kordiseps bir konağın üzerine yapıştığı zaman onun bütün fiziksel ve zihinsel işlevini kapatarak vücudun kontrolünü kendi ele geçirir. yapıştığı konak hayvanı vücudunda şiddetli, ateşli bir ağrı ve çeşitli kasılmalar yaşayarak acı içinde kıvranmaya ve kontrolünü kaybetmeye başlar. konak, motor ve beyin fonksiyonlarını tamamen kaybettiğinde de adeta bir zombiye dönüşür ve bedeninin kordisepse teslim olmasına sebebiyet verir. kordiseps yapıştığı konağın içgüdülerini ele geçirerek konağın ait olduğu sürüsünden kendini uzaklaştırıp yalnızlaştırmasına ve konağın içinde karşı konulamaz yüksek bir yere çıkma dürtüsünü besler. acıdan kontrolünü kaybetmiş konak direnemeyip kordiseps mantarının emirlerini yerine getirmeye başlar. konak yüksek bir yere çıktığında kordiseps, konağı tamamen öldürür ve ölü konağın üzerinde büyüyüp, yaşamaya devam eder. yaşadığı müddet boyunca çevresine kendi sporlarını yayar ve bu sporlar da başka konaklara bulaşıp kordisepsin üreme döngüsünü böylece devam ettirirler.
her ne kadar ürkütücü bir hikayesi olsa da merak etmeyin kordiseps, insanlara karşı zararsız aksine oldukça faydalı bir mantardır. böcekleri öldürüp doğadaki zararlı böcek popülasyonunu dengelemesi bir yana uzakdoğu ülkelerinde çeşitli tıp, mutfak (yemek), ilaç alanlarında da kullanılmaktadır. kordiseps mantarı özellikle şu açılardan insan sağlığına çok faydalıdır:
-solunum rahatsızlıklarına iyi gelir.
-böbrek rahatsızlıklarına iyi gelir.
-idrar ve üreme rahatsızlıklarına iyi gelir.
-bağışıklık sistemini güçlendirir.
-diyabete iyi gelir.
-vücuttaki kanın daha düzgün dolaşmasını sağlar.
-astıma iyi gelir.
tıp alanının dışında birkaç uzakdoğu mutfağında yemek için de kullanılır. kordiseps doğada nadir bulunan ve yetiştirilmesi çok zahmet isteyen bir mantar olduğundan bu mantarın üretimi belli şekillerde belli korumalarla gerçekleşmektedir.
devamını gör...
herkes yalnız ölür
ikinci dünya savaşı esnasında 1940-1942 yılları arasında tutulan gestapo dosyalarına dayanılarak yazılan hans fallada romanı. kitap hem everest yayınlarından “herkes tek başına ölür” ismiyle, hem de hece yayınlarından “herkes yalnız ölür” adıyla basılmış. iki baskının da tercümesi çok iyi hangisini bulursanız tereddüt etmeden okuyun. kitabın orijinal ismi için; (bkz: jeder stirbt für sich allein)
ikinci dünya savaşı esnasında nazi zulmünün doruğa ulaştığı zamanlarda berlin'de tabut üreten bir fabrikada ustabaşıdır otto quangel. eşi anna ise dindar bir ev kadınıdır. klasik bir alman ailesi olan çiftin tek çocuğu cephede ölünce işler değişir. hitler rejimine karşı harekete geçmeye başlarlar ve her hafta rejim karşıtı sloganlar yazdıkları kartları apartmanların girişine bırakırlar. yaklaşık 2 yıl boyunca 300'e yakın kart yazar otto. ancak alman toplumu o kadar sindirilmiş bir haldedir ki bu kartlardan sadece 18 tanesi gestaponun eline geçmez. kartları bulan herkes ya hemen korkuyla polise koşar ya da oracıkta yırtıp imha eder. nitekim kimse elinde bir ölüm fermanı ile dolaşmak istemez. yaklaşık 2 yıl boyunca bir tavşan tazı oyununa dönen bu kovalamaca bir yerden sonra tazı lehine dönmeye başlar. kitabın sonunda anna ve otto onurlu bir şekilde birlikte ölüme yürür ancak ne yazık ki “nazi almanyası'nda hukuk” ismli kitapta okuduğum bir dipnotta, gerçek quangellerin cezadan kurtulmak için birbirini ispiyonladığı yazılıyordu. 727 sayfadan oluşan bir kitap ilk başta gözünüzü korkutacaktır ama kesinlikle bir solukta okunan kıymetli bir kitap.
ikinci dünya savaşı esnasında nazi zulmünün doruğa ulaştığı zamanlarda berlin'de tabut üreten bir fabrikada ustabaşıdır otto quangel. eşi anna ise dindar bir ev kadınıdır. klasik bir alman ailesi olan çiftin tek çocuğu cephede ölünce işler değişir. hitler rejimine karşı harekete geçmeye başlarlar ve her hafta rejim karşıtı sloganlar yazdıkları kartları apartmanların girişine bırakırlar. yaklaşık 2 yıl boyunca 300'e yakın kart yazar otto. ancak alman toplumu o kadar sindirilmiş bir haldedir ki bu kartlardan sadece 18 tanesi gestaponun eline geçmez. kartları bulan herkes ya hemen korkuyla polise koşar ya da oracıkta yırtıp imha eder. nitekim kimse elinde bir ölüm fermanı ile dolaşmak istemez. yaklaşık 2 yıl boyunca bir tavşan tazı oyununa dönen bu kovalamaca bir yerden sonra tazı lehine dönmeye başlar. kitabın sonunda anna ve otto onurlu bir şekilde birlikte ölüme yürür ancak ne yazık ki “nazi almanyası'nda hukuk” ismli kitapta okuduğum bir dipnotta, gerçek quangellerin cezadan kurtulmak için birbirini ispiyonladığı yazılıyordu. 727 sayfadan oluşan bir kitap ilk başta gözünüzü korkutacaktır ama kesinlikle bir solukta okunan kıymetli bir kitap.
devamını gör...
herr holz
kürtçü ergen bir arkadaşımız.
kafatasçılıktan kurtulduğunda ufku açılacak ama haberi yok.
bir topluma karşı nefret seni yüceltmez abiciğim. her toplumda iyiler de var kötüler de var. en nefret ettiğin toplumda (türkler) bile öyle bilge, öyle güzel insanlar var ki yazdıklarından utanırsın.
lütfen genelleme yapma.
kafatasçılıktan kurtulduğunda ufku açılacak ama haberi yok.
bir topluma karşı nefret seni yüceltmez abiciğim. her toplumda iyiler de var kötüler de var. en nefret ettiğin toplumda (türkler) bile öyle bilge, öyle güzel insanlar var ki yazdıklarından utanırsın.
lütfen genelleme yapma.
devamını gör...
yazarların kötü olduklarında aradıkları ilk kişi
öyle biri yok. genelde biraz sakinleştikten sonra üç arkadaşımdan birine anlatıyorum. tek kişilik dev kadro olmak bunu gerektiriyor. kendinize yetiyorsunuz.
devamını gör...
gözlerin doğuyor gecelerime
zeki mürenin seslendirdiği harika şarkıdır. sözleri şu şekildedir.
ne mektup geliyor ne haber senden
söyle de bileyim bıktın mı benden
ne mektup geliyor ne haber senden
söyle de bileyim bıktın mı benden
her akşam güneşin battığı yerden
her akşam güneşin battığı yerden
gözlerin doğuyor gecelerime
gözlerin doğuyor gecelerime
ne mektup geliyor ne haber senden
söyle de bileyim bıktın mı benden
ne mektup geliyor ne haber senden
söyle de bileyim bıktın mı benden
her akşam güneşin battığı yerden
her akşam güneşin battığı yerden
gözlerin doğuyor gecelerime
gözlerin doğuyor gecelerime
devamını gör...

