bir zamanların cumhurbaşkanının yaptığı açıklama. dinleyelim efeem.

devamını gör...

hiç demedim.
ne mi farkım var sizden ?
6 sene fem dersanesine gittim, abilerde kaldım.
himmet toplayanlarla oturup kalktım.
hepsinin allah belasını versin.
devamını gör...

bazen de etrafında, geyik muhabbeti yapacak birilerinin her zaman bulunmasına karşın seni gerçekten anlayacak birilerinin bulunmamasıdır.
devamını gör...

az önce twitter'da gördüğüm haber. arkadaş bir gün düzgün uyuyalım ya. bir gün üzülmeyelim. içim sıkıldı yeter ya. sabah sabah boğazım düğümlendi lan. yeter artık.

sebebi de işsizlik. bir öğretmen merve çavdar vakası daha. utanıyorum lan bir şeyler yazmaya. gözlerim doluyor yazarken. çünkü anlıyorum bu kardeşlerimizin durumunu. askerden geldiğinden beri ben de işsizim. milletten kaçıyorum lan artık soru soracaklar diye. çok şükür ailem arkamda da bir şeylere göğüs gere biliyorum. bu muameleyi hak etmedik, etmediniz.


antalya'da 24 yaşında bir genç, instagram hesabından, "diğer tarafta iki elim yakanızda akp hükümeti ve rte" diyerek intihar etti.


kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel


kaynak
devamını gör...

yanlış bulduğum genelleme.

okuduğum tanımın içi dolu ve aktarılış biçimi güzel ise uzunluğuna takılmıyorum; aksine daha da uzasın istiyorum.

öte yandan birkaç cümlede anlatılabilecek fikrin birkaç paragrafa yayılarak gereksiz kelimeler ve karmaşık cümlelerle verildiği tanımları ise genelde okuyamıyorum.

genelleme yaparak uzun tanımların okunmayacağı kanaatine varamayız.

aynı hataya ben de düşebilirim. bu sebeple vermek istediğim şeyi, yapabildiğim kadar daha kısa yazarak vermeye çalışıyorum.
devamını gör...

devamını gör...

en önemli husus paranızın olması.
devamını gör...

günaydın, hoş geldin, görüşürüz, muhteşem, karmakarışık, sarmaşık...
devamını gör...

başlığı okurken bir fenalık geldi
devamını gör...

keşkelerle.
devamını gör...

kesinlikle mabel matiz. doğu batı sentezi ile çok büyük miktarda oy alacaktır.
devamını gör...

aralarında olduğum yazarlar veritabanıdır.
hatta sabah da aralarında olmaktayım, öğlen de akşam da.

(bkz: sözlük sayesinde uykunun 4 saate inmesi)
devamını gör...

keçi boynuzu tohumu her zaman aynı gramdadır. tarihte elmas ölçümü için "karat" olarak kullanılırdı.

16 çekirdek 1 dirhem eder (~3gr)

iki dirhemlik altının 1 çekirdek fazla tartılması satıcının itibarını gösterirdi.

2 dirhem 1 çekirdek deyimi de buradan gelir.
devamını gör...
(tematik)

bakır, demir ve çinko ile şelat oluşturabilir ve sodyum kaybına ve b6 vitamini yetersizliğine neden olabilir.
devamını gör...

sonradan birçok serisi çıkmış olsa da ele alacağım yapım 2000 yılında çıkış yapan orijinal beyblade'dir. yapımın 51 bölüm boyunca vurgulamak istediği şey arkadaşlığın ve oynanan oyundan keyif almanın önemidir. beyblade denen zımbırtıyı yerli ağızla ele alacak olursak da sanırım 'topaç' diyebilirim. ancak bazı beybladelerin içinde kutsal canavarlar bulunmaktadır. bu kutsal canavarlar karşılaşma esnasında ortaya çıkar ve kendilerine has yetenekleriyle rakibi alt etmeye çalışır. yapımda ise 5 adet önemli karakter vardır. bunlar: kinomiya takao, (ana karakter.) kai hiwatari, (havalı çocukların favori karakteri.) max mizuhara, ray kon ve bilgiç'tir. (gözlüklü küçük beyblade oyuncusu olmayan velet.) yapımda karakterler önce japonya'da ülke genelinde düzenlenen turnuvaya katılır. turnuvayı takao kazanır, kai ise ikinci olur. ray ve max'le beraber ilk 4'e giren oyuncuların sırası belli olur. bu dörtlü bundan sonra "japon takımı" olarak anılacaktır. bilgiç ise oyuncuların beybladelerine bakım yapmak, tamir etmek, rakibi analiz etmek amacıyla japon takımı'na teknik sorumlu olarak dahil olur. oluşan bu ekip akabinde düzenlenen asya turnuvası'na katılır. orada şampiyon olup avrupa turnuvası'na doğru emin adımlarla ilerlerler. her ne kadar belli başlı zorluklar yaşamış olsalar da avrupa turnuvası'nı da kazanırlar. (kazanamasalar çizgi film biter olum, dimi?) bu turnuvanın ardından da dünya turnuvası'na katılırlar. burada finalde karşılaşacakları rakip "rus takımı"dır. rus takımı son derece acımasız, çirkef, ancak bir o kadar da güçlü oyunculardan oluşmaktadır. kutsal canavarları da kendileri gibi kötü niyetlidir. ancak yazının başında da belirttiğim gibi kazanmamın formülü arkadaşlıktır. bu nedenle ruslar hariç tüm rakipleri ile bir ittifak oluştururlar. çünkü her ne kadar birbirlerine düşman gibi gözükseler de hepsinin ortak amacı beyblade oynamak, beybladeleri korumak ve yaygınlaştırmaktır. rusların kötü emellerine beyblade gibi masum bir unsuru alet etmek istemezler. ayrıca söylemeden edemeyeceğim, ruslara karşı oluşturulan bu ittifaktan ben bi nato kokusu almadım diyemem. (senaristin aklına gerçekten nato gelmiş midir onu bilemiyorum.) devam edecek olursam hepinizin tahmin edebileceği üzere japon takımı'mız rus takımı'nı alevli meyve tabağı edasıyla döndürerek evire çevire tokatlamıştır. (bu kadar kolay olmadı tabii. benim algıma gelmeyin.) ayrıca neredeyse 40-45 bölüm boyunca bir kez yüzü gülmeyen ve takım arkadaşlarına değer vermeyen kai, son bölümlerde ana fikre son derece uygun bir kişiliğe bürünmüştür. tüm yönleriyle ele alamamış olsam da önemli bir kısmını anlatmış olduğum bu yapımın yeri benim için çok ayrıdır. ankara dışkapı'da rus pazarı (ulan yine mi ruslar!) denen yerden çakma beybladeler alıp beraber kırılana kadar tepside döndürdüğümüz alper adlı arkadaşıma selamlar. maddi anlamda düze çıktığım bir vakit birkaç orijinal beyblade ve tepsi olmayan bir arena almayı düşünmekteyim.
devamını gör...

zerre kadar katılmadığım bir başlık. mazlumun, garibanın, yolda kalmışın başımın üstünde yeri var.
herkes kendi rızkını yer.
bu dünya kimseye kalmaz.
kanada müslüman vatandaşlarına selamün aleyküm diyor ramazan mübarek diyor, biz ne diyoruz.
allah ıslah etsin.
devamını gör...

an itibariyle içerisinde bulunduğum grup. uyku küstü gelmiyor, sözlük bağımlılık yaptı bırakamıyorum, öylece elimde telefonla oturuyorum.
sizde durumlar nasıl?
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sözde yardım.
devamını gör...

mide problemlerimden dolayı vücudumu mahrum bırakmak zorunda kaldığım orgazmik dünyevi nimetlerden biridir. önceleri her gün birkaç fincan içerken artık ayda bir içiyorum ki yine de sonuçlarına katlanıyorum. gelin sizinle iyi bir filtre kahve nasıl yapılır onu biraz konuşalım.*

bu yazı, kahve makinesi olmayanlar içindir ve ciddi bir yoksunluk anında yazılmaktadır...*

öncelikle, kahve çok kolay bayatlar. hele ki öğütülmüş ise ömrü çok daha kısadır. o yüzden mümkün olduğunca az miktarda almaya özen göstermelisiniz.* mümkün ise, hepimizin bildiği o meşhur kahve zincirinden de almamalısınız. gerçi birçoğu aynı ama "o" cidden çok kötü. eğer butik bir kahveci biliyorsanız oradan alabilirsiniz. bir de kağıt filtreye ihtiyacınız olacak. ilk olarak kahvenin döküleceği cam kabı* sıcak su ile çalkalıyoruz ki sıcak kahve soğuk yüzeyle birden temas etmesin. kağıt filtremizi de sıcak su ile şöyle bir temas ettiriyoruz ki kahvemize kağıt kokusu geçmesin. kahvemizin paketini açıyoruz, şöyle deriiiin bir içimize çekiyoruz.* kahveyi filtreye koyuyoruz. üstüne sıcak su ekleyeceğiz fakat su kaynama noktasında olmasın. kaynadıktan sonra bir miktar bekleyin. kahvenin üzerine çok yavaş dökmeye başlıyoruz. kahve çamur haline geldiğinde hızı biraz daha arttırabiliriz. ama yine de yavaş olacak tabi.* işlem tamamlandığında kahvenizi içeceğiniz kupayı da sıcak sudan geçiriyoruz. ve kahvemizi kupa ile buluşturuyoruz.

keyifli içmeler...

ekleme: su kalitesine değinmemişiz ki çok önemli. musluk suyu değil, içme suyu kullanmalısınız.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim