aile tarafından üzülmek
sanki içimde deprem olmuşta bende o göçüğün altında kalmış gibi hissederim çoğu zaman.
devamını gör...
yaş ilerledikçe artan şeyler
kırışıklıklar, yorgunluklar, yalnızlıklar...
unutkanlıklar, alınganlıklar...
unutkanlıklar, alınganlıklar...
devamını gör...
kadınlar camiye giremez
kuran kitabında yazmayan bir görüştür. abbasi ve emevilerden gelen dini yozlaşmanın ve kadının rolünün geriye atılması için yapılan bir eylemdir.
devamını gör...
yolu kaybeden erkeğin inatla yolu sormaması
bir de bunun arabada yolu kaybettiğini farkedince radyonun sesini kısan şekli var.
devamını gör...
zevk irsaliyesi
nicki ve birçok tanımı ile gülümseten yazar arkadaşımız, takipteyiz.
devamını gör...
freud'un kuramlarının günümüzde gülünç olması
freud'un yaşadığı dönemde ünlü olması, zamanında kuramlarının iş yapması ve hala bu kadar önem atfedilmesi, zamanında freud'un kendi reklamını çok iyi yapmasından ziyade, edward bernays'ın freud'un teorilerini birtakım işlerde kullanmasından kaynaklıdır. edward bernays, halkla ilişkilerin* babası ve freud'un yeğenidir. tüm başarısını da freud'un kuramlarıyla elde eder. bernays'ın, ''torches of freedom'' ve procter & gamble için yaptığı ''ivory soap'' propagandası, dünyadaki hala en iyi yankı uyandıran propagandalardan ise bu başarı freud'un da başarısıdır. yani freud; yabana atılacak, çalışmaları küçümsenecek birisi olmadı hiçbir zaman benim için.
fakat dönemin gerçekliğini de göz ardı etmemek gerekir ki burada da başlığın sahibi bir nebze haklıdır. bugün avrupa'da psikanaliz ile iyileşme yöntemi artık devlet desteğinden çıkarıldı. sebebi de çok uzun zamanlara yayılması ve iyileştirici etkisinin olup olmamasından kaynaklı. bence de doğrudur çünkü zamanında freud'un da çok hastası olmamıştır. ve 10 tane hastaya 10 sene psikoterapi uygulayınca zaman mı iyileştirdi, psikanaliz mi, kişi kendi içinde mi çözdü, unuttu mu ne oldu gibi birçok faktörün olması düşündürüyor. bu noktada haklılar. eski desteği devletlerden de görmüyor artık freud kuramları.
artı olarak; freud'un kuramlarının doğu felsefesi ile harmanlanıp, bilinçaltı temizliği* gibi safsatalara kurban gitmesi de * bu dönemde ''çok gülünç, işe yaramaz'' denilmesinde bir etkendir. doğu felsefesi haliyle daha mistik ve gizemli bir şeyken bunu batı ürünü olan psikanalizle harmanlamak da ayrı bir kafa tabii. ama freud eskisi gibi kalmadı gerçekten. sonsuz saygı duyulması gereken, her ne olursa olsun kuramları okunup, anlaşılıp ders alınması gereken kişidir. tüm kuramları yanlış ya da tüm kuramları doğru demek de doğru değildir. sadece manipüle edilmeye açık ve toplumsal/ahlaki değerlere aykırı olması nedeniyle kabulü zordur.
edit: sizin için oturup 1 saat eski kaynaklarımı taradım, isimleri hatırlayamadım kriz geçirdim, içimde nice kritikler yaptım ve sonunda bitirdim. afiyetle.
konuyla ilgili ilgi çekici bir belgesel de bırakayım size: the century of the self
fakat dönemin gerçekliğini de göz ardı etmemek gerekir ki burada da başlığın sahibi bir nebze haklıdır. bugün avrupa'da psikanaliz ile iyileşme yöntemi artık devlet desteğinden çıkarıldı. sebebi de çok uzun zamanlara yayılması ve iyileştirici etkisinin olup olmamasından kaynaklı. bence de doğrudur çünkü zamanında freud'un da çok hastası olmamıştır. ve 10 tane hastaya 10 sene psikoterapi uygulayınca zaman mı iyileştirdi, psikanaliz mi, kişi kendi içinde mi çözdü, unuttu mu ne oldu gibi birçok faktörün olması düşündürüyor. bu noktada haklılar. eski desteği devletlerden de görmüyor artık freud kuramları.
artı olarak; freud'un kuramlarının doğu felsefesi ile harmanlanıp, bilinçaltı temizliği* gibi safsatalara kurban gitmesi de * bu dönemde ''çok gülünç, işe yaramaz'' denilmesinde bir etkendir. doğu felsefesi haliyle daha mistik ve gizemli bir şeyken bunu batı ürünü olan psikanalizle harmanlamak da ayrı bir kafa tabii. ama freud eskisi gibi kalmadı gerçekten. sonsuz saygı duyulması gereken, her ne olursa olsun kuramları okunup, anlaşılıp ders alınması gereken kişidir. tüm kuramları yanlış ya da tüm kuramları doğru demek de doğru değildir. sadece manipüle edilmeye açık ve toplumsal/ahlaki değerlere aykırı olması nedeniyle kabulü zordur.
edit: sizin için oturup 1 saat eski kaynaklarımı taradım, isimleri hatırlayamadım kriz geçirdim, içimde nice kritikler yaptım ve sonunda bitirdim. afiyetle.
konuyla ilgili ilgi çekici bir belgesel de bırakayım size: the century of the self
devamını gör...
acaba bir simülasyonun içinde miyiz sorunsalı
o kadar simülasyonun içinde denk geldiğimiz simülasyona bak diyeceğim başlıktır.
devamını gör...
antidepresan etkisi gösteren şeyler
(bkz: spor) sonrası tabi; o dinginlik, o sakinlik, o miskinlik pek bi benziyo antidepresan kafasına, hem daha da sağlıklı..
devamını gör...
ikinci dünya savaşı
adolf hitler'in yeğeni william hitler savaş sırasında amerikan donanmasında eczacı olarak görev yapmış ve yaralanarak mor kalp madalyası almış.
savaştan sonra soyadını "stuart houston" olarak değiştirmiş. (çakaaall)
savaştan sonra soyadını "stuart houston" olarak değiştirmiş. (çakaaall)
devamını gör...
yazarların mahlaslarının anlamı
balkona düşen ilk karpuz suyu damlası.
devamını gör...
child skoru
karaciğer sirozunda prognozu ve survi belirlemek için kullanılan klasifikasyona verilen isimdir.
parametreleri;
bilirubin
albumin
asit
ensefalopati
protrombin zamanı uzaması şeklindedir.
her parametre 1-2-3 puan şeklinde evrelendirilir.
evre a 5-6 puan
evre b 7-9 puan
evre c 10-15 puan arasındadır.
evre a kısmen iyi prognozlu iken evre c kötü prognozu gösterir.
parametreleri;
bilirubin
albumin
asit
ensefalopati
protrombin zamanı uzaması şeklindedir.
her parametre 1-2-3 puan şeklinde evrelendirilir.
evre a 5-6 puan
evre b 7-9 puan
evre c 10-15 puan arasındadır.
evre a kısmen iyi prognozlu iken evre c kötü prognozu gösterir.
devamını gör...
caddelerde rüzgar
dünyanın en kolay notalarına sahiptir. her enstrüman çalanın kendi başına çaldığı ilk şarkıdır.
mi – mi – mi – mi – fa – mi
mi – mi – mi – la – mi
re – re – re – re – mi – re
re – re – re – re – mi – re
do – do – do – do – re – do
do – do – do – do – re – do
si – si – si – si – do – si
si – si – si – si – do – si – la
re – re -re – re – la – mi
re – re – re – re – la – sol – fa
mi – mi – mi – mi – fa – mi
do – do – do – do – re -do
si – si – si – si – mi – mi – re – do – si – do – laaa
mi – mi – mi – mi – fa – mi
mi – mi – mi – la – mi
re – re – re – re – mi – re
re – re – re – re – mi – re
do – do – do – do – re – do
do – do – do – do – re – do
si – si – si – si – do – si
si – si – si – si – do – si – la
re – re -re – re – la – mi
re – re – re – re – la – sol – fa
mi – mi – mi – mi – fa – mi
do – do – do – do – re -do
si – si – si – si – mi – mi – re – do – si – do – laaa
devamını gör...
normal sözlük kapansa olacaklar
ağlayarak günlüğüme yazarım.
“ee şey sevgili günlük, kusura bakma seni bi süre kafa sözlük’le aldattım.”
“ee şey sevgili günlük, kusura bakma seni bi süre kafa sözlük’le aldattım.”
devamını gör...
başlıklara müdahele sıktı artık
muhtemelen "müdahele" yazdığından buna da müdahale edilecek diye düşündüğüm durum.
başlıkların da bir formatı var aslında, her ne kadar üzerinde pek konuşulmasa da. burada müdahale edilen konunun ne olduğunu bilmediğimizden yorum yapmak biraz zor tabi.
başlıkların da bir formatı var aslında, her ne kadar üzerinde pek konuşulmasa da. burada müdahale edilen konunun ne olduğunu bilmediğimizden yorum yapmak biraz zor tabi.
devamını gör...
sözlüğe 90'lardan bir şarkı bırak
yeşim salkım - gözü kör olası.
devamını gör...
cebeci'den kızılay'a yürümek
"aslında kısacık mesafe, neden bu kadar abartılıyor, neden bu yolun bu kadar edebiyatı yapılıyor?" diyebilirsiniz. cevap veriyorum:
her yeri yokuş olan bir şehirde yürüyecek azıcık düz bir alan bulan masum ankaralı edebiyatı bu.
her yeri yokuş olan bir şehirde yürüyecek azıcık düz bir alan bulan masum ankaralı edebiyatı bu.
devamını gör...
kahraman bakkal süpermarkete karşı
yakın zamana kadar sahnelenen tiyatro oyununun ismi. mütevazı bir mahalle bakkalının eşit olmayan koşullardaki rekabet ve ayakta kalma savaşını politik bir mizah ile anlatıyor.
devamını gör...
sigmund freud alıntıları
kişiliğin 5 farklı dönemden geçerek geliştiğini öne süren psikoanalitik kuram'ın kurucusu olan sigmund freud’un kitaplarından alıntılar…
kavga etmek yerine küfretmeyi seçen ilk insan uygarlığın kurucusuydu.
henüz yanıtlanamamış ve kadın ruhuyla ilgili otuz yıl süren araştırmalarıma karşın benim de yanıtlamayı başaramadığım çok önemli bir soru var: kadın ne ister?
erkek çocuklarda saçma veya aptalca şeyler yapma eğilimi doğrudan doğruya anlamsızlıktan alınan hazdan kaynaklanmaktadır.
bilgi hazinelerine ulaşabilen insanların sayısı ne kadar artarsa, dini inançlardan kopuş da o kadar yaygınlaşır.
mutluluk, pantolona işemek gibidir. ıslaklığı herkes görür ama sıcaklığı yalnız sen hissedersin.
bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun.
eğer öpecek bir şeyiniz yoksa, sigara içmeniz kaçınılmazdır.
tabu polenezya dilinde bir kelimedir. bizim için tercüme edilmesinin zorluğu, bu konseptin bizi artık etkileyemediğinden kaynaklanmaktadır.
hiçbir erkek birlikte olmak istemeyeceği bir kızla yakın arkadaş olmak istemez.
insanlar sizi eskisi gibi kullanamadığında, değiştiğinizi söylerler.
mutsuzluğu tatmadan, hep mutlu olmak istersin. oysa nelerin seni mutsuz ettiğini bilmeden, nelerle mutlu olacağını bilemezsin.
insanların çoğu özgürlüğü gerçekten istemezler; çünkü özgürlük sorumluluk gerektirir ve insanların çoğu da bundan korkar.
sinir hastalığı belirsizliğe tolerans gösterememektir.
bir insana vazgeçilmez olduğunu hissettirdiğinizde ilk vazgeçeceği kişi siz olursunuz.
elde ettiğimiz başarıların peygamber veya tanrıların başarılarıyla boy ölçüşebileceğini zannetmiyorum. nitekim meryem ana'nın mucizelerine inanan insan sayısı, bilinçdışının varlığına inanan insan sayısından çok çok daha fazla.
yetişkin bir kadının cinsel hayatı, psikoloji bilimi için “karanlık bir kıta”dır.
insan mutlu olmak ister; bu yüzden berbat haldedir.
birine duyduğunuz sevgi ve sinir doğru orantılıdır. en çok sevdiğiniz insana herkesten çok sinirlenirsiniz.
aşk yoktur libido vardır.
din, toplumsal obsesyonlarımız; obsesyonlarımız ise bireysel dinimizdir.
erkek sevdiği zaman arzu yoktur; arzuladığı zaman ise, aşk yoktur.
kendini öldürme arzusu, daha derinde; başkalarını öldürme arzusunun projeksiyonudur.
dinler, kendilerini sevgi ve merhamet dini olarak tanımlasalar dahi, onlara inanmayan insanlara karşı sert ve acımasızdırlar.
sanat, çocukluk tecrübelerinin büyüklüğe aktarılmasıdır.
ismini unuttuğunuz kişi hakkında muhakkak olumsuz bir düşünceniz vardır.
eğer bir adam herhangi bir dini öğretinin öne sürdüğü tüm saçmalıkları sorgulamaksızın kabul ediyor ve hatta bunlar arasındaki çelişkileri görmezden geliyorsa, o zaman bu adamın zekasından şüphe edebiliriz.
her insan gördüğü rüyanın tabiridir.
hem psikolojik hem de biyolojik anlamda, insanlarda ne saf bir erkeksilik ne de saf bir kadınsılık vardır.
özgürlük medeniyetin insana bir armağanı değildir. hiç medeniyet yokken insanoğlu çok daha özgürdü.
dinlerin son zemini, insanın çocuksu çaresizliğidir.
kadınları çözmeye çalışmak, bir labirenti düz yola çevirmek gibidir.
zayıf noktalarınızdan güçlü taraflarınız doğacaktır.
bir puro, bazen sadece bir purodur. (gay olmakla alakası yoktur).
istediğin şeyi elde edemiyorsan, elde ettiğin şeyi isteyeceksin.
siz cevaplar bulmaya çalışıyorsunuz, biz ise daha çok soru sormak niyetindeyiz.
tüm kalbimle şuna inanmaktan kendimi alamıyorum: birkaç istisna dışında, sevgili insan kardeşlerim beş para etmez, değersiz varlıklardır.
insanlar yavaş yavaş inanmamayı, güvenmemeyi, sevmemeyi ve kronik şüpheci olmayı öğrenir. bu gerçekleştiğinde artık ne yazık ki çok geçtir. insanların “tecrübe” dediği şey budur. kalbiyle bağlantısını kesmiş bir insana “tecrübeli” denir.
evrendeki en büyük gösteri, sen aklını keşfettiğin an başlar.
köpekler arkadaşlarını sever, düşmanlarını ısırırlar. insanlar ise tamamen farklıdır: saf ve karşılıksız sevgiyi beceremezler. kişisel ilişkilerindeyse sevgi ve nefreti karıştırıp dururlar.
mutluluk dediğimiz şey, yoğun bir şekilde bastırılmış ve engellenmiş olan ihtiyaçların kısa süreliğine tatmin edilmesinden başka bir şey değildir.
ruhunun derinliklerine in ve ilk önce kendini tanımayı öğren. bunu yaptıktan sonra, bu hastalığa neden yakalandığını anlayacak ve belki de bir daha hastalanmayacaksın.
bir insan bir yere bakıyorsa orada ilgilendiği bir şey vardır. bir insan bir yere hiç bakmıyorsa orada ilgilendiği bir şey kesinlikle vardır.
vicdan dediğimiz şey, içimizde alevlenen belli bir arzunun, dış dünya tarafından reddedildiğinin iç dünyamız tarafından algılanmasıdır.
“söz” ile “sihir” başlangıçta aynı şeylerdi. kelimelerin sihirli güçleri vardı.
beklemesini bilen bir insanın hiç bir şeyden taviz vermesine gerek yoktur.
sevildiğinden emin olunca, insan ne kadar da cüretkar oluyor.
özür dilemek, sizin haksız olduğunuz manasına gelmez. karşınızdaki insana verdiğiniz değerin, egonuzdan yüksek olduğunu gösterir.
kavga etmek yerine küfretmeyi seçen ilk insan uygarlığın kurucusuydu.
henüz yanıtlanamamış ve kadın ruhuyla ilgili otuz yıl süren araştırmalarıma karşın benim de yanıtlamayı başaramadığım çok önemli bir soru var: kadın ne ister?
erkek çocuklarda saçma veya aptalca şeyler yapma eğilimi doğrudan doğruya anlamsızlıktan alınan hazdan kaynaklanmaktadır.
bilgi hazinelerine ulaşabilen insanların sayısı ne kadar artarsa, dini inançlardan kopuş da o kadar yaygınlaşır.
mutluluk, pantolona işemek gibidir. ıslaklığı herkes görür ama sıcaklığı yalnız sen hissedersin.
bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun.
eğer öpecek bir şeyiniz yoksa, sigara içmeniz kaçınılmazdır.
tabu polenezya dilinde bir kelimedir. bizim için tercüme edilmesinin zorluğu, bu konseptin bizi artık etkileyemediğinden kaynaklanmaktadır.
hiçbir erkek birlikte olmak istemeyeceği bir kızla yakın arkadaş olmak istemez.
insanlar sizi eskisi gibi kullanamadığında, değiştiğinizi söylerler.
mutsuzluğu tatmadan, hep mutlu olmak istersin. oysa nelerin seni mutsuz ettiğini bilmeden, nelerle mutlu olacağını bilemezsin.
insanların çoğu özgürlüğü gerçekten istemezler; çünkü özgürlük sorumluluk gerektirir ve insanların çoğu da bundan korkar.
sinir hastalığı belirsizliğe tolerans gösterememektir.
bir insana vazgeçilmez olduğunu hissettirdiğinizde ilk vazgeçeceği kişi siz olursunuz.
elde ettiğimiz başarıların peygamber veya tanrıların başarılarıyla boy ölçüşebileceğini zannetmiyorum. nitekim meryem ana'nın mucizelerine inanan insan sayısı, bilinçdışının varlığına inanan insan sayısından çok çok daha fazla.
yetişkin bir kadının cinsel hayatı, psikoloji bilimi için “karanlık bir kıta”dır.
insan mutlu olmak ister; bu yüzden berbat haldedir.
birine duyduğunuz sevgi ve sinir doğru orantılıdır. en çok sevdiğiniz insana herkesten çok sinirlenirsiniz.
aşk yoktur libido vardır.
din, toplumsal obsesyonlarımız; obsesyonlarımız ise bireysel dinimizdir.
erkek sevdiği zaman arzu yoktur; arzuladığı zaman ise, aşk yoktur.
kendini öldürme arzusu, daha derinde; başkalarını öldürme arzusunun projeksiyonudur.
dinler, kendilerini sevgi ve merhamet dini olarak tanımlasalar dahi, onlara inanmayan insanlara karşı sert ve acımasızdırlar.
sanat, çocukluk tecrübelerinin büyüklüğe aktarılmasıdır.
ismini unuttuğunuz kişi hakkında muhakkak olumsuz bir düşünceniz vardır.
eğer bir adam herhangi bir dini öğretinin öne sürdüğü tüm saçmalıkları sorgulamaksızın kabul ediyor ve hatta bunlar arasındaki çelişkileri görmezden geliyorsa, o zaman bu adamın zekasından şüphe edebiliriz.
her insan gördüğü rüyanın tabiridir.
hem psikolojik hem de biyolojik anlamda, insanlarda ne saf bir erkeksilik ne de saf bir kadınsılık vardır.
özgürlük medeniyetin insana bir armağanı değildir. hiç medeniyet yokken insanoğlu çok daha özgürdü.
dinlerin son zemini, insanın çocuksu çaresizliğidir.
kadınları çözmeye çalışmak, bir labirenti düz yola çevirmek gibidir.
zayıf noktalarınızdan güçlü taraflarınız doğacaktır.
bir puro, bazen sadece bir purodur. (gay olmakla alakası yoktur).
istediğin şeyi elde edemiyorsan, elde ettiğin şeyi isteyeceksin.
siz cevaplar bulmaya çalışıyorsunuz, biz ise daha çok soru sormak niyetindeyiz.
tüm kalbimle şuna inanmaktan kendimi alamıyorum: birkaç istisna dışında, sevgili insan kardeşlerim beş para etmez, değersiz varlıklardır.
insanlar yavaş yavaş inanmamayı, güvenmemeyi, sevmemeyi ve kronik şüpheci olmayı öğrenir. bu gerçekleştiğinde artık ne yazık ki çok geçtir. insanların “tecrübe” dediği şey budur. kalbiyle bağlantısını kesmiş bir insana “tecrübeli” denir.
evrendeki en büyük gösteri, sen aklını keşfettiğin an başlar.
köpekler arkadaşlarını sever, düşmanlarını ısırırlar. insanlar ise tamamen farklıdır: saf ve karşılıksız sevgiyi beceremezler. kişisel ilişkilerindeyse sevgi ve nefreti karıştırıp dururlar.
mutluluk dediğimiz şey, yoğun bir şekilde bastırılmış ve engellenmiş olan ihtiyaçların kısa süreliğine tatmin edilmesinden başka bir şey değildir.
ruhunun derinliklerine in ve ilk önce kendini tanımayı öğren. bunu yaptıktan sonra, bu hastalığa neden yakalandığını anlayacak ve belki de bir daha hastalanmayacaksın.
bir insan bir yere bakıyorsa orada ilgilendiği bir şey vardır. bir insan bir yere hiç bakmıyorsa orada ilgilendiği bir şey kesinlikle vardır.
vicdan dediğimiz şey, içimizde alevlenen belli bir arzunun, dış dünya tarafından reddedildiğinin iç dünyamız tarafından algılanmasıdır.
“söz” ile “sihir” başlangıçta aynı şeylerdi. kelimelerin sihirli güçleri vardı.
beklemesini bilen bir insanın hiç bir şeyden taviz vermesine gerek yoktur.
sevildiğinden emin olunca, insan ne kadar da cüretkar oluyor.
özür dilemek, sizin haksız olduğunuz manasına gelmez. karşınızdaki insana verdiğiniz değerin, egonuzdan yüksek olduğunu gösterir.
devamını gör...
normal sözlük moderasyon güncellemesi
üstteki yazarın nickaltı görüşüne katılmakla birlikte yeni takipçimiz olduğunda bildirim gelmesi de olursa güzel olur . yeni özelliklerinizi beklemedeyiz efenim.
edit: iki üstteki
edit: iki üstteki
devamını gör...
agora meyhanesi radyo yayını
"aşk nedir? yapay zeka nedir? babam böyle robot yapmayı nereden öğrendi?"* gibi cevabı zor soruları kendimizce yorumladığımız, eğip büküp ortaya güzel bir eser çıkarmaya çalıştığımız bir yayın. bu arada konuyla alakalı filmlerden de bahsetmeyi ihmal etmedik tabii ki. ilgilenenler için yapay zeka ve aşk ilişkisine dair filmlerin listesi:
1) her (film) (2013) --> imdb
2) the machine (film) (2013) --> imdb
3) ex machina (film) (2014) --> imdb
4) uncanny (film) (2015) --> imdb
bonus olarak: japon işi (1975) --> filmin tamamı
1) her (film) (2013) --> imdb
2) the machine (film) (2013) --> imdb
3) ex machina (film) (2014) --> imdb
4) uncanny (film) (2015) --> imdb
bonus olarak: japon işi (1975) --> filmin tamamı
devamını gör...