candan erçetin
devamını gör...

bu başlıklar bana çok itici geliyor. sürekli görmek bıktırıcı ve erkeklerin kadınlarla ilgili olumsuz yargılamaları gerçekten sinir bozucu.
en iyisi sizsiniz erkekler en yakışıklı sizsiniz!
ne kadar sekilcisiniz ya. zihinsel gelişiminizi tamamlanız uzun sürecek belli, kolaylıklar diliyorum size.
devamını gör...

ivan alexsandroviç gonçarov'un kaleme aldığı oblomov adlı eserde geçen mektuptur. oblomov bu mektubu biricik aşkı olga'ya yazmıştır. oblomov mektupta içinden geçenleri olga'ya cesurca anlatmıştır. ancak bu mektup bir aşkın değil bir vazgeçişin başlangıcıdır. işte o mektup:

bu kadar sık görüşürken benim yerime mektubumun gelmesi seni her halde şaşırtacak, fakat sonuna kadar okuyunca göreceksin ki başka türlü yapamazdım.
bu mektubu çok daha önce yazmış olmalıydım; o zaman ikimiz de sonradan duyacağımız birçok vicdan azaplarından kurtulmuş olurduk.
ama gene de geç kalmış değilim, birbirimizi o kadar çabuk, o kadar umulmadık bir şekilde sevdik ki ansızın hastalanmış gibi olduk.
bu yüzden kendime daha erken gelemedim.
daha ileri gitmeyeceğim artık, olduğum yerde duracağım; bunu yapmak benim elimde. ama gene de sürükleniyorum… şimdi ise öyle bir savaş içindeyim ki senin yardımına muhtacım.
ne kadar derine sürüklendiğimi ancak bu gece anladım; içine düştüğüm uçurumun derinliğini gördüm ve durmaya karar verdim…
oyun bitti artık; aşk benim için bir hastalık oldu; kendimde bir tutkunluğun başladığını hissettim; sen daha düşünceli, daha ciddi oldun; bütün boş zamanlarını bana verdin; sinirlerin gerginleşti, huzurun kayboldu. şimdi korkuyorum ve anlıyorum ki bu gidişi durdurmak, kendimizi toparlamak için harekete geçmek benim görevim.
evet, seni sevdiğimi söyledim. sen de beni sevdiğini söyledin. ancak aradaki ahenksizliği fark edemedin mi? etmedin değil mi? o halde sonra edeceksin; ben uçuruma düştüğüm zaman. bak benim halime, düşün benim kim olduğumu.
beni sevmen mümkün mü? beni seviyor musun? dün ‘seviyorum, seviyorum, seviyorum’ dedin; bende kesin olarak söylüyorum: hayır, hayır, hayır.
beni sevmiyorsun, ama şunu hemen belirteyim ki yalan da söylemiyorsun.
beni aldatmıyorsun. hayır denecek yerde evet diyecek insan değilsin.
benim sana anlatmak istediğim, duyduğun şeyin gerçek aşk değil, sadece bir aşk umudu olmasıdır…
ben baştan sana bunu açıkça söylemeliydim sen yanlış bir yoldasın; karşındaki adam, rüyalarında gördüğün adam değil. göreceksin, bir gün o kişi karşına çıkacak; bana kızacaksın; ben de bunun azabını duyacağım. daha keskin bir zekâm, daha iyi bir kalbim olsaydı, daha samimi olsaydım sana bunları daha önce söylerdim…
şimdi başka türlü düşünüyorum. kendi kendime şunu soruyorum:
ona iyice bağlandığım zaman, yanımda olması benim için bir zevk değil bir zorunluluk olduğu zaman, aşk yüreğime iyice yerleştiği zaman ne olacak?
bu acıya dayanabilecek miyim? işin sonu kötüye varacak. daha şimdiden bunu düşünmek beni ürpertiyor.
başka birisi olsa şunu da eklerdi ‘bu satırları gözyaşları içinde yazıyorum?’
ama ben sana yalan söylemiyorum, acımın bir gösteriş olmasını istemiyorum, çünkü dertleri, pişmanlıkları artırmak neye yarar? bu çeşit yalanlarda sevgiyi daha fazla kökleştirmek umudu saklıdır. bense bu duyguyu sende ve bende kökünden kazımak istiyorum.
zaten gözyaşları ya boş hayallere ya da bir kadını baştan çıkartmak isteyenlere yaraşır. ben sana bunları uzun bir yolculuğa çıkan iyi bir dostla vedalaşır gibi söylüyorum: iki üç hafta daha beklesem çok geç olurdu.
aşk bir ruh kangreni; o kadar çabuk ilerliyor ki. daha şimdiden ne haldeyim. zamanı saatleri, dakikalarla değil, güneşin doğup batmasıyla değil, seninle ölçüyorum: onu gördüm, göremedim, göreceğim, göremeyeceğim, gelecek, gelmeyecek…
hayatımızın bu kısa dönemi belleğimde her zaman temiz ve ışıklı bir hatıra olarak kalacak ve beni tekrar eski ruh uyuşukluğuna düşürmekten koruyacak.
bu hatıra sana da hiçbir zaman zarar vermeyecek ve gelecekte gerçek aşkı bulmana yardım edecek…
umarım hayat dilediğin gibi olur.
geceler bitti…
yolculuklar da…
yeni yerler yeni sabahlar da bitti…
hoşçakal meleğim…
devamını gör...

boğaziçi’nin kendi döneminde ilk 100’e gireceğini vaadeden melih bulu’nun nükleer silah üretimine dair öngörüsü. buradan

bu arada (bkz: popülizm).

bu arada 200’e yakın üniversitedeki 100binlerce nükleer fizik alanında çalışacak bilim insanını da es geçmeyelim lütfen.
devamını gör...

temel sebep erkeğin, iki kadının onun için kavga etmesinden haz duyması ve bu sebeple tavrini ortaya koymamasıdır. anasının kuzusu olan bazı erkeklere kadınları suçlamak kolay gelir.

(bkz: türk kadınında kadın düşmanlığı) ayrıca böyle bir şeyde vardır tabii.

beyler ikisi arasında kaldıysanız kaçın. durmayın, mirkelam'ın zamanında koştuğu gibi koşun!

koş koş koş
devamını gör...

kurtlarını dökmek için birebirdir.tak kulaklığı murrraaa..bir o yandan bir bu yandan..
bir elimde cımbız bir elimde ayna umrumda mı dünya modunda...
devamını gör...

evet evet o da 8 binler kulübü üyesi. tebrikler.*
biri daha yazarsa 8 binler kulübü çeklerini alıp maldivlere kaçarım malum ülkede köşeyi dönen yurtdışına çıkıyor.*
devamını gör...

demin yeni girdiğim tanımı beğenmesi. burnuma kötü kokular geliyor sözlük, kendisine mesaj attım dönerse sileceğim başlıktır. birazdan morpheus odama girerse şaşırmam.
devamını gör...

3 günde 3 kilogram verdiren detoks olarak bilinen diyet türüdür.*

bol su ihtiva etmesi ve oldukça düşük kalorili olması sebebiyle kabak en sağlıklı ve en diyet dostu sebzelerin başında geliyor ve bir öğünde içerdiği 29 kalori ile bunu bize bariz bir şekilde gösteriyor diyebiliriz.

tarif olarak;
malzemeler:
2 adet orta boy kabak
2 yemek kaşığı yağsız yoğurt
2 adet ceviz içi
arzuya göre dereotu, nane, kırmızı biber, karabiber, kekik
nasıl yapılır?
2 adet orta boy kabağı ince ince rendeleyin.
rendelediğiniz kabakları yağsız tavada kısık ateşte pişirin.
ocağını altını kapatıp soğumaya bırakın.
ardından üzerine 2 yemek kaşığı yoğurt ve ceviz içlerini ekleyip karıştırın. ardından tercihe göre dereotu ve kekik gibi baharatları da üzerine ekleyebilirsiniz.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

dikkat dikkat kabak detoksu sadece 3 gün yapılmalı, ardından bırakılmalıdır. sağlık açısından 3 günden fazla yapılması zararlı olduğu için ara verilmeli.
zaten kabak tadı verir.*
devamını gör...

acilen hayatınızdan çıkarmanız gereken zaman israfıdır.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

harika bir tevriye sanatı barındıran, şairin bedbaht hayatını da resmeden eser.

söz sanatına gelirsek hem gamzede* hem de gamze (malum yanakta bir çukur) anlamında. kullanılmış. çukurda esir kalmış ve yaralar almış da olabilir şair.

edit: imla
devamını gör...

bazı başlıklara girip full sinir olup çıkıyorum.
devamını gör...

sözlük kurallarına uymuyorsa saçmalık olmayan durumdur. ilk tanım diye müsamaha gösterilmesi fazlasıyla saçma bence.
devamını gör...

1898 ile 1936 yılları arasında yaşamış ispanyol şair ve oyun yazarıdır. franco'nun söndürdüğü ışıklardan bir tanesidir.

vurulup bırakılmış sokağa
yüreğinde bir hançer.
kimseler tanımıyor onu
nasıl da titriyor fener!
anam,
nasıl da titriyor fenercik
sokakta!
gün doğuyordu.

kimseler yansımıyordu kuru ayazda
aralık kalan gözlerinde.
sokakta bırakılmış bir ölü işte
yüreğinde bir hançer
ve onu kimseler tanımıyor.

şaşırtı-ezginin günlüğü
devamını gör...

kadınlara öncelik tanımak için.

yalnız iyi kıvırdım ha..
devamını gör...

az yakıp, çok kaçan insan modeli. bunun fiat grubundaki muadili 1.3 mjet.
devamını gör...

simsiyah, koca cüsseli, koca kıvrık boynuzlu, dilini durmadan burnuna değdirip çıkartan bir tür sığır. camız ismiyle de biliriz.
devamını gör...

göklerde kartal gibiydim
kanatlarımdan vuruldum
mor çiçekli dal gibiydim
bahar vaktin de kırıldım

selam olsun ona
kürt mantolu madonna ‘ya
içimizde ki şeytana.
devamını gör...

mutsuzum. *
devamını gör...

öz olarak ne kadar iyi olsa da formatlara aykırı olduğu için beğenmediğim tanımdır.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim