2021 yks'de 1 milyon adayın barajı geçememesi

eğitim seviyesinin yerlere doğru düşmekte olduğunu gösteriyor.

z kuşağı geleceği değiştirecekti, bizi kurtaracaktı hani? nah.

benimde girdiğim sınav olan yks 2021 dir açıkçası zor bir sınavdı bu sene giren öğrenciler gerçekten yetkin ve kaliteli öğrenciler olacağına dair bir düşünce vardı keşke her sene bu şekilde olsa sadece hak eden öğrenciler girebilse fakat maalesef hükümetin yalnış politikaları yüzünden hakeden ve haketmeyen öğrenci ayırt edilemeyecek hale geldi barajın düşürülmesi olayına gelirsek tam bir saçmalıktı sınava giren kişi sayısı 2 milyon 600 bin civarı olmasına rağmen 2 milyonuncu olsan bile tercih yapabiliyorsun eğitim sistemi işte bu şekilde katlediliyor tüm öğrencilere başarılar dilerim umarım geleceğiniz de düşünceleriniz gibi ak ve aydınlık olur.

vasatligin yuceltildigi bir toplum projesinde normal. dunyanin en zeki maymunu 78 iq'lu, bizim ulke ortalamasi 83'lere kadar geriledi. halkin yuzde 27'si birakin kompleks dusunmeyi, okudugunu anlamiyor. yani okunan sey zihinde birsey ifade etmiyor. hani trt'nin arsivlerinden eski roportajlar izlersiniz, ya insanlar ne kadar guzel diksiyonluymus dersiniz ya, iste o kendiliginden gelmez. altinda koy enstitulerine dayanan, okuma egitme becerileri sayesinde olmustur. o eski insanlarin cogu universite mezunu bile degil. hatta bankacilik yayginlasmaya basladiginda turkiye'nin iyi liselerinden direkt personel alimlari yapiliyordu bu ulkede. lise mezunu kisilere ogretmen olur gozuyle bakiliyordu. ıste boyle mukemmel bir sistemi 20.yy'da feodal sistemlerine tehdit olarak goren menderes gibi "aga"lar el birligiyle gelistirmeden bitirdi. su anda yapilanin da farkli mantigi yok. liberal ekonomi diye yutturdular, 80 darbesine zemin hazirlayip su anda ulkenin geldigi halin proje sorumlularindan biri olan ozal ve kenan evren sayesinde el birligiyle once imam hatipler acildi dort bir yanda, sonra yetmedi ayricalik verildi. ıste bu baraji bile gecemeyen nesil bir onceki proje neslin cocuklari. tatli gerizekali muhaliflerde sanki z kusagi muthis bir nesilmis gibi bir hayali romantizm var. armut dibine duser. siz hicbir latin veya ortadogu ulkesinde 25-30 sene sonrasinin daha iyi daha kaliteli oldugunu gordunuz mu? tam tersi, daha kaotik veya daha fakirlikle sonuclanir. cunku ana babasindan durustluk efendilik caliskanlik gormeyen, hatta tam tersi bunlarin hicbir ise yaramayan zirvalar oldugu ogretilen, yolunu bulma anlayisi yerlestirilen hicbir nesil ulkesini ileriye tasiyamaz. gecmis olsun.

5+3+3 sistemine dönmek için daha neyin beklenmesi.

belki uzman ellerde olsa bir işe yarardı 4+4 sistemi ama hüseyin çelik gibi heriflerin eline kaldı. bugün sonuçları itibarıyla çıraklık ve iş başı eğitim çağını zorunlu eğitimde geçirerek 17-18 yaşında amaçsız gençlere dönüşen 1 milyona yazık değil mi lan?

akademik başarı sağlayamayan ama pekala ziraat, zanaat, hayvancılık gibi gayet faydalı işler öğretilecek yılları heba edilmiş bu gençlerin içine düşürüldüğü durum, tam bir çıkmaz değil de nedir?

lise diploması verilerek, asgari ücrete mahkum edilen bu gencecik insanlarımızı nasıl bir yaşam bekliyor...iş bulabilirse tabii... birbirlerini iş görüşmelerinde adeta çiğ çiğ yiyerek. patronlara köle yetiştiren sistemin adı ne zamandan beri eğitim olmuş?

barajı zar zor geçip mahallesinin az ilerisinde güya yükseköğrenim görecek gençlere teselli olsun diye pıtrak gibi fakülte/yüksekokul açtılar üstüne. o delikanlıların yaşayacağı hayat da pek az farklı olacak barajı geçemeyen akranlarından maalesef! kimse çiftçi olmak istemiyor ama günün sonunda cebinde domates alacak parası olmadan dolanıyor cicili bicili caddelerde avare.

şaşırtmadı.
sorular mı zordu yoksa adaylar mı sorunlu tartışabiliriz. ama eğitim sistemimizi doğrudan açıklayan bir tablo.

2 sene devlet okullarının kapalı olması, bu süreçte hep bir belirsizlik olması, pazar gecesinden pazartesi okulu açacaklarını söylemeleri, iptal olan sınavları ısrarla yapmak istemeleri, ülkenin maddi olarak uçuruma sürüklenmesi, sınavdan bir gün önce sınavsız katarlı alacaklarını söylemeleri, ösym'nin geçen seneki vasat sınavının acısını bu senekilerden çıkarması, sınavda olimpiyat sorusu olması, sınavdan sonra milli eğitim bakanının istifa etmesi, barajın indirilmesi için başka partinin başkanının tweet atması, bu tweetin dikkate alınıp uygulanması... evet haklısınız kesinlikle z kuşağının vasatlığıdır.

bu; eğitim sistemimizin her geçen gün daha da kötüye gittiğini, öğrencilerin daha lakayt, daha kaygısız ve umutsuz olduklarının en gerçekçi halidir. gelecek kuşaklar için kaygı verici bir durumdur.

öğretime değil eğitime ağırlık verilmesi sonucu öğrenme kalitesinin düşürülmesi sonucu ortaya çıkan durum. eğitip biat eden nesil yaratıp sorgulamayı ya da karar vermeyi beklemenin sonucu barajlara takılan öğrenciler olacaktır.
baraj sistemi ya da her telden soru sistemiyle bir yüksek okul anlayışı kurmanın tehlikesini göz ardı etmemek lazım. bir sürü yetenekli öğrenci ilgi alanı olmayan alanlardan sınava tabi tutularak oluşturulmaya çalışılan sistem tam anlamıyla para kazanmaya yönel mesleki etikleri unut anlayışıdır.

şaşırtmayan durum. elimizi vicdanımıza koyup düşünelim. ne bu hükumetin prensibi? neo-liberalizm. peki neo-liberalizm ne ister? esnek çalışabilecek ucuz iş gücü ister. karın tokluğuna veya belki daha azına çalışacak köle ister.
yüksek eğitimin amacı nedir peki? ucuz köle olmamak. üniversitenin neo-liberallerdeki en temel işlevi emek gücünün değerini ve kalitesini arttırmak. bizim kaliteli emeğe ihtiyacımız var mı? türkiyedeki neo-liberallerin gözünde hayır, yok. çünkü bizde üretim ilkel düzeyde. bir şey geliştirme çabamız yok sadece ucuz işçi lazım.
dolayısıyla haydi eğitim kalitesini düşürelim demişler. düşürelim ki kölenin emek değerinin fiyatı artmasın. üniversiteye gidenle gitmeyenin arasında bir fark olmasın. zaten esnaf, zanaatkar bitmiş dolayısıyla üniversite zorunluluk olmuş. 140’a düşürelim dahasını alalım. okuduğunu anlamayan temel matematikten tarih-coğrafya-fen bilgisinden yoksun bir nesil olsun. olsun ki bu düzen senelerce devam etsin. çürüsünler, hizmet etsinler ama ağızlarını açamasınlar. fakirlikten yoksulluktan kırılsınlar ama şikayet edemesinler çünkü globalde de eğitiminin değeri olmasın.

sorularin güzelliğinden

ösym sınavlarını bilen biri olarak * sınavlarda soruların dereceleri olduğunu düşünüyorum. çok kolay, kolay, normal, zor, çok zor şeklinde bir hiyerarşi var.

barajı geçemeyenler her testten 3-5 net yapamayan yani çok kolay ve kolay soruları yapamayan adaylar.

düştükçe düşmeye devam eden, feyyaz yiğit deyimiyle bozup bozup bozup bir daha bozan eğitim kalitesinin geldiği noktayı gösterendir.

eğitim seviyemizin düştüğünü söylemiş bazı arkadaşlar ama bizim eğitimde bir seviyemiz mi var? herkes kendini geliştirebildiği kadardı, şimdi ise yeni gelen nesil cep telefonu ve tablet ile meraksız, ilgisiz, maçsız büyüyorlar. ben şaşırdığımı söyleyemiyorum açıkçası.

toplumun yüzde 70'ı daha yolda yürümeyi bilmiyor. 1 milyon insan barajı geçememiş ne önemi var? kafaya takılacak bir durum değil.

adayların değil eğitim sisteminin ayıbıdır.

dershanelere yaradı.

öğrencilerin düzgün eğitim alabileceği bir ortam yoktu. çoğu kişi canlı derslere girmedi, ya canı istemiyordu ya da gerçekten imkanı olmadığı için giremedi. sınıf geçmeleri için çoğu öğrencinin notları yüksek gösterildi. durum bu iken ne bekleniyordu ki?

yahu baraj düşse ne olacak? üniversiteler puanlarını mı düşürüyor? ayrıca barajı geçemeyen okumasın bir zahmet. fazla fazla mezun var.

asla kimseyi yargılamıyorum, haddime de değil. tamam eğitim sistemi kötü olabilir, virüsten dolayı mental olarak 1 milyon öğrenci barajı geçememiş olabilir ama nasıl ya? toplam 16 net yapamayıp barajı geçememek çok saçma(istisnalar hariç) ayrıca baraj 140 olmuş. sen 140 alıp tercih yapıp okusan ne olacak. ama yine de okuyun. nasıl olsa hepimiz işsiziz.