acıbadem kurabiyesi

başlıkta görmesem unuttuğum kurabiyedir. oysa çok da severim. bayadır da denk gelemiyorum. önceleri marketlerde kasalarda olurdu. ancak en güzeli pastahaneden almak.

ne zaman fırına veya pastaneye gitsem, acıbadem kurabiyesi almadan dönmem. en sevdiğim kurabiye diyebilirim. diğer kurabiyelerden haz etmem ama bu favori.

eski bir dostumu anımsatması bir yana tadı ve ağızda eriyen o haliyle, epey zamandır yemediğimi fark ettiğim kocaman kurabiye. küçüklerini değil de büyük olanları tercih ediyorum.

filtre kahve ile aşk yaşıyor olabilirler.

acıbademin kilosu olmuş 200 lira, o yedikleriniz acı biber tuzsuz fıstık karışımıyla yapılıyordur ve tabi acıbadem aroması. memleket aldı başını gidiyor badem gitti acısı kaldı bir tek.

anısı var kardeşim kapa şu başlığı..

badem, dünya bilim insanları tarafından en besleyici yiyecek olarak kabul edilmiştir. çiğ acıbadem siyanür içerir belli derecelere kadar ısıtılması sonucu siyanürün zehir etkisi azalır. yine de çok tüketilmesi sakıncalıdır. damak zevkleri kişiden kişiye değişiklik gösterdiği için bayıla bayıla yiyenler olduğu gibi hiç yemeyenler sevmeyenler de vardır.
acıbadem kurabiyesi yukarıdaki tariflerde geçtiği gibi dışı kıtır içi ise sakızımsı bir kıvamdadır. aroması harikadır. ben çok severim ancak çeşitli yerlerde satılanlar içinde en beğendiğim izmir kemeraltında işporta tezgalarında satılanlarıdır. kıvam ve tadı harika.
hiç tatmadığınız bir lezzeti ilk denediğinizde kötü yapılmış bir yerde yerseniz zihninizde hep o kötü lezzet kalacaktır ama farklı yerlerde bir kaç deneme daha yapmaktan vazgeçmeyin.

beşiktaştaki 7-8 hasan paşa firini bu konuda efsane

sanırım sevmeyen nadir kişilerdenim...

gece gece canımın çektiği* muazzam tatlı, ilk kendisiyle ilkokula giderken bim'de tanışmıştık; o gün bugündür de kopamadım kendisinden bu kurabiyenin..

üstünde bulunan 1 adet badem
ve
o bademin hep acı çıkması gerçeği, der
susarım. tadı güzel, vazgeçilmezlerdendir.

yapımı meşakkatli ama tadı da bir o kadar güzel olan kurabiye. bir tanesiyle bile mide fulleniyor. badem harika bir şey ya.

şimdiki acıbadem kurabiyeleri ile eski acıbadem kurabiyeleri arasında dağlar kadar fark var, kullanılan malzemeler sebebiyle.

satışı bu aralar hızlı giden kurabiye.

eziz halkımızın damak tadının geliştiğini görmek müthiş.

her sinir yaptığımda gidip aldığım ilkini o sinirle ağzıma resmen teptiğim, ikincisini yavaş yavaş amaaaaan boşveeeer diyerek yediğim dengesiz mi dengesiz kurabiyedir. sadece sevdiklerime ısmarlarım. yeyin yedirin. kim bulduysa o parmaklarını teker teker öpüyorum.

başlığı görünce gözlerimden kalp çıktı resmen. o derece... çok seviyorum

en sevdiğim kurabiye sonra un kurabiyesi geliyor.

en sevdiğim kurabiyedir. istanbul'u terk ettiğimden beri yemedim.

çengelköy'den bebek'e her geçişimde önce çengelköy'deki her şeyi leziz mi leziz ve usulüne göre yapan seval pastanesi'ne uğrar, vapurda yemek üzere mutlaka buram buram badem kokan acıbadem kurabiyelerinden bir tane alırdım.
osmanlı usulüne göre yaptıklarını söyledikleri acıbadem kurabiyeleri istanbul'da yediğim en lezzetlileriydi. makaronları da öyle.

iğrenç espri yapmak gerekirse bir kozyatağı kurabiyesi değildir.

türk kahvesi ile şahane bir ikili olur.