1.
türkiye'nin en büyük dağını bünyesinde bulunduran il.
devamını gör...
2.
türkiye'nin doğu anadolu bölgesindeki 04 plaka koduna sahip ilidir.
adını kısmen sınırları içinde bulunan ve türkiye'nin en yüksek dağı olan ağrı dağı'ndan almaktadır. (bkz: ağrı dağı)
adını kısmen sınırları içinde bulunan ve türkiye'nin en yüksek dağı olan ağrı dağı'ndan almaktadır. (bkz: ağrı dağı)
devamını gör...
3.
bir didem madak şiiridir. en sevdiğim şiirdir. ciğerlerimin filmini çektiler ciğerlerim artiz oldular icabında der. şiirin tam hali şöyledir.--- alıntı ---
sonbaharların kralı gelirmiş meğer istanbul'a
ciğerlerimin filmini çektiler
ciğerlerim artiz oldular icabında
akut alevlenmiş kronik bir sonbahar gibi bakıyordu
sigara figüran falan.
ben kırmızı bir yaprağı oynuyordum esas kız olarak
uçuşuyordum, uçuşmakmış meğer benim anlamım
ben bunu geç anladım.
senin için şiir yazacaktım istanbul
ismini ağrı koyacaktım.
oysa bir şiir niyeydi sanki
yer içer sevişir miydi sanki bir şiir
hamsi ısmarlar mıydı mesela bir şiir insana?
fotoğraf çektirebilir miydi mesela hipodromda atlarla?
rakı içebilir miydi samatya'da
bir şiir uyur muydu kuş gibi
başını alıp da kanatlarının altına?
oysa bir şiir neydi sanki
ben seni ciğerimin köşesindeki arıza kadar sevdim
bir şiir seni bu kadar sever miydi sanıyorsun istanbul?
bağırdım sokaklarına kartondan postlar sermiş ayyaşlara
bana kerametinizi gösterin
keramatenizi gösterin bana!
bir dikişte içtim bir şişe geceni
yıldız komasına girmek istiyordum,
istiyordum dolunay çarpsındı beni
kurt adamlarım serbest kalsındı icabında
kimim fazladan puştluğu varsa bir sigara sarsındı bana
kin kusulsundu, öç alınsın
icabında modern kadındım, ne zaman şişmanlasa ruhum
hemen yarın yeni bir intihara başladım.
ben fazla yemesem diyorum baylar yani
bu kadar hınç bana fazla.
icabında bir allah bir allah daha
çok tanrılı bir din ederdi
bırak müridin olayım istanbul
sen beni hep bir şiir sanıyordun istanbul
oysa çakmaktaşları gibi kıvılcımlıydı gözyaşlarım
ağlamaktan kızaran bir örnek burnum ve gözaltlarımla
bu şiiri ben yaralı bir panda vaziyetinde yazdım
canım yandı
bu şiiri ben bir yangın vaziyetinde yazdım
şimdi bırak sana kedilerime süt getiren eski günlerimi anlatayım
kapıma gül bırakan adamları
ben de icabında bir hafıza mağduruyum
cumartesi günleri gayri annemlerle birlikte
sokaklarında eylemler yapayım.
benim ne sakal yanığı günlerim oldu
guruba bak ve beni an
öpüşmekten yorgun ve kızıl
bir şiir sana bunları söyler miydi sanıyorsun?
yağmurlarında yıkanan kırmızı banklarına baktım
bütün allar bir gün solarmış
ben bunu geç anladım
yağmur meğer tanrının zulmüymüş istanbul.
ağrı neydi, neremdeydi, neresiydi ağrı
kim bana kalbimin menzilini soracaksa sorsun artık
ağrıdurmadanağrıdurmadanağrıdurmadan
ağrı benim durmadan doruğuna tırmandığım
meğer yüksek bir dağmış.
üstümü ara
cebimdeki şiiri usulca kaydırayım senden tarafa
ellerimi de kaldırdım bak
hazırım tutkumu tutukla.
şiirsizim
bu şiir senin ismini ağrı koyar mıydı sanıyorsun istanbul
ben bu şiiri kusarak yazdım
--- alıntı ---
sonbaharların kralı gelirmiş meğer istanbul'a
ciğerlerimin filmini çektiler
ciğerlerim artiz oldular icabında
akut alevlenmiş kronik bir sonbahar gibi bakıyordu
sigara figüran falan.
ben kırmızı bir yaprağı oynuyordum esas kız olarak
uçuşuyordum, uçuşmakmış meğer benim anlamım
ben bunu geç anladım.
senin için şiir yazacaktım istanbul
ismini ağrı koyacaktım.
oysa bir şiir niyeydi sanki
yer içer sevişir miydi sanki bir şiir
hamsi ısmarlar mıydı mesela bir şiir insana?
fotoğraf çektirebilir miydi mesela hipodromda atlarla?
rakı içebilir miydi samatya'da
bir şiir uyur muydu kuş gibi
başını alıp da kanatlarının altına?
oysa bir şiir neydi sanki
ben seni ciğerimin köşesindeki arıza kadar sevdim
bir şiir seni bu kadar sever miydi sanıyorsun istanbul?
bağırdım sokaklarına kartondan postlar sermiş ayyaşlara
bana kerametinizi gösterin
keramatenizi gösterin bana!
bir dikişte içtim bir şişe geceni
yıldız komasına girmek istiyordum,
istiyordum dolunay çarpsındı beni
kurt adamlarım serbest kalsındı icabında
kimim fazladan puştluğu varsa bir sigara sarsındı bana
kin kusulsundu, öç alınsın
icabında modern kadındım, ne zaman şişmanlasa ruhum
hemen yarın yeni bir intihara başladım.
ben fazla yemesem diyorum baylar yani
bu kadar hınç bana fazla.
icabında bir allah bir allah daha
çok tanrılı bir din ederdi
bırak müridin olayım istanbul
sen beni hep bir şiir sanıyordun istanbul
oysa çakmaktaşları gibi kıvılcımlıydı gözyaşlarım
ağlamaktan kızaran bir örnek burnum ve gözaltlarımla
bu şiiri ben yaralı bir panda vaziyetinde yazdım
canım yandı
bu şiiri ben bir yangın vaziyetinde yazdım
şimdi bırak sana kedilerime süt getiren eski günlerimi anlatayım
kapıma gül bırakan adamları
ben de icabında bir hafıza mağduruyum
cumartesi günleri gayri annemlerle birlikte
sokaklarında eylemler yapayım.
benim ne sakal yanığı günlerim oldu
guruba bak ve beni an
öpüşmekten yorgun ve kızıl
bir şiir sana bunları söyler miydi sanıyorsun?
yağmurlarında yıkanan kırmızı banklarına baktım
bütün allar bir gün solarmış
ben bunu geç anladım
yağmur meğer tanrının zulmüymüş istanbul.
ağrı neydi, neremdeydi, neresiydi ağrı
kim bana kalbimin menzilini soracaksa sorsun artık
ağrıdurmadanağrıdurmadanağrıdurmadan
ağrı benim durmadan doruğuna tırmandığım
meğer yüksek bir dağmış.
üstümü ara
cebimdeki şiiri usulca kaydırayım senden tarafa
ellerimi de kaldırdım bak
hazırım tutkumu tutukla.
şiirsizim
bu şiir senin ismini ağrı koyar mıydı sanıyorsun istanbul
ben bu şiiri kusarak yazdım
--- alıntı ---
devamını gör...
4.
samimi olduğum bazı güvercin arkadaşların kpss de şark hizmeti olarak atandığı, ismiyle anılan malum dağın eteğinde uçan güvercin olarak hizmet verdiği ilimizdir.
devamını gör...
5.
ağrı, kişinin günlük yaşamındaki faaliyet ve aktivitelerini kısıtlayan sıkıntı verici bir histir. genellikle, vücudunuzda yolunda gitmeyen bir şey olduğu konusunda sizi uyarmaya yarar.
ağrının yaygın şekilde kabul edilmiş tanımı uluslararası ağrı araştırmaları derneği tarafından geliştirilmiştir: "ağrı, gerçek veya potansiyel bir doku hasarından kaynaklanan veya bu şekilde tanımlanan, hoş olmayan bir duyu ve duygusal bir deneyimdir".
kaynak.
ağrının yaygın şekilde kabul edilmiş tanımı uluslararası ağrı araştırmaları derneği tarafından geliştirilmiştir: "ağrı, gerçek veya potansiyel bir doku hasarından kaynaklanan veya bu şekilde tanımlanan, hoş olmayan bir duyu ve duygusal bir deneyimdir".
kaynak.
devamını gör...
6.
(tematik)
türkiye istatistik kurumu (tüik) verilerine göre nüfusu 535 435 kişi olan şehirdir.
devamını gör...
7.
vücudun yaşamını devam ettirebilmesi için gerekli olan sinyal mekanizması. koku ile karşılaştırırsak söylenen daha iyi anlaşılır. kokuya alışır insan vücudu ve bir süre sonra tolere edilir. ama ağrı mekanizmasında böyle bir durum yoktur ve bu da bazen hayat kurtarır. apandisit örneğin.
devamını gör...
8.
türkiye'nin doğusunda yer alan bir il. küçük ve gelişmemiştir. ilçesi olan doğubeyazıt merkeze göre oldukça gelişmiştir.
devamını gör...
9.
sözlükte, şiddetli acı olarak açıklanmış olan kelime. beni epey şaşırttı bu durum.
devamını gör...
10.
bilindik diğer anlamlarından farklı şöyle bir kullanımı var bu sözcüğün, mesela; "dar yoldan ağrı geldim". yani bir pekiştirme sıfatı gibi sanki, gibi diyorum çünkü emin değilim. genel olarak yörüklerin dilinde bu kelime ama yörük sözlüğünde bulamadım.
anlamını bilir ve çok kullanır kelenderis, keşke o açıklasa bir örnekle.
anlamını bilir ve çok kullanır kelenderis, keşke o açıklasa bir örnekle.
devamını gör...
11.
ağrı vücudun herhangi bir yerinde hissedilen acı da denilebilir , kalp ağrısı vb şekilde de nitelenen ağrı ruhsal olarak hissedildiğinde fiziksel olarakta vücuda yansır . hastalıkların da yol açabileceği bu ağrılar ilaçla tedavi edilmektedir , anlık ağrılar ve süreğen ağrı da olabilir sonuç olarak ağrır.
devamını gör...
12.
bazı yörelerde "uzak, sapa" anlamında kullanılan kelime.
"o dediğin yer buradan çok ağrı" gibi bir kullanımı var.
#1622471
pike'nin tanımında yazdığı gibi ilginç bir kelime kullanımı olduğu için tutan come on'un açıklamasını ben de merakla bekliyorum, kullanım alanı benzer mi yoksa tamamen farklı mı merak uyandırdı.
"o dediğin yer buradan çok ağrı" gibi bir kullanımı var.
#1622471
pike'nin tanımında yazdığı gibi ilginç bir kelime kullanımı olduğu için tutan come on'un açıklamasını ben de merakla bekliyorum, kullanım alanı benzer mi yoksa tamamen farklı mı merak uyandırdı.
devamını gör...
13.
14 ayımın geçtiği türkiye'nin en soğuk illerinden biri.
devamını gör...
14.
burdan ağrı bu başlıkta biraz anlatılmış ama tam olarak anlatmakta, bolca kullanan biri olarak bende zorlandım. urla'dan ağrı yörüyeceğim anlaşılan.
devamını gör...
15.
sinirsel ve ruhsal ağrılar diye ayırıyorum. sinirsel olanlar ağrı kesici kesin çözüm. içtikten en fazla yarım saat sonra etkisini hissedersiniz ve ağrıyı beyninize taşıyan motor nöronlar pelte kıvamına gelir. ruhsal olanlara ne yazık ki hâlâ çözüm bulunamadı.
devamını gör...
16.
başından eklemine, kasından beline, dizinden dişine vücudumuzda bulduğu yerden sessiz çığlık atan bir sinyal. ağrı kesici almak belki yerinde, belki de beyhude bir çözüm ama ağrı hissi keyfi oluşan bir his değil, ağrının bir risk veya tehdidi uyarmak için orada olduğunu hatırlamak ve anlamak gerek.
devamını gör...
17.
(bkz: ağrı kesici) yüzyılın en büyük icadı, bilime; "ağrı kesici" alanında saygım sonsuz. "ama" (ama kelimesini kullanmayı yerinde, çok severim) insanlar 200-300-100 yıl olsun ne fark eder, 250 yıldır bu dünyada yaşamıyor. binlerce yıl önceleri ataların karnı ağrıdığı için ilaç içmediği için cahil ve barbarlar. insan aklı; 250 senedir ne kadar kibirli ve kutsal. "bilime tu kaka mı dedin seni cahil!" derler.
devamını gör...
18.
ruhumda hissedilen.
devamını gör...
19.
bence sürgün yeri gibi bir il. nuri bilge ceylan bunu iyi biliyor sağolsun.
devamını gör...
20.
2009 yılında askerliğimi yaptığım il
nasip olmasın bi daha gitmek.
nasip olmasın bi daha gitmek.
devamını gör...