anneyle olan ilişki

(10 sene önce)

-bu çalan ne?
+anathema.
-güzelmiş. ama karamsar gibi biraz?
+sen bile farkettin di mi?
-güzel ama.
+öyledir.

--------

(10 sene önce)

-ne yedin bugün dışarda?

+döner.

-"hep karbonhidrat protein.. sebze ye."

+peki..

-hep peki diyosun yemiyosun.

+yicem.

----------------

(10 sene önce)

-(yüzüme bir salise baktıktan sonra şaşmaz bir isabetle) içki mi içtin sen?

+ee evet?

-çok içmişsin galiba..

+eeöö öyle oldu eheh?

-git yat.

+diyosunnn..

-git yat!!

+tamam be gittik.

------------------

(10 sene önce)

-kros! kağıt getir! kağıt getir! çabuk!

+hö. noluyo yau?

-kağıt getirsenee!!

+al

-(elinde kalem, televizyona kitlenmiş şekilde) çabuk getirsene oğlum bütün yemek tarifini ezberlemek zorunda kaldım senin yüzünden.

+bambaşkaymışsın.

--------------------

(10 sene önce)

-(suçlu suçlu) bugün temizlik yaparken gitarının telini kütüphanenin köşesine taktım, koptu. kusura bakma oğlum.
+canın sağolsun değiştiricektim zaten.
-(hafif şaşırmış) masraf çıkmadı mı yani?
+çıktı. 5 kağıt. sorun değil. 5000 lira olsa da sorun değil.
-(rahatlamış bir biçimde) ben de birşey sandım. hıh.
+ehehheh

----------------

(10 sene önce)

anne sabah kalkar, odaya gelir, cross uyanıktır. günaydınlaşılır.

-yemek yedin mi?
+yemedim
-dün de yemedin. börek ısıtayım sana
+ısıtma
-ısıtayım
+o zaman 1 parça olsun
-1 parça börek mi yenilirmiş, 2 parça yapayım, elektriğe yazık
+yiyemem yau, aç değilim o kadar

aradan 10 dakika geçer, anne gelir. elindeki tabakta minik minik kareler şeklinde kesilmiş börek vardır.

+(tabağa bakar) bak bi de parça parça etmiş ki 2 dilim olduğu anlaşılmasın, yemezler gülüm
-(ciddiyetini koruyamaz, gülümsemeye başlar)
+ bak bak suratından belli ya
-(artık gülüyor) benim dilimlerim kalın o yüzden öyle oldu
+(pes eder, böreği alır)

--------------------

balık ile deniz gibi. ondan ayrılırsam ölürüm.

bu yaşıma kadar yaşamamı sağlamış, benim için gerçekten çok kutsal varlık.
büyütüp bakması üstüme titremesi zaten benim için ödenmez bir borç, bir de beni kanım hızlıyken dizginlemesi, kendimi kaybettiğim anda tam yerinde kendime getirmesi gibi gibi etkenler.

sözlüğün değerli hanımları, hizmet ayağınıza gelmiş durumda. bu başlık altındaki erkek yazarlar içerisinden annesiyle ilişkisi kötü olan erkekleri seçin. mommy issues olan erkekler şaşmaz bir şekilde daha iyi bir eş adayıdır. peki sizce ben annemle olan ilişkimi anlatmak yerine neden bunu yazıyorum?*

uzaktir, soguktur, buz gibidir. bagimizin bu derece kopuk olmasinin nedeni de bizzat kendisidir. kendisi klasik bir turk annesidir aslinda, somut olarak her turlu ihtiyacimizi layikiyla karsilamistir. yedirmis, icirmis, giydirmistir. ama ama! . . sarilip optugu zaman hic olmamistir. hic derken hakkini yemeyeyim hafizami yokladigim zaman bir 4 yasinda beni optugunu hatirliyorum, bir de 10 yaslarinda. baska yok. bazen hafizami zorlayip ucuncu öpüşünü de araya sıkıstirayim haksizlik etmeyeyim diyorum ama yok cikmiyor sahiden öpmemis. neyse iyi olsun, keyfi yerinde olsun ama benden de uzak olsun.

babayla olan ilişki başlığı var da, anneyle neden yok?

annemle ilişkim iyidir, aramızda kurduğumuz türetilmiş bir dil dahi vardır. konuşuruz. elbette sevgimiz karşılıklı olarak büyüktür.

lakin annem, annelik içgüdüsüyle bazı şeylerime çıkışır.

meselam,

ya kardeşim içmem gerekenden 15-20 tane fazla bira içip fazla sarhoş olmuşuz diye ne var yani? bu tepki hoş mu şimdi?

gece gidim de saçını bozim görsün.

ay ben alıp başımı gidicem. tonla laf etti hayla zeytinyağlı yaprak sarması yapacam demedi.

bu arada rohee miran'ın bir koreli olduğunu japon olmadığını deklare ettim kendilerine. umarım tekrar bu hataya düşmez... sarma yap sarma alo.

yaklaşık kırk dakika yürüdük akşam, dudaklarım aralanmadı.düşünür müsünüz!?
iki kadın..ve konuşmuyorlar!

sanki benim yanımda o
onun yanında ben..
yoktuk.

iyidir annemi severim. bu hayatta en çok sevdiğim insandır arkadaşım gibidir.

annem...
çocuklarını sever, fedakardır ama diğer anneler gibi sırnaşıp gösteremez. ağzı benim gibi bozuk değil hanımefendidir. şimdiye kadar 100 kere s***p atması gereken insanlara karşı bile kibardır. açık ve net değildir. sıkıntılarını içine atar ama siz yüzünden okursunuz. bir kere de say söv, kır dök, o sesini yükselt de içine atma be kadın. ne istiyorsan söyle!
en korktuğum şey kendisine benzemektir. benzememek için elimden geleni yapsam da genetik biliminin azizliğine uğruyorum zaman zaman ne yazık ki ve hemen kendimi düzeltiyorum. hanımefendilikle iyilikle bir şey olsa annen olurdu diyorum.

ben annemi affettiğimde sanırım üniversitenin son senesindeydim. çoğu zaman beni dinlemez çok konuştuğumu söyler ve ne zaman susacağım diye beklerdi. halbuki söylemediğim o kadar çok şey vardı ki. anlasın isterdim, bana baksın ve desin ki senin bir şeyin mi var gözlerinden anladım. demedi böyle şeyler. bende beklemeyi bıraktım. onu affediyorum. başka türlü anne nasıl olunur bilmediğine ve onun da böyle benim gibi yetişip aynı boşlukta yuvarlanıp, yosun tutmaya razı geldiğine eminim. ikimizden biri son nefesini verirken içimizde pişmanlık kırgınlık olmasın diye affediyorum onu. o böyle bir insan ve böyle kabul ediyorum. daha fazlasını beklemem onun karakterine ters ve ona bir haksızlık olur.

en zor sınavdır. bazen seviyor mu sevmiyor mu anlamıyorum. bazen onu ozlemiyorsunda. ama anne tabi.

kendi hayatımın gerçekliklerini ve beni ben yapan düşüncelerimi açıkça kendisine söylemediğim takdirde gayet güllük gülistanlıktır. canım anneciğim görmedim, duymadım, bilmiyorum demekten hoşlanır zira.

aramıza sanki duvarlar var,özellikle şu bir kaç senedir.anlayamiyorum anlamlandiramiyorum.ben mi kuruyorum kafam da bilmiyorum.cok seviyorum ama sanki biraz ayrimcalik yapiyo gibime geliyo ablamlarla.kafamda deli sorular.

çok karmaşıktır benim için. küçükken hayran olduğum bir kadındı, ergenliğimde çok kavga ettiğim, şimdi ise biraz mesafeli olduğum. insanın geriye çekilip kendisini kendi kendisine keşfetme ihtiyacı olabiliyor, şu an böyle bir dönemdeyim sanırım. doğruyu bilmek istemediğin, kimseden akıl almadığın ve korkmadan hatalar yaptığın bir dönemin içindeyken anne ile ilişki zayıflıyor haliyle. bir de biraz kontrolcü bir anneyse şayet bahsettiğimiz, ister istemez aranızdaki iliski değişken oluyor. yine de varlığı ve sevgisi benim için çok koruyucu, herkes bir yana o bir yana derim her zaman onun için.

anacığımla aram mükemmel,zaten kendisi de mükemmel bir şahsiyet olduğu için zorlanmıyorum.

en acı günende, en acı zamanında eğer yaşıyorsa anan hep başında.

23 yıldır asla sahip olmadığım ilişkidir.
yazmak istiyorum bir şeyler ama öyle yaraladı ki cümleler kalbime kalbime batıyor. etrafta anne kız ilişkileri görünce imrenerek bakmaktan bir zaman sonra yoruldum. bu his beni öyle yordu ki. aynı evde nefes alıp hiç sevgi hissedememek adil değildi bana göre. alışmak zorunda kaldım, zorunda bırakıldım.

artık yeter.

benim öbürsü panduflarımı giyip beni mutpakta teptişe gelmiş.



ya kardeşim amacın ne? diyor ki hadi sabahtan gideceksin zaten erken yat. haklı. ama sen benim pandufumu neden giydin?