aşı olmayanlara kısıtlama gelebileceği iddiası

nerde başta söylenenler zorunlu değil di hani? her şey dayatma ile olmak zorunda mı? istemiyorum kardeşim. aşı istemiyorum diye de vatan haini damgası yiceksem çok gülünç. gerekli tedbirimi de alıyorum bitti. kimse hesap soramaz.

o kadar benden bile cahil var ki, aşı olunca bulaştırmayacağını zannediyor. adam 3 doz aşı oldu sonra covid oldu bir de millete bulaştırdı. aşı bulaşı yok etmez hafif atlatmanıza sebep olur denen bir ortamda toplumsal sorumluluğumuz bıdı bıdı diyen aptal herbokologlar topluma baskı yapmaya başladı. sanane kardeşim sanane? ağır atlatacak olan benim sana ne acaba? aşı olan da olmayan da bulaştırıyorsa niye millete sıvı enjekte edip deney faresi yapmaya çalışıyorsunuz? niye millete ruhsatsız sıvı sokmaya çalışıyorsunuz?

gelsin abi. yeter daha cahil insanlar yüzünden aylarca evden çıkamadık. bağışıklık olsun da az rahat edelim.

faşizmin halk sağlığı yüzünden uygulandığını sanan cahil, saftirik ve düşüncesiz kesimin faşizm uygulaması için alet olmaya gönüllü olmasına şaşırmıyorum, haliniz içler acısı. kesimhaneye giden koyunlardan farkınız yok ve kendinizden olmayanları da alıp götürme zorbalığınız yüzünden sizlerden nefret ediyorum.

destekliyorum sonuna kadar arkasındayım.
sizin aptalca inadınız yüzünden bizim haftasonlarımız kapanacak yine. bu bir tercih değil zorunluluktur kusura bakmayın. yumuşak bile davranılıyor aşı olmayanlara.

artık bu cahilliğin önüne geçilmeli. aşı olmam diyenlerin aşı konusunda hiçbir bilgisi yok. aykırı olma çabası sadece, bakın ben sizden farklıyım egosu. ama kara cahilsin ne yazıkki.

aşı olununca her şeyin eskiye döneceğini zanneden cahil kesimi muhtemelen asla anlamayacağım. kış gelince yine kapatacaklar her yeri zaten. para gelmeyecek olsa yaz ayı boyu da kısıtlamalar sürerdi. sürü bağışıklığı gerçekten amaçlasaydı zaten en başından beri kısıtlama diye bir şey olmazdı. almanya'nın gözüne girmek için aşıyı dayatıyorlar özetle.

gerçek anlamda bir yaptırım olmadığı sürece yaptırmayacağım şahsen.

not: aşı olup da faydasını gören tek bir tanıdığım yok. dedem doktor dayatmasıyla yediği üçüncü dozdan sonra neredeyse ölüyordu ve hâlâ da kendine gelebilmiş değil hatta.

yeni ayrışım noktası iddiası. farklı olmak'lar, ego'lar, çok bilmişlikler, cahillikler falan derken hakaretin, aşağılamanın, ötekileştirmenin yeni versiyonu. insan gibi konuşmayı, insan gibi beraber yaşamayı öğrenemeyeceğiz anlaşılan. toplumsal bağışıklıkla alakalı olarak allah aşkına insanları sadece kendi bildiklerinizin doğrusuyla yargılamayı bırakın.

yavuz dizdar
bilgehan bilge
serhat fındık
canan karatay

gibi ilk etapta aklıma gelen doktorlar ki ikisi "profesör", biri yar doç, biri opr. şeklindeki titrleriyle, bu insanlar da, toplumsal bağışıklığın aşıyla olmayacağını söylüyor. sırf korkuyla insanları öyle bir noktaya getirdiler ki, açık havada maske takmayan insanları neredeyse linç etme seviyesine geldik. toplum bağışıklığı için insanların dışarıda olması, maskesiz yaşaması, vücudun bu virüsü tanıması lazım gelir diyorlar. güneşten gelecek vitaminlerden uzak kalarak bu işin nasıl altından kalkıcaz yahu? mevsimsel grip ilan edilen (sağlık bakanının ifadesidir) nasıl oluyor da bunca zaman biz bu şekilde yaşamadık anlamak mümkün değil.

aylar öncesinden zaten belli olandır. sokak yasaklarının artık olmayacağını aşısizlarin toplum entegrasyonundan çıkarılacağını düşünüyorum.

kesinlikle gelmesi gerektiğini düşündüğüm kısıtlama. ama çoğu kişi yapmadığı için çok da beklemem yani, ne gerek var ki (!)
hayır yaptırmamak da ne demek, şu an hasta ve ölüm sayısı artıyorsa sebep olmayanlardır. kesinlikle yapılmalı, en azından kendilerini düşünmüyorlarsa çevredeki nesilleri düşünsünler.

açıkcası başlık altında yazılanları görünce buranın da ‘ekşi’ den farklı olmadığını anladım. adam aşı oldu diye aşı olmamış olana ‘cahil’ diyor. şimdi gelinen noktada hemen hemen her ilde aşı olma oranı %50 lileri geçti.(en azından 1 doz da olsa) doğu illerinde aşılama oranı düşüktü oralarda da artmaya başladı. bu aşılar ilk çıktığında ‘aşı olun virüsten kurtulun aşı sizi korur’ dediler. üstüne araştırmalar,karşıt görüşler, aşı zararlıdır,yararlıdır. sonra dediler 1 doz aşı korumaz o zaman 2. doz olun. şuan 4-5 e doğru gidiyor. birincisi ki çalıştığım sektör gereği ilk vurulanlardanım. insanların aşı olmak istememesi yada aşıya güvenmemesi ortada dolanan bir sürü bilgi kaynaklı. şimdi 2. doz aşısını olanda dahi bağışıklık azaldığı,bazı kadınlarda ğöğüs büyümesi,adet düzensizliği,kalp rahatsızlıkları gibi sorunları var. üstüne daha aşı olmadan imzalatılan birbiri sıra maddeler, yaşa bağlı olarak aşı olduktan sonra rahatsızlık durumu,yan etkiler vesaire bla bla bla . bugün ortada dolanan en büyük yalan ‘yoğun bakımda olanlar aşı olmayanlar’. aksine şuanki vakaların çoğu ‘ben aşı oldum bana birşey olmaz’ diyenler. yaklaşık 1 aydır tatildeyim,antalya,ayvalık,marmaris vesaire. her yer tıklım tıklım,iğne atsan yere düşmez,bırakın mesafeyi kimsede maske yok. ‘aşı oldum ne mesafesi’ diyenler…diyarbakır’da aşı olma oranı az diye haber çıkıyor,yerel medya diyor ki vatandaş aşı olmak istiyor ortada aşı yok. kışın kafana göre kapatma yaptığın dönem aşılama oranını artırmadın,turizm sezonu boş geçemez diye her yeri açtın şimdi kış geliyor yine kapatma yapalım. valla bir daha kapatma olursa ne bunu esnaf kaldırır ne de vatandaş. bunun aşı ile şunla bunla alakası yok. aşı olmayan adam zaten maskesine,mesafesine dikkat ediyor daha fazla korunmak için,asıl aşı olanlar şuan ki durumun tam karşılığı açıkcası. adam komşusu ‘biontech’ oldu diye bende oldum diyor düşünün. aşı olan da niye aşı olduğunu bilmiyor. doktorlar bile şuan ne diyeceğini bilmiyor. ‘aşı karşıtı’ olanı direk ihraç ediyorlar. kaldı ki dünyada bile kapanmanın işe yaramadığı ortada. nüfusun %65-70 i fabrikada çalışıyor böyle kapatma mı olur. nerden tutsan elinde kalıyor.

eskiden çiçek aşısı vurulanlar ineğe dönüşeceğim diye vurulmuyorlardı ve zorunlu aşı ile hastalık önlendi.şimdi de yarasa olucaz :)

aşı oranı belirli bir seviyedeyse halkı korur arkadaşlar. ben aşı olmayan insanlarla temas halinde ola ola elbet hastalık kaparım. aşı olun, sinirimi bozmayın. evet.

benim için hava hoş, ben iki dozu da oldum.

bir de "ağır atlatacak olan benim sana ne acaba?" diyenlere 'sizin yüzünüzden yeni varyantlar çıkıyor ve benim olduğum aşı etkisini yitiriyor. aşı olmayacaksınız gidin dağ başına, hiç kimseyle temas kurmayın. bitirelim şu laneti, sonra ne yaparsanız yapın' demek istiyorum.

academic.oup.com/cid/advanc...
aşısızların pozitiflik süresi ve viral yükü aşılılara göre çok daha fazla. yani aşı olsak da hasta olup bulaş oluyor o yüzden aşılar ise yaramaz teziniz geçersizdir.

g*tüyle inatlaşan donuna s*çarmış diye bir laf vardır. buraya gelip yaptirmayacagim diyen arkadaşlar da seve seve yaptıracak. yaptiracaksiniz, aksi takdirde sosyal hayata karışamayacaksınız. bunu göze alabiliyorsanız komplo teorilerinizle birlikte sosyal hayattan uzakta mutlu hayatlar dilerim

getirilmesinin halk sağlığı açısından yararlı olacağı görüşündeyim. işin diğer tarafındaki, "etik mi değil mi? özgürlük mü, bilmem ne mi?" sorularına ise yorgunca gülümsüyorum. türkiye'de yaşıyoruz. hak, özgürlük mü kalmış. yapıştırın geçin işte. bu hak da eksik kalsın.

umarım gelir. aşı olmayıp virüsün mutasyona uğrayacağı zemini oluşturan bünyelerin evlerde kalması hepimiz açısından daha sağlıklı olur. sonsuza kadar bile kalabilirler.

ek olarak virüs de aşı kadar bilinmezlik içerisinde. aşının yan etkilerinden korkup çekinenler virüsün vücuda bıraktığı tahribatlar konusunda ne kadar detaylı bilgiye sahipler?

öğrencilere ve öğretmenlere * gerekirse zorla yapılmalıdır. kimse canını sokakta bulmadı.
normale dönmek gibi bir plan varsa bu yazın sonunda tüm türkiye bir şekilde aşılanmalıdır.
yani bu durum biraz da devletin planlarına bağlı. açılma gibi bir durum olursa aşılanmak zorunluluk olur, tercih olmaz.

önce çocuklara bulaşmıyor denen sonra da zorla küçücük bünyelere ne bk olduğu belli olmayan şeyi enjekte ettiren insanlar da var. nasıl vebalini alacaksınız acaba o çocukların? yıllarca milupa bilmem ne yedirdiler çocuklara. sonra yasaklandı milupa sorry gays gdo ve katkı maddesi varmış dediler çıktılar içinden. e ne oldu o bebekler şimdi nerde?niye çocuklarda daha önce bilinmeyen sendromlar çıkmaya başladı? bu kadar körü körüne aptal olmayın artık. hıyar var elimde diyorlar tuzla koşuyorsunuz. salak salak argümanlar geliyor mesaj kutuma iki gündür. hepsi de teneke.