aziz nesin

iyi ki doğdun nesin arkadaş!

bugün doğum günüymüş. gerçekleri hiç carpitmadan bu milletin yüzüne vurmuştur.

iyi ki doğdun güzel insan. umarım bir gün dümdüz anlatmaya çalıştığın o gerçekler kabul edilir ve düzeltme leveline geçebiliriz...

toplum tarafından yanlış anlaşılmış ünlü düşünür, üstad, yazar ve şairdir. özellikle hikayelerinde ki verdiği mesajlarla bizi bize özetlemiştir. sanırım yanlış anlaşılmasına sebep olan da bu yaptığı tasvirleri kabul edemeyişimizdir, her neyse kısaca eserlerini okuyalım, okutalım.

bu arada 1973 yılında kurmuş olduğu nesin vakfı sayesinde bir çok kimsesiz veya yoksul çocuğa eğitim ve barınma desteği sağlayıp yetiştirmektedir.

aziz nesin mezarının yeri belli olmasın, üstünde çocuklar koşsun, oynasın istiyordu. defin gününde helikopterler takip ediyordu sırf helikopterler anlayamasın diye bir çok mezar yeri kazılmıştı ve birkaç kişi hariç kimse mezarını bilmez. aynı onun vasiyeti gibi...

yazarın gülmediğim bir kitabı var. surname. bitirdiğimde içime bir mamut oturmuştu. okumayan kalmasın.

söze türkiye'nin %60'ı diye başladığınızda herkes kendisini %40'lık dilimin içerisinde kabul ediyor.

türkiye'den çıkmış nadir başarılı ve aydın insanlardan bir tanesi iyi ki yaşamış.

rozetini almaya çalıştığım edebiyatımızın büyük mizahşörü. hikâyeleri genel olarak iyidir, çok da fazladırlar. nasrettin hoca fıkraları misali güldürürken düşündürürler.
yazarımız sivas katliamı'ndan sağ kurtulabilmiştir, itfaiyeci** tarafından halkın arasına atılmasına rağmen.
edit: sonunda başardım rozetini almayı.

adam haklı beyler sözünde geçen adam olur kendisi.

türk insanının %40'ı zekidir

yanlış bilmiyorsam sivas katliamının ana sebebi bu herif.

en güzel

bu müze var ya bu müze
seninle gezerken güzel
kimseler yoksa salonda
seni öpmek en güzel
bu rakı var ya bu rakı
seninle içerken güzel
kimler olursa olsun varsın
rakılı ağzından öpmek en güzel
işte bu dünya var ya bu dünya
seninle yaşarken güzel
sen varsın ya sen
ancak benimleysen güzel

aziz nesin

15 yaşımdan beri ne zaman çok sancılı zor süreçler içine girsem büyük ustanın ''bir sürgünün anıları'' eserini açar okurum. kitap okumak insan hayatındaki en büyük mucizedir. zira size ölüleri dinleme, ölülerden öğüt olma teknolojisi bahşeder.
ustanın yaşamı boyunca yazdığı her mürekkebi en az iki defa okumuşumdur. kendisinin halkın yüzde 60'ını aptal olarak nitelediği vecizesi malumdur. bu hakikat dolu sözü oto koka kullanan insanlardan iğreniyorum. zira biliyorum ki pek çoğu zahmet edip tek satır bile bu dünyanın en büyük öykücüsünü okumamış mahlukatlardır. türkçeden böyle bir yazarı insan nasıl merak edip okumaz ki? yazık.

büyük usta sağlığında mısır kralı ve iran şahıyla mahkemelik olmayı başarmıştır. bu koskoca şah ve kral, aziz ustayı mahkemeye verir. usta 6 ay hapisle cezalandırılır. aziz nesin hapisteyken af dilerse çıkabileceğini söylerler. usta bunu yapmaz. ustanın bir kuruş parası yoktur. içeride kendisi dışarıda ailesi açtır. cezaevinden yazı çıkarmasına da izin vermezler. bir şekilde gazetelere tefrika halinde romanlar göndermeyi başarır bu süreçte. cezaevi yönetimi kendisini bunu nasıl yaptığı hususunda sorguya çeker. usta onlara şunu sorar. ''bunca güvenlik yöntemi içinde cezaevine nasıl bunca uyuşturucunun, silahın girdiğini neden merak etmezsiniz?'' bu cevaba yönetim gülümser. ama kendisini aylarca hücre cezasına da mahkum eder.

usta 80 yıl boyunca onurunu hiç satmadı. iran şahı ve mısır kralı onursuz köpekler gibi devrilip öldüler.

severek okuduğum, görüşlerine (bir kısmına katılmasam da) saygı duyduğum, değerli bir yazar. rahmet olsun.

muzip zekanın en edebi örneklerindendir. 50-60 yıl önce bugünü yazmıştır.
#1879901

bir zamanlar, ali nesin yanına korkarak yanaşıp ''baba ben allah'a inanmıyorum, sen inanıyor musun?'' diye sorduğunda ''ben de inanmıyorum ama bunu her yerde söyleme, ayıptır.'' diyen, iyi bir babadır. pedere böyle bir şey desem, bireysel silahlanmayı savunur. sonra ver elini macera dolu amerika önce federal olur sonra liberal sonra ateist olur. aslında iyi fikir. desem mi?

türk halkı kaliteli adamları ve doğruyu söyleyenleri sevmez. değeri bilinmeyen bir değerdi. vasat biri olsa siyasette tapılan biri olarak tarihe geçebilirdi.

nesin vakfının kitap gelirlerinin yoksul çocuklara burs olarak verildiğini okuduğumda bir kez daha vakfa adı verilen bu adamı takdir ettim.hem de üniversite öğrenimleri ve sonrasında hayata atılmalarını kapsayan süreyi de kapsıyordu sanirim bu burs.toplasaniz kaç tane kurum yapiyor bunu tarafsiz sekilde?adam kayirmadan kac tane kurum yapiyor?başka sorum yok

yaşar ne yaşar ne yaşamaz okuduğum en mükemmel kitaplardan biri ve aziz nesini bu kitap ile tanıdım.