kendisi yıllar önce izmir dikili etkinliklerinde şöyle bir tespitte bulunmuş:
" eğer biri doğru dürüst insan olduğunu iddia ederken sizi şerefsizim, namussuzum, anam avradım olsun vb. gibi laflarla inandırmaya çalışıyorsa, bilin ki o dediği gibidir, sakın inanmayın."
devamını gör...
aynı kağıdın arka ve ön yüzleri gibiyiz. sonsuza dek beraber; ama hiçbir zaman birbirlerini görmeyen..

-aziz nesin
devamını gör...
bazen bir araç bazen bir amaç olan şairdir. çoğunlukla entel görünmek adına sözleri paylaşılır hayata bakışı anlaşılamayan insanlar tarafından. çok söylemiş az anlaşılmıştır.
devamını gör...
soyadını alırken kendisine sorduğu soru
nesin sen aziz nesin?
devamını gör...
en sevdiğim kitabı surname olan yazar. idam neden kötüdür, neden asla uygulanmamalıdır sorularına cevaptır kitap. özellikle toplumda idam izleme geleneğini anlatırken tüylerimi diken diken etmiştir.
devamını gör...
matematik dehası ali nesin ve sürgün gazeteci ahmet nesin’in babası.
devamını gör...
atık kağıtları biriktirir sonra onları delgeçle delip saklarmış. ne yapacaksın bunları, diye sorulduğunda :
- vakıftaki çocuklar mezun olduğunda ya da evlendiğinde üstlerine konfeti diye atacağım,dermiş.

vakıf hakkında evernevergreen çok güzel bir yazı yazmış zaten
(bkz: #162463)
****
kitaplarını öyle severdim ki küçük bir çocukken, evdekiler gece ışığı yakmamı istemiyorlar diye fenerle yorganın altında okurdum.bazen sesli sesli gülmemek için çok zorlardım kendimi.
hepsi kara mizah tarzında yazılmış yüzlerce öykü, biz insanların ne kadar yapmacık ve iki yüzlü olduğuna değinir ;durumu idare etmek için kırk takla atanları, din sömürücülerini, siyasi çıkarlar adına yapılanları, geri kalmışlığımızın ardındaki sebepleri kahramanları aracılığıyla anlatır.
beklenmedik durumları karşınıza çıkarır: bir kadın eşinin hıçkırmasına aşık olmuştur, artık bunu yapmayınca boşanmak için mahkemeye başvurur.
bir başka öyküsünde amerikalı bir turist kulağında radyosu aya yolculuk yapan yakınının durumunu takip ederken istanbul’da bir semtten ötekine gitmeye çalışır ama başlarına gelmedik kalmaz. turist kadını gezdirenler olmadık yaratıcı kılıflar bularak bu aksilikleri açıklamaya çalıştıkça daha da komik duruma düşerler.
bir diğerinde, kendisine yaklaşan kurdun kokusunu aldığı halde kendini kandırmaya çalışan eşeğin, kurt ta burnunun ucuna kadar gelse de en sonunda, ona yem oluşuyla biten duyarsızlığını anlatır.( burada biraz da tehlikeyi gördüğümüz halde onlara duyarsız kalan , tam ensesine geldiğinde durumun ciddiyetini anlayan halimize dem vurur.
paranın, ekonomik ve sosyal statünün, sınıf atmanın insan hayatına getirmiş olduklarını, doymak bilmez hırsların kişileri içine soktukları durumları mizahi bir dille anlatır.
kısacası insanca kusurlarımızı abartı ve süslemelerle karşımıza koyarak yapabilene bir özeleştiri, görebilene geniş ve eleştirel bir bakış açısı sağlar.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
biz mağlup olduk efendim, çirkinliğe, kabalığa, bayağılığa mağlup olduk.
aziz nesin
devamını gör...
ölümünden senelerce sonra bile hala yobazların canını yakabilen büyük insan.
devamını gör...
oğlu ahmet nesin'in sivas üzerine yaşadıkları ve hissetikleri .
devamını gör...
efendim, biz okumuyoruz. okumayınca ne olur?
memleket ilerler mi?
ilerlemez elbet...
işte ilerlemiyoruz.*
devamını gör...
uslanma hiç, hep deli kal..
büyüme sakin çocuk kal..
es deli deli böyle kal..
son harmaninda sevdanin..
tüken toz toz savrula kal..
suçüstü bulmali ölüm..
ölürken de sevdali kal..
devamını gör...

mahalle mektebi uzak... kış, soğuk, kar... paltom yok...
üşüyorum, ellerim donuyor.
annem haki renkli kalın bezden bir çanta dikti bana.
kitabımı, defterimi çantama koyuyorum.
soğukta elim üşüdüğünden çantayı tutamazdım, kolumun altına sıkıştırırdım; soğuktan korunmak için elimi de çantanın altına alırdım.
okul dönüşü eve gelince ellerim sızım sızım sızlar... bir akşam, eve geldim yine, annem: "çantan nerde?" dedi.
eğilip kolumun altına baktım, çanta yok... yolda, soğuktan elim uyuşmuş, parmaklarım duyarlığını yitirmiş, çantanın düştüğünden haberim bile olmamış. dönüp baktım, aradım geçtiğim yolları; çanta yok...

babam bu olayı, sonraları çok başka türlü anlatırdı: "yepyeni bir çanta almıştım... çok pahalı bir çanta... çok güzel bir çanta... sağlam çanta... üç gözü vardı çantanın... hem de kilidi vardı çantanın... o güzelim çantayı taşıdığı ilk gün yolda düşürmemiş mi elleri üşüyüp de... vah benim oğlum... 'çantan nerde?' diye sorup da kolunun altında göremeyince çantayı, başladı ağlamaya... 'ağlama oğlum, ben sana daha iyisini alırım' dedim. daha güzel bir çanta aldım...“
babam böyle anlatırdı; anlata anlata, bu anlattıklarına iyice inanmıştı. babam, içinden geçenleri, dileğini anlatıyordu. dileğini olmuş sanıp, inanarak anlatıyordu. hiç bir zaman: baba öyle değildi diyemedim.

o, gülerek anlatırdı, ben de gülerek dinlerdim.
çoğumuz kendi suçumuzmuş gibi yoksulluğumuzdan utanırız. ben de yıllarca yoksulluk ayıbımdan utandım, taa yazar olana dek... çoğunluğun yoksul olduğu ülkede, yoksulluğun değil, varlıklılığın daha utanılası olduğunu yazarlığa başlayınca anladım.


aziz nesin - böyle gelmiş böyle gitmez

saygı ve özlemle...
devamını gör...

çok merak ediyorum kendimi
başıma bir şey mi geldi
öldüm mü kaldım mı
hiçbir haber yok kendimden
bu sabah kapımı çaldım
kapıyı açan kendim
bir süre kendime baktım
bu güleç yüz bendim
oh ne güzel bir sabah
bugün de yaşıyorum demek
benden başka yok kimsem
beni merak edecek.
devamını gör...
dünyanın en cimrileri 'eli açık', dünyanın en korkakları 'yürekli', dünyanın en tembelleri 'çalışkan' gibi soyadları aldılar. her türlü yağmada hep sona kaldığım için, güzel soyadı yağmasında da sona kaldım. bana, ortada böbürlenebileceğim bir soyadı kalmadığından, kendime 'nesin' soyadını aldım
devamını gör...
kendisi hakkında, yakın arkadaşı demirtaş ceyhun'un yazdığı, güzel anekdotlar ve hikayelerle dolu "asılacak adam aziz nesin" adlı bir de kitap vardır. aziz nesin'in nasıl biri olduğunu anlamak istiyorsanız bu kitabı mutlaka okumalısınız.
devamını gör...
kalemine bayıldığım bir yazardır. güldürü öğeleriyle bize sunduğu eleştirileri benim gözümde çok değerlidir.
toplumun aksayan yönlerini alır ve doğrudan bizden biri olan karakterleriyle bize aktarır. bu yüzden anlatılanları yadırgamaz hemen tanırsınız. hemen atılır aa ben bunu yaşamıştım veyahut yaşınız yetmiyorsa bir büyüğüm bunu anlatmıştı dersiniz. özellikle aziz nesinin yaşar ne yaşar ne yaşamaz kitabını çok severim ben. yaşar'ın başına gelenler hem ironik hem trajiktir. aslında çok acı bir hikaye anlatılır. adamın başına gelmeyen kalmamıştır. ama aziz nesin öyle bir yazmış ki yaşara üzülmek şöyle dursun bazen insanın kahkahalarla gülesi geliyor kitaba. kısaca kendisi çok saygı duyduğum yazım diline bolca özendiğim bir yazardır.
devamını gör...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
soyadını alma hikayesi müthiştir. herkes aslan, kaplan gibi güçlü soyadları alırken o düşünmüş "aziz sen nesin?" diye. sonrasında nesin soyadını almaya karar vermiş.
devamını gör...
üstad. yıllar sonra bile ülkenin genel halini özetleyecek söylemleri hala dillerde..
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"aziz nesin" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim