better call saul

breaking bad izlediğim en iyi şeylerden biri ama ilk iki sezonu cok sıkmıştı beni 3. sezon ile beraber heyecanim ve ilgim artmıştı. better call saul ise daha ilk sezonundan itibaren bendeki heyecanini bolumleri ard arda bi cirpida izleme istegimi hep korudu. breaking bad cok iyi is ve çok seviyorum ama better call saul'u daha cok seviyorum.

tüm zamanların en beğenilen dizilerinden biri olan breaking bad'in devamı niteliğinde çekilen, keyifli bir dizi.

devamı derken, breaking bad'deki olaylar silsilesinin devamı değil elbette, formatın devamı diyelim.
breaking bad'deki birçok karakterin yanında daha önce görmediğimiz karakterler de var bu dizide.
yine müthiş işlenmiş her biri diziye.

en başta saul goodman var tabii ki, yoksa jimmy mcgill mi desek?

2015'ten bu yana 5 sezonu yayınlandı, 6. sezon ile birlikte de bitirmeyi planlıyorlar.
keşke bitirmeseler.

breaking bad üzerinden kurgulanmış spinn-of bir dizi.acar avukat soul goodman!a odaklanılmış ve karakter seçimi doğru yapılmış.yalnız mike amca her an kalp krizi geçirecek gibi duruyor,o eski halinden eser yok.

breaking bad'den daha iyi olduğunu düşündüğüm dizi. çünkü breaking bad'in 2. sezonunun ortasına kadar sıkılarak izlediğimi hatırlıyorum hatta 2-3 kez sıkıntıdan ara verdiğimi bile hatırlıyorum. sonrası muhteşemdi orasına bir şey demiyorum fakat better call saul izlerken 1 bölümde dahi sıkılmadım o yüzden benim için 1 adım daha öndedir.

nazarımda, dublajı orijinalinden daha iyi olan filmler ve dizilerdendir. hele o, jimmy mcgill'i seslendiren aydoğan temel yok mu! seslendirmiyor adeta karakteri yaşıyor. bob odenkirk'ten bile fazla karakterin içine sızmış. o kadar ki, ses seçeneğinden özgün dile geçiş yaptığımda dublajlı versiyonun tadını alamadığımı fark etmiştim. hımm. nevet.

breaking bad spin-off'u, çok iyi bir dizi.

bob odenkirk'in kaliteli oyunculuğu ve dizinin sevdiğimiz dizi b. bad'in hikayesini kenarından köşesinden de olsa koklatması insanı mutlu hissettiriyor. ne yazık ki 6. sezonuyla final yapacakmış. bakalım son sezonda heisenberg'ü görmek nasip olacak mı?..

çoğu kişi james mcgill karakterinin masum olmadığından emin gibi konuşuyor. hem breaking bad hem de better call saul'u izlemiş birisi olarak james mcgill'in suçu olan bir olay hatırlamıyorum ya da şöyle ifade edeyim: işlerin sarpa sarmasından hiçbir zaman temel olarak sorumlu o değil hatta better call saul'da resmen herkesin işini görmeye çalışıp aynı zamanda avukatlık yapmaya çalışan bir gariban bence james mcgill. abisinin saçma sapan halleri, abisinin ortağının bit yavrusu gibi tavırları, yine abisinin kendisini sistematik olarak küçük görmelerinin ortasında ben olsam onun kadar bile dayanmaz kapıyı vurur çıkardım.

breaking bad deki avukat ın dizisidir. avukatın dizisi olucak kadar derin ve heycan verici bir hayatı olduğunu düşünmüyordum ve hala öyle düşünüyorum diziye başladım kendimi zorlayarak 10 bölüm felan izledim .gerçekten çok sıkıldım başlamanızı önermiyorum.

dün itibariyle 5.sezonunu bitirdiğim muhteşem ötesi şey. acilen 6.sezon gelmeli. hele ki böyle bir 5. sezon ve sezon finali izledikten sonra büyük bir boşluğa düştüm. ne koyayım şimdi ben bunun yerine. (bkz: ne vereyim abime)
lalo salamanca'nın son suikastçinin cesedi başında o viski bardağına bakışı adeta 6.sezonun ve olacakların habercisi ve fakat nacho hayatının son hatasını yaptı her ne kadar sevsem de kendisini ona artık ölü gözüyle bakıyorum. asıl merakım ise lalo ve mike karşı karşıya gelecek mi? ıkisi de karizmanın dibi. ıkisi de ölsün istemem kıyamıyorum. fakat bb'de mike'ı görüyoruz, yine bb'de saul hala lalo'dan tırstığına göre galiba olan nacho'ya olacak.

6. sezon en erken 2022 muhabbetleri dolanıyor. elinizi çabuk tutun lan allahsızlar.

6. sezonu başlamış olan dizi. ben çoğu bölümü unuttum, en başından başlasam mı diye düşünüyorum ama acayip zor geliyor. ilk beş sezonu çok temiz özet geçecek kısa bir video yapmışlardır umarım.

6. sezonu çok geç geldiği için önceki sezonlardaki detayları hatırlamak güncel izleyici için zorlaştı. saul goodman karakteri breaking bad'de beğendiğim ve geçmişini merak ettiğim bir karakterdi. dizi saul'u ve arka planda kalmış karakterlerin de geçmişini gösteriyor. breaking bad'in üstüne tatlı niyetine iyi gidiyor.

bugün yayınlanan final bölümüyle ekranlara veda etmiş dizidir.

dizi breaking bad dizisinde yaşanan olayların altı yıl öncesini anlatıyor. diziden tanıdığımız saul goodman karakterinin gelişimini ve nasıl saul olduğunu izliyoruz.

better call saul, vince gilligan ve peter gould ikilisinin ortaya çıkardığı bir efsane. kendisine efsane diyorum çünkü bugün efsane bir sonla diziyi tamamladılar. böylece 14 senelik evren sona ermiş oldu. better call saul efsane diziler arasında kesinlikle yer bulacak.



better call saul bana göre breaking bad dizisinden daha güzel bir diziydi. bunu ikinci sezondan itibaren anlamaya başladım, bence burun farkıyla öne geçiyor. bence bunun sebebi diziyi yaratan ekibin artık daha özgüvenli ve rahat olmasıydı, şunu yapsak nasıl olur, bunu yapsak neler olur diye düşünmeden, kafalarında bulunan her şeyi diziye yansıtmışlar. kaygıları yok çünkü daha önce ortaya bir efsane bırakmışlardı. rahat çalışmışlar ve ortaya better call saul çıkarmışlar.

dizinin kurgusu çok iyiydi, kamera kullanımı, sinematografi, senaryo, renkler hepsi çok çok iyiydi. anlatım gücü çok başarılıydı, bazen tek bir kareden bile mesaj veren kısımlar oluyordu, karakterler işlenirken ortaya bırakılan ipuçları diziyi güçlendiriyordu. mesela anlatım gücüne bir örnek vereyim, diziyi izleyenler beni anlayacaktır. *

karakterleri işlemeleri gördüğüm en başarılı işlerden birisiydi. saul karakterinin psikolojisini, düşünme tarzını, nasıl buraya geldiğini ve motivasyonunu bize anlattılar, bunu çok güçlü şekilde yaptılar, hayatına aldığı her kişiyi ince ince işleyerek onu tanıttılar. breaking bad dizisine göre öne çıkan bir fark bu. saul'un başlangıcı ve bitişi net anlaşılırken, walter karakterinde bu tam anlamıyla olmuyordu. bir dizi veya film izlerken karakterin her attığı adımı neden attığını bilmek bence eseri güçlendiren bir şey, better call saul bunu çok iyi yaptı. seyircilerini sıkmak pahasına bile olsa yaptı.

sabaha kadar diziyi överim ama uzun tutmak istemiyorum, son olarak görüntü yönetmenliğini ve yönetmeni övüp kaçayım. her sezon mükemmel işler çıkardılar, her bir kare sanat eseri gibiydi, diziyi durdurduğun an ortaya güzel bir fotoğraf çıkıyordu. oyuncuların ruh hali ve yaşadıkları durum çok başarılı şekilde altı sezon boyunca gösterildi.

hem breaking bad hem better call saul için bu ikiliye teşekkür ederim. ortaya yıllarca unutulmayacak bir efsane bıraktılar. respect!

bana göre breaking bad'den daha iyi bir dizi. evet ben de breaking bad seviyorum ama boynuzun kulağı geçtiği bir iş olmuş. bir sezon hatta bir bölüm bile kalite belli bir standardın altına düşmedi. finali için de, evet beni tatmin etse de daha iyi olabilirmiş. her şeye rağmen mükemmel bir sezonla breaking bad evreninde veda etmiş olduk.

öte yandan son 2 sezonu benim için özel. çünkü çok boktan bir dönemde 5. sezonunu izledim ve halen devam ediyor durumum. bu yüzden, buraya yazmayacağım ama bir önceki sezonu izlerkenki psikolojimle son sezonunu izlerkenki psikolojim arasındaki farkı net olarak hissettim. kötüye gitmiş olsa da bazı şeyleri aştığımı anladım. hülasa benim için özel bir dizi olarak kalacak.

o değil de bitirince ister istemez breaking bad açak mı kafası yaşıyor insan.

6 sezonluk bu suç drama dizisinin oyuncu kadrosunda bob odenkirk,rhea seehorn ve breaking bad kadrosunun çoğunluğu bulunmakla beraber patrick fabian,tony dalton,michael mckean,michael mando,kerry condon,dennis boutsikaris,carol burnett,julie ann emery ve juan carlos cantu ayrıca sayamadığım bir çok oyuncu var internet kaldıramadı o kadar oyuncuyu. breaking bad'in öncesini anlatan bu dizi avukat saul goodman üzerinden anlatılmaktadır. 6 sezonluk bir dizi de çıkarmışlar buradan tebrik etmek lazım.

bana sorarsanız mutlaka izlenmesi gereken dizilerden ama bana soran olmadı. neyse dizi hem avulatlık dizisi hem de hikaye anlamında da sağlam zaten büyük bir örnek olan br br'nin devam olayı ama geçmişten gelen devam olayı bu sebeple bu dizi daha da ilginç ve güzel oluyor çünkü karakterlerin çoğunun sonu belli. ilk izlemeye başladığımda tuhaf gelmişti aynı diziye bağlanmıyor gibi ama karakterler geldikçe olayı bağlamaya başlıyorlar ve bunu avukat üstünden hatika yapmışlar. sonuçta sevilen karakterlerin öncesini izliyoruz.

üçkağıtçı bir avukatın, hayat ve karakter gelişimini adım adım işleyen harika bir dizi. özellikle insan ruhundaki o gizli gelgit ve ihtirasları, göze çok sokmadan ve yer yer güldürerek işlemeleri ve sıkmadan yansıtmaları dizinin en iyi yönü.

tabii mesela bu diziyi biz çekiyor olsaydık banko chuck kim'e aşık olur, böylece iki kardeş aynı kadına yürümüş olurdu. sonra howard chuck'ın başka birinden peydahladığı oğlu falan çıkardı. sonra jimmy'nin aslında evlatlık olduğu ve annesinin huzurevindeki kadınlardan birisi falan olduğu ortaya çıkardı. o da cliff'in babasıyla aşk yaşamış olurdu. sonra kim lalo ile yatardı ve mike aslında jimmy'nin gerçek babası falan çıkardı. derken kesin ama kesin jimmy'nin müvekkillerinden birisi kim'e aşık olurdu ve psikopata bağlayıp birilerini kaçırır ve öldürürdü. bin türlü gelgit ve uzatmadan sonra dizi öeeeehhh dedirtir ve biterdi.

ee ondan sonra sen niye netfiliş izliyon. acaba niye izliyom?

breaking bad'in spin-off dizisi. breaking bad kadar popüler olmadı ama breaking bad'in çok üzerinde bir dizi bence. karakterleri daha derinlemesine inceliyor ve senaryosu daha iyi. breaking baddeki aksiyonu arttırmak için olan mantık hataları bu dizide yok. genel olarak breaking bad'in öncesini yani sonucunu bildiğimiz olayları anlatmasına rağmen merak ve gerilim hiç eksik olmuyor.
dizinin en çok eleştirilebilecek noktası finali erken yapması. en azından 1-2 sezon daha çekilebilecekken erken final yapıyorlar ve bu son sezona fazlasıyla yansıyor. tabii bunda yönetmenlerinden oyuncularına tüm ekibin dizi için yoğun bir emek gösterip çok yorulmasının etkisi çok büyük.
karakterleri bu kadar iyi inceleyen çok az dizi-film var.

ana hikaye ; suçluların avukatı olmasının ötesinde suçu organize eden, suçluları savunmak için sistemin tüm açıklarını kullanan, hukuku manipüle edebilmek için her şeyi yapabilecek bir avukatın nasıl bu duruma geldiğini anlatıyor. sahtekarlığa yatkın bir kişiliği olmasına rağmen bununla mücadele ediyor ama yaşadığı şeyler onun bu yola girmesini kolaylaştırıyor. abisi tam tersi şekilde onuruyla yaşayan çok dürüst, çok başarılı bir avukat. kardeşinin sahtekar, suça meyilli yanının hep farkında ve onu sevip, ona değer vermesine rağmen kardeşine ön yargılı davranıyor. kendisinin bu tutumu kardeşinin bu yola girmesinin en önemli etkenlerinden birisi oluyor.

şu zamana kadar izlediğim en iyi dizi, zaten en sevdiğim iki kurgusal evrenden biri bu breaking bad & better call saul evreni. diziye 2022 yılında başladım ve final sezonu yayınlandığında ben daha önceki sezonları yeni bitirmiştim. yani güncellik açısından ve olayların hatıramda taze olmaları açısından çok keyifli bir denk gelişti. bu evrende dikkat ettiğim bir şey ise bu evrende karakter gelişimlerinin bariz isim değişiklikleri ile gösterilmesi. bu benim inanılmaz hoşuma gidiyor.

her ne kadar bir spinoff ya da devam dizisi konsepti altında çekilmiş ise de, karakterimizin meksikalılarla yolu kesişene kadarki kısmıyla birlikte iki farklı dizi gibi oluşturulmuş, gelmiş geçmiş en iyi 5 dizi arasına rahatlıkla girebilecek bir yapım.

bu dizide neredeyse 3. sezonun sonuna kadar, çoğu amerikan menşeili yapımda hep sistemin şeytanları olarak gösterilen avukatlar üzerinden sert bir sistem eleştirisi var. oyunu kuralına göre oynamanın insanı nasıl bir çıkmaza soktuğunu, adalet sisteminin dişlilerin tüm çarklarını nasıl ezdiğini, kim wexler ve jimmy mcgill gibi aslen birbirine taban tabana zıt iki karakter üzerinden çok güzel işlemiş.

öyle ki dizinin zayıf kaldığı kısımlar, breaking bad evrenine geçiş yapıldığı zamanlar. sanki kafada çok başka bir şey varmış da, bu dizinin spinoff'u olduğundan mecburen bağlanmış izlenimi uyandırıyor.

breaking bad evreninde biz bu avukatla karşılaştığımızda halihazırda "olmuş" bir karakterdi zaten. o tamamlanmışlığı, 2-3 sene erkene çekip, ana diziden bağımsız, daha önceki bir noktada sonlanan bir hikaye, çok daha serbest ve özgün bir yapım karşımıza çıkarabilirdi. işte o zaman the wire ile kapışması mümkündü.

mevcut haliyle özellikle hikayenin sonunda ve son sezonda, başlardaki karakter gelişimi ve yaşanmışlıklarla tamamen alakasız iki karakter görüyoruz. hele final sahnesi karakterlerin sigara dönmesi dışında tamamen iki yabancı. ama baştan beri karakter gelişimleri tam zıt yönde.

tabi şu bir gerçek ki, bu dizi bir bb spinoff'u olmasa bu izlenme rakamlarına da asla ulaşamazdı. maalesef maddi kaygılarla zihindeki fikirleri bir şekilde kesiştirmek gerekiyor, yapımcılar da bunu tercih etmiş.

yine tabi bu yazdıklarım, dizinin izlenirliğine asla ket vuran şeyler değil, daha iyisi nasıl olurdu sorusuna cevap olarak düşünceler.

koyu bir breaking bad fanı olmamın yanı sıra, hiç izlememiş olsaydım da bu diziye puanım 10 olurdu.her daim aksiyon beklersen tabi çok iyi gelmez ama olayların tane tane işleniyor olması muazzam bir haz veriyor.