bilge

''her şeyi bildiği gibi, bildiği şeyleri de iyi ve sağlam bilen, bilgisini kendisi ve başkaları için en yararlı bir biçimde kullanabilen, iyi ahlaklı, olgun kimse.''

şimdilerde pejoratif bulanlarda var, garip.

ben ise oğuz atay desem, okuyanlar anlayacaktır.
ben burdayım yazarım, sen neredesin?

(bkz: tehlikeli oyunlar)

eski en yakın arkadaşımın ismidir.

çok beğendiğim bir kadın ismi.

veri, enformasyon, bilgi en son bilgelik. bilgelik piramidin en üstünden yer alır. bilmediğini bilmeden bilge olunmaz.

sadece kendinize zaman ayırın, 4 ay kadar. bu dört ay boyunca olabildiğine yalnız kalın. o zaman masallardaki o bilgeye dönüşüyorsun işte. dünyadaki hiçbir metodun yalnız kalmak kadar eğitici olduğunu düşünmüyorum. yalnız insan çok düşünür, sabah akşam sürekli. hem de samimiyetle. sonra çöp toplayan gençleri bile uzun uzun izleyip düşüncelere dalarlar. çile? yalnız kalmak da başlı başına çile zaten.

üniversite birinci sınıfta bilge diye bir kız vardı, hoşlanmıştım, dondurma yemeye çağırmıştı, gitmedim. bu kadar.

bilgili anlamına gelen unisex isim.

neyi bilmediğini bilen kişidir.
çünkü evrendeki her şeyi bilmek olası değildir.

varlığın özünü anlamış ve hayatını buna göre yaşayan, kendisine baktığında kılavuz olarak görüp yolunu çizmende faydalabilecegin, yanında yüklerini bir kenara bırakıp "nereden geldim nereye gidiyorum" muammasina cevap bulabileceğin yahut cevap bulma yolunda ip uçlarına sahip olabileceğin gönül insanıdır.

hayattan anlam çıkaran tecrübeli ve bilgili kişi.