121.
bakırköy ruh ve sinir hastalıkları hastanesi numarasını bulup arayın!
devamını gör...
122.
tahtaya sürülecek kadar akıl olsa yeter . başka hiç bi halta gerek yok .
devamını gör...
123.
iki isimli olmakmış birini gizleyin kimse bilmesin büyü yaparken kişi doğru kişiye büyü yapmak için tam ismini zikrederek yapıyormuş büyüyü
devamını gör...
124.
doğaüstü şeylere inanmazsanız korunursunuz.
devamını gör...
125.
başımdan geçeni sindiremiyorum. anlatırsam geçer mi sanmam. bu benim anlatmamı durdurur mu hayır. * sıkıldın mı? banane. anlatıyorum:

son 2-3 haftadır nefes alamıyorum. o zaman bunları nasıl yazıyosun sudoku? öteki dünyadan. kafayı yeme!

nefes alıyorum ama boş. sanki ciğerime aksetmeden geri çıkıyor oksijen. çevreme anlatmaya çalıştım anlamıyorlar. boğuluyorum boğazımı tutan eller olmadan. göğsümün tam ortasındaki kemik batıyor. yolunda gitmeyen birşeyler var. bölük pörçük uyuyor, kabuslar görüyorum. uyandığımda hatırlamıyorum. sadece kabus gördüğümü biliyorum. sırtım, belim ağrıyor. durup dururken ellerim karıncalanıyor. hobilerimi bırak, sorumluluklarımı yerine getiremiyorum. çalışıyorum, deniyorum, zevk alamıyorum hiç bir şeyden. nefes alamıyorum ki zevk alayım. en basitinden, evi bile toplayamıyorum. bir bardağı kaldırıp 2 milim oynatasım yok. hiç bir şey gelmiyor içimden ama uyumakta istemiyorum. iştahım yok. tükenmişlik sendromu yada depresyon değil bu yaşadığım. yaşayamıyorum da zaten. mala bağladım.

bu durum nedir? ne bok varda böyle oldum bilmek istedim. tabii ki doktora veya psikoloğa değil de, inançsız olduğum halde imama gidecektim. *

efenim eski yazarlardan bilen vardır, türkiyede yaşamıyorum ve burada cami veya imam bulmak çok zor. bitane bildiğim vardı gittim. namazın bitmesini bekledim. tüm erkekler çıktı, imam çıktı. anlattım.

- hocam bende ki garipliklerin sebebi nedir?
+ hepimize oluyor kızım, ben türkiyedeki depremde ailemden altı kişiyi kaybettim. kötüsün tamamda, büyü diye birşey yok hepsi televizyoncuların işi. inanma sen.
- tamam hocam.

navigasyondan slowenyalılara ait başka bir camii buldum. imam yokmuş, oradaki cafenin sahibiyle oturup kahve içerken durumumu anlattım. imam gelecek bende tercüme edeceğim dedi. imamı beklerken, cafe sahibinin tanıdığı başka bir imam varmış. onunla aynı gün görüşme ayarladık. gelirken bir litre zeytin yağı ve bir kilo bal almamı söyledi. tamam deyip, adresini ve numarasını kaydettim telefonuma. yaklaşık on beş dakika sonra benden üç yaş küçük imam geldi. cafe sahibi anlattıklarımı almancadan boşnakçaya çevirdi. imam boşnakça konuştu adamla sonrasında bana dönüp, ingilizce konuşalım biliyorsan dedi. bu seferde cafe sahibi fransız kaldı sohbete.

+ yaşadıklarının sebebi dinden bağımsız olarak fast food, uykusuzluk, depresyon olabilir. allahın bir uyarı çağrısı da olabilir. stress veya parasızlıktan dolayı da böyle hissediyor olabilirsin. sen yine de husnil muslim programını indir. akşam hatırlatmasını mutlaka yap. namaz kıl. özellikle sabah namazının iki rekat farzını aksatma. eğer kötü enerjiler varsa bu seni korur.
- teşekkürler.

bir buçuk saatlik vaazın özeti hemen hemen böyle. kahve sigara faslı da bitti, kalktım. randevulaştığımız mısırlı imama gitmeden istediklerini aldım. kendi ev alışverişini bana yaptırıyor sandım. fesatım çünkü. neyse, arabayı park ettim. navigasyonla yürüyorum adrese. hava karardı. tırsıyorum. evi buldum. şarjım yüzde iki. sevgilime konum attım, üç saat sonra yazmazsam işgillen dedim. fesatım çünkü. imamı aradım.

- hangi kapıdan girmeliyim?
+ kapı açık.

şarjım yüzde bir.

içeri girdim, kafasını indirerek selam verdi. poşeti verdim.

+ dışarıda seni bekleyen biri var mı?
- hayır.

holy shit. niye bunu sordu? hoooooooooooooly shit. organ mafyasının eline düştüm. dışarda niye kimse yok dedim? ben bir malım.

koltuğa oturmamı söyledi. bilgisayarından bir şeylere bastı. kablosuz kulaklık verdi. bende telefonumu verip şarj edebilir miyiz dedim ve şarja taktı. dolaplardan birini açıp, 0,5 litrelik kek ölçme şeysinden suyla karıştırılmış yağ verdi. içmem gerek sanırım diyip diktim hepsini. her şey o kadar saçma ki. tadı da iğrenç. safi yağ içtim. neden? çünkü mystisisim falan. he bok.
bardak bittikten sonra hızla gitti, geldi, burnuma küçücük bi roll on sürdü hızlıca geri gitti.

- bu neydi?
+ misk.

masasındaki sandalyeye oturdu karşıma.

+ açtığım sureyi dinlerken burnundan nefes al ve kendi duyacağın şekilde besmele getir.
- tamam, ne kadar yapacağım bunu?
+ yarım saat.

kulaklığı taktım ve başladım. o da getirdiğim zeytinyağını ve balı açtı ve dudakları kımıldamaya başladı. gözüm onda. masadan kalkarsa, saldırıya geçeceğim. çünkü fesatım ve tetikteyim. bir yandan nefes almayı unutuyorum düşünürken. imam eliyle burnunu göstererek bişeyler mırıldanıyor. duymuyorum çünkü kulaklarımdaki imam bas bas bağırıyor. içimde cin yoksa da o an oluşup, çıkacak içimden. öyle de azimli bağırıyor, dedem bee.

neyse bismillah. huh. nefes. tekrar. tekrar. imam kalktı bir kapıyı açtı ve beni odada yalnız bıraktı. gittiğinde odayı inceliyorum. bir yandan gizlice dinliyordur belki, yada kamera falan vardır diye bismillah. huh. nefes yapıyorum. yarım saat bağıran dedeyi nasıl dinleyeceğim, birazdan kulaklarım kanayacak. yeminle, bak. odayı inceliyorum. her duvarda bir saat var. sanarsın tren garındayız. işte bu da new york saatini gösteriyor. hıhım.
çok garip. bir adet saat neyine yetmedi de dört tane alırsın ki? halılar farklı farklı ve yanlarına kilimler serilmiş. birtane büyük halı değil. hepsi farklı renk. ortadaki diğerlerinden nispeten büyük olan kırmızı. bism…, huh, nefes.

on beş dakika oldu. imam beni unuttu heralde. gelmiyor. kulağımdaki imam azimle bağırmaya devam ediyor…

yirmi dakika oldu hala tekim. başım bir ağırlaştı. öyle bir uykum geldi ki başım dönüyor. dik oturduğum koltukta yamulmaya başladım ve dirseğimden aldığım destekle birazdan uyuyacağım. organ mafyası. biliyordum. böyle mi bitecekti hikayem? ben malım demiş miydim?

yirmi beş dakika. her şey o yağlı su ve burnuma sürdüğü kokudan dolayı. pis adam. organlarım için dönecek birazdan. yada tecavüz. yada wombo combo. bilemiyorum. beş dakika sonra bayılmazsam kendi kıyametimi göreceğim.

otuz beş dakika… aniden kapıyı açtı. irkildim. uykuya direniyorum. dövüşerek öleceğim. dik oturuyorum. hızlıca geldi dj kulaklığını aldı. kulaklarım yanıyor. gitti masaya koydu. geldi gözlüğümü çıkarıyor bana sormadan. bende neye şaşırıyorsam. adam mafya. gözlüğümü önümde duran sehpaya koydu. gitti namaz kılınan yere açılan kapıyı kilitledi. sonra diğer duvardaki içeri giriş kapısını kitledi. ben bir malım. içimden kendi alnıma vuruyorum.
hızlıca geldi koltuğun bir minderini aldı. aha dedim yüzüme bastırıcak. hikayem bitti. çocuklarımı, sevgilimi ve sevdiklerimi bir daha göremeyeceğim. minderi yanıma dikti, kendiside yanıma oturdu. dirseğiyle mindere bastırdı. bir eliyle alnımı, diğer eliyle ensemi tutuyo. hoananı. görende cinliyim ve kaçmıyım diye böyle yapıyor sanar.
kulağımı ağzına yapıştırdı. bağırıyor. lan. acıyor lan öküz. ne böğürüyorsun? kendimi çekmeye çalıştım. sımsıkı tutmuş kafamı, kımıldamayamıyorum. aniden tükürdü. kulağıma. wtffffff????? n’olduğunun şaşkınlığındayım. bir daha tükürdü. eee amaa… bir yandan ellerimle alnımdaki elini itiyorum bıraksın diye, bir yandan kendime şaşırıyorum. çünkü aslında elini itmek istemiyorum. dua’yı bitirsin, başıma ne geldiğini söylesin, evime huzurla gidiyim istiyorum. o halde ellerim neden bana aksi halde hareket ediyor? ağlamaya başladım. üşüyorum. tir tir titriyorum üzerimde mont olduğu halde hemde. nefes alamıyorum. göğsümün ortasındaki kemik yine çatlayacak gibi ağrıyor. kulağım zaten imamın insafına kalmış. zırlamaya devam ediyorum titrerken. elini itmeye çalışıyorum.

+ sabrrrrrrrrrrrrrrr. doğru dur.
- ama kulağım çok ağrıdı. napıyorsunuz?
+ kuran okuyorum, doğru dur.

daha sert bastırıyor alnıma. bitsin hastaneye gideceğim kulağım için. sakinleş sudoku. madem sıçtın, sıva artık. bırak bitirsin. okuyor. tüm gücüyle üflüyor. tükürüyor. ağzı kokuyor. aynısını on dakika boyunca yapıyor göğsüme bastırırken. bir saat gibi hissettiren bu süreç sonunda bitti. aniden bıraktı beni ve masasına gitti. ağlıyor adam. telefonunu aldı. hızlı hızlı yazıyor bir şeyler.

- ne oldu?

- n’oldu, niye ağlıyorsunuz?


lan olum söylesene n’olduğunu! ne gerilim veriyorsun bana? zaten korkuyorum hımık. kapıların kilidini açtı. oh be. bir rahatladım varyaa.

+ whatsapp’ına bak.

telefonumu şarjdan çıkarıp verdi bana. (sevgilim mesaj atmış. başka da bir şey gelmedi).

- bir şey yok.
+ bu senin numaran değil mi?
- değil.

telefonuna bakıyor, bir şeyler yapıyor.

- n’oldu, niye ağladınız?
+ attığım mesajlara bak, üç gün boyunca sureleri dinle. uyurken ve uyandığında. her gün zeytinyağını sür, yarım saat sonra duş al. şeker yerine bal kullan. şimdi gidip namaz kıldıracağım.
- ee? bana n’olmuş?
+ üzerinde nazar var, seher büyüsü yapılmış, vucüdunun ağrıyan kısımlarında ve karıncalanan ellerinde cin var.
- ne? nasıl yani? kısımlarında mı? nereden anladınız?

tek kaşım havada. telefonunu açtı, bana doğrulttu.

+ bak, bu insan dün geldi. cin tüm ruhunu ele geçirmişti. seninse ruhunu değil, vucüdunun kısımlarını. sana yalan borcum yok. ben yemin etmiş bir hocayım!

videodaki insan kırmızı halıda kıvranıyor. elinden biri tutuyor imam sure okurken ve ağzından köpükler akıyor yere.

- ee? bana bunu yapan kim?
+ tek kelime daha edemem. gitmen lazım!

oradan çıktım. sevgilime mesaj atacaktım ki, telefonuma asılı boncuklar koptu. yürüyorum. başım dönüyor. ağlıyorum. o gün eve nasıl geldim, bilmiyorum. “tedavi”yi uygulamadım. ilk hocaya gitme dürtüsü hissettiğimden bugüne kadar korktum. geceleri hala korkuyorum. hala nefes boş geliyor.
devamını gör...
126.
yakalanmamak! yok bu başka bir şeydi pardon.
devamını gör...
127.
(bkz: psikiyatrist)
devamını gör...
128.
mabadimiza bir adet şemsiyenin sapini monte ederek, şemsiyeyi acmak, dömelmek ve kendi etrafimizda adeta bir pokemon gibi dönmek suretiyle bazilarindan kurtulmak mümkündür.
devamını gör...
129.
büyüye yakalanmamak ancak büyünün tutmamasıyla mümkündür ancak bu büyünün kalkmayacağı anlamına gelmez. büyü bozmanın bir sürü islami yolu vardır.
devamını gör...
130.
zırh ve aksesuar seçimine dikkat et. itemlerin ekseriyetle büyüye karşı dayanıklılık özelliğine sahip olsun.
devamını gör...
131.
seksolasyon gıybeti.
devamını gör...
132.
soda şişesine oturup bir gun bekleyin.
devamını gör...
133.
expecto patronum gibi karşı bir büyüyle korunmak
devamını gör...
134.
gidip bir cinciye maaş bağlamak.

bunun en aptal, enayilikle delilik sarkacinda
salinan, baya baya ciddiye alinan örneğini gözlerimle lise yillarimda gördüm. en yakın arkadasimin(o zaman insan secemiyor, algilayamiyor tabi)ailesi sahiden de "the mad family" diye adlandirilabilecek cinsten kapagi kaymış bir aileydi. kadının dengesi yoktu, ruh hali her an değişiyordu, evde sürekli dualar okunuyor, içinde kan, isyan, kötülük, ahlaksızlık vs geçen herhangi bir sözcük anında ayiplanip yasaklanıyor, baba her akşam eve sarhoş gelip bir temiz aileyi dayaktan geciriyor, abla sürekli ağlıyor ve kontrol manyağı, genç kız ise ablasının kocasının kendisiyle birlikte olduğunu, geceleri uykusunda kollarına jiletle bir takım şeytanların yazılar yazıp kendini tehdit ettiğini vs iddia ediyor. tüm bu cenabetlik, uğursuzluk hallerine aile topyekun "bize buyu yapıldı" diye açıklama getirmişti, her ay basi(istisnasiz) 2004 yılının parasıyla 300 lira civarı bir parayı verip kayseri'de bir cinciye buyu bozdurmaya gidiyorlardı.

yukarıdaki yaklasimlarina alternatif bugün olsa sizi cümleten bir hastaneye yatıralım gibi bir öneriyle gidebilirdim kendilerine.

allah'ım, freak show gibi aileydi. tövbe estağfurullah.
devamını gör...
135.
psikolojik destek alın.
devamını gör...
136.
başınıza kurşun döktürün. o da etki etmezse kurşun sıktırın. kesin çözümdür.
devamını gör...
137.
nas ve felek.
devamını gör...
138.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
139.
dalga geçilecek bir konu değildir. islam’da belirtilmiş, müthiş günahı olan bir uygulamadır. kur’ an-ı kerîm’de bununla ilgili açıkca bilginin yer aldığını görürüz. dini kitapta yer edinmiş bir bilginin asla gerçekliğinden ve varlığından şüphe edilmez. yani büyü ve büyüyü uygulama durumu gerçektir.

islam dini ve diğer 4 büyük dinin bize verdiğinin aksine, büyüler salt kötülük- olumsuz duyguları içerir. büyüler genelde olumsuz ve yanlış duygular sebebiyle yapılır. hepsi şeytanidir.

birinin zorla kalbine girmek / aşık etmek, intikam almak, birinin evliliğine/ malına / cocuguna göz dikmek, eşleri ayırmak vb bir sürü nedenlerle yapılabilir. gördüğünüz üzere, hiç biri hayırlı duygular değildir. temelinde şeytanın dürtüklemesi yatar. hiç bir din kötülük yapmayı ve kötü duygular beslemeyi öğütlemez.

size ya da hanenize büyü yapıldığını anlamak bence çok basittir. sadece biraz gözlem yapmanız ve zekice hareket etmeniz gerekir.

hadi kemerleri bağlayın, sizinle kişisel düşüncelerimi paylaşıyorum. bunlar benim yüksek oranda geçerli olduğunu savunduğum düşüncelerimdir dolayısıyla okurken bu beyanı göz önünde bulundurmanızı tavsiye ederim.

öncelikle büyü yapılan kişi bazlı konuşacak olursak: aniden başlayan çok ciddi tavır ve düşünce değişimleri görülmeye başlanır. tabi ki bunların hepsi olumsuz yapıdadır ve şiddeti/ hızı gün geçtikçe artabilir. kişi aşırı sinirli, agresif, saldırgan hatta aşırı korkuyor olabilir. buradaki asıl nüans : bu olayların aniden başlamasıdır. özellikle kişinin, etrafındaki diğer insanların göremediği/ duyamadığı şeylerle iletişim halinde olup olmadığına bakılmalıdır. eğer kişi geceleri ya da gündüzleri ona bazı varlıkların geldiğini ve rahatsız ettiğini söylüyorsa, çevresindeki insanlara, onların kimseye anlatmadıkları, kimsenin bilmediği sırlarını anlatıyorsa; psikolojik rahatsızlıktan önce büyü düşünülmelidir.

çünkü psikolojik rahatsızlıkların zamanla ilerlediğini düşünürüm.yani bir noktada başlar ve süreçle ilerler. 1 gün önce her şeyiyle sağlıklı insanın, 1 gün sonra ruhani olarak aşırı çökmesi pek olası değildir. ( eğer tecavüz, öldürme vb eylemlere tanıklık etmemiş/ ana kurban olmamışsa)


özellikle büyüye maruz kalan insanların yüzlerinde ve bakışlarında garip bir görünüm olduğunu düşünüyorum. yani baktığınız zaman tekinsiz hissedersiniz. eğer kişi bilmediğiniz yabancı dilde konusuyorsa/ size cevap veriyorsa ya da arada yabancı dilde cümleler mırıldanıyorsa ( latince, ibranice vb) , yine büyü ihtimali yüksektir.

özellikle bence kişinin maruz kaldığı en yoğun musallatın/ büyünün belirgin işareti: kişinin ezan sesi, dua okunmasından rahatsız olmasi olabilir. bazen çıldıracak kadar agresifleşebilirler. kutsal kitaplara dokunamayabilirler, zikir çekemeyebilirler, abdest alamayabilirler hatta camilere giremeyebilirler. yani allahın adının geçtiği hiç bir şeyi yapamayabilirler. onlara yapılan büyü/musallat buna engel olabilir. daha doğrusu kişiyi korkutarak, allaha yakarıştan ve ibadetten uzak tutmaya çalışabilirler ya da gördüğünüz musallatı sağlayan varlığın acı çekişi/ agresyonu olabilir( özellikle beden ele geçirme durumunda)

kişi ansızın doktorların bile nedenini bulamadığı fiziksel/ ruhani bir hastalığa yakalandıysa, yine büyü ihtimali düşünülmelidir. bence buradaki nüans yine bu hastalıkların aniden başlamış olması ve kişinin tıbbi testlerin tamamında temiz çıkmış olmasıdır. bu durumlarda, kişilerin hastanması adına yapılabilecek büyüler göz önüne alınmalıdır. derhal bu işlerle ilgilenen gerçek bir din hocası ile görüşülmeli ve musallatın/ büyünün bulunup, bozulması adına adım atılmalıdır. büyü söz konusu olduğunda, hızlıca çözüme gitmek önemlidir çünkü zaman ilerledikçe daha ağır hale gelip kişiyi yıpratabilir.


bir haneye yapılan büyüden bahsedecek olursak:

öncelikle her evin bir enerjisi vardır. hepimiz kendimizi evimizde güvende ve rahat hissederiz. büyü yapıldığında, hanenizde bulunan bu güven ve sakinlik hissi kaybolur. evinizde tedirgin ve rahatsız hissedersiniz hatta evin sizi boğduğunu bile düşünebilirsiniz( içime sıkıntı geldi, kendimi kötü hissediyorum durumu). evdeyken çok kötü hissetmeye başlarsınız ve bu yoğun sanki kötü bir şey olacakmış gibi hissettiğiniz duygu sizi sıkar. evin içerisinde sesler duyabilir, vizyonlar görebilirsiniz ya da bir anda nedensizce kabuslarınız başlayabilir. hele ki anormal derecede gergin/ korku dolu rüyalar görmeye başlarsanız, kesinlikle büyü ihtimalini düşünmeniz gerekir.

yukarıda bahsettiğim iç sıkılması durumları, günlük hayatta standart hissettiklerimiz gibi değildir. daha yoğun ve farklı ortaya çıkartır kendisini hatta kendi kendinize bile büyü ihtimalinden şüphelenmenizi sağlayacak kadar tetikleyebilir sizi. hatta bazen evinize bile gitmek istemezsiniz, evinize girmek istemezseniz.

burada asıl önemli olan diğer konu; aile bireyleri arasındaki ilişkidir. haneye büyü yapıldığında, o hanede yaşayan herkesin birbiri ile iletişimi etkilenebilir. evde genelde kavga ve huzursuzluk hali etkin olur. sürekli kavga, sıkıntı, yüksek sesli konuşmalar, kırıcı yaklaşımlar hatta şiddete varan agresyonlar ortaya çıkabilir. bu tarz durumlarda evde kendi kendinize dahi bir arama yapabilirsiniz. kenarları- köşeleri arayıp, evin herhangi bir yerinde muska varmı diye bakmak uygun olabilir. şahsen çıkarsa, büyünün ne olduğunu ve ne amaçla yapıldığını öğrendiniz demektir. ama böyle bir durumda muskayı sizin değil, işini bilen bir din hocasının açması daha uygundur. muska bulsanız dahi dokunmayın. tanıdığınız bir din hocası yoksa, muskaları alıp, ilk yakın camiye gidip; caminin hocasından destek isteyin.

şahsen bunu yaşamış biri olarak söylüyorum;

bundan yıllar önce, öteki evimizde otururken, ev beni çok boğardı, cok fazla kabusum olurdu( ki hislerimin kuvvetli olduğuna inanırım) sürekli paranormal şeylerle karşılaştığım oldu. ailemle bazen paylaşsamda, genelde kendimde saklı tutardım çünkü insanlar sahip olmadıkları ayrıcalıkları delilik olarak görür. evde benimle aynı hissel gelişmişliğe sahip kimse yok. neyse uzatmadan sonuca bağlayayım: şu an oturduğumuz eve taşınırken, annem yataklarının altında bez parçalarına yazılı bazı şeyler bulmuş ve bunu hacca giden bir tanıdığımıza götürmüş. kadın okuyabilmiş ve içinde çok kötü şeyler yazılı olduğunu, bunları denize atması gerektiğini söylemiş. ben yıllar sonra annemin kendi ağzından, evde büyü - muska bulduğunu öğrendim ve yaşadıklarımın tamamını bu durumun bana yansımalarına bağladım. yapılan büyü ya da bu uygulama ne ise, hissel gelişmişliğim yüzünden beni rahatsız ediyordu. daha doğrusu bunun etkilerini görüyordum. bunun üzerine hiç konuşmadım ama şunu biliyorum, bir kişiye/eve büyü yapılırsa, bu her şekilde bağırır. açık gözlü olmak ve en önemlisi din ile ilgili bilgi sahibi olmak gerekir.

diyelim ki böyle bir durum var ne yapacaksınız?

asla abdestsiz gezmeyin, evde mutlaka kur’an-ı kerîm bulundurun ve her odada gerekirse bir tane olsun. (yerleştirdiğiniz yer, bel hizzasının üstünde olmalıdır ve abdestsiz dokunmayın.) namaz kılın, dua okuyun, zikir çekin, yasin okuyun. bir şey sizi engellemek isteyecektir. üşengeçlik- boşverme duyguları içinize doğabilir sakın kulak asmayın. büyüye karşı en iyi koruma inanç ve ibadettir. ibadet kötü varlıkları rahatsız eder ve büyünün etkisini yok eder. bunun olmaması için manipule edilmeye çalışırsınız. mutlaka okuyun. allah’ın adlarını bol bol zikir çekin ve bir din hocası bulup, muskaları bulmayı hedefleyin. muskaları bulun ve din hocasının yardımı ile büyüyü bozun.


peki nasıl korunuruz adına sosyal - toplumsal öneriler:

tanımadığınız insanları evlerinize davet etmeyin, evleriniz sizin mahremiyetinizdir. tanımadığınız birine hanenizi açmak, sizi bu konular adına tehlikeye sokabilir.

kimseyle özel hayatınızı paylaşmayın. kimin size imrenip, kıskanıp, hasetleneceğini bilemezsiniz.

kişisel eşyalarınızı insanlara çok fazla vermeyin. bazı büyülerin yapımında eşya/fotograf kullanılabilir. bu yüzden herkesi hanenize almamak ve herkese eşyalarınızı vermemek / paylaşmamak değerlidir.
ayrıca olası büyü durumunda, yapılan muskanın hanenize yerleştirilememesi adına, yine herkesi evinize çağırmamak bence çok önemlidir.

——————————-
p.s. ayetel kürsi. ilaç gibi bir ayettir. bakara suresinin 255. ayetidir. hep ağızınızda olsun, bol bol okuyun. ( işinizin rast gitmesi, hayallerinizin olması , dileklerinizin kabul olması ve diğer her şey adına)
devamını gör...
140.
makattan tek diş sarımsak.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"büyü ve sihirden korunmak için yapılması gerekenler" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim