çay vs kahve

kahve akdeniz yöresine aittir, çay ise asya.

akdeniz yöresi rocco siffredi gibi bir yiğit çıkarabilmişken, çay içilen ülkemizde ve asyada bamya muhabbeti yapılır, dalga geçilir. tercih sizindir.

çaydır tabikide en iyi dost olan.....

kıyaslayamam. ikisinin de yeri ayrıdır benim için. kahvaltıda çay arkasından kahve gelir.

kahvaltıda çay, yemekten sonra çay, sigaranın yanında kahve, işi bitirdikten sonra yorgunluk kahvesi.

soğuk kış günü okul kantininde içilen çay ve okul çıkışı arkadaşlarla içilen kahve... bu ikisi de olmadan olmaz o yüzden bunu secebilecek gibi hissetmiyorum. ama kahve bir adım ilerde gibi.

her gün instagramda rastladığım story anketidir.

ikisini de bana aylarca vermeseler bir odaya kapatıp, aramam. bir insanın çay ya da kahve bağımlısı olması bana komik geliyor ya.

kahve...acı....çay sekersizzzz ve yalnız
..

suyun insan vücut ağırlığının yaklaşık yüzde 60'ını oluşturduğu söylenir. benimkini ise çay

sıcak içeceklerin neredeyse hiçbirini sevmem. çay, damaklarımı buruşturmaktan başka bir işe yaramıyor. sabahları ayılmak adına da kahve yerine elma yiyorum. fakat toplumun geneli yadırgıyor bu durumu abes bir şekilde.

insanın kilosuna göre su içmesi gerekiyor. bir hesabı var ama şu an hatırlamıyorum. diyelim ki ortalama 2-2,5 litre su içmemiz gerekiyor olsun. bu miktarı hesaplarken su hariç vücuda alınan sıvılar yani çay kahve meşrubat dahil edilmemeli.

ayrıca çay da su da diüretik olduğu için vücuttan su atılımını hızlandırıyor. özellikle yaz mevsiminde hava çok sıcakken gölgede değilseniz vücut aşırı ısınıyor ve kendini su atarak soğutmaya çalışıyor.

çay harareti alır bilgisi bence doğru bir bilgi değil. ben çay da içerim kahvede. ya çay ya kahve diye ayırmıyorum çünkü kebabçıya gidince yemekten sonra filtre kahve içemiyorsunuz. aynı şekilde de hazır kahve dükkanında da çay yok.

sonuç olarak olaya sağlık açısından bakarsak çay yaprakları da kahve çekirdekleri de kavrulur. kavrulan şeyler vücut için zararlı. günde 1-2 fincan çay sizi öldürmez en fazla demir eksikliği olur o da yemekten hemen sonra içerseniz ama benim gibi 1 makine dolusu filtre kahve yapıp 5 + fincan içerseniz bu sağlıklı değil.

son olarak doğru miktarda su içmek önemli dedim ya bunun kriterini de yazayım. idrarınızın rengi renksiz olmalı. kahverengi tonlarındaysa yeterli su içmediğiniz net bir bilgi yayalım. böbrekleri aşırı yormak kansız kalmaktan çok daha sıkıntılı bir durum.

ıkisi de benim bebeklerim ama kahvenin fazlası sindirim sistemimi bozarken çayda öyle bir etki olmuyor o yüzden çay diyorum.

ne çaycıyım ne de kahveci. canım bazen çay çeker özellikle aile arkadaş ortamında kahvaltı yaparken iyi gider. bazen de keyif niyetine kahve çeker.
su en iyisi. her türlü içilir yazın kışın çok amaçlı.

çayın folklorik duruşu ile kahvenin o zengin züppe havasının kapışmasından galip bir taraf çıkmayacak olan versustur zira yağlı bir yemeğin üstüne içilen çay ile şöyle güzel bir akşam kahvesi asla birbirine üstün gelemez.

kahvaltıda çay, kahvaltı üstüne de kahve diyebileceğim karşılaştırma. ben öyle seviyorum. ikisinin yeri de ayrı bence. ya da benim beynime, bedenime böyle kodlanmış.

kahvenin tek atacağı vs'dir.

sonuçta biri uykuyu getiriyor, diğeri uykuyu yerle bir ediyor...

gönül ister ki kahve diyim ama malum günde 10 bardak kahve içince midem deliniyo o yüzden çay diyorum

kahvedir efenim. çayla eskisi kadar aram yok ama güzel demlenmişse içerim. kahve benim vazgeçilmezim. iyi ki var!

ikisi de yalnız tatsızdır.

hayatımı sürdürmemi sağlayan iki yapıtaşıdır. (bkz: kafein) ve (bkz: tein) in köpeği olmuşuz.