1.
yapılmamasını tavsiye ettiğim durum güncellemesi
devamını gör...
2.
her insanın yakından uzaktan isteyerek istemeyerek yaptığı ve keyif aldığı eylem.
devamını gör...
3.
güvendiğin birisi olduğu zaman pek bi zevkli olan yapılmaması gereken sohbet..
devamını gör...
4.
aile oturumunda bile yapıldığında hazmedemediğim, sinirlendiren, başkalarının hayatını taciz etmekten başka bir şey olmayan gereksiz sohbet biçimi.
devamını gör...
5.
insan dedikodu yaparken kendinde fazlasıyla olan özellikleri başkasına yükleyerek kendi dedikodusunu yaparmış.
devamını gör...
6.
insanlarla oturunca genelde kaçınılmaz olan şey.
devamını gör...
7.
en az iki kişinin başkası hakkında kötü konuşması. gıybet.
devamını gör...
8.
sözleri orhan veli'ye ait olan levent yüksel'in 1993 çıkışlı med cezir albümünün şarkısı.
devamını gör...
9.
iş yerlerinin ana maddesi. bir araştırmaya göre erkeklerin dedikodu için ayırdıkları vakit, kadınlara oranla daha yüksekmiş, mekanları da iş yeriymiş.
devamını gör...
10.
ortamda olmayan kişilerin arkasından, onları kötülemek amacıyla yapılan boş insan işi. nefret ederim.
"akıllı insan işiyle, akılsız insan kişiyle uğraşır."
"akıllı insan işiyle, akılsız insan kişiyle uğraşır."
devamını gör...
11.
boşboğazlık, lakırdı, söylenti, laf, hoşbeş, gevezelik.
sezen aksu’nun besteleyip, levent yüksel’in söylediği aşağıda ki orhan veli şiiri.
dedikodu
kim söylemiş beni
süheyla'ya vurulmuşum diye?
kim görmüş, ama kim,
eleni'yi öptügümü,
yüksekkaldirimda, güpegündüz?
melahat'i almişim da sonra
alemdar'a gitmişim, öyle mi?
onu sonra anlatirim, fakat
kimin bacagini sikmişim tramvayda?
güya bir de galataya dadanmişiz;
kafalari çekip çekip
orada aliyormuşuz solugu;
geç bunlari, anam babam, geç;
geç bunlari bir kalem;
bilirim ben yaptigimi.
ya o, mualla'yi sandala atip,
ruhumda hicranin'i söyletme hikayesi?
sezen aksu’nun besteleyip, levent yüksel’in söylediği aşağıda ki orhan veli şiiri.
dedikodu
kim söylemiş beni
süheyla'ya vurulmuşum diye?
kim görmüş, ama kim,
eleni'yi öptügümü,
yüksekkaldirimda, güpegündüz?
melahat'i almişim da sonra
alemdar'a gitmişim, öyle mi?
onu sonra anlatirim, fakat
kimin bacagini sikmişim tramvayda?
güya bir de galataya dadanmişiz;
kafalari çekip çekip
orada aliyormuşuz solugu;
geç bunlari, anam babam, geç;
geç bunlari bir kalem;
bilirim ben yaptigimi.
ya o, mualla'yi sandala atip,
ruhumda hicranin'i söyletme hikayesi?
devamını gör...
12.
genelde boş insanların yaptığı eylem. iş yerlerinde sıkça bunu yapan tipler vardır. amir konumunda iseniz verilen işi artırın. işten başını kaşıyamasın. şaka tabiki de. önüne geçilmesi güç bir durum. karşınızdaki kişi bu duruma yatkın ise geçmiş olsun, dedikodu sevmiyorsanız uzak durun.
devamını gör...
13.
dedikodu, başkalarını çekiştirmek, kınamak üzerine kurulmuş konuşma olarak tanımlanmaktadır.
uzmanlara göre atalarımız ilk sosyalleşmeyi birbirlerinin bitlerini ayıklarken yaşamışlar. bit temizleme işlemi önceleri temizlik amacıyla yapılırken daha sonra zamanla sosyal bir işlev kazanmış. insanlar arasında fiziksel temasın sözlü iletişime bir adım olmasına ve bunun da insanları birbirlerine yaklaştırdığı düşünülmektedir. atalarımız da bence birbirlerinin bitlerini temizlemenin böyle geniş çaplı bir iletişime neden olacağını düşünmemişlerdir.
uzmanlara göre atalarımız ilk sosyalleşmeyi birbirlerinin bitlerini ayıklarken yaşamışlar. bit temizleme işlemi önceleri temizlik amacıyla yapılırken daha sonra zamanla sosyal bir işlev kazanmış. insanlar arasında fiziksel temasın sözlü iletişime bir adım olmasına ve bunun da insanları birbirlerine yaklaştırdığı düşünülmektedir. atalarımız da bence birbirlerinin bitlerini temizlemenin böyle geniş çaplı bir iletişime neden olacağını düşünmemişlerdir.
devamını gör...
14.
orhan veli'nin çok tatlı bir şiiri.
ya o, muallâ'yı sandala atıp,
ruhumda hicranını söyletme hikâyesi?
ya o, muallâ'yı sandala atıp,
ruhumda hicranını söyletme hikâyesi?
devamını gör...
15.
sen dedi ol
ben kodum.
dedikoduysa sanatınız!
ben kodum.
dedikoduysa sanatınız!
devamını gör...
16.
“kim söylemiş beni
süheyla’ya vurulmuşum diye?
kim görmüş, ama kim,
eleni’yi öptüğümü,
yüksekkaldırımda, güpegündüz?
melahat’i almışım da sonra
alemdara gitmişim, öyle mi.
onu sonra anlatırım, fakat
kimin bacağını sıkmışım tramvayda?
güya bir de galata’ya dadanmışız;
kafaları çekip çekip
orada alıyormuşuz soluğu;
geç bunları anam babam, geç;
geç bunları bir kalem;
bilirim ben yaptığımı.
ya o mualla’yı sandala atıp ruhumda hicranın’ı söyletme hikayesi?“
sezen aksu’nun besteleyip, levent yüksel’ in söylediği orhan veli şiiri.
süheyla’ya vurulmuşum diye?
kim görmüş, ama kim,
eleni’yi öptüğümü,
yüksekkaldırımda, güpegündüz?
melahat’i almışım da sonra
alemdara gitmişim, öyle mi.
onu sonra anlatırım, fakat
kimin bacağını sıkmışım tramvayda?
güya bir de galata’ya dadanmışız;
kafaları çekip çekip
orada alıyormuşuz soluğu;
geç bunları anam babam, geç;
geç bunları bir kalem;
bilirim ben yaptığımı.
ya o mualla’yı sandala atıp ruhumda hicranın’ı söyletme hikayesi?“
sezen aksu’nun besteleyip, levent yüksel’ in söylediği orhan veli şiiri.
devamını gör...
17.
pek sevmediğim zorunda kaldığım durumlar dışında tercih etmediğim, hanım teyzelerin ise şırıngada uyuşturucu misali yedi öğün yapmadan duramadığı, hayat damarlarından biri olarak gördüğü bir sohbet türü.
devamını gör...
18.
gerekli gördüğümdür.
alınmaca gücenmece yok tatlım. o hassas egonu bi terbiye et bakalım her şey istediği gibi olamayacakmış diye.
ahlaksızlık olarak görmem. bilakis terapi olarak görürüm tabi iftira gibi alçak bir unsur karışmadığı sürece.
arkadaşımdır ama benden o anlık hoşnut olmadığı, gıcık kaptığı bir an olmuştur. ama bazı şeyler vardır ya aslında çok önemsizdir ve söyleyince hiç yoktan tat kaçar heh işte o duygu.
aldım kalemi şuraya mı koydum, sana öff tamam yine başlama diye hafif bi çıkış mı yaptım ve bu seni biraz o duyguya mı yönlerdirdi tamam o zaman topla bi kaç kişi doya doya konuş arkamdan ohh şöyle bi rahatla.
içinde tutup bana hiç yoktan kinleniceğine iftira olmadan ufak ufak arada arkamdan at rahatla.
alınmaca gücenmece yok tatlım. o hassas egonu bi terbiye et bakalım her şey istediği gibi olamayacakmış diye.
ahlaksızlık olarak görmem. bilakis terapi olarak görürüm tabi iftira gibi alçak bir unsur karışmadığı sürece.
arkadaşımdır ama benden o anlık hoşnut olmadığı, gıcık kaptığı bir an olmuştur. ama bazı şeyler vardır ya aslında çok önemsizdir ve söyleyince hiç yoktan tat kaçar heh işte o duygu.
aldım kalemi şuraya mı koydum, sana öff tamam yine başlama diye hafif bi çıkış mı yaptım ve bu seni biraz o duyguya mı yönlerdirdi tamam o zaman topla bi kaç kişi doya doya konuş arkamdan ohh şöyle bi rahatla.
içinde tutup bana hiç yoktan kinleniceğine iftira olmadan ufak ufak arada arkamdan at rahatla.
devamını gör...
19.
dedikoduya bulaşınca devamı gelir, sen yapmasan bile ortamdakilere maruz kalırsın. en güzeli baştan tavrını koymak .
ama nasıl tatlı gelir .konuştukça çeker içine seni.
ama nasıl tatlı gelir .konuştukça çeker içine seni.
devamını gör...
20.
işlenmiş gıda kadar zararlı, bazı insanların devamlı tükettiği bir ruh gıdası.
devamını gör...