deniz manzaralı ev vs orman manzaralı ev

denizi kim sevmez, manzarası da ferahlatır elbette fakat ben ormanı tercih ederim. hatta manzarasını da değil ormanın kendisini... renkleri bir yana, o tertemiz hava ile arınmış hissediyorum. o temiz hava adeta tozlanmış tüm hücrelerin kirini pasını silip kendine yeni yollar buluyor bende. hatta;

"bir ağaç olsam sanki
başım değse bulutlara
lüzum olmazdı sanki
dalgalarla çarpışmaya" *

hem deniz manzaralı hem de orman manzaralı evlerde yaşama imkanım oldu. aslında tam olarak orman da sayılmaz. koru diyelim. koru manzaralı olanınla dip dibeydik. o yüzden de börtü böcek sarmıştı dört bir yanımızı.
ben oyumu deniz manzaralı evden yana kullanıyorum. en azından denizden gelen bir mahlukat olmuyor.

önü açık ev kafi.
başka bir bina ile aramda en az 10 metre olsun.

6 yıl deniz manzaralı evde oturdum, bir sene sonra insanda bir şey ifade etmiyor.
çayır çimen börtü böcek orman desen, oda köy evimizde var.

otel odası sorgusu gibi başlık.

yeşil denizinin içinde yaşıyorum ben. kavun tarlasıyken cennete çevirdiğim bir bahçenin içindeyim. bahçemin etrafı karaçam ormanıyla çepeçevre kuşatılmış durumda. bana en yakın yeşille en uzak yeşil arası yaklaşık 20 km. önüm, arkam, sağım, solum yeşil. en yakın komşuma gitmek için 50 tane ağaç geçmem gerekiyor.

denizi sevmiyor muyum, çok severim. uzak mesafe ilişkisi gibi bir ilişki var aramızda, düzeyli, kıymetli ve özlem dolu.

#2284423 hala aynı fikirdeyim. hatta son günlerde fazlasıyla düşünmeye başladım.

deniz manzarası her türlü alır. doğal antidepresandır.

deniz manzaralı, tusunami olabilü,
orman manzaralı, ayu çıkabilü,
manzarasız, ruhum daralabilü.

pas geçiyorum.

arkamda deniz önümde deniz manzaralı ev tercihimdir.

ikisinden biri seçecek olursam deniz manzaralı evi seçerdim.

deniz manzarasını tercih ederim ama arkada bir orman manzarası olsa fena olmazdı. aradaki versusu kaldırıp ikisi de diyorum.

ikisi bir arada olanı da var.

neden sınırlı seçenekler sunup imkansızmış gibi gösteriyoruz ki.

orman orman orman

orman manzaralı ev daha güzel olur. serin olur, sessiz olur. mis gibi.

orman manzaralı ev benim tercihim. bir kere deniz her yerde aynı görüntüyü verir, hemen hemen mavi renk tonu her yerde aynıdır,ama her orman aynı görüntüyü vermez. her ormanın yeşil tonu ve ağaçları farklıdır çam ormanı, meşe ormanı, ladin ormanı, sedir ormanı şeklinde farklı görüntüler verir. ama bana göre en güzel manzara, orman manzarası ve orman veya bahçe ağaçlarının arasından görünen ve üzerine güneş ışığı vurmuş pırıl pırıl parlayan bir deniz manzarasıdır.

işte şöyle bir manzara.

ben çok yerinde bir karara vardım ve orman köyüne yerleştim. doğrusu bu diyorum

denizin güzelliği 2-3 ay sürer bunun dışında nem, fırtına, tuz korozyonu konforu çok zorlar

ağaçlar bilgedir, yaşamı onlarla paylaşmak hayatı güzelleştirir

karavan alıp canım istediğinde deniz manzaralı yer, canım istediğimde orman manzaralı yer, canım istediğinde mezarlık manzaralı yer...
tercihan winnebago tabiki...

deniz manzaralı ev.

yeşile hayranlığım çok başka ama denize bakmanın kendine has bir yönü var.

denizin köpürtüsü,
suyun sesi,
anlayamazsınız.

orman yürüyüş mesafesinde bir-iki dakika ileride de denizin kıyısındayım. bir süre sonra kanıksansa da, isteyen herkesin sahip olmasını dileyeceğim bir düş. özellikle bahar ve yaz ayları için.

ikisinde de bir süre yaşadım.

örneğin, çocukken dayımlara gider, onlarda birkaç hafta kalırdım. evleri orman manzaralıydı. öğrencilik yıllarımda ise hem antalya hem de izmir'de kaldığım evler deniz manzaralı teras katıydı.

kışları deniz yüzünden bir hayli soğuk oluyordu deniz manzaralı evler. daha da kötüsü o tuzlu, kötü deniz kokusu camı açar açmaz eve geliyor, önce üzerinize, sonra eşyalarınıza siniyor...

orman manzarası kısmı ise daha farklıydı... çocuk halimle bana bilinmez, ürkütücü gelirdi hep... en son dayımlara gittiğim vakit yine evlerinden ormana bakarak lovecraft okudum, öyle etkilenmiş, öyle ilhamla dolmuştum ki... eve döner dönmez orman temalı bir kısa korku öyküsüne başladığımı bilirim... geceleri hayvanların seslerini dinlemek bile insanda ilkel bir ürperti ama aynı zamanda tuhaf bi huzura sebep oluyor...

o yüzden oyumu ormana veriyorum ben.

tarafımız belli.

evi bulduk da manzarası kaldı. yine de ormanda bir kulübe deniz manzaralı bir villadan daha iyidir.