dershaneye gidilmeli mi sorunsalı

ortaokul dönemimde çok popülerdi. sanki dersaneye gidemeyen lise kazanamazdı. herkes çocuğunu dersaneye veriyordu. ben istemiyordum. matematiğim çocukluğumdan beri hep kötü. babam belki biraz daha gelişir diye zorla gönderdi beni. hiçbir fark olmadı. bu arada istemiyorum diye çalışmamak gibi bir şımarıklık yapmadım, çalıştım da. üniversiteyi de dersaneye falan gitmeden kazandım sonra zaten. şu an tek başıma matematik çalışıyorum. kendi programımı kendim ayarlıyor, neyi bilmediğimi, neyin üstüne düşmem gerektiğini anlayabiliyorum ama dersane sistemi bellidir. program/saatler bellidir. ona uymak zorundasınız. özel ders dersaneden çok daha mantıklı. en azından bilmediğin derse yoğunlaşıyorsun.

mevcut eğitim ve sınav sisteminde gidilmesi elzem olan şey.

dershane denilen meret bir manasızlık denizidir. gitmek için tek gerekçe ailene herhangi bir sebep sunmadan arkadaşlarınla vakit geçirmeni sağlaması olmalıdır. 6. sınıftan lise sona kadar dershaneye gitmiş birisi olarak söylüyorum ki hiç mi hiç gerek yok. anlamadığın ders ve konu için özel ders almak, üniversite sınavı yaklaşınca da istersen deneme sınavlarına girmek, istemezsen de hiçbir şey yapmamak, kendi kendine çalışmak her zaman daha makul olandır.
insanın bu kadar dersle haşır neşir olması gerekmiyor. okul da öyle, yok efendim 6 saat 8 saat bir şey bir şey. yahu, ne saçma iş. sevmeyene bir eziyet hep bunlar. ben ne istiyorum diye düşünmeden koştur babam koştur kimya imiş biyoloji imiş.
bakın sizlere yemin ediyorum temel bilgilerin yanında yalnızca matematik, geometri, psikoloji ve müzik ile ilgilenseydim insanlık için ufak tefek katkılar sunabilir yahut çarkların milim hareketine faydam olabilirdi. ama ben manasız manasız tonla dersle ilgilendim (herkes gibi) ve manasız manasız tonla konuyu gördüm.
aklımda ne kaldı? koca bir hiç. yolun sonunda ne oldu? sayılardan bağımsız olan bir bölüme, sırf puan mantığı ile gidip, yararsız ve bozuk çarkların yanında yerimi aldım.
eğitim sistemi cart curt zaten gitmiş bitmiş durumda ancak yine de ilgisine yakın şeyler tercih edebilir insan, evvet efendim bu eğitim sisteminde de yapabilir. yalnızca kendi haline bırakılması gerek. ilk yıl kazanmasın, ikinci veya üçüncü yıl gitsin. olmadı bıraksın bir daha başlasın. veya okumak istemezse, yapmak istediğini yapsın. ezbere şeyler bunlar, dershane tam bir ezbere durum. bir de eskiden özel dersten daha ucuza denk geldiği için mantıklı oluyordu, şimdi öyle de değil. ay herkes yapıyor sanırım doğrusu bu demek yerine herkes yapıyor da doğrusu bu mu acaba demek, durup bir düşünmek gerek.
19, 22, 24, 34 veya işte her neyse; geç kalınmış bir yaş yoktur. ömrün belirli bir sonu da yoktur. merak etmek, öğrenmek, bilmek her zaman yapılacak ve yapılması gereken bir şeydir.
konudan saptım. isteyen gitmeli, isteyen de kendi başına bir şeyler yapmalı.

eskiden de hayır , şu an da hayır. ben bütün eğitim hayatı boyunca dershanelere gönderilmiş bir çocuk olarak, hiç bir dershaneden katkı görmedim. gittiğim dershaneler iyi bilinen ve ücretleri ortalamanın üstünde olanlardı üstelik.

türkiye'de bütün eğitim kurumlarının içi hep boştu. okulda ki hoca ne ise, dershanedeki o. hepsi sadece parasını alıp, günü kurtarmaya bakıyor. oturup, kafasına vura vura çocuga ders öğreten hoca kalmadı. o hocaların devri babalarımızla bitti.

eğitim ailede başlar. çocuk ilkokuldan itibaren anne ve babanın gözetiminde iyi temel eğitimi alırsa, ortaokul ve lisede üstüne kendi kendisine katlayarak koyuyor zaten. başarılı çocuk için, şu dönemde o paraları vermeye gerek yok. çocuğumdan esirgediğim için mi? - tabi ki asla! dünyanın parasını verir, her yere gönderirim ama çocuga faydası olmayan bir sistemin içerisine çocugu tıkıp, hem motivasyonunu düşürerek( sıkılmasını sağlayarak) hem de geleceğine harcanacak potansiyel paranın büyük cogunluğunu kaybederek yol almanın mantıksız olduğunu düşünüyorum.


bu yüzden o maksimum paraları dershaneye vermektense, özel üniversite için / yurt dışı lisans eğitimi için kenarda tutmak daha mantıklı. bir tanıdığım söyledi, kardeşinin su an dershane ücreti 250 bin civarındaymış.. bu parayı sınavda puan yapabilme ihtimali için harcamaktansa, kenarda tutup, iyi bir özel üniversiteye yazdırmak için kullanmak daha mantıklı geliyor bana. çocuk kapasitesini bilip, kendisine uygun şekilde bir ders programı çıkardığında, istediği özel üniversiteyi baz puandan kazanabilir. zaten su an devlet üniversitelerinde eğitim bitti, herkes özellere yöneliyor. bu paranın doğru hamle dahilinde, eğitim dili ingilizce olan bir üniversiteye ödenmesi daha uygun olur.

bazı insanlar kendi kendine oturur en iyi dershaneden çok daha iyi şekilde çalışır. bazılarını ise süreyle, tekrarla, ısrarla zoraki çalıştırmak gerekir. kişiliğe göre değişen bir cevaptır dolayısıyla.

örneğin benim bir şeyi öğrenmem için her şeyden önce birinin bana mutlaka o konuyu sözel olarak anlatması gerekir. okuyarak öğrendiğim şeyler çabucak silinir zihnimden fakat birisi bir şeyi önceden sözel olarak anlatmışsa ve ben o konuda not tutmuşsam mutlaka onu öğrenirim. ne olursa olsun böyle. önce duymalıyım. ilkokulda bu durumdan dolayı çok sıkıntı çektim çünkü hiçbir zaman tahtayı yazmayı yetiştiremezdim. bunu ilk kez 4. sınıfta değişen ilkokul öğretmenim fark etti ve yazarak öğrenen bir arkadaşımla beni aynı sıraya oturtup notları ondan almamı sağladı. her tenefüs ondan notları alıp defterime geçiriyordum. kendime dair öğrendiğim en güzel şeylerden biriydi bu.

bunun tek bir cevabı yok. gidilmese de olur. eğer disiplinli bir öğrenciyseniz tabiki.

birer sene arayla hem dershane hem özel ders kafilesine katıldım. her şeyden önce öğrencinin performansı önemli.
öğrenciye vurduğunuzda tiz bir ses çıkıyorsa bu onun tembel teneke olduğuna dalalet edeceğinden (bkz: mesela ben) dolayı; dershaneye gitmiş, vay efenim gitmemiş çok fark etmiyor.

bu devirde üniversite okuyan veya dershaneye giden net gerizekalıdır çünkü üniversitelerden, dershanelerden, okullardan öğrenebileceğiniz her şeyi hatta çok daha fazlasını dünyanın en iyi üniversitelerin online kurslarından ve yapay zekayla çok daha kolay ve hızlı bir şekilde öğrenebiliyorsunuz. üniversitede 4 senede öğreneceğiniz şeyleri online kurslarla ve yapay zekayla maksimum 1 senede öğrenirsiniz.

www.edx.org/
www.coursera.org/
ocw.mit.edu/
pll.harvard.edu/catalog/free

çocuklarını dershaneye göndermek için ek iş yapanlar bile var. halbuki dershaneye vereceği parayı eve sınırsız internet bağlattırsa fazladan bile bilgi sahibi olur öğrenci.

hayır.

valla gittiğim dershanenin birincisi oldum ama dandik bir bölüm kazandım. (kendime göre tabi.. mezun insnaların meslek gruplarını küçük görmek gibi, algılanmasın diye bölümü yazmadım, sonuçta o zaman tercihlerim arasındaydı bu da ayrı bir konu, fikirler çok değişiyor zamanla ) neyse sebep, sınava girdiğim dönemde kafa gitmişti.. aklınız yerinde değilse, nereye giderseniz gidin ne çaba verirseniz verin olmaz o iş.bence isteyen insan gerekli temel eğitimi aldıysa ve şansına öğretmenleri iyiyse, dershaneye gitmeden de yapar. yeter ki manevi koşullar uygun olsun. ha ayrıca bence artık hiç birine gitmeseniz de olur. amaç iyi bir iş sahibi olmak, hayal ettiğin mesleği yapmaksa gitmeyin, çünkü artık herkes herşeyin uzmanı.

riskli sınavlar için üzerinizde yorgunluk ağurlık hissi varsa gidilmelidir.

fiyatları dudak uçuklatır o yüzden gerçekten eksik olduğunuz ve temelinizin iyi olmadığını düşündüğünüz ders(ler) için özel öğretmen daha iyi olabilir.

bence eşit ağırlık ogrencisiysen hiç gerek yok zaman kaybı al matematikten özel ders yeter eğer sayisalsan disiplin için gidilebilir yoksa ondan da özel ders al daha mantıklı dershane insanı çok yorar ayrıca orda ortam falan yapıcaksin hiç gerek yok

ben gittim ve faydasını gördüğümü düşünüyorum diye yanıtlamak istediğim sorunsaldır. yoksa evde çalışacağım yoktu zaten. *

hatta ilkokul 4'ten üniversiteye kadar çoğu sene dershaneye gittim.

şimdiki koşulları bilemediğimden genç arkadaşlara yardımcı olamayacağım lakin.

hayır. dünyanın en iyi üniversitelerinin online kursları, yapay zeka varken bu çağda dershaneye de üniversiteye giden de kafasızdır kusura bakmayın. ayrıca online kurslarla, yapay zekayla üniversitede 4 senede öğreneceğiniz şeyleri çok rahat 1 senede öğrenebilirsiniz.

konu eksiğiniz yoksa hiç gitmeyin.
konu eksiğiniz varsa ve kendiniz halledebiliyorsanız hiç gitmeyin.

mümkünse kendinize düzgün bir ders programı oluşturun onu takip edin ve asla şaşmayın.

dershane mi kaldı bilmiyorum ancak kesinlikle gidilmelidir. bizim zamanımızda kapanmıştı ancak bir şekilde eski dershane hocaları tarafından oluşturulan belediye tarafından desteklenen kurslara gitmiştim. senelerce dershaneciliğin verdiği pratik ile tek bir soru yazarak tüm konuyu size a'dan z'ye öğretir, soruya nasıl bir yaklaşımla çözüleceğini gösterir sizi pratikleştirirdi. çıkmış soruları öyle güzel analiz ederlerdi ki gtüm gtüm korktuğum belki haftalarca çalışmam ve soru çözmem gereken konuyla ilgili "bu sene bundan soru çıkmaz" diye rahatlıkla konuya giriş dahi yaptırmamıştı mesela ve gerçekten o konudan soru çıkmamıştı. çözemediği soruları pratikçe çözerler üzerine "bak ösym bu soruyu şu minivalde sorardı, çözümü de böyle olurdu" diyerek soruyu yeni bir soruyla da değiştirir çözerlerdi. bahsettiğim hocalar sayesinde iki sınavda da hatasız sonuçlar aldım.

ayrıca bu dönemde sosyalleşmenin motivasyon açısından büyük bir katkısı var.

dershaneye gidilmemeli. neden gidilmemeli çünkü orada şamata yapılabilecek bir ortam muhakkak kuruluyor. başta disiplinli bir şekilde başlıyorsun. ama ardından bir kafa dengi arkadaş buluyorsun ve artık dershane amacından uzaklaşmış oluyor maalesef diye cevaplayabileceğim bir tanımdır.