dilozof

dilara koçak'a ait youtube kanalı
youtube türkiyede bence 'anlaşılabilir felsefe' kategorisinde 'anlatılabilir felsefe' içerikleri üretmektedir. hedef kitlesinin liseliler veya uzaktan biraz ilgisi olan benim gibi yurttaşlar olduğunu düşünüyorum.
twitter profili de var dilara hanımın, sakın bulaşmayın videoları izleyiniz geçiniz efendim. bahsettiği yazarları ve kitapları alıp kendiniz okuyunuz.

aşığım bu kadına!

tüm videolarını bitirmişimdir, müthiş bir zeka. felsefe bölümünü okumaya başladığımdan beri daha bir ilgiyle izlediğim, anlatımıyla da dizi gibi takip ettiğim kanaldır.

her görüşten, her inançtan insanın izleyip farklı bir bakış açısı kazanabileceği, bilgi içerikli bir youtube kanalı. akıcı, güzel ve anlaşılabilir bir anlatım dili var.
kaliteli bir türkçe içeriği var. izlenir ve izlettirir.

diloloji mezunu kimse.

henüz çaylak olan, ileride yazar olarak sözlüğe değer katacağını düşündüğüm kamu entelektüeli hanımefendi.

intiharımı düşünürken tanıştığım hanımefendi. zihnimde nasıl kurtulacağım dünyadan diyorum, tatlı tatlı aristo'dan bahsediyor. elbette ki şu an yaşamımı ona borçlu değilim, beni/yaşamımı abartmaya gerek yok, ancak dilozof'u istediğiniz kadar abartabilirsiniz.

bu sözlükle beni tanıştıran kadın. felsefeye girişim de kendisiyle olmuştu. hiçbir tanıdığımdan bu kadar faydalanmamışımdır

kendisi ile mektup arkadaşı olmak isterdim.

(bkz: pelin dilara çolak)'a ait youtube kanalının ismi. bir süredir takip ediyorum. kendi tanımı ile " felsefeden sanata, bilimden kültür tarihine değin her şey hakkında çok meraklı bir genel kültür kanalı". anlattıkları ve anlatım tarzı, üslubu gerçekten çok hoş. dün yüklediği, "celal şengör anlatıyor: bilimde felsefe neden önemlidir?" isimli 1 saatlik bir videosu vardır. her dakikası harika. tabiri caizse, celal hoca yine döktürmüş. o video için ayrıca teşekkür ederim. herkese tavsiye ederim.

video linki

felsefeye nereden başlamalıyım sorusu aklınızı kurcalıyorsa dilara'ı izleyin. felsefe hiç bu kadar eğlenceli olmamıştı.

bir felsefe okuru olarak bana tekrar felsefeyi sevdiren kişidir. ülkemizde pek ilgilisi olmayan felsefenin, belki böyle kişiler tarafından daha iyi yerlere geleceğine inanlardanım. sözlükte yazmaya başlaması beni ayrıca mutlu eden haberdir.

yolu açık olsun. gerçek bilgiye değer veren ve aktaran insanlara ihtiyacımız olan bu günlerde umarım nice dilozoflar vardır.

kimsenin kimseye pek çekemediğini sezinlediğim üniversitelerin ayrı telden, bağımsızların ayrı kümeden ses çıkarttıkları ve benim gibi trendyoldan felsefeye atanmışlar için önemli işler yapan kişidir. diyelim ben bu okyanusta planktonum, kendisi balinaya yapışıp parazit beslenmeye geçmiştir. bir sınıflama ve disiplin yönü de olan felsefeyi raflara dizmiş ve tozlu da bırakmamıştır. arendt kamusal alanda bırakın kimlikleri dese de didem madak'ın da bir röportajında şikayetçi olduğu bir konu olarak, ilk çağdan günümüze erkekten geçilmeyen felsefe alanının bariton sesleri arasındaki kadın seslerinden biridir.

sevgili dilara, gördüm ki nezaket gösterip celal hocayı konuk almışsın. spinoza'nın cam ustalığını, dekart'ın düalitesini, evrimden güç alıp tanrı yokturu tekrarlayan bir papağanı da alabilirdin. her neyse başarılarının devamını dilerim. bir de arada dilin sürçebilir spiker değilsin, bir daha söylüyorum spiker değilsin.

felsefeyi sevdiren kişi nereden başlayacağım diyorsanız kesinlikle videolarınızı izlemelisiniz bilgileri o kadar güzel aktarıyor ki her izlediğinizde düşünceleriniz değişiyor. tanışalı henüz 4 ay falan olmuştur. o kadar değerli biri ki. her videosunu izledim her konuda çok başarılı. mükemmel bir kadın...

uzun zamandır youtube kanalını takıp ettiğim, kafa sözlük ile tanışmamı sağlayan, şu sıralar londra da takılan, bir zarif hanımefendidir kendileri.

felsefe alanında lisans ve yüksek lisans eğitimi almış (mimar sinan) ve şu sıralar doktora öğrencisi olan; felsefe ile ilgili harika youtube içerikleri olan entelektüel kadın. aynı zamanda sanat tarihi master eğitimi de vardır (istanbul üniversitesi).
şu sıralar eğitimi için londra'da bulunmaktadır.
onun dışında bir kanal daha önermek isterim: (bkz: diamond tema) din, tarih, felsefe hakkında güzel içerikler üretiyor.

bu entry girerken korktum çünkü buraya kadar herkes övüp övüp göklere çıkarmış. lakin ne yalan deyim beni felsefeden soğutan kişidir. hele ki o kitapları gaddarca katlaması veya düzgün bir şekilde koymaması videolarını izlerken sinir krizleri geçirmeme sebep olmuştur.

kendi egosunu tatmin etmek için kurduğu kanalda dünyayı kendi yaratmış gibi konuşan sıradan bir insan.

şeyi sevemiyorum; "şuvan büyük meselelerden konuşuyorum" tribini. çok itiyor beni bu. bahsettiği dev isimler bile bu kadar kasılmıyorlardı. felsefe severlerin büyük sorunu bu işte... o bilgiyi üreten şahsiyetlerden çok kasılıyorlar. o eserleri, fikirleri üreten, oturup çalışan adamlar siz kasıla kasıla etrafa poz kesin diye adamadılar ömürlerini bu işlere.

bikaç videosunu izledim ve kanalını engelledim. özgünlük problemi var. dev. dev bir özgünlük problemi. üretilmiş olanı sunmak önemli elbet ama bu bile derin bir yetkinlik ve esneklik gerektirir. kendisinde bu özelliklerin olduğunu düşünmüyorum. niyet iyi fakat birikim eksik. çok kurguluyor. çok. arkadaşlar çok bilen, yüksek şahsiyetler genelde farkında olmadan konuşmalarında dağılırlar; kant'tan bahsederken birden konu portakallara falan gelir. kökler zihinlerinde öyle sağlamdır ki dağılırlar. bütün bilgi açığa çıkmak ister. alıcıları o kadar gelişmiştir ki tek bir bilgi üzerinde duramazlar. olmaz. yapamazlar.

eğer bir sahteliği tespit etmek istiyorsanız; "güya" kaygısız olan konuşmalardaki sabitliğe odaklanın. eğer sabitlik varsa orada doğallık ve akış yoktur. doğal olduğunu, çok da kaygılı hareket etmediğini iddia eden biri; "ben var ya öyle bir zekaya sahibim ki" tribine girerken en azından biraz daha dikkatli olmalı. ve lütfen özgün olun. inanın kimse artık umursamıyor açıp iki saniyede zaten bulabileceği bilginin sizin tarafınızdan tekrar tekrar sunulmasını. emekmiş. emeği bırak da kant ansın. sen değil.