bugün geçmişte söylemiş olduğun bir yalanını yakaladım ama şu an tatilde olduğun için tadını kaçırmamak adına sana söylemeyeceğim. sen dönünce konuşuruz. o zamana kadar seni terk edip etmemeyi düşüneceğim, çünkü bir yalanını daha yakalarsam biter demiştim. bu konuyu konuşurkenki tavrını merak ediyorum, muhtemelen beni haksız çıkarmaya çalışacaksın. yine de bu seni sevmeme engel değil.
devamını gör...
nasıl da tüketmişim aşkın tüm imkânlarını sende. tüm olasılıkları harcamışım. tüm bilinmezliklerimi bilinir kılmış, tüm kapılarımı açmış, tüm kartlarımı açmış, yüreğimin yüzünü sana çevirmişim.

yapamayacağım ne varsa yapmışım, henüz yapmadıklarım için de talebin olmadığı hâlde, yapacağıma dair sana sözler vermişim. yetmemiş, her şeyimi vermişim.

bunu, nasıl olur da benim gibi bir adam için yapmayı kabul edebilirsin? cevabımı hep aynı vermişim. aşktan.

sana bir şey söyleyeyim mi? verdiğim tüm sözleri tutar, hayatının en ücra köşesinde seni sonsuza kadar beklerdim ben. ama tüm bunları ben yaptıktan sonra hak etmemeni, bunları yapmamı kabul etmemene tercih ederdim. sen kabul bile etmedin. benim, senin için bir şeyler yapmamı bile kabul etmedin. bu en ağırıydı.
devamını gör...
zaten okuyacak kimsem de yok.
devamını gör...
kapıda böyle belirsem ne yapabilirdin ki? hiçbir şey. o yüzden belirmedim ve bu yüzden de okumicaksın.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
sana önerdiğim hiçbir şarkıyı şu an dinlemiyorum. kötü olduklarından dolayı değil, içerisinde sen olduğundan.
devamını gör...
senin için üzülmüyorum. klişede yapmayacağım biz içinde üzülmüyorum. sadece senin gibi bir karakter yoksunu üzerinde tertemiz sevgimi kirlettim ben. üzüntüm buna. başka birine sana hissettiklerimi hissedemeyeceğimi de biliyorum. işte bundan dolayı üzülüyorum. hayatımın en saygıdeğer yerinde olacakken arkasından sövdüğüm bir f*h*şe olmayı sen seçtin.
devamını gör...
"cep telefonuma bakıyorum, senden hiçbir şey beklemiyorum, hiçbir şey dilemiyorum; ama cep telefonuma bakıyorum. belki cesur olursun ama korkaksın çok fena"
devamını gör...
ilk terk edişinde depresyonun dibindeydim, daha da dibe indim sayende. ikinci terk edişinde hayatımın en mutlu ve dönüm noktalarından birindeydim, mutluluğumu yaşayamadım. üçüncü terk edişin de doğum günümde oldu. sen benden nefret ediyor olabilir misin?
devamını gör...
o okumayacaksa niye yazıp kendimizi yoralım yahu.
devamını gör...
uyuyun. uyanın söylemek istediklerinizi söyleyin o şahısa. içinizi kevgire döndürene, ruhuna tüküren sözcüklerle ifade edin.
devamını gör...
son bir kez daha sevişebilirdik ama sen... gerçi gittiğin daha iyi oldu, gözüm açıldı. bir kişiye bağlanıp kalmak tam bir saflıkmış bunu anladım.
devamını gör...
düşünün ki o diye birisi zaten yok.
devamını gör...
oradasın, biliyorum. bu satırları okuyorsun.

şimdi bu satıra geçtin, kaşların çatıldı. kafan karıştı. kimle konuştuğumu, bu satırları kime yazdığımı anlamaya çalışıyorsun. ben bu satırları sana yazıyorum. ona, buna, şuna değil. sana yazıyorum. dünyanın her neresindesin bilmiyorum, hangi şehrin hangi sokağından okuyorsun bu yazdıklarımı bilmiyorum. bir otobüste misin, trende misin, saat orada kaç? bilmiyorum.. ekrana dökülen saçların ne renk inan bana tahmin edemiyorum. ve inan bana, bunların hiçbirinin önemi yok. saçlarının renginin, saçlarının olup olmamasının, nerede olduğunun, saatinin kaç olduğunun.

tek önemli olan sensin. bu satırları okuyor olman. tek önemli olan şimdi bu cümleye geçmiş olman. neler yaşadın, neleri atlattın, neler yaşayacaksın, neleri atlatmak zorunda kalacaksın bilmiyorum. tek bir bildiğim var, bu dünyada çıkmaz sokak yok. sonuna geldiğini düşündüğün her yolda, o yolun sonunda bir duvar da görsen adım attığında yıkılacak o duvar. belki mahvolmuş bir haldesin, belki pes ettin, belki çaresizsin, belki artık hiçbir şeyin iyi olacağına inanmıyorsun.

bu satıra geçti isen, hala umut var demektir. çünkü bu satırları okumaya devam ediyorsan bu satırlardan bir kurtuluş yolu, bir cevap arıyorsun demektir.
derin bir nefes al. bir nefes daha. ve bil ki, “vardır elbet bir çıkılacak yol.” yeter ki o yola adımını at. o telefonu eline al, kendini tuttuğun o mesajı at. aynanın karşısına geç, kendine bir bak. o kadar değerlisin ki kendinin kendine yazık etmesine izin verme, saçlarını tara. bir özür dile kendinden. kendine yaptığın haksızlıklar için, kendini soktuğun o çıkmaz sokak için, kendini suçladığın her an için özür dile kendinden. bu dünyadaki en önemli insan sensin. bu dünyadaki en değerli insan sensin. başkalarına verdiğin değerin yarısını bile kendine vermediysen eğer, şimdi bir kez daha özür dile kendinden. ve bir kez daha. unutma, herkes gittiğinde bile ruhun seninle kalacak..

senin en yakın arkadaşın, en daimi ailen sensin.

buradan
devamını gör...
ben biraz korkağım sana bazı şeyleri söyleyemiyorum, anlamandan da korkuyorum. bi tuhaf işte anlarsın ya...
devamını gör...
seni çok seviyorum, hep sevdim. yanında olabilsem seni asla yalnız bırakmazdım.
devamını gör...
öyle üzgünüm..

yine de söylemedim onlara senin beni üzdüğünü.. seni öyle hatırlasınlar istemedim. babam yüzüme bakıp da “noldu ….. şekerim?” diye sorduğunda da annem gözümün yaşını silerken yakaladığında da. yine de söylemedim onlara senin beni üzdüğünü.

oysa, öyle üzgünüm ki..
devamını gör...
beni sevmediğini unuttuğum zamanlar her şeyi, herkesi ardımda bırakıp yanına gelmek istiyorum.
devamını gör...
(bkz: yahudi duvar ustası ilvıs yorgo efendi)
devamını gör...
nolur git artık, derman kalmadı.
devamını gör...
en güzel bağımlılığım... yoksunluk ve kriz...
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"diyelim ki o bunu okumayacak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim