elmalı çocuk istismarı davası
başlık "supportgirl" tarafından 28.06.2021 22:12 tarihinde açılmıştır.
121.
yorumsuz gerçekten şerefsizliktir bu
devamını gör...
122.
biyolojik anne olan merve akman’a şöyle bir flood yazdırılmış avukatı tarafından. avukatlık da zor, baro seni şu olaya tayin ediyor, bi şeyler bulup belki uydurup tarafını savunmak zorundasın düşünsene. evlerden ırak.
yalnız ses kayıtlarının çanakkale’deki istismar davasına ait olduğu tespit edilmişti zaten, orada bahsi geçen ‘göksel abi’ ve ‘ben ebru’lu mektup bu davanın değil. kız çocuğunun ismi ebru değil zaten bu davadaki.
twitter bu tür yanlış bilgilerin aşırı hızlı yayılmasını sağlıyor ama bunun aksi asla yaşanmıyor, yani dünden beri o ses kaydı bu çocukların değil deniyor, kimsenin umruna değmedi. bilmiyorum galeyana mı gelmektir ya da hani etkileşimden mi vazgeçemiyorlar. çünkü ses kayıtlarını yayan tweetin altına çok kez yazıldı bu o değil diye, insanımız görmek mi istemiyor, ilgiyi mi dağıtmak istemiyor, çok kötü her şekliyle. insanların böyle bir konuda etkileşim peşine düşecek kadar küçülmemesini dilerim, başka yapabileceğim hiçbir şey yok.
yalnız ses kayıtlarının çanakkale’deki istismar davasına ait olduğu tespit edilmişti zaten, orada bahsi geçen ‘göksel abi’ ve ‘ben ebru’lu mektup bu davanın değil. kız çocuğunun ismi ebru değil zaten bu davadaki.
twitter bu tür yanlış bilgilerin aşırı hızlı yayılmasını sağlıyor ama bunun aksi asla yaşanmıyor, yani dünden beri o ses kaydı bu çocukların değil deniyor, kimsenin umruna değmedi. bilmiyorum galeyana mı gelmektir ya da hani etkileşimden mi vazgeçemiyorlar. çünkü ses kayıtlarını yayan tweetin altına çok kez yazıldı bu o değil diye, insanımız görmek mi istemiyor, ilgiyi mi dağıtmak istemiyor, çok kötü her şekliyle. insanların böyle bir konuda etkileşim peşine düşecek kadar küçülmemesini dilerim, başka yapabileceğim hiçbir şey yok.
devamını gör...
123.
dünden beri farklı başlıklara yazılan ve görüş olarak katıldığım “çocukların koruma altına alınması” meselesi biraz düşündürücüdür. aile bakanlığı denen köhnemiş kurum mu çocukları koruyacak? evimde su istemeyen kaktüsü bile bunlara emanet etmem! akp’yi yalaya yuta altına koltuk çekmiş, ancak beyin ölümü çoktan gerçekleşmiş bakan mı koruyacak? 23 nisan günü gördük bunların son kullanma tarihi geçmiş düşüncelerini.
çocukları sivil toplum kuruluşları koruma altına almalıdır. gerçi biz ne zaman örgütlü toplum desek, “solcu, terörist, vatan haini” ilan ediliyoruz ama önemli değil alıştık. örgüt lafından o kadar korkuyorsunuz ki, zaten az çalışan beyniniz duruyor. eğer bir örgütten korkacaksanız, bu ülkeyi yöneten çete örgütünden korkun. sivil toplum örgütleri, aynı zamanda bir denetleme mekanizmasıdır ve ihtiyaçtır.
burada suçu top yekün adalet sistemine atmak yerine bu ülkenin yönetim anlayışında olan sorunu görmek ve onu değiştirmek gereklidir. adalet sistemi, aile bakanlığı, külliyesi, fonksiyonsuz meclisi yani olay bir yönetilme meselesidir. bunu da sözüm ona “halk” belirliyor. en önemli insani görevi “çocukları korumayı” bile beceremeyen bir halk, bu anlayışı değiştirebilir mi? benim pek umudum yok.
sosyal medyalardan ve interaktif sözlüklerden yazarak, vicdanı rahatlatmakta bir o kadar yapay geliyor. sizce son yaşanan rezalet, bu olay mı olacak? bu zihniyet değişmedikçe, bizler daha çok yazarız.
çocukları sivil toplum kuruluşları koruma altına almalıdır. gerçi biz ne zaman örgütlü toplum desek, “solcu, terörist, vatan haini” ilan ediliyoruz ama önemli değil alıştık. örgüt lafından o kadar korkuyorsunuz ki, zaten az çalışan beyniniz duruyor. eğer bir örgütten korkacaksanız, bu ülkeyi yöneten çete örgütünden korkun. sivil toplum örgütleri, aynı zamanda bir denetleme mekanizmasıdır ve ihtiyaçtır.
burada suçu top yekün adalet sistemine atmak yerine bu ülkenin yönetim anlayışında olan sorunu görmek ve onu değiştirmek gereklidir. adalet sistemi, aile bakanlığı, külliyesi, fonksiyonsuz meclisi yani olay bir yönetilme meselesidir. bunu da sözüm ona “halk” belirliyor. en önemli insani görevi “çocukları korumayı” bile beceremeyen bir halk, bu anlayışı değiştirebilir mi? benim pek umudum yok.
sosyal medyalardan ve interaktif sözlüklerden yazarak, vicdanı rahatlatmakta bir o kadar yapay geliyor. sizce son yaşanan rezalet, bu olay mı olacak? bu zihniyet değişmedikçe, bizler daha çok yazarız.
devamını gör...
124.
dünyanın çivisinin çıktığını kanıtlayan onca olayın altına atılan imzadır.
yapılıyor, göz yumuluyor, cezalandırılmıyor. tüm bunlar da vicdan kavramını kaybettiğimizi ispatlıyor.
yapılıyor, göz yumuluyor, cezalandırılmıyor. tüm bunlar da vicdan kavramını kaybettiğimizi ispatlıyor.
devamını gör...
125.
yüzde 90 ihtimalle kamoyuna yansiyan halinin yanlış olduğu kesinlesti bu davanın. ama tabiki bizim sosyal medya silahşörleri olayın sıcaklığıyla suyun aktığı yöne doğru konumlanıp çok büyük ihtimalle bu olayda en günahsız olan iki kişiyi çarmıha gerdi.
internette gördüğü şeylere lap diye atlayıp inanmamak gerektiğini öğrenemedik malesef. ha şurda şu olmuş, bunun allah belasını versin kafasından çıksak artık.
internette gördüğü şeylere lap diye atlayıp inanmamak gerektiğini öğrenemedik malesef. ha şurda şu olmuş, bunun allah belasını versin kafasından çıksak artık.
devamını gör...
126.
medyanın her dediğine her yazdığına duygusal tepkilerle atlamamak gerektiğini öğretendir.
şimdi şu kaynakta bu davayla alakasız bir mektubu sanki bu davayla alakalıymış gibi sunanlara; çanakkale davasının mağdur çocuklarının el yazısıyla yazdığı bir metni üstelik çarpıtarak ortalığa saçanlara kim hesap soracak?
saadet öğretmen mi? o zaten bu mektubu paylaşan kişinin ta kendisi!! sosyal medyadakiler mi? e onlar da aynı mektubu sağda solda paylaşanların ta kendisi! başkalarının acıları, birilerinin sektörü haline geliyor ne yazık ki bu ülkede...adaleti trolleme sektörü hem de adalet arıyoruz maskesiyle. koruncuk vakfı'nın da şuradaki açıklamasında değindiği üzere
bu örnek, bugüne kadar değişik biçimlerine maruz kaldığımız çocuk istismarının istismarı niteliğindeki savunu ve medya faaliyetlerinin en vahimidir.
akıl tutulması ve lincin vardığı nokta da sanıklar hakkında "kemiklerini kırmaktan" açık açık bahsedenler. buradan
şimdi şu kaynakta bu davayla alakasız bir mektubu sanki bu davayla alakalıymış gibi sunanlara; çanakkale davasının mağdur çocuklarının el yazısıyla yazdığı bir metni üstelik çarpıtarak ortalığa saçanlara kim hesap soracak?
saadet öğretmen mi? o zaten bu mektubu paylaşan kişinin ta kendisi!! sosyal medyadakiler mi? e onlar da aynı mektubu sağda solda paylaşanların ta kendisi! başkalarının acıları, birilerinin sektörü haline geliyor ne yazık ki bu ülkede...adaleti trolleme sektörü hem de adalet arıyoruz maskesiyle. koruncuk vakfı'nın da şuradaki açıklamasında değindiği üzere
bu örnek, bugüne kadar değişik biçimlerine maruz kaldığımız çocuk istismarının istismarı niteliğindeki savunu ve medya faaliyetlerinin en vahimidir.
akıl tutulması ve lincin vardığı nokta da sanıklar hakkında "kemiklerini kırmaktan" açık açık bahsedenler. buradan
devamını gör...
127.
böyle olayları duydukça iyiki cehennem var diyorum.burda adalet yerini bulmasa bile orada cezalarını hakkıyla çekecekler.
devamını gör...
128.
unutturmayın !
devamını gör...
129.
muhafazakar kimliğiyle gurur duyan ve her türlü haltı yediği halde cumaları asla kaçırmayan, kaçıranları ise gavur ilan eden sadomazoşistlerin sırtını döndüğü skandaldır. millet olarak lanetlenmemize sebep olacak bir utançtır. vebali ise; ben bu ülkenin vatandaşıyım diyen herkesin boynunadır.
devamını gör...
130.
olay basit bir olay değildir! bu artık bir şeref, haysiyet, namus, ahlak, insanlık, onur meselesidir! tarafınızı seçin!
sansar vakfındaki çocuk tecavüzcülerini, “bir kereden bir şey olmaz” diyerek savunan, hayvana tecavüz edenleri serbest bırakan, kadın cinayetlerinde katilleri destekleyen akepeli çomarlar, sosyal medya aktrolleri, akepe yönetimi ve onların sülük yalakaları ile aynı tarafta mı bulunacaksınız yoksa bu zihniyetin karşısında mı duracaksınız?!
karar da sizin vicdan da.
sansar vakfındaki çocuk tecavüzcülerini, “bir kereden bir şey olmaz” diyerek savunan, hayvana tecavüz edenleri serbest bırakan, kadın cinayetlerinde katilleri destekleyen akepeli çomarlar, sosyal medya aktrolleri, akepe yönetimi ve onların sülük yalakaları ile aynı tarafta mı bulunacaksınız yoksa bu zihniyetin karşısında mı duracaksınız?!
karar da sizin vicdan da.
devamını gör...
131.
unutturmayacağımız kaç tane dava oldu sayamadım. onlardan birisidir...
devamını gör...
132.
yalan çıktı buda.
devamını gör...
133.
antalya'da 7 yaşındaki kız çocuğu g.e.g. ile 10 yaşındaki ağabeyi i.e.g.'ye cinsel istismarda bulundukları iddiasıyla tutuksuz yargılanan anne merve a. üvey baba rahmi a. ile suça sürüklenen 15 yaşındaki çocuk dayı s.c.g. hakkında mütalaa açıklandı. anne ve üvey babanın 70 yıldan, dayının da 30 yıldan az olmamak kaydıyla ayrı ayrı cezalandırılmalarına ve tutuklanmalarına karar verilmesini istedi. duruşma, 15 kasım'da görülecek.
buradan
devamını gör...
134.
artık yılan hikayesine dönmüş olan davadır. anne ile üvey babanın suçları delillerle ispatlanmış iken tutuksuz yargılanmaları saçmaydı. şimdi de savcı en ağır ceza ile yargılanmalarını istemiş. kardeşim tıkın işte bu şerefsizleri hapise daha neyi bekliyorsunuz ki? türkiye’de kadın olmak da çocuk olmak da zor gerçekten. yazıklar olsun.
devamını gör...
135.
bugün anne, üvey baba ve dayının beraat ettiği dava. biz sanıyorduk ki bir hukuk mücadelesi veriliyor. duruşmada avukatların şu atışmasına baksana konu çok başkaymış arkadaş. tamam lan en ünlü, en medyatik avukat sizsiniz tamam. twitter'da herkes sizi konuşur tamam. buradan
sanık avukatı ibrahim şimşek'in, mağdur g.e.g.'nin adli görüşme odası'nda ifadesini verdikten sonra çıkarken 'ben yalan söyledim' demesi üzerine araya giren şikayetçi gürhan g.'nin avukatı yusuf tuğbay öndet, g.e.g.'nin ifadelerinin meslektaşı tarafından çarpıtıldığını öne sürdü.
avukat öndet, "g.e.g., ifadesinde böyle bir cümle kullanmadı" deyince sanık vekili şimşek "savunmama müdahale etmeyin" dedi.
bunun üzerine avukat öndet, "sen de yalan beyanda bulunuyorsun. hep bunu yapıyorsun" karşılığını verdi.
bunun üzerine avukat ibrahim şimşek, "kes sesini lan. her duruşmada savunmamıza müdahale ediyorsun. başkanım, her duruşmada aynısını yapıyor" diyerek tepki gösterdi.
avukat yusuf tuğbay öndet de sanık avukatına dönerek "sen de hep ifadeleri çarpıtıyorsun. bana kes sesini diyemezsin. bunların tutanaklara geçmesini istiyorum" dedi. mahkeme başkanı da karşılıklı diyalogları tutaklara geçti.
sanık avukatı ibrahim şimşek'in, mağdur g.e.g.'nin adli görüşme odası'nda ifadesini verdikten sonra çıkarken 'ben yalan söyledim' demesi üzerine araya giren şikayetçi gürhan g.'nin avukatı yusuf tuğbay öndet, g.e.g.'nin ifadelerinin meslektaşı tarafından çarpıtıldığını öne sürdü.
avukat öndet, "g.e.g., ifadesinde böyle bir cümle kullanmadı" deyince sanık vekili şimşek "savunmama müdahale etmeyin" dedi.
bunun üzerine avukat öndet, "sen de yalan beyanda bulunuyorsun. hep bunu yapıyorsun" karşılığını verdi.
bunun üzerine avukat ibrahim şimşek, "kes sesini lan. her duruşmada savunmamıza müdahale ediyorsun. başkanım, her duruşmada aynısını yapıyor" diyerek tepki gösterdi.
avukat yusuf tuğbay öndet de sanık avukatına dönerek "sen de hep ifadeleri çarpıtıyorsun. bana kes sesini diyemezsin. bunların tutanaklara geçmesini istiyorum" dedi. mahkeme başkanı da karşılıklı diyalogları tutaklara geçti.
devamını gör...
136.
sanıklar hakkında beraat kararı çıkmış.
www.haberturk.com/son-dakik...
dava hakkında kesin bir şey söylemek güç, lakin suçlamalar kıskanç bir eski koca ve onun ailesinin intikamı olarak da yorumlanabilir. her ihtimale açık kapı bırakmak gerekiyor. çocukları doldurmak ve yalan söylemeye teşvik etmek imkansız değildir. ne demeli bilemiyorum. haber ilk ortaya çıktığında herkes astı kesti, şimdi çıkan karara bakınca bunca şey yalan mıymış yani diyor insan.
ekleme; ortalıkta dolaşan, servis edilen mektubun da başka bir davaya konu olmuş hadiseyle ilgili olduğu ortaya çıkmıştır.. elden ele dolaşan o mektubun bu dava ile en ufak bir ilgisi yokmuş meğerse... ve bir takım ses kayıtlarının da aynı şekilde.. hepimiz oyuna gelmişiz. gerçekten çok üzücü. aile adına da çocuklar adına da...
bu kötülüğe sebep olanların da mutlaka ceza almaları gerekiyor.
www.haberturk.com/son-dakik...
dava hakkında kesin bir şey söylemek güç, lakin suçlamalar kıskanç bir eski koca ve onun ailesinin intikamı olarak da yorumlanabilir. her ihtimale açık kapı bırakmak gerekiyor. çocukları doldurmak ve yalan söylemeye teşvik etmek imkansız değildir. ne demeli bilemiyorum. haber ilk ortaya çıktığında herkes astı kesti, şimdi çıkan karara bakınca bunca şey yalan mıymış yani diyor insan.
ekleme; ortalıkta dolaşan, servis edilen mektubun da başka bir davaya konu olmuş hadiseyle ilgili olduğu ortaya çıkmıştır.. elden ele dolaşan o mektubun bu dava ile en ufak bir ilgisi yokmuş meğerse... ve bir takım ses kayıtlarının da aynı şekilde.. hepimiz oyuna gelmişiz. gerçekten çok üzücü. aile adına da çocuklar adına da...
bu kötülüğe sebep olanların da mutlaka ceza almaları gerekiyor.
devamını gör...