erkeklerin giderek kadınsı olması

beni güdüklemeye çalışmadığı sürece , etek bile giyebilir. tabii malum yeri sarkmıyorsa.

çoğu videolarda bu tarz eğilim olduğunu gözlemliyorum. marjinal olmak için mi? dikkat çekmek için mi? gerçekten bu şekilde mi hissettiğiniz için mi? ayırt etmek çok güç.

şu an dünyada böyle bir gündem var. dünya derken batıyı kastediyorum, gündemleri onlar belirliyor.

#43415 bu tanımdan da gördüğüm üzere kadınların da erkeklerin de yaptıkları ile bir türlü mutlu edemediği yazarımızın ve moderatörümüzün, katılmadığım tespiti.

zamanla cinsiyet ayrımı da ortadan kalkacak kanısındayım. trans olmayan kim kalacak acep merakla beklemekteyim.

kişinin kendi tercihi neden ikinci şahısları ilgilendiriyor, ister dar pantolon giyer, isterse küpe takar veya saçını boyatır sizene. artık bırakın insanların özel hayatına burnunuzu sokmayı, sürekli aynı şeyleri yapıp duruyorsunuz. bu neden kapanmış, şu kız niye kısa etek giydi, şu adam niye böyle yürüyor, ne biçim erkek, nasıl konuşuyor saymakla bitmez. insanları tanımadan sadece dış görünüşüne göre yargılamayı bırakın artık, yeter artık.

yok öyle bir şey. yanlış bilgi o.

kıyafetlerin, aksesuarların, bakımların cinsiyeti olmadığını düşünüyorum. tabiki bu erkekler etek giysin dediğim anlamına gelmiyor veya dar pantolonu yakıştırdığımı da söylemiyorum söylediğim şey bunların beni ilgilendir(e)mediği. belki hoş bulmuyorum ya da buluyorum ama o insanın benliği ve istediği şekle sokabilir kendini. keşke hepimiz önceliğimize "kadın olmak" veya "erkek olmak" tan öte insan olmayı koyabilsek. kimin ne giydiği, ne taktığı neden beni ilgilendirsin ki? kişi kendini mutlu hissettiği şekilde yaşayıp gitsin benim haklarıma dokunmadan işte.
bazen de aksine erkek kişisinin maskulenliğini ve kadının feminenliğini kırmak çok çekici olabiliyor. ne adamlar gördüm toxic maskulen kuralları yerle bir edip erkeksiliğinden zerre kaybetmeyen. ya da kadınlar, üzerinde sadece kadınlara atfedilmiş tek kıyafet yokken mükemmel görünen. biraz da ayarı tutturabilmek etkiliyor. ya aşırı görünüyor ya mükemmel ama sonuçta bunlar kişiyi ilgilendiriyor. her şeyi "cinsiyetler için" düşünmek yerine "insanlar için" olduğunu düşündüğünüzde normal gelebiliyor aslında.

var böyle bir şey dediğimdir. 30 yıllık erkeğim trendyol'dan göbeği açık erkek kıyafetleri bakmaya başladım. ben giyerim giymesine de toplum buna hazır mı? kimsenin lafına göre hareket eden biri değilim ama konu komşu ne der korkusundan gömleğimin bir kaç düğmesini çözüp döş dekoltesi bile veremiyorum. 25'imden sonra da kadınlar gibi bacak bacak üstüne atmaya başladım. eskiden üstteki dizim yere 180 derece paralel olacak şekilde bacak bacak üstüne atıyordum, şimdi ise iki bacak da sekiz oluyor. türkçeme de oldum olası dikkat etmişimdir. çünkü annem bu konuda çok duyarlıydı. son altı aydır cümle sonlarını 'ayol' ile bitirmeye başladım.

tercihlerde yönlendirilebilir.bir anda tüm erkekler makyaj yapmaya daracık giyinmeye farklı takılar takmaya başladıysa bu kendi tercihleri değildir.özendirildiği hayatı yaşamaya çalışmasıdır. ünlü kore grupları, kerim can durmaz gibi ünlüler, netflix dizileri, dergiler, instagram da ilgi alanının dışında olsa bile çıkan görseller, yönlendirme araçlarının bazılarıdır.
herkes istediği gibi yaşasın hiç sorun değil, bana ne!!
ama böyle bir gerçekte var.

yapmayın beyler size de tecavüz eder öldürürler hemcinsleriniz denilesi başlıktır.

bakıyorum, benim böyle şeyleri düşünüp başkasının hayatına müdahale edecek, etmeyi düşünecek, hatta kimi zaman düşünecek zamanım yok.

biri "bundan sana ne?" diyor, diğeri " bu gerçeği yok sayamazsın".

bende bir tane beden, bir beyin ve inanıyorsanız bir ruh var. bunlardan sadece ama sadece ben sorumluyum. başkası için de değiştiremem, çünkü ölene kadar benimle kalacak tek kişi yine benim. o nedenle "sana ne?".

sende de bir tane beden, beyin, inanıyorsan ruh var. senin de kendinle uğraşman, kendini geliştirmen gerek, ancak yok kaşını alıyormuş, yok daracık kot giyiyormuş. sana ne? diyeceğim, bu sefer de "aynı toplumda yaşıyoruz" falan zırvası.

sabaha kadar tartışabilirim de, kendimi aktaramayacağımdan değil, karşı tarafın anlamayacağından tartışmak, vakit kaybetmek istemiyorum. neden, çünkü sınırlı zamana sahip bir vücuda, benliğe sahibim ve kendi önceliklerime göre kullanmak istiyorum bu zamanı.

kısaca: sana ne? sana zararı var mı? yaşamını etkiliyor mu? o zaman?

ama aynı toplumda yaşıyoruz, toplumsal bilmem ne: sana zararı var mı? yaşantını etkiliyor mu? sana ne?

uzunca anlatamayacağım. 30 sene insanın göremediği şeyi göstermekle zamanımı çarçur edemeyeceğim. neydi o, köpeklerle yarışmayı reddeden bir çita vardı. öyle bir şey vardı.

bir kalıba sıkışmak zorunda kalmadığını fark edip, kadın ve erkek cinsiyetlerine atfedilen eylem, davranış ve kıyafetlerin tek cinsiyete ait olmak mecburiyetinde olmadığının farkına varmıştır. yine de bu durum, cinsiyetler arasındaki ayrımları kaldırmak için bir yönlendirme taşımadığı anlamına gelmiyor. yıllar önce kadınları da sigara tüketiminin bir parçası yapabilmek için eşitlikten dem vuruldu. bence bu cinsiyet ayrımlarının flulaştırılması da benzer görünüyor.

kadınsı olmak değil, ılıması veya ılık süt kıvamına gelmesi. tayt kıvamında dapdar pantolon, saçında balyaj var aralar sarı ve esmer abi, elde marpuç ve tespih, ben ne diyeyim şimdi?

"bana ne" denilebilir. bana göre de değil, ama benim söz hakkım yok, kendimden sorumluyum galiba, öyle değil miydi?

kadınların giderek erkeksi olması durumundan iyidir.

garip şekilde özendirilen durum. umarım bu saçma gidişata biri son verir. kişisel tercihler kimseyi ilgilendirmemekle birlikte bir durum bu kadar çok desteklenip yüceltilme noktasına geliyorsa burada kişisel tercihten fazlası var gibi. her gördüğü barzo ve magandayı işte maskulen erkek diye örnek vermeye çalışan tiplere bakarsak bilinçli olarak feminenleştirme uygulandığını söylemek yanlış olmaz

olm win win lan?

erkeksin, erkekler daha çok kadınlaşıyor, madem bu toplum için ve kadınlar için itici, sana daha fazla olasılık sağlıyor - win.
kadınsın, erkekler daha çok kadınlaşıyor, ortamdaki senin "sorun yaratabileceğin" kavramıyla "seçilebilir" erkek sayısı azalıyor - win.

toplumsal olarak bakarsak bu adam, evet, kaşını almış dar paça takılıyor, evine girmiyor, bir şeyini çalmıyor, özgürlüğüne el-dil uzatmıyor, bundan ne zarar görüyorsun ki karşı çıkıyorsun?

ocaklardan öğrendikleri "empoze" kelimesini oraya buraya koyabilecek yazarları gün yüzüne çıkarmış başlık. ama abilerin kullandığı her kelimeyi kullanmak kotarmıyor dostum.

hayır, dil bile canlı bir yapı iken, yine canlı ve dinamik olan toplum değerleri kavramını korumak size görevlendirilmişse, bilelim. seksenleri oynatmayın yine.

neye gore kime gore denilecek olaydir.sonucta bunun belirleyicisi kisinin kendisidir

herkesin hayatına kimse karışamaz demek istediğim başlık. öncelikle, bu tabuların nereden geldiğini bile bilmiyoruz. erkek saç uzatamazmış, neden abi, niye. küpeyi kadın takarmış, tamam da niye. saçını boyatamazmış, arkadaşıyla kolkola giremezmiş, erkekler ağlamazmış. bunun gibi toplumsal baskılar yüzünden insanlarımız birbirini aşağılıyor, vuruyor, kırıyor, öldürüyor. biz de kadın gibi erkek, erkek gibi kadın diyerek onlardan olmadığımızı vurguluyoruz. tamam; sen ağlama, saçını uzatma, boyama, küpe takma, giyimini olabildiğince erkeksi kıl ama başkasına da karışma lan bi zahmet.