evrenin bir yazılım olma ihtimali

türkiye yazılım hatası o zaman .

kasmaya başladı zaten belli.

ṣu benim para fonksiyonunu biraz yükseltsek madem hacı? eline mi yapıṣır.

desteksizdir.
çocukça ama iyi bir benzetme. ben de öyle düşünüyordum eskiden.
yazılım evrenin yarattığı bir şey. yazılım insan mantığı ve matematik yordamı ile doğadan devrilmiş bir olgu. bir icat. bir keşif değil.
evren gerçek bir canlı. bizler ölüyüz. doğarken ölmüşüz. evrenin gıyabında varız, yoksa gerçekte yokuz. kendimiz ile eş değerde olanlar bize canlı olma deneyimini yaşatıyor. genelde hepimiz neden öldüğümüzü sorgularız. evren, tanrı, hayat, öteki dünya, cennet. mükemmel şeyler ve mükemmelliğin kendisi karşısında ölümlü olmamızın anlamı nedir?
evren gerçek. bir yazılımdan daha gerçek. iltifat ediyoruz evimize sadece.

ya tutmazsa....

bir nevi öyle, birileri yazıyor bizde oynuyoruz.

amin inşallah, hadi bir umut ne olur olsundu.
evrenin bir yazılım ekibince hunharca kafa yaparak kodladığı varsayımı

yoktur. kuran kurslarinda cocuklara tecavuz edilen , dunyanin dort bi yerinde cocuklarin kacirilip kole ve pedofili olarak kullanildigi yazilimin ta a. koyayim.

hapishane nasıl? biz de müebbet yemiş suçlularız, tek suçumuz da insan olmak.

fizik kuralları ile programlanmış bir evren olarak bakarsak mümkündür. aslında canlı ve cansız varlıkların tamamı bu kurallara tabidir.

(bkz: yalan dünya)

(bkz: çift yarık deneyi)

eğer öyle ise benim hayatın kodlarını yazan yazılımcı ile özel bir şey konuşabilir miyiz? bazı satırlardaki yanlış kodlar yüzünden benim hayatım bir miktar sıçılmış gibi gidiyor.
insan biraz satır satır taratır, yaptığı işe saygı duyar ya!

yazılımı soyut anlamda kullanırsak mümkün değil, lakin yasa, düzen ve kurallar açısından somut bir bir bakış açısıyla bakarsak mümkündür.

bilinen fizik kanunları ışığında, var olmayan ihtimal.
simülasyon argümanı

hangi renk hapı alıyoruz karar veremedim. kırmızıdan memnun kalan var ise yeşillendirsin.

yillar evvel (ama baya bir yillar evvel) ergen bir delikanliyken mandalina isine gitmistim küfe çekmeye. izmir'de kış geldi mi osuruk ve yumurta kokulu eski mercedes ve maraton gibi otobuslerle sabahin erken vakitlerinde mandalina yevmiyecileri çiğden islanacalarini bile bile işlerine giderler. eski kasalari yakip buz tutan ayaklarini canli tutmaya calisirlar.

neyse bu kadar hikayecilik yeter. yemek molasi verildi. erkekler bir yerde, kadinlar bir yerde yemek yiyoruz. kim ne getirdiyse ortaya koyuluyor. adamin biri iki parmagini çatal olarak kullanip peynire sapladi. hatta zapladı. peynirin yuregine hancer soktu a.k.

diyecegim şu ki bu dunya bir yazilimsa o yazilimi yapan dehanin aklina sokayim ben.

5000 yil sonra simulasyon ve hologram kavramlari o kadar cag disi olacak ve o kadar tas devri gibi gorunecez ki, lan bu insanlar bu kadar sacma sapan seylere mi inaniyordu diyecekler.

canlılık hala tanımlanmayı bekleyen bir fenomen ise hayatın hologramik tasarım olması olasıdır

şey, rica etsem fişi çeker misiniz?
bilgisayar çok ısındı, biraz kapatmak şart.

biz mesai bitimine denk geldik herhalde. benim kodu yazan arkadaş, biraz netlik ve kararlılık ekleseydin eline mi yapışırdı.