feminizmin erkek düşmanlığı olduğu gerçeği
başlık "kalender" tarafından 14.12.2020 20:32 tarihinde açılmıştır.
1.
bilinen bir gerçek vardır ki kızlar her ne kadar feminizmi erkek düşmanlığı olarak tanımlamasalar da feminizm üstü kapalı bir erkek karşıtlığıdır. erkek düşmanlığı deyince itiraz ediyorlar, kabullenmiyorlar. yani erkeklerden gelebilecek her bir şeye karşıt fikir oluşturmaktır.
mesela, bayan kelimesinin içinde "bay" ifadesi geçiyor diye bu kelimeden rahatsız olmaları gibi. fakat onlar bunu daha resmi olarak şöyle açıklıyorlar: "kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasını (eşitsizliğin ortadan kaldırılması) ve eşitliğin korunmasını sağlayan ideolojidir."
aslında her şey bu tanım gibi masum değil. feminizm, üzerinde yaşadığımız dünyada ki erkek hegemonyasına itiraz etmek için ortaya atılan ideolojik bir fikirdir. fakat kızlar bunu eşitliği korumak manasında kullanmaya çalışsalar da başaramıyorlar, aksine erkek düşmanlığı pardon erkek karşıtlığı olarak kullanıyorlar.
yani erkeklerle üstü kapalı gizli bir savaş içindeler.
mesela, bayan kelimesinin içinde "bay" ifadesi geçiyor diye bu kelimeden rahatsız olmaları gibi. fakat onlar bunu daha resmi olarak şöyle açıklıyorlar: "kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasını (eşitsizliğin ortadan kaldırılması) ve eşitliğin korunmasını sağlayan ideolojidir."
aslında her şey bu tanım gibi masum değil. feminizm, üzerinde yaşadığımız dünyada ki erkek hegemonyasına itiraz etmek için ortaya atılan ideolojik bir fikirdir. fakat kızlar bunu eşitliği korumak manasında kullanmaya çalışsalar da başaramıyorlar, aksine erkek düşmanlığı pardon erkek karşıtlığı olarak kullanıyorlar.
yani erkeklerle üstü kapalı gizli bir savaş içindeler.
devamını gör...
2.
yüksek sesle ve özellikle internet ortamında söylendiği takdirde beraberinde linç getirir.
devamını gör...
3.
feminizm, kadını merkez alarak cinsiyet eşitliğini savunur. maskülizm de tam tersi. yani ortada erkek düşmanlığı yok.
ha günümüzdeki, modern feminizm dersen; pozitif ayrımcılığın canavarı var.
ha günümüzdeki, modern feminizm dersen; pozitif ayrımcılığın canavarı var.
devamını gör...
4.
radikallesen feminizm tüm erkekleri ve erkekliğin kendisini seytanlastirdi. kadın olmamak en büyük günah ve suç artık. ne deseniz boş. cinsiyet ırkçılığı bu.
devamını gör...
5.
bugün türkiye'de feminist oluşumların merkezine oturmuş kürtçüler (bıyıklı zağros dağ ablaları) göz önüne alınırsa doğru olan önermedir. feminizm, emekçi kadınların eşit hak mücadelesidir. saçını maviye boyatıp, beyoğlu'nda ucuza üçlü saran haydar abi'nin dübürünü özgürlük maskesiyle kollayan pelinlerin, selinlerin mücadelesi değildir.
devamını gör...
6.
feminizmin erkek düşmanlığı olduğunu iddia etmek ahmaklıktan başka birşey değildir. başlığı açan kişi konuyla ilgili herhangi bir bilgisi olmadığını ne olduğunu bilmediği birşeyi bu kadar belli olamazdı.
devamını gör...
7.
feminizmin amacını ve aslında sadece 'kadın erkek eşitliğini savunan bir ideoloji' olduğunu anlayamamış kişilerin ortaya attığı saçma sapan bir beyan.
devamını gör...
8.
ismini hatırlamadığım bir mecmuada bu konu ile ilgili bir şeyler okumuştum. gerçi islam'a göre bu aktaracağım ifadeler yok hükmündedir.
yaradan ilk hz.adem'i balçıktan yaratır. yaradan, bilinenin aksine hz.adem'e eş olarak ilk lilith'i yaratır.yaratıcı lilith'ten hz.ademe secde, biat etmesini istediğinde, lilith karşı çıkar. kaynak bunun nedenini ikisinin de ham maddesinin toprak olduğu için lilith'in hz.adem'in üstünlüğü kabul etmediğini karşı çıktığını anlatır. araya es verelim. bundan mütevellit hz.havva'yı hz.adem'in kaburga kemiğinden yarattığı anlatılır.
tabi bu anlatılan miti islam'la bağdaştıramayız.
erkek düşmanlığından ziyade eşitlik için verilen başkaldırı diyelim.
yaradan ilk hz.adem'i balçıktan yaratır. yaradan, bilinenin aksine hz.adem'e eş olarak ilk lilith'i yaratır.yaratıcı lilith'ten hz.ademe secde, biat etmesini istediğinde, lilith karşı çıkar. kaynak bunun nedenini ikisinin de ham maddesinin toprak olduğu için lilith'in hz.adem'in üstünlüğü kabul etmediğini karşı çıktığını anlatır. araya es verelim. bundan mütevellit hz.havva'yı hz.adem'in kaburga kemiğinden yarattığı anlatılır.
tabi bu anlatılan miti islam'la bağdaştıramayız.
erkek düşmanlığından ziyade eşitlik için verilen başkaldırı diyelim.
devamını gör...
9.
kimya laboratuvarlarinda deney ve gözlem eşliğinde değerlendirilmedigi icin geçerliliği olmayan iddia.
argüman neydi? argüman emekti, argüman saygıydı...
ıddia sahibi kendi iddiasını savunamayıp, üç cümle ile "feminizmin erkek düşmanlığı" diye açtığı konuyu, "feminizm iyi tamam da kızlar hep yanlış yapıyor"a getirmiş.
velhasil feminizmi bilmesek bile yazanin saçmaladığını kendi metni içinde bir tutarlılık göstermemesinden anliyoruz zaten. yazar ya basit manada troll ya da düz bir erkek. ıki durumda da ele gelen bir şey yok.
argüman neydi? argüman emekti, argüman saygıydı...
ıddia sahibi kendi iddiasını savunamayıp, üç cümle ile "feminizmin erkek düşmanlığı" diye açtığı konuyu, "feminizm iyi tamam da kızlar hep yanlış yapıyor"a getirmiş.
velhasil feminizmi bilmesek bile yazanin saçmaladığını kendi metni içinde bir tutarlılık göstermemesinden anliyoruz zaten. yazar ya basit manada troll ya da düz bir erkek. ıki durumda da ele gelen bir şey yok.
devamını gör...
10.
bilmem bana düşman olan feminist görmedim henüz, ön yargılı birisinin tespitine benziyor.
devamını gör...
11.
özü: "cinsiyet eşitliği"dir.
"hareket etmeyenler, zincirlerin ne kadar ağır olduğunu bilemezler.”
"kadınların, kendi kendilerini, tüm yeteneklerini (cinsel, duygusal, ahlaki, siyasi ve düşünsel alanlardaki) geliştirme hakkına sahip insanlar olarak algılamaları, erkeklerin geleneksel olarak onlara kabul ettiregeldikleri sınırlamaları reddetmeleri, yüzyıllar boyunca örflerin, yasaların, dinlerin, erkeklerce geliştirilen felsefelerin etkisiyle kendilerini hep eş, anne ve gündelik ihtiyaçları karşılayan üretici rolünde görmeye koşullandırılan, dolayısıyla bir türlü özgür ve yaratıcı bireyler olarak algılayamayan kadınlar açısından büyük bir devrim sayılır.
kuşkusuz bu, kadınların eş ve anne olmayı yadsıyacakları anlamına gelmez; ama, onlara benimsetilen "kadınlık" imgeleri nedeniyle başka rolleri reddedip, salt bunlarla yetinmelerinin yanlışlığını gösterir." andree michel
"hareket etmeyenler, zincirlerin ne kadar ağır olduğunu bilemezler.”
"kadınların, kendi kendilerini, tüm yeteneklerini (cinsel, duygusal, ahlaki, siyasi ve düşünsel alanlardaki) geliştirme hakkına sahip insanlar olarak algılamaları, erkeklerin geleneksel olarak onlara kabul ettiregeldikleri sınırlamaları reddetmeleri, yüzyıllar boyunca örflerin, yasaların, dinlerin, erkeklerce geliştirilen felsefelerin etkisiyle kendilerini hep eş, anne ve gündelik ihtiyaçları karşılayan üretici rolünde görmeye koşullandırılan, dolayısıyla bir türlü özgür ve yaratıcı bireyler olarak algılayamayan kadınlar açısından büyük bir devrim sayılır.
kuşkusuz bu, kadınların eş ve anne olmayı yadsıyacakları anlamına gelmez; ama, onlara benimsetilen "kadınlık" imgeleri nedeniyle başka rolleri reddedip, salt bunlarla yetinmelerinin yanlışlığını gösterir." andree michel
devamını gör...
12.
çokmyanlış bir algı. fiziksel değil kanuni ve sosyal eşitliği savunur feminizm. bunu yanlış anlatanlar yüzünden böyle bir algı oluştu.
devamını gör...
13.
eşitliği düşmanlık olarak algılayanların açtığı başlık. hayatın her alanında hüküm süren eşitsizliği de 'normal' olarak kabul ediyorlar.
devamını gör...
14.
kadın ve erkeğin eşit haklara sahip olmasını hazmedemeyen, istemeyen ve karşı çıkanların sahip olduğu , içinde olduğu bir gerçeklik. neden kadın ve erkeğin eşit haklara sahip olmasını istemesinler sorusunun cevabı eşitsizliğin işlerine gelmesindendir.
devamını gör...
15.
16.
bizdeki sorun şu ki; feminist olduğunu söyleyen (üç beş hadi bin kişi olsun) kişilerden yola çıkarak feminizm ideolojisiyle alakalı tüme varmak. aynı şey islamcılık konusunda da mevcut. ideolojiyi değerlendirmek istiyorsak ideolojiyi değerlendirmeliyiz. her insanın inandığı benimsediği görüşler kendi zihninde oluşmakta ve kabul görmektedir. dolayısıyla standardizasyondan bahsedemeyiz, bahsetmemeliyiz.
devamını gör...
17.
sözlüğe dair umut etmek yavaş yavaş optimistik bir bakışa dönüşmeye başladı. ama hatayı kendimde görüyorum; ne bekliyordum ki? sahiden aklı başında insanların yazar olacağını mı düşündüm?
kurucular ne kadar vizyonlu olursa olsun en nihayetinde yazar alımı açık. o yüzden benjaminde de suç bulmuyorum. artık insanlar kalitesiz adamcağız ne yapsın? ya da iko vs. zorla klavyeleri ele geçirip doğru düzgün entryler girecek halleri yok. artık kalitesizlik moda olan şey, post-truth’u dibine kadar yaşıyoruz. burası da çöplük olmaya mahkum, üzücü.
kurucular ne kadar vizyonlu olursa olsun en nihayetinde yazar alımı açık. o yüzden benjaminde de suç bulmuyorum. artık insanlar kalitesiz adamcağız ne yapsın? ya da iko vs. zorla klavyeleri ele geçirip doğru düzgün entryler girecek halleri yok. artık kalitesizlik moda olan şey, post-truth’u dibine kadar yaşıyoruz. burası da çöplük olmaya mahkum, üzücü.
devamını gör...
18.
ülkemizde bulunan siyasi iklim ve kutuplaşmayı düşündüğümüzde bu algının oluşmasını normal görüyorum. erkek düşmanı feminist yoktur da demiyorum ama feminizm erkek düşmanlığı değildir.
feminizme illa bir düşman bulacaksak o da erkek egemen bakış açısıdır.
ayrıca erkek egemen dil sadece erkekler değil kadınlar tarafından da bir sopa olarak kullanılabiliyor. oğlunun erki üzerinden gelinine üstünlük sağlayan bir anne gibi. (bkz: ataerkil pazarlık)
feminizme illa bir düşman bulacaksak o da erkek egemen bakış açısıdır.
ayrıca erkek egemen dil sadece erkekler değil kadınlar tarafından da bir sopa olarak kullanılabiliyor. oğlunun erki üzerinden gelinine üstünlük sağlayan bir anne gibi. (bkz: ataerkil pazarlık)
devamını gör...
19.
feminizm en temelinde, tür adaletsizliğini sosyal kültürel ve ekonomik açıdan ortadan kaldırmayı amaçlayan bir ideolojidir.
hakkındaki tanımları ya da tarihini her yerde bulabilirsiniz. anlaması da kolaydır.
feminizmin karşı durduğu şey bir tür değil bir türün egemenliğidir. ama sarsılan/sarsılma tehdidiyle karşılaşan her iktidar öğesi gibi türde iktidarını kaybetmemek için ya kavramın dolaylı olarak içeriğini saptıracak ya da saldırganlaşacaktır. elbette bu kadar uzun bir süre sahip olduğu iktidarsal artıları elinden alması korkusu da iktidar öğesine
içsel bir rahatsızlık verecektir.
feminizmle ilgili kurulan bazı cümlelerin beyan edilen kimi fikirlerin, kafasında sarığıyla ‘feminizm sapıklıktır’ diyen adamdan pek bir farkı yok. semavi dinler zaten bunu havva’nın elmayı yemesiyle başlayan bir alt düşmanlıkla, kadını kontrol altında tutmayı, ikircikli saçmalıkları aşılayarak yapar. ama adem’in karar verme yetisi nerdeydi diye sormazlar.
içine sığındığınız postmodernizm kisvesi altında vuku bulan kavram saptırması cehaletin ve iktidar şımarıklığının süslü cümlelerle örtülme çabasından başka bir şey değil.
yine de bunda aktivizmin popülerleşmesiyle beraber çeşitli sosyal medya araçlarıyla belirli fikirlerin amiyane tabiriyle ekmeğini yeme utanmazlığı gösteren güruhun/erkek çok eşli olabilirse kadın da olabilirci gibi gerçek anlamından kopuk saptırmalarının etkisini de es geçemiyorum maalesef ki.
kaldı ki yine feminizmi ya biz zaten fiziksel olarak sizden daha güçlüyüzlü başka sığ bir bakış açısıyla değerlendirmekte cehaletin başka bir yüzü.
cinsiyet temelli eşitsizlikler, kurumsal ve kültürel olduğu kadar içinize işleyen gelenekçi katranın turnusoludur.
eşitsizliği kılıf uydurarak kutsamakta bu gelenekçi karanlığın farklı bir yüzüdür.
hakkındaki tanımları ya da tarihini her yerde bulabilirsiniz. anlaması da kolaydır.
feminizmin karşı durduğu şey bir tür değil bir türün egemenliğidir. ama sarsılan/sarsılma tehdidiyle karşılaşan her iktidar öğesi gibi türde iktidarını kaybetmemek için ya kavramın dolaylı olarak içeriğini saptıracak ya da saldırganlaşacaktır. elbette bu kadar uzun bir süre sahip olduğu iktidarsal artıları elinden alması korkusu da iktidar öğesine
içsel bir rahatsızlık verecektir.
feminizmle ilgili kurulan bazı cümlelerin beyan edilen kimi fikirlerin, kafasında sarığıyla ‘feminizm sapıklıktır’ diyen adamdan pek bir farkı yok. semavi dinler zaten bunu havva’nın elmayı yemesiyle başlayan bir alt düşmanlıkla, kadını kontrol altında tutmayı, ikircikli saçmalıkları aşılayarak yapar. ama adem’in karar verme yetisi nerdeydi diye sormazlar.
içine sığındığınız postmodernizm kisvesi altında vuku bulan kavram saptırması cehaletin ve iktidar şımarıklığının süslü cümlelerle örtülme çabasından başka bir şey değil.
yine de bunda aktivizmin popülerleşmesiyle beraber çeşitli sosyal medya araçlarıyla belirli fikirlerin amiyane tabiriyle ekmeğini yeme utanmazlığı gösteren güruhun/erkek çok eşli olabilirse kadın da olabilirci gibi gerçek anlamından kopuk saptırmalarının etkisini de es geçemiyorum maalesef ki.
kaldı ki yine feminizmi ya biz zaten fiziksel olarak sizden daha güçlüyüzlü başka sığ bir bakış açısıyla değerlendirmekte cehaletin başka bir yüzü.
cinsiyet temelli eşitsizlikler, kurumsal ve kültürel olduğu kadar içinize işleyen gelenekçi katranın turnusoludur.
eşitsizliği kılıf uydurarak kutsamakta bu gelenekçi karanlığın farklı bir yüzüdür.
devamını gör...
20.
feminizm, toplumumuzca kanıksanan erkek düşmanlığı düşüncesinin aksine, cinsiyet eşitsizliğini gündeme getirmek için ön planda tutulan bir akımdır( ne kadar cahil insanla çevrili olduğumuz başlıktan da anlaşıldığı üzere). sadece kadınları değil, erkekleri de yakından ilgilendirir. feminizmin derdi, erkekler değil; ataerkil yapılar ve söylemlerdir. feminizm, ezme ve ezilme ilişkisi olan ataerkil düzene karşı mücadele eder. kadının siyasal, toplumsal ve ekonomik açıdan erkekle eşit olması gerektiğini savunur. feminist olmanın yalnız yaşamak, lezbiyen olmak, erkeklerden nefret etmek gibi koşulları yoktur. çünkü feminizm, adalet arayışıdır. gerçek feminist, bir kadın şiddet gördüğünde susmuyorsa, aynısını erkek için de yapar. örnek olarak ülkemizde çiftler boşandıktan sonra kadının nafaka ödeme şartı bulunmuyorken erkekler için aynı şey geçerli değil, gerçek bir feminist buna da karşı çıkan kişidir.
devamını gör...