feminizmin erkek düşmanlığı olduğu gerçeği

kanımca bunun erkek düşmanlığı olarak algilanmasinin sebebi erkek egemen bir toplumda yaşıyor oluşumuz.
tam tersi olduğunu düşünelim
kadınların gece özgürce tecavüze uğramadan gezebildiğini , istediğini istediği yerde öldürülme tehlikesi olmadan giyebildiğini , sevgilsi -eşiyle ayrıldığında hâlâ tacize uğramadığını ve ölmekten korkmadığını
ve erkeklerin de toplumun dayattığı tüm bu psikolojik şiddetlere katlanıp elinin hamuruyla kadının işine karışmadığını ,eşi de kendi de çalıştığı halde tüm ev işlerinin onun göreviymiş gibi düşünülmesi , kadındır yapar , kadındır elinin kiri denip erkeklerde aynısı olduğunda pe***** muamelesi gordugunu

böyle bir durumda feminizm kadın düşmanlığı olarak algılanırdı yine tüm bunlara sebep olan lanet olası toplum tarafından .
hiçbir senaryoda feminizmi anlamayan geri kafalı sığ insanlar için bir kez daha söylüyorum .
feminizm kadın ve erkeğin eşit haklara sahip olmayı savunur , erkek düşmanlığını değil .

feminizm (tdk): toplumda kadının haklarını çoğaltma, erkeğinkiler düzeyine çıkarma, eşitlik sağlama amacını güden düşünce akımı.

kendini feminist olarak tanımlayıp erkek düşmanı olan kişilerin yaptığını feminizm zanneden yazar beyanı.

bir müslümanın yaptıkları yüzünden islamı kötü sanmak, bir ispanyol'un yaptıkları yüzünden tüm ispanyolları ve ispanyol olmayı kötü sanmak, ailedeki bir kişinin yaptıkları yüzünden ailenin tamamının kötü olduğunu sanmak ile erkek düşmanlığı yapan feministler(!) yüzünden feminizmin erkek düşmanlığı olduğunu sanmak arasında hiçbir fark yoktur. aynı derecede saçmalardır.

tanım: feminizm hakkında bilgisi olmayan yazarın açtığı başlık.

evet her şey bu tanım gibi masum değil. bu tanımı yazarken bile bir kadın katledildi. 2021'in 10. günündeyiz ve 6 kadın katledildi. kaynak bu kadınların tek suçu ayrılmak istemek, boşanmak gibi herkesin hakkı olan şeylerdi. katledilen kadınların hakkını savunmak için bir araya gelen feminist kadınlar; erkeklere değil, katillerine düşman. evet biz kadınlar savaş içindeyiz. kadınları ezen zihniyetlerle, eşlerini hizmetçi gibi kullanan ve katleden erkeklerle savaş içindeyiz!

ayrıca bayan bir hitap sözcüğüdür. kadın ise cinsiyeti belirtir. #49866 tanımdan kadın ve bayan arasındaki farkı okuyabilirsiniz.

feminizm kelime kökeni olarak sadece kadın hakları olarak düşünülse de ideolojik olarak kadın - erkek eşitliğini savunur.
örneğin; annenin doğum izni hakkı var ama babanın böyle bir hakkı yok. son zamanlarda bazı kurumlar babalar için de bu hakkı tanımaya başladı ancak yaygın değil.

--- kadının fenni ---

feminizm erkek düşmanlığı değildir. feminizm cadalozluk, şirretlik, edepsizlik değildir. bu algı bilerek yaratılıyor ki söylenenler, söylenecekler değersizleştirilsin ve daha baştan dinlenmesi engellensin. feminizm, fransızca kökenli bir kelime olmakla birlikte türk dil kurumu'nun tanımına göre, ''toplumda kadının haklarını çoğaltma, erkeğinkiler düzeyine çıkarma, eşitlik sağlama amacını güden düşünce akımı, kadın hareketidir.''

"kadın ile erkek eşittir" savını kadın ile erkek arasındaki doğadan ileri gelen farklılıklarla çürütmeye çalışmak amaçlı bir saptırma. belki de söylemek istediğimiz "kadın ile erkek farklıdır" dır. buna kimse itiraz edemez herhalde. çünkü farklıyız. ve zaten, kadın ile erkeğin eşit haklara sahip olması için aynı olması gerekmez. kadın ile erkeğin doğal farklılıkları erkeğin üstün görülmesini de sağlamaz.

ben aslında bir erkeğin çıkıp, "istemiyorum kardeşim evin direği olmayı!" diye isyan edeceği günü bekliyorum. bir erkeğin çıkıp, "ağlarım lan ağlarım!" diye haykıracağı günü bekliyorum. bir erkeğin çıkıp bir kadına, "ben de kendimi güçsüz hissediyorum, beni koru." diyeceği günü bekliyorum. erkeklerin bunları hissettiğinden eminim. belki benim henüz bilmediğim yerlerde, tanımadığım insanlar bunları dile de getiriyordur, ama ben erkeklerin de gerçek bir insan gibi duygularını dile getirebildikleri bir yerde yaşamak istiyorum.

bu yüzden benim hiçbir zaman birebir erkeklere düşmanlığım olmadı. benim düşmanlığım hep onların beynini zehirleyen sisteme oldu. çünkü erkekler de kız çocukları gibi pek çok dayatmaya maruz kalıp saçma basmakalıplarla büyütüldüler.

sonuçta erkekleri anlamak çok da zor bir şey değil. ama erkeklerin bizi anlaması gerçekten zor. düşünsenize hiçbir erkek "sevişti" diye öldürülmüyor.

siz kendinize ister feminist deyin ister, başka bir şey, gelin kadınlık davasında birleşelim!

--- kadının fenni ---

feminizmin günümüzde çok yanlış algılandığını ve yanlış kişiler tarafından temsil edildiğini düşünüyorum, öncelikle feminizm kadınların toplumda erkeklerle eşit haklara sahip olması gerektiğini savunur. yok efendim erkekler dünyanın en işe yaramaz varlıklarıdır, hepsi bizlerin düşmanı gibi düşünceler başlı başlına feminizmle çelişir.

ve bunu iddia edenlerin büyük bir kısmının mizojinist olduğu gerçeği... (ayna)

her akımın içinde ayrılıklar vardır, olmaması mümkün değildir. bugün feminizmin tarihçesine baktığınızda feminist hareketin en ön sıralarında yer alıp istediği ekonomik özgürlüğe kavuşunca hareketten ayrılanı da görebilirsiniz (özellikle ikinci dalgada), kendi ideolojisini kurama dahil edeni de, hatta bazı pop feministlerin lezbiyen ilişkiye kendilerini 'zorladıklarını' bile görebilirsiniz fakat bunlar genelde azınlıktır, birer dönemdir ve devam etmesi durumunda, destekçi toplaması durumunda zaten kuramın içinde bir alt tür olarak ayrılır:

(bkz: bireyci feminizm)
(bkz: anarko-feminizm)
(bkz: ayrılıkçı feminizm)
(bkz: lezbiyen feminizm)

gibi...

başlıkta bahsedilen ise (bkz: pop feminizm) dir. feminizm değil, dolayısıyla feministler erkek düşmanı değildir.

yüzyılın yanılgısı... içerdiği tek ideoloji sınıfsız yaşam ve eşitliktir. cinsiyet üzerinden yüklenenleri ortadan kaldırmaktır. özünde düşmanlık yoktur aksine doğal hayatın getirisi olarak adil ve eşit yaşam vardır.
uygulama fiyaskodur o ayrı. okumadan ve düşünmeden harekete geçmenin sonucu bu başlık ortaya çıkıyor işte.
aslına bakarsanız zaten olması gerekene, insani yaşama şeklinin doğalına vurulmuş bir damgadır.fizyolojik farklılıklar dışında bir fark yok diyebilsek zaten insan olarak yaşayacağız. insan olarak ağlayacağız, insan olarak güleceğiz, karar verirken, iş yaparken, eğlenirken, duygulanırken, kahkaha atarken ya da düşünürken, özgürlük peşinde koşarken ya da sorumluluk alırken; kısaca davranırken, yaşarken insan olacağız. sadece insan...

feminizm birçok ülkede misyonunu tamamlamış bir düşüncedir. eşitlikse eşitlik, hak ise hak. ne istediniz de vermedik? çoğu kazanımları elde ettiler. bundan sonrası şımarıklığa girer.

ille de kadın hakları savunuculuğu isteniyorsa hala bunun adı da, şekli de, temel dinamilkeri de farklı bir şey olmalıdır.

erkeklere "erkek" kadınlara "bayan" denmesinden duyulan rahatsızlık "bayan" kelimesinin içinde "bay" olması değil, "bayan" diye bir cinsiyet olmamasıdır. erkeğe erkek deniyorsa, kadına da kadın denmelidir. feminizm erkek düşmanlığı değil, kadın ve erkek eşitliğini sağlamaktır. hayatınızda yaşadığınız kötü tecrübeleri burada gelip başlık olarak açmanızın hiçbir anlamı yoktur. sizin gibi düşünen insanlar yüzünden feminizm çok yanlış anlaşılıyor. erkek düşmanlığı yapan, feministim deyip de erkekleri hakir gören hiçbir insan da kendine ben feministim demesin.

feminist değilim. keşke olabilsem. ama feminizmin erkek düşmanlığı olduğunu düşünen kadın ya da erkek beni görünce yolunu değiştirsin. pişman ederim. yettiniz.

narin maşizminin kırılmaması için topu rakip sahaya atan eril argüman.

kesinlikle sonuna kadar katıldığım başlık.
mağdur bir kadınsa, kimse kusura bakmasın kadınlardan daha fazla erkekler tepki gösteriyor. sosyal medya istatistiklerinden bakabilirsiniz.
lakin mağdur erkek oldu mu, hiçbir feminist sayfanın paylaştığını görmedim.
en yakın zamandan olan bir olayı hatırlatmak isterim.
15 yaşında bir kız erkek arkadaşına bana tecavüz etti diye iftira atıyor.
kızın babası genci öldürüyor.
daha sonra öyle bir şey olmadığı ve iftira olduğu kanıtlanıyor.
kız sadece onu korkutmak istemiştim diyor.
kızın yaşı küçük olduğu için ceza almıyor.
bir iftira, bir babayı oğlundan ayırdı.
hiç tepki görmedim bu olayda.
ve şu bir gerçek, bu durumu kullanan çok kadın var. yürüyorsun evine doğru gidiyorsun. kavga ettiğini eski sevglin veya buni zevkine yapacak bir kadına denk geliyorsun. taciz ediyorlar diye bağırıyor. linç ediliyorsun.
böyle bir tehlikenin farkında olunca istemsiz kadınlardan soğuyabiliyor insan.

benim erkeklerle sevişen feminist arkadaşlarım olduğu için tartışmalı önerme.

ya şu bayan olayı çok garip geldi içinde bay geçiyor diye değil sayın yazar, bay ve bayan cinsiyet değildir, hitaptır. yolda cüzdanını düşüren birine bay ya da bayan diye seslenebilirsiniz. fakat bayanın cinsiyet olarak kullanılması kadın kelimesinden sakınılan çevrelerde çok yaygın. kadın belli kesimlerde bakire olmayan anlamına geldiğinden. örnek olarak 'kadın oldun artık' 'ben daha kızım' 'kızlık' 'kadınlık' gibi jargon ve kavramları biliyorsunuzdur. karşı olunan şey kadın kelimesinden sakınılması. yani 18 yaşından büyük her diş oğlan değil erkek, dişi de kadındır. bayan diye hitap ederek kadın sözcüğünün yaptığının sanıldığı cinsel çağrışımdan kaçınma isteğinden hoşlanmadığı için insanlar böyle diyor. kadın 18 yaşını geçen dişi (biyolojik ya da yönelim) cinse verilen addır. zihindeki kalıpları yıkmak dille bağlayacağından, dil bir kültürü yansıtan iletişim aracı olduğundan dilimizde kadın olarak var olan bu sözcüğü bayan sözcüğüne tercih ediyoruz. aynı şekilde baylar denmesi yerine erkekler denmesi gerekir kastedilen şey cinsiyetse eğer. toplumumuzda 'erkek' kelimesine de atfedilen fazlaca sorumluluk var. biz erkeklere erkek, kadınlara kadın demeyi tercih ediyoruz. yani hitap ederken, bir topluluğa konuşurken 'bayanlar, baylar' diyebilirsiniz. fakat 'erkekler ve bayanlar' şeklinde söylenmesi gariptir.
feminizm konusuna gelecek olursak, ülkemizde her akım maalesef karbon kopya olduğundan ve orijinalinin mantığını özünü anlamadan sindirmeden körü körüne savunulduğundan bir yanlış anlama ve mağduriyet vardır. 2. dalga feminizm olarak bilinen radikal feminizmi yurt dışından kırparak ithal eden bazı zihniyetler saçlarını kısa kestirmek ve erkeksi görünümle eşit haklara sahip olma arzusunu nasıl bağdaştırdı bilinmez. her kalıp yıktığını düşünen kendisini feminist ilan ediyor ö öyle bişey değil. oysa ki işin özü kadının toplumda erkeklerle eşit haklara sahip olmasını istemektir. geçen gün yolda yürürken on kez arkadan baktım hava karanlık diye. başka bir kadın önümde hızlı hızlı yürüyordu seslendim 'bayan lütfen korkmayın, ben de kadınım' diye kadın sakinleşti. şu basit gibi görünse de ne kadar acı. bir erkekle birliktelik yaşamak pek çok yerde bir kadına yüzlerce isim takılmasına neden oluyor. bakın yasa karşısındaki haklar değil yalnızca, toplumdaki konum eşitliği. eşinden ayrı bir erkek ne yaşarsa yaşasın normal, kadın içinse durum çok farklı. nerelerde yaşadınız bilmem ama ülkenin büyük çoğunluğunda kadınlar üzerindeki baskıyı hayal edemezsiniz. işin özü kadını bu şekilde eşit konuma getirmektir. feminizmi savunan biri evlenir de çocuk da yapar hatta eğer karşılıklı anlaştılarsa ev hanımı da olur, pilot da olur, saçını da uzatır, eşine yemek de yapar eğer bu onu mutlu ediyorsa, ona görev olarak zorla dayatılmıyorsa. yani kadın da erkek de eşit şartlarda mutlu olacağı gibi yaşasın amaç budur. lütfen ne savunduğunu bile bilmeyen insanlara bakarak yorum yapmayın.
edit. eşit haklar ve konum isterken gerçekten işin özünü anlayanlar erkekler için de öyle ister. 'erkekler ağlamaz' lafı çok iticidir mesela. erkek insan değil midir? kalbi yok mudur? ağlar da güler de. aynı zamanda neden ebi geçindirmek erkeğin vazifesidir? pekala işsiz kalabilir bir erkek. pekala karısı geçindirebilir bir evi. örnekler çoğaltılabilir.
edit. hayır ben feminist değilim. çünkü bizim ülkemizde herhangi bir şeyist olmamalı bir insan. en aydın geçinen bile sindirmeden savunuyor bir 'izm' i. ben ülkemizdekş karbon kopya izmlerden nefret ediyorum feminizme özgü değil.

erkek bir feminist olarak bir tarafımla güldüğüm tanımdır. feminizm felsefesinde kadına "bayan" dediği için birini linç etmek yoktur. her grubun çürük bir kitlesi yani kötü temsilcisi vardır. bunu her zaman söylerim. dilimde tüy bitti. türkiye'de tartışılan şeylere bak ya of... böyle başlıklar açan kişilerin mary wollstonecraft'ın hayatını okumadıklarından %100 eminim.

bir gerçektir. o yüzden feminazi diyor elalem. ben de malimizmi kuruyorum arkadaşlar, erkek hakları. feminizm femalenin ilk üç harfi ile kurulmuş ya, malimizm de male-nin ilk üç harfiyle kuruldu. lan bizim ilk 3 harf neden böyle?.. (bkz: hayatı sorgulatan anlar)

hangi gerçek? yok öyle bir gerçek. açın bir kitap okuyun. mesela radikal kadınları okuyun kate schatz’den. görün kadının tarih boyu süren mücadelesini. ortada bir düşmanlık yok. eşitlik için mücadele var.

neremle gülsem bilemedim . bu zamanda cahil kalmayı nasıl beceriyorsunuz , cidden ayrı bir çaba ve salaklık gerektiriyor. feminizm ve feminazilik aynı şey değildir. gidin biraz okuyun araştırın. her b*ku bildiğini sanmak tek beceriniz herhalde.

tamamen yanlış. feminizm kadın erkeğin eşit haklara sahip olmasını savunur, olması gereken de bu zaten. haksızlığa uğrayan hem kadını hem erkeği destekler, ancak ülkemizde daha çok kadınlar desteğe ihtiyaç duyduğu için kadınların üstün olması ve erkek düşmanlığı olarak görülüyor. hembrizm ile karıştırmayın.

hakikat ile uzaktan yakından alakası yoktur zira feminizm, özünde toplumsal cinsiyet eşitliğini savunan bir akımdır. kadın haklarının kapsamının genişletilmesi konusunda rol oynayan başat akımdır da diyebiliriz. erkek düşmanlığı birilerine izafe edilecekse bu kişilere "feminaziler" denilmelidir feministler değil.

feminist düşüncelere sahip olduğunu söyleyen bazı sosyal medya hesapları yüzünden oluştuğunu düşündüğüm fikir. ne yazık ki yanlış yansıtılıyor bir kesim tarafından. erkek düşmanlığı değildir.