301.
merhabada 'h' harfinin olması
devamını gör...
302.
kadıköy'ün eski adı khalkedon'dur. khalkedon ise "körler şehri" anlamına gelir. kadıköy'de yaşayan insanlar boğazın güzelliklerini özellikle de avrupa yakasına kıyasla pek göremediğinden bu isim kullanılmıştır.

ek olarak kadıköy'de iki adet khalkedon otel bulunmaktadır. kaçak et kesmek için gayet mantıklı mekanlardır efendim.
devamını gör...
303.
barış özcan’dan arakladığım bir bilgi paylaşayım. o da googledan araklamıyor mu neyse. bütün heykellerin beyaz olmasının sebebi zamanla boyalarının solmasıdır. tarihi eser heykellerin beyaz olduğunu gören heykeltraşlar da öyle olması gerektiğini düşünüp heykelleri beyaz bırakmışlardır. renkli olunca gerçekten bütün ciddiyeti gidiyor heykellerin, barış efendi renkli heykelleri mağazalardaki vitrin mankenlerine benzetmişti ki haklıydı. biz bu işe çomak sokup renkli ve fantastik heykeller yapıyoruz şehirlerimize. mesela karpuzdan çıkan çocuk heykeli renklidir?
devamını gör...
304.
bilmiyorum ne haldayım, gidiyorum gündüz gece, gündüz gece..
devamını gör...
305.
orwell amcamız dışişleri bakanlığında çalışan aşkı uğruna aralarında charlie chaplin'in de bulunduğu bir komünistler listesi yapıp milleti ingiliz hükümetine gammazlamış zamanında. kaldı mı böyle erkekler be?


ünlü ingiliz yazar george orwell`ın, ingiltere dışişleri bakanlığı`nın özel bir birimi adına çalışan celia kirwan adlı kadının aşkı uğruna, aralarında ünlü komedyen charlie chaplin`in adının da bulunduğu 38 kişilik bir listeyi `komünistler` listesi diye hükümete verdiği öne sürüldü. 54 yıl önce hükümete verilen ve üzerindeki ``süresiz gizlilik`` ibaresi yüzünden bugüne kadar ortaya çıkmayan listenin varlığını, geçen sonbaharda ölen celia kirwan`ın kızı ariane bankers`ın ortaya çıkardığını belirten the guardian, bankers`ın garton ash`tan bu listeyle ilgili gerçekleri yazmasını istediğini duyurdu. listenin orwell`in kendi not defterine yazdığı orijinal listenin karbon kopyası olduğunu ve celia kirwan`a gönderildiğini belirten guardian, 1940`lı yıllarda yazdığı ``1984`` ve ünlü ``big brother`` kitabıyla edebiyat tarihine damgasını vuran ünlü yazarın, bu işi yapmaya o zamanlar dışişleri bakanlığı`nda çalışan kirwan`a olan aşkı ya da en azından bu genç kadına duyduğu müthiş düşkünlük sayesinde ikna olduğunu öne sürdü. listede charlie chaplin`in yanı sıra ünlü yazar jb priestley, aktör michael redgrave, ünlü sovyet tarihi uzmanı eh carr, dönemin işçi partili milletvekili tom driberg ve guardian`ın da aralarında bulunduğu bazı gazetelerin yazarlarının bulunduğunu belirten gazete, gerçek adı eric blair olan ünlü yazarın, verdiği listedeki isimlerin en azından birer sovyet sempatizanı ve propagandacısı olduklarını savunduğuna işaret etti. listeyi ele alıp inceleyen ve üzerinde çalışan siyaset tarihçisi garton ash`in listenin gerçek olduğunu ve orwell`in el yazısıyla yazıldığını diğer uzmanların görüşlerine de başvurarak tespit ettiğini duyuran guardian, orwell`in işi, dönemin daily express muhabirlerinden peter smollett`i sovyet ajanı ilan etmeye kadar götürdüğünü de bildirdi.

internet haber
devamını gör...
306.
18. yüzyılda portekiz'de bulunan coimbra ve mafra kütüphanelerinin çalışanları, kitaplara dadanan böcekleri avlamaları için, gece vakti yarasaları kütüphane içinde misafir etmek zorunda kalmışlar.
devamını gör...
307.
japonyada beyaz eldiven kullanmayan taksi şoförleri şikayet ettirilip, görevden uzaklaştırıla biliniyor. taşımacılık saygın ve önemli bir sektör görülüyor. hava yolu şirketlerinin prestijleri gibi onlarda da taksi kültürü çok farklı. her müşteriden sonra tek kullanımlık naylon koltuk kılıfı değiştiriliyor.
devamını gör...
308.
markette beğenmediğimiz ürünü tekrar verirken bu ürünleri geri iade edeceğim demek yanlış aslında çünkü iade ile geri aynı anlama geliyor onun yerine bu ürünleri iade edeceğim demek yeterlidir.
devamını gör...
309.
yavru kediler saatte 50 kilometre hızla koşabilir ve kendi boylarının 3 katı uzağa atlayabilirler.
bir köpekbalığı 100 milyon damla deniz suyu içindeki, 1 damla kanı ayırt edebilir.
güneydoğu asya cave kırlangıçları yuvalarını tamamını tükrükleriyle yaparlar. yöredeki insanlar, bu yuvaları toplayıp çorba yaparlar.
istakozların kanı mavidir.
en zehirli hayvan altın kurbağadır.
çekirgelerin kanı beyazdır.
eski penguenler uçabilmekteydi.
bilim adamları ilk beyin ameliyatı deneylerini hamamböcekleri üzerinde yapmışlardır.
en büyük gözlere sahip canlı 50 cm’lik göz çapıyla dev mürekkep balığıdır.
dünyanın en zehirli yılanı deniz kobrasıdır.
erişkin bir ayı, bir at kadar hızlı koşabilir.
çekirgeler dizleriyle duyarlar.
katil balinalar sınıf olarak balina değil, yunus balığıdır.
ıstakozlar, çekirgeler gibi acı hissetmezler.
ortalama bir insan örümcekten, ölümden korktuğundan daha fazla korkar.
fareler 800 metre boyunca durmadan yüzebilir ve 3 gün boyunca suda kalabilirler.
sinekkuşu geri geri uçabilen tek hayvandır.
kartallar havadayken çiftleşirler.
bebek bir gri balina günde 2000 litre süt içmektedir.
hızından dolayı birçok çizgi filme konu olmuş roadrunner saate 34 km hızla koşabilirken, devekuşu satte 70 km hıza ulaşabilir.
devamını gör...
310.

antik roma'da zengin ile fakir, köle ile hür ya da yönetici ile memur denilen sınıflar bir arada yaşardı. kente yeni gelen bir kişi, kimin köle ya da kimin hür olduğunu dışarıdan bakarak anlayamazdı. evleri bile iç içe, yan yana veya üst üsteydi. bir evde roma konseyinin üst düzey bir üyesinin yaşadığını görürken hemen yanında hayatını köle olarak geçiren birini görmeniz mümkündü.

bir gün roma konseyine yani asiller meclisine bir senatör tarafından teklif gelir. "roma'da kimlerin asil olduğu kimlerin köle olduğunu anlamak çok güçtür ve köle olanlar bundan böyle tek tip kıyafet giysin" denilir ve bu konu günlerce tartışılır.

en son meclisten çıkan karar şudur.

"sadece köle vatandaşların sayısı hür olanlardan çok fazladır ve eğer bu köleler tek tip kıyafet giyerler ise ne kadar kalabalık olduklarını fark ederler ve bu da roma için ciddi bir tehdit oluşturur."

böylelikle roma'da asla bu sistem uygulanamaz ve devamında gelen yönetimler ise aynı kararı emsal alırlar kendilerine.

-gören erdoğan
devamını gör...
311.
eğer ki hayvanlar konuşabiliyor olsaydı onları yiyemezmişiz.
devamını gör...
312.
pers imparatoru’nun başveziri buzur mehir tarafından 1400 yıl önce tasarlanan tavlanın, 4 köşesi 4 mevsimi, tavlanın içindeki karşılıklı 6’şar hane 12 ayı, pulların toplamı ayın 30 gününü, siyah ve beyaz pullar gece ve gündüzü, karşılıklı 12’şer hane günün 24 saatini simgeler.
devamını gör...
313.
ben de şunu söylemek isterim: tarihte büyük savaşlar yaparak dünyayı fetheden, taş üstünde taş baş üstünde baş bırakmayan, ülkeleri, kıtaları dize getiren büyük savaşçı liderlerin çoğunun; psikopat, şizofren, ruh hastası olduklarını, herkes olmasa da çoğumuz biliyoruz.
devamını gör...
314.
gece gördüğümüz yıldızlar aslında o yıldızın mesafesine göre yaklaşık 300-500 yıl önceki halidir.
devamını gör...
315.
beyaz kırmızıdan daha sıcak bir renktir. hem dalgaboyu bakımından hem kelvin bakımından.
devamını gör...
316.
müzik noktalarının manaları:

do: dominus - "yaratan"
re: rerum - "madde"
mi: miraculum - "mucize"
fa: familias planetarium - "gezegenler"
sol: solis - "güneş"
la: lactea via - "samanyolu"
si: siderae - "gökler"
devamını gör...
317.
mujra, hindistan’da dans etmek, şarkı söylemek ve şiir yazmak, belagat konularında eğitim almış güzel kadınların seyirci karşısında bu yeteneklerini sergiledikleri bir gösteridir. aslı kuzey hindistan’da kurulmuş mughal devletinin saray geleneğine dayanır. yapılan dans bölgeye ait olan kathak dansıdır. ancak yıllar içinde bu gelenek genelevlere kaymış, mujra yapan kadınlar hayat kadını olarak algılanmış ve aşağı görülmüşlerdir. bugün hint sineması bollywood’da mükemmel mujra örnekleri sergilenmektedir. benim şahsi favorim madhuri dixit’in oldukça teatral bir film olan devdas’taki mujra performanslarıdır. aşağıdaki videoda kadının vurmalı çalgının her küçük ritmine tepki veren zarif hareketlerini ancak bolca mujra izlerseniz taktir edebileceksinizdir:



hadi şimdi bu bilgiyle ne yapıyorsanız yapın.
devamını gör...
318.
romalılar ilginç birine savaş açmışlar; neptün’e. denizler tanrısı olarak bilinen neptün’e, caligula manyağı yağmura kızıp denizden olduğunu düşünüp askerlere emir vermiş ve denize mızrak saplamak suretiyle savaş açılmış.
devamını gör...
319.
hindistanlılar ineğe tapmazlar. ineğe, daha doğrusu birçok canlıya saygı duyarlar. bizim ekmeğe gösterdiğimiz saygı gibi bir şeydir bu. ekmeği alıp yerden kaldırdık diye tapmıyoruz sonuçta ekmeğe.

bazı noktalarda da fareler veya maymunlar yoğun örneğin. baya baya tapınaklarda onlara yiyecekler sunuluyor.
devamını gör...
320.
#1144106

bu girinin ardından "neden?" ya da "nasıl yani?" diye düşünenler olacaktir. ben de bunun sebebini açıklayayım:

hindistan'da gerçekten de ineğe tapılmaz. fakat dini olarak kutsal olan bazı canlılar vardır: maymun, kaplan, fare ve inek gibi. fakat bu canlılardan en kutsalinin inek olduğu kabul edilir.

çünkü hindistan'da bir rivayete göre 300 milyondan fazla tanrı vardır. her durumla ilgili ayrı bir tanrı vardır. bu nedenle çok fazla bulunmaktadır. ayrıca tanrılar arasında da aynı hinduizm'deki kast sisteminde olduğu gibi olceklendirme vardır. yani birinci sınıf tanrılar, ikinci sınıf tanrılar vb gibi.

( tanrılar arasındaki sınıfsal farklar ne işe yarar derseniz, halk daha alt sınıf tanrılara tapar. üst sınıf tanrılarla ancak brahman gibi çok dindar olan kişiler muhatap olabilir. halk bu üst sınıf tanrılara ulaşamaz. bu noktada alt sınıf tanrıların işlevi halk için bir tapınma aracı olmasıdır. )

konumuza tekrar dönelim. ineğe tapmiyorlar ama en kutsal hayvan kabul ediyorlar dedik, ayrıca çok fazla tanrıları olduğundan bahsettik. işte bu çok tanrılı dindeki en üst düzeydeki tanrı "brahma"dır. ve brahma bir ineğin vücudunda hayat bulur. bu nedenle inek kutsal kabul edilir.

yani görünürde tapılan şey inek gibi dursa da aslında taptıkları şey brahma'dır. gösterilen saygı ineğe değil brahma'nın ruhuna karşıdır. çünkü brahma evreni yaratmıştır ve evrende var olan her şeyin mutlak sahibidir. ineğin her bir uzvu da brahma'nın ruhuna ait sembolik bir parçadır.


ek: ayrıca inekleri kesmemelerinin ve inek eti yemeklerinin sebebi yalnızca sembolik olarak ona tapiniyor olmaları değil. hinduizmde ineğin kutsallığı şu 5 ürünü insanlığın yararına sunmasindan dolayidir:
1) süt
2)peynir
3) tereyağı
4)idrarı ( şifa niyetine içiyorlar )
5) gübresi. ( dışkısi yakacak olarak kullanılıyordu.)

hinduizm'e göre bu mükemmel hayvanı kesip tek seferde etinden faydalanmak yerine verdiği ürünlerden daha uzun sürede ve daha çok insan faydalanabilirdi.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"ilginç genel kültür bilgileri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim