ilginç genel kültür bilgileri

deve dikeni

deve, neden bu dikeni sever ?

dikeni yiyen devenin, damağı kanar.
ve ılık kanın tadını çok sever.
lezzeti, kandan değil dikenden bilir.

diken yemeye devam eder.
sonunda, diken yiye yiye kan kaybından ölür.

araplar,
devenin diken yemesine;
(ha-re-se) ihtiras derler.

“kendi kanında boğulma”

düşünsenize ...
hırs, insana lezzet veriyor.
devenin dikeni yediği gibi, yiyorsun, yiyorsun...hırs, gözlerini ve aklını kapatınca;
nasihat de dinlemiyorsun.kulakların işitmiyor.burnunun doğrusuna gidiyorsun.
sonunda, hırsın;
seni ayaklarından saçlarının uçlarına kadar kuşatan doyumsuz lezzetinin kurbanı oluyorsun.

youtube’de 1080p kalitesindeki ilk video bohemian rhapsody şarkısını söyleyen kuklalardır.

cd 'ye basılan ilk albüm abba'nın ''the visitors'' albümüdür
ilk dijital kayıt ise dire straits'in ''brothers in arms" albümüdür.

dünyanın en derin nehri 19.220 metre ile kongo nehridir

ressam salvador dali bir seferinde bacaklarını boya kutularına batırdığı kurbağaları tuvallerinin üzerinde zıplatıp sıra dışı bir çalışmaya imza atmış.

pigme halkı afrikanın hobitleri olarak bilinir boyları 120 ile 150cm arasındadır. ülkeleri ise kamerundur.

ilk duyduğumda çok şaşırmıştım.2018 yılında ilk defa dna'ya veri kaydedildi.flaş beleğe yada hard diske veri yerine dna'ya veri depolamak bence şaşırtıcı bir şey ve bir milimetreküp dna parçasının 1 kentilyon (1.10*18) byte veri depolama ağı hesaplanmış.bu olay şöyle gerçekleşiyor:dijital verilerin ilki"0 ve 1'lerini, dna'yı oluşturan adenin ,guanin, sitozin ve timini dört tabanın dizilerine çevirir.bu sayede çok küçük alan kaplayan bir dna dizisine çok küçük boyutlarda veri depolanabilir.

yahya kemal, öğrencisi nazım hikmet'in annesiyle aşk yaşamıştır.

tevfik fikret oğlu haluk'u türkiye'deki dini baskıdan kurtulması ve mühendis olması için yurtdışına göndermiş hatta geri dönüp ülkesini kurtaranlardan olmasını istemiş fakat oğlu, fakülteyi iyi bir dereceyle bitirip papaz olmuş, mühendisliği bırakmış, ülkesine de bir daha hiç dönmemiştir.

daha çok magazin programı gibi oldu ama bir anda başlığı okuyunca bunlar geldi aklıma.

erken saatlerde uyanık olanlar bilir, sabah ezanlarının biraz ürpertici bir havası vardır. ben bunun hep psikolojik olduğunu düşünmüştüm ama meğersem değilmiş, sebebi sabah ezanının sabâ makamında okunmasındanmış. bu makamda okunan ‘eserlerin’ * genel olarak böyle ürpertici bir havası olurmuş.
edit: örneğin şunu birinci dakikadan itibaren dinleyin, sabah ezanıyla aynı hissi veriyor

camiler, ibadet için inşa edilen, içine girdiğinizde o uhrevi havadan etkilenip huzur bulduğunuz halk arasında allah'ın evi olarak adlandırılan ibadethanelerdir.

camilerin varoluş amacı, içinde siyaset yapmak veya toplumu tehdit yoluyla sindirme yeri olması değildir.

bu çok basit bir genel kültür bilgisidir.

- antik roma'da genç erkeklere sulandırılmış şarap verilirdi (hamile kadınlarla aynı) bunun sebebi de onların normal şarap içince çok heyecanlanması ve etrafa zarar vermesiydi.
- antik roma'da genelevlerde harcanması için özel paralar vardı. bu paralar imparatorun yüzünün olduğu paralar bu işlerde kullanılmamalı diye basılmışlardı ve üstlerinde farklı pozisyonlar vardı.

bari kabilesinde kolektif babalık uygulanıyor olması, şöyle ki:
bu toplumun inanışına göre, bir kadın ne kadar fazla erkek ile cinsel ilişkiye girip; rahmini ne kadar çeşitli sperm ile doldurursa doğuracağı çocuğun o denli donanımlı doğacağını düşünüyorlarmış.
yani çocuğun sadece en yakışıklı olanının değil, ayrıca en kaslısının, en güçlü romantiğin, en .... gibi özelliklerinin kazanacağına inanıyorlarmış.

argonot isimli ahtapota benzeyen deniz canlısının çiftleşme zamanı geldiğinde erkeğin organı vücuttan ayrılıyor, ayrılan organ gidiyor, dişiyi buluyor ve dölleyip geri dönüyormuş.

#1769769 arganotlarda erkek üreme organı dişiye ulaştıktan sonra erkeğe dönmez. hatta öyle ki, dişiler birden fazla erkek arganottan elde ettikleri üreme organını depolayıp ilerleyen zamanlardaki yumurtalarını döllemek için kullanabilirler. erkek arganotlar ise bir daha yeni bir üreme organı üretemezler. yani hayatlarında bir kez çiftleşip sonrasında kalan hayatlarını cinsiyetsiz devam ettirirler.

ayrıca bir bilgi daha. erkek arganotlar 15mm civarında boya sahip iken dişiler onların yaklaşık 30katı büyüklüğündedir.

rusya'nın st. petersburg vladivostok şehirleri arasındaki uzaklık 9500 km.
st. petersburg - new york arası ise 6800 kilometre.

meksika da 69 farklı dil konuşulmaktadır.

köpekbalıkları birini ısırmak istediğinde üst damak 1-2 cm öne atılır.dolayısıyla avını ısırma - yakalama esnasında, kaçmanız gereken ağzının üst kısmıdır.alt çenesi sabit kaldığı ve üst yapıya göre daha geride olduğu için, yakalama- tutma esnasında riskli olan üst kısımdır.üst dişlerinin sizi kapmasına izin vermeyin.

ağzının üst kısmından korunun, kaçın.
ve unutmayın;

köpekbalıklarının beslenme zincirinde “ insan “ yoktur.insan etini, normal beslendikleri diğer canlılara göre daha yavan bulurlar.bu sebeple saldırıya uğradığınızda, geri dönüp size tekrar ( sizinle beslenmek için) saldırmazlar.dikkat çekici olmamızın sebebi, denizin dibinden yukarı bakış esnasında
“fok balığı” görünümüne sahip olmamızdır.etrafta bir köpek balığı sezdiğinizde ellerinizi ve ayaklarınızı çırparak yüzmeyin.aksine sabit kalın ve ellerinizi vücudunuza birleştirerek sakince bekleyin.

ellerinizi ve ayaklarınızı çırpmanız, sizi fok balığı sanmalarına ve saldırmalarına sebep olabilir.

not;

1) köpek balıkları değişik türlere sahiptir ve okyanuslarda farklı türleri ile karşılaşabilirsiniz.ek olarak; boyutları aşırı büyük olabilir.

2)bilinenin aksine, denizin taban yüzeyine yakın yüzen köpek balığıda vardır. ilkim değişiklikleri onları kıyıya doğru itebilir.


3) köpekbalıkları gece karanlığından etkilenmezler.
gece görüşleri vardır.gece riskli bölgelerde (özellikle açık deniz) daldığınızda, riskte olan taraf siz olursunuz çünkü karanlıkta dahi
her şeyi görmeye devam ederler.

4) çok kıvraktırlar.ani ve keskin dönüşler yapabilirler bu yüzden su altında asla gittikleri yönlere güvenip, aldanmayın.ansızın dönüş yapıp- size doğru yüzebilirler.


5)denizde bir hayvan leşi ile karşılaşırsanız (deniz canlısı) çevresinde dalış yapmayın.köpekbalığının beslenme sahasının içerisinde olabilirsiniz.

burada ana noktalar;

a) beslenme alanları olduğu bilinen bölgelere dalmamak,

b) açık denizde dalış yapmamak- dalsanız dahi tekneden çok açılmamak,

c) mutlaka açılmadan/yüzmeden önceden bölgede yaşayanlardan denizin biyolojik canlı çeşidi ile ilgili bilgi almaktır.( özellikle köpek balığı var mı? - varsa yoğun görülen türü nedir? -suyun hangi bölgesinde/bölgelerinde görülür? -agresif yapıları var mı? - ortalama boyutları nedir? özellikle en maksimum olanın boyutu m ölçüsünden nedir?- beslenme sahaları suyun hangi bölgesidir?- bölgede bulunan türün/türlerin üreme dönemleri ne zamandır ? - bölge halkına /turistlere karşı kayıt edilen bir saldırı vakası var mı? )

d)bilinçsizce onlarla karşılaşmak için keşiflere çıkmamaktır çünkü suda her an - her şey değişiklik gösterebilir ve bunlar alehinize olabilir,

e) bağımsız bir kanamanız olduğunda suya dalmamak, suyun içinde kanamanız olduğunda( yaralanmak , regl vb) sudan hemen çıkmaktır.suya yayılan kan sizi hedef haline getirebilir.

ağladığımızda neden burnumuz akar?

bu soruyu yanıtlamak için gözyaşı neden ve nerede üretilir sorularını da cevaplamak gerekiyor. gözyaşı, gözümüzün neme ihtiyacı olduğundan ötürü; üst göz kapaklarımızdaki gözyaşı bezleri tarafından üretilir.

gözyaşı, görevini yerine getirdikten sonra gözyaşı kanalları boyunca burun boşluğuna akar. orada da burnu nemlendirir. yani eğer burnunuz tıkalıysa, ağlamanın bir faydası olabilir. *

ağladığımız takdirde, gözyaşı bebekleri çok hızlı çalışır ve çok fazla gözyaşı üretiriz. böylelikle buruna giren gözyaşı sayısı epey artar, gözyaşı mukusa bulaşarak burnumuzdan dışarı fırlar.

ayrıca, bir yıl boyunca yaklaşık 50-100lt gözyaşı üretiyormuş ortalama bir insan. (orta doğu şartlarında muhtemelen yıllık 200ltyi buluyordur)

www.aao.org/eye-health/tips...

gözyaşının yaklaşık % 98 i sudan oluşur.

1918 senesinde grip salgını, dünyada 21 milyon kişinin ölümüne sebep olmuş.