ilişkide yapılan yanlışlar

kanmak.

kendine vakit ayırma isteminde saygı duyulmaması, alınganlıklar, sürekli iletişimde kalma...

kıskanmak(aşırı olanı),sürekli nerdesin,kiminlesin, yani konuşulur tabiki ama her dakikada olmaz,değişmesini istemek,saygı duymamak. bakın, ben evimde iki dostum biri chow chow diğeri samoyed uzun yıllardır beraberim. onların sorumluluğu harici, 400-500 den fazla da model aracım var. (bkz: diecast) sergilenmesi,vitrinlenmesi,temizlenmesi vesaire büyük zaman istiyor. ayrı ayrı yaşarken bunlar sorun değilken aynı eve çıktığında sorun oluyor. ‘sen çocuk musun bu oyuncaklar ne’ insanlara model aracın oyuncak olmadığını anlatamıyorsun. hep derim biriyle yiyip içmek farklı,aynı eve çıkmak çok farklı. bu bugün bende model araç olur yarın sizde sporunuza karışmak olur. önce saygı duyulmalı bence,saygı olursa herşey oluyor.

iletişim kuramama. karşı tarafın alıcıları kapaması. olayı anlamak istediği gibi anlaması.

olmadığını bile bile birlikte olmaya zorlamak,kıskançlık,samimiyet adı altında yapılan saygısızlıklar.

annesi gibi davranmak. evet kadınlar aşık olunca anneleriymiş gibi oluyorlar ama bu çok yanlış. onların zaten anneleri var siz sevgilileri olun.

aşık olmadan yada çok hoşlanmadan ilişkiye başlamak en büyük yanlış bence.

hesabı kadına ödetmek veya hesabı paylaşmayı teklif etmek. sadece kafe, lokanta hesabı olarak anlaşılmasın. kadın hesabı ödediği an babası olsa affetmez. parasız adam gereksiz adamdır. genç erkeklere bir memur emeklisi tavsiyesi.

güvenmek .

çok yanlışlar yaptım. sonra neden çok içiyorum

fazla değer vermek. bunun sonucunda karşı tarafta kendini bir şey sanmalar bir egolar bir havalar aman aman uzak kalın her zaman ederi kadar değer verin hatta bi tık altıda olabilir.
hevesli gözükmek. gözükmeyin çünkü karşı taraf bunu ya bu zaten cepte olarak düşünür maalesef ki bu bir gerçek sevseniz bile sevginizi ölçülü gösterin siz bir adım atarsanız bir adımda ondan bekleyin.
gereksiz kıskançlık. çiftler arasındaki güveni sarsan ileri boyutlarda ayrılığa neden olacak durumdur. seviyorsan elbette ki kıskanırsın paylaşmak istemezsin ama ona güvenmelisin güven yoksa aranızda zaten hiç yürümesin bu ilişki çünkü aldatmak isteyen her türlü aldatır sen bunu engelleyemezsin.
karşındakini değiştirmeye çalışmak. kimse kimseyi değiştiremez kimse içinde değişmez. değişirim şöyle biri olurum senin için şunu yaparım bunu yaparım bunlar hep fiyasko değişmez. değişir gibi gözükür göz boyar en fazla sonra birgün gerçek karekterini yine ortaya çıkarır ve sonu hüsran üzülen sen olursun. onu o şekilde kabul edeceksin ya da yol vericeksin.
karşındakini süreki darlamak. bunun sebebi aslında yine kıskançlık güvensizlikle alakalı. daraltmayın insanları herkesin kendini özgür hissettiği bir alanı vardır orayada müdahale etmeye kalkmayın.
sizi siz olduğunuz için sevsin onu çeşitli yollarla elde tutma çabasına girmeyin. en temeli budur aslında seni sen olduğu için seviyorsa sorun yok ama aranızda farklı tarzda çıkar ilişkisine dayalı bir sistem varsa o ilişki yürümez. onu güzellikle ya da paramla etkiliyorsam onu etkileyebilecek daha güzel ya da zengin insanların olduğunu her zaman hatırlamalıyız.
kısacası tüm ilişkilerde kendiniz gibi olun kendinizden vazgeçmeyin çünkü senden daha değerlisi olamaz.

klişe belki ama birinin karşısındaki kişiye kendinden fazla değer vermesi bir nevi sonun başlangıcıdır. yapmayın...

uygun olmadığınız halde zorlamak. sal gitsinn. çok daha iyileri var.

aşırı üstüne düşmek, aşırı heves, aşırı sahiplenmek,aşırı ilgisizlik, özetle herşeyin aşırısı...

dikkat, amme hizmetidir.

özellikle uzun soluklu ilişkilerde, günleri uzaktan kumandalı bir rutine sokma tehlikesi ile karşı karşıya kalınması muhtemel olup, belki de çoktan farkında olmadan bu vahim girdabın içinde seyrediyor olabilirsiniz.

eski tadı bulamadığınız anlar; gülümseten saniyelerin anılarda kalması, özlenen tutku, aranılan ilgi ve sizi dünyanın merkezinde hissettirecek o bakıştan ibaret değildir.

o tat, nefes alma ritminize bile müdahil olur. ilmek ilmek, santim santim zihninize işler, kalbe ulaşır ve siz daha ne olduğunu anlayamadan damarlarınızdaki kanın kasıklarınıza hücum ettiği gerçeği ile baş başa kalırsınız.

içinize oturan bu ağırlığı, en başta kabul etmek istemeyebilirsiniz, ki bu normaldir. lakin, daha acısı ile yüzleşmeden, buna fırsat tanımadan, olup biteni anlamlandırıp işleri rayına sokmak için çok kısa bir vaktiniz olacak. bir an önce silkelenerek ileriye doğru adım atmayı bırakıp, arkanıza; yaşayıp yaşattıklarınıza dönüp bakmanız, artık yabancısı olmadığınız serzenişleri tüm manası ile duyarak, onları sindirmenizin zorunlu olduğunu idrak etmeniz gerekiyor.

ki kasıklarda toplanan mevzu bahis kan, beyine; daha iyi ihtimal kalbe geri dönebilsin.

karşı tarafın sahibi olduğunu sanmak. her hareketini kontrol etmeye çalışmak. her saniye birlikte olmak zorundaymış gibi hissetmek ya da her etkinliği birlikte yapmak zorundaymış gibi düşünmek. herkesin kendine ait zamanı ve hobileri olmalı. ayrı arkadaşları olmalı. birlikte yapılacak tabi ki bir sürü şey var bundan bahsetmiyorum.

insanların birbirinin her şeyini değiştirmeye çalışması temel sorun.diğerleri de çorap söküğü gibi geliyor bundan sonra .bazı şeylerin değişmesini isteyebilirsiniz,kötü alışkanlığı filan vardır ya da sizin için çok temelde önemli bir konudur,onu anlarım.karşınızdaki insanın çorabının rengi gibi şeylere karışamazsınız.insanların kişiliği karakteri ve tercihleri var.

bir ilişkide yapılan en büyük yanlış çiftlerin çift olduğunu unutmuş olması. her konuda bahsettiğim gibi öz'ünü anlamamış insanların bir araya gelerek çift olmasından kaynaklanır. eğer çiftler öz'lerini anlamış insanlar ise, birlikteliklerinin sağlığı için ve kendi mutlulukları için vaz geçmeleri gereken şeylerin farkına varırlar. tolere edilebilecek şeyler olduğunu bilir ve tolere ettikleri konularda eksiklik, problem hissetmezler. hayat arkadaşı olarak seçtiği insanı mutlu ettiği için kendisini de mutlu ettiğini bir süre sonra zaten fark edecektir.

ilişkide yapılan en büyük yanlışlıkların birincisi ilişki yaşamaktır. ilişki olmazsa yapılan yanlışta ortadan kalkmış olur.

tarafların birbirleri üzerinde hak iddia etmeye başlamaları.
anlayışsızlık başladı mı bir daha dikiş tutmaz o ilişki.