41.
#3559557
bu oryantalist kim diye baktım kimmiş siz de okuyun bilin;
"ortadoğu’da amerikan çıkarlarını korumak amacıyla foreign policy research institute üyesi ve 2006 guardian of zion ödülü sahibi siyonist ajan."
ta 90'da şöyle yazıyordu:
"avrupa toplumları, garip yemekler pişiren ve farklı temizlik anlayışına sahip kara derili halkların toplu göçüne hazır değildir. (...) en kaygı verici olanı ise müslüman gelenekleridir."
siyonistler ırkçıdır, insanlık ve medeniyetin asıl düşmanıdır. nerede savaş yıkım ve göz yaşı varsa orada siyonist haçlı ittifakı vardır. asıl amaçları soykırım uygulamaktır bunu yapamadıklarında şeytanlaştırdıkları islam ve müslümanların pasifize edilmesi, öz güvenlerinin iddialarının yok edilmesi için çalışan bu yaratık gibilerine itibar etmeyiniz. islamcılık dedikleri islamdır siyasal islamcı dedikleri müslümandır.
bu oryantalist kim diye baktım kimmiş siz de okuyun bilin;
"ortadoğu’da amerikan çıkarlarını korumak amacıyla foreign policy research institute üyesi ve 2006 guardian of zion ödülü sahibi siyonist ajan."
ta 90'da şöyle yazıyordu:
"avrupa toplumları, garip yemekler pişiren ve farklı temizlik anlayışına sahip kara derili halkların toplu göçüne hazır değildir. (...) en kaygı verici olanı ise müslüman gelenekleridir."
siyonistler ırkçıdır, insanlık ve medeniyetin asıl düşmanıdır. nerede savaş yıkım ve göz yaşı varsa orada siyonist haçlı ittifakı vardır. asıl amaçları soykırım uygulamaktır bunu yapamadıklarında şeytanlaştırdıkları islam ve müslümanların pasifize edilmesi, öz güvenlerinin iddialarının yok edilmesi için çalışan bu yaratık gibilerine itibar etmeyiniz. islamcılık dedikleri islamdır siyasal islamcı dedikleri müslümandır.
devamını gör...
42.
türkiye için konuşursak kökü dışarıdadır. mısırdan ithal edilmiş ihvan/müslüman kardeşler söylemlerini türkiye'ye uyarlama çabasındadırlar. yalnız fark şu ki mısır bir arap ülkesidir. bu sebeple ihvan o bölge için belki tutarlı olabilir fakat türkiye ile taban tabana terstir. işte günün sonunda hepsi başkenti istanbul ve resmi dili arapça olan bir arap devleti hayal ederler
(bkz: asrika islam devleti)
(bkz: asrika islam devleti)
devamını gör...
43.
modernitenin gasp edilmesi: avrupa için uyarıcı bir hikaye
arap dünyası her zaman siyahla örtülü değildi. çok yakın bir tarihte kahire, şam ve bağdat gibi şehirlerde modern yaşamın nabzı atıyordu. kadınlar şık elbiseler giyiyor, toplum içinde özgürce dolaşıyor ve erkeklerle birlikte üniversitelere gidiyorlardı. entelektüel düşünce gelişiyordu. laik yönetim, yasal reformlar ve kültürel dışavurum yükselişteydi. aydınlanma ve ilerleme arzusunun kökleri bu şehirlerde atılmıştı.
bu değişim büyük ölçüde laik sistemleri getiren ve modern yönetimin temellerini atan ingiliz ve fransız mandaları sayesinde gerçekleşti. bu değişiklikler arap uluslarını modernliğe doğru bir yörüngeye oturttu. ancak bu yörünge kısa ömürlü oldu.
hasan el-benna, seyyid kutup, ebul a'la mevdudi ve muhammed el-gazali gibi düşünürler laik yasaların, kadın özgürlüğünün ve batı tarzı eğitimin yükselişini islami kimliği ortadan kaldırmaya ve yerine batılı ahlaki ve kültürel normları koymaya yönelik hesaplı bir hamle olarak görmüş ve laikleşmeye karşı ideolojik bir savaş başlatmışlardır. müslüman kardeşler gibi hareketler bu direnişi somutlaştırdı; ancak ilk aşamalarda, onları devlet iktidarına bir tehdit olarak gören milliyetçi arap rejimleri tarafından agresif bir şekilde bastırıldılar. bu rejimlerin başında cemal abdül nasır'ın mısır'ı geliyordu.
nasır sadece teokrasiyi değil, monarşizmi de reddediyordu. artan popülaritesi ve birleşik bir arap dünyasına liderlik etme hırsı, başta suudi arabistan olmak üzere körfez'in muhafazakar monarşileri için varoluşsal bir tehdit oluşturuyordu. suudi arabistan kralı faysal, müslüman kardeşler ile ortak bir düşmanı paylaştıklarını fark etti. islam'ı savunma ve komünizmle mücadele kisvesi altında, nasır rejimi tarafından hapsedilen ya da sürgüne gönderilen müslüman kardeşler liderlerine destek verdi.
kral faysal 1962'de mekke'de genel islam konferansı'nı toplayarak nasır'ın pan-arap sekülerizmine pan-islamist bir ideolojik cepheyle karşı koymak üzere tasarlanmış, suudi destekli bir kurum olan dünya müslümanlar birliği'nin kurulmasına öncülük etti. suudi destekli islami canlanmanın motoru haline geldi. bunu, daha sonra islami uyanış olarak bilinecek olan, arap dünyasını yeniden islamlaştırmaya yönelik planlı bir kampanyanın başlatılması izledi.
1967'de altı gün savaşı ile nasır'ın ezici yenilgisi seküler arap milliyetçiliğine ölümcül bir darbe indirdi. nasır'ın bölge üzerindeki ideolojik hakimiyeti neredeyse bir gecede dağıldı. nasır'ın zayıflaması ve islami uyanış'ın altyapısını oluşturmasıyla birlikte, arapların manda yönetimlerinin getirdiği modernleşmeyi sürdürme konusundaki hassasiyetleri bir anda çöktü.
suudi arabistan milyarlarca dolarlık petro-dolar ile arap ve müslüman dünyasında binlerce okul, cami ve islami yayını finanse etti. devlet destekli tebliğle donanmış din adamları entelektüellerin yerini aldı. laik müfredatın içi boşaltıldı ve yerine doktrinin ezberlenmesi getirildi. bir zamanlar kahire ve beyrut gibi yerlerde nadiren görülen başörtüsü, islami bir zorunluluk olarak yeniden çerçevelendi. cinsiyetlerin bir arada yaşaması, düşünce özgürlüğü, hatta müzik ve sinema bile batı'nın yozlaşmışlığı olarak etiketlendi. iki nesil içinde arap kadınları annelerinin sahip olduğu özgürlükleri kaybetti. üniversiteler birer papaz kürsüsü haline geldi. dini dogma sivil kurumları şekillendirdi. bir zamanlar seküler modernlikle flört eden toplumların tamamı artık dini ortodoksluğu dayatıyordu. dönüşüm hızlı, kasıtlı ve iyi finanse edilmişti.
bugün, arap dünyasını yeniden şekillendiren dinamik artık orta doğu ile sınırlı değil, avrupa'ya doğru yol alıyor. avrupa şimdi ideolojik sızma nedeniyle arap dünyasının düşüşünü tekrarlama riskiyle karşı karşıya. arap dünyasını islamlaştırmak için kullanılan modelin aynısı avrupa'da da uygulanıyor. körfez'in finanse ettiği camiler ve islam merkezleri büyük şehirlere yayılıyor. dini okullar, toplum merkezleri ve lobi grupları çokkültürlülük dili altında şeriat temelli “uyum” için bastırıyor. ayrı yüzme havuzları, sadece helal yemekhaneler, kamusal alanda ezan sesleri. ifade özgürlüğü nefret söylemi kisvesi altında aşındırılıyor. laiklik hoşgörüsüzlük olarak şeytanlaştırılırken, dini muhafazakarlık ise güçlenme olarak gösteriliyor.
bir zamanlar kahire ve amman'ı dönüştüren aynı toplumsal baskılar ve ideolojik taktikler şimdi brüksel, londra ve berlin'de de görülüyor. şimdi asıl soru, avrupa'nın arap dünyasının çöküşünden ders alıp alamayacağı ya da ideolojik teslimiyete kendi isteğiyle girip girmeyeceği. peçeler, sansür, dini mahkemeler - bunlar uzak kültürel kalıntılar değil. eğer avrupa harekete geçmezse, uyandığında canavarın arap dünyasının sınırlarında durmadığını görecek. sadece sınırı geçmesi zaman aldı.
dan burmawi
"fethi benslama, bu ses getiren çalışmasında, radikalleşmeye psikoloji, psikanaliz ve tarihsel analizin verileriyle yaklaşıyor. ölüm siyaseti: cihatçı “üst-müslümanlar”, gençleri cihat adına ölüme ve öldürmeye sürükleyen süreçleri ele alırken, din-siyaset ilişkisine değinerek, halifeliğin kaldırılmasının yarattığı büyük travmanın ertesinde islâm’ın bir siyaset ideali olarak dağılışına değiniyor. yazar, düşman olarak görülen batı’yla karşılaşmanın yarattığı kırılmayla birlikte, “daha çok” müslüman olma, bir “üst-müslüman” olma yarışının ortaya çıkışını ve sonuçlarını somut örnekler ışığında inceliyor.
benslama’ya göre, küresel cihat çağında artık alçakgönüllü, dünyadan el ayak çekmiş, tevazuyu öğütleyen islâm değil; kibirli, müslümanlığını sergilemekten ve dayatmaktan haz duyan, nefret yüklü bir güç gösterisi içinde allah’ı kendine bağımlı kılıp, onu tekeline alan bir cihatçı özne başrolde ve bu belki de islâm’ın karşılaştığı en büyük tehlike.
“geleneksel islâm’da, şehit, ölmeyi arzulamadan ölümü karşısında bulan bir savaşçıdır. ölümü başka savaşçılarla mücadelesinin doğasında olan bir tehlike olarak kabul eder ama yaşamak ister: ölürse, fazladan bir ödül alır. islâmcılığın yeni şehidi içinse, ölüm mücadele sırasında gerçekleşebilecek bir şey değil, mücadelenin ereğidir. ölmektir zafer.”
ölüm siyaseti, cihatçı üst-müslümanlar - fethi benslama
devamını gör...
44.
bir reklam vardı hatırlarsınız hani:
"anlatmaya gerek yok.. görüyorsunuz.. görüyorsunuz işte." diyordu biri.. evet..
anlatmaya gerek yok. görüyorsunuz.. hem de 1500 yıldan beri...
"anlatmaya gerek yok.. görüyorsunuz.. görüyorsunuz işte." diyordu biri.. evet..
anlatmaya gerek yok. görüyorsunuz.. hem de 1500 yıldan beri...
devamını gör...
45.
türk kültürünü ve türk milletini asimile etmek ve araplaştırmak amacıyla kullanılan arap kültür emperyalizminin siyasi ideolojisi.
bülent ecevit "türk kültüründeki islam, allah sevgisine dayanıyordu." demişti. ama arap milliyetçisi, amerikan ingiliz maşası islamcılar yüzünden yüce türk toplumunda allah korkusuna dayalı, genel olarak farklı olan her şeyden korkmaya ve nefret etmeye dayalı bir islam anlayışı yükseldi. bu da türk milletinin sonunu getirmek üzere. akp'nin de bir uzantısı olan sıkmabaşları türkiye'ye yayan alman "ajan" (bkz: rotraut scheer)'i araştırmanızı öneririm.
toplum içinde bu konudan bu şekilde bahsederseniz hayatınızı riske atmış olursunuz. doğruları lap diye bu şekilde söylemeyin. islamcı türkler saldırmazsa, dağ kaçkını medeniyet bilmez islamcı afganlar falan saldırır. kendi görüşünüzden insanları bulup birbirinizin arkasını kollayın, dayanışma içinde olun. islamcılarla muhabbeti ve alışverişi kesin. zira onlar mesela market açtıklarında herkese mal satıp para kazanırken, sadece diğer tarikatçılardan mal satın alıyorlar. böylece toplumun her kesiminden kazandıkları parayı sadece kendi içlerinde harcayarak, islamcı kesimdeki serveti büyütüyorlar. eğer kendi vatanımızda özgürlüğümüzü geri almak istiyorsak, biz de bunun gibi konularda akıllı, duyarlı ve birlik içinde olmak zorundayız.
bülent ecevit "türk kültüründeki islam, allah sevgisine dayanıyordu." demişti. ama arap milliyetçisi, amerikan ingiliz maşası islamcılar yüzünden yüce türk toplumunda allah korkusuna dayalı, genel olarak farklı olan her şeyden korkmaya ve nefret etmeye dayalı bir islam anlayışı yükseldi. bu da türk milletinin sonunu getirmek üzere. akp'nin de bir uzantısı olan sıkmabaşları türkiye'ye yayan alman "ajan" (bkz: rotraut scheer)'i araştırmanızı öneririm.
toplum içinde bu konudan bu şekilde bahsederseniz hayatınızı riske atmış olursunuz. doğruları lap diye bu şekilde söylemeyin. islamcı türkler saldırmazsa, dağ kaçkını medeniyet bilmez islamcı afganlar falan saldırır. kendi görüşünüzden insanları bulup birbirinizin arkasını kollayın, dayanışma içinde olun. islamcılarla muhabbeti ve alışverişi kesin. zira onlar mesela market açtıklarında herkese mal satıp para kazanırken, sadece diğer tarikatçılardan mal satın alıyorlar. böylece toplumun her kesiminden kazandıkları parayı sadece kendi içlerinde harcayarak, islamcı kesimdeki serveti büyütüyorlar. eğer kendi vatanımızda özgürlüğümüzü geri almak istiyorsak, biz de bunun gibi konularda akıllı, duyarlı ve birlik içinde olmak zorundayız.
devamını gör...
46.
mehmet akif ersoy vefat ettiğinden beri bir tane bile ayağı yere basan mensubu yetişememiş ideoloji.
iddia edildiği gibi de 1500 senelik falan değildir en erken 1800'lere kadar çekilebilir hadi öncül hareketler ile 1500'ler diyelim.
iddia edildiği gibi de 1500 senelik falan değildir en erken 1800'lere kadar çekilebilir hadi öncül hareketler ile 1500'ler diyelim.
devamını gör...
47.
kastedilen şey kur'an dini ise, özellikle açlıktan ndfesi kokan, atanamadığı için avel avel gezen, yoksullukran ötürü çocuklarına bakamayan, tgüçsüzlükten ötürü hep yenilen, patrona dombalmaktan ötürü sosyal ve aile hayatı olmayan, azınlık olduğu için ırkı yok sayılıp asimile edilen, tekelcilikten ötürü ekmek teknesini kaybeden, tefecilikten ötürü cebindeki parasu eriyen zatların ihtiyacı olan siyasal rejim.
devamını gör...
48.
90’ların sonuna doğru “kanal (kafayı) 7’de” liboş- a. hakan’ın sunduğu “iskele sancak” programın da ismet özel’e sormuştu “islamcı mısınız?” deyu, o da iştahla “hem de nasıl!” diye cevaplamış idi? sonraları i.m.d’yi kurarak “(kendine has bir) türk milliyetçiliğine” dümen kırdığını zannetmiştik, lakin son seçimlerde “çamur ittifakını” destekleyerek “islamcılıktan” hiç bir zaman dönemeyeceğini isbat etti?
devamını gör...
49.
bir zamanlar özgürlük timsali olan, şimdilerde ise “aktivist” kılığına girmiş müslüman kardeşler teröristleri ve “mülteci” olarak karşılanan suçlular için bir sığınak haline gelen günümüz britanya'sında sonuçlar yıkıcıdır. iki adam 14 yaşındaki bir kıza toplu tecavüzden hapse atıldı. aldıkları ceza mı? sadece 30 ay. eğer “uslu dururlarsa”, sadece 12 ay içinde sokaklara geri dönecekler. özgür olacaklar. belki de bir islami yardım kuruluşunda çalışarak kurtulurlar.
bu arada, bir zamanlar ifade özgürlüğünün olduğu bir ülkede yaşadığına inanan bir anne, bugün bu ifadenin gerçekte ne anlama geldiğini öğrendi. belki de sert bir tweet attı ama hemen sildi. islamcıları eleştiriyordu. bu yüzden 31 ay hapis cezasına çarptırıldı.
burası 2025 yılının ingiltere'si.
ingiliz vatandaşları artık kendi mahallelerinde kendilerini güvende hissetmiyor. yahudiler korku içinde yürüyor, müslümanların çoğunlukta olduğu bölgelere yakın londra metrosu'na girmeden önce kippalarını çıkarıyorlar, utançtan değil, güvenlik için. çünkü polis onları korumayacak. çünkü antisemitizm kol geziyor ve müslüman kardeşler çeteleri tüm ilçeleri yönetiyor.
tower hamlets'te, özellikle de whitechapel'de, bae'de yasaklı bir terörist grup olan müslüman kardeşler 54 cami ve okulu kontrol ediyor. bu kurumlar sadece ibadet yerleri değil; nefret vaazlarının, antisemitik telkinlerin ve militan devşirme merkezleridir.
nüfusunun %34,8'i pakistanlı, bangladeşli, hintli ve afrikalı olan newham'da, çoğu orta doğu'da aranan aşırılık yanlılarının kontrolü altında olan 49 cami bulunmaktadır. hiçbir hükümet denetimi yoktur. bu bölgeler fiilen kaybedilmiş durumdadır. newham sakinleri, israelli bebekler gazze'de kaçırılmaya devam ederken bile hamas'ı desteklemek için açıkça protesto gösterisi düzenliyor. evet, onlar kurbanların değil teröristlerin yanında yer aldılar.
aynı newham'da tüm cinsel suçların %33,93'ü tecavüzdür. tower hamlets'te ise bu oran %29.41. bu suçları işleyen erkekler kim? ibadetlere liderlik ediyorlar. toplum merkezlerini yönetiyorlar. sokakları kontrol ediyorlar. peki ya kızlar? tecavüze uğruyor, susturuluyor ve gölgelerde yaşamaya terk ediliyorlar.
batı medeniyeti bu mu? hayır. değil. ne oldu peki? ülkeniz işgal mi edildi? bu yabancı yerleşimciler vatanınızı yeniden mi tanımlıyor?
cesur olun. konuşun. burası sizin ülkeniz.
bu kaos, radikalizme teslimiyet ve suçun cezasız kalması nedeniyle 2024 yılında 10.000'den fazla milyoner birleşik krallık'tan kaçtı; bu rakam bir önceki yıla göre %157'lik şaşırtıcı bir artış anlamına geliyor.
nerelere gittiler?
abu dabi'ye, barışa ve düzene gittiler. halihazırda dubai'de yaşayan 240.000 ingiliz'e katıldılar. 2010'lardan bu yana ingiliz göçmen nüfusu iki kattan fazla arttı.
2025 yılı başı itibariyle sadece dubai'de en az 180.000 ingiliz yaşıyor.
öyleyse kendinize sorun: cennetiniz neden artık yaşanacak bir yer değil? özgürlüğü korkuya dönüştüren nedir? ve şimdi ne yapacaksınız?
amjad taha
devamını gör...
50.
son 20 yılda dünyada olup biten bize gösteriyorki islamiyet ümmetçilerin eline kalınca din olma iddiasından çok politik bir hareket olma yoluna evrilmis ve bir din iddiasından çok radikal bir politik hareket algısi ve etkisi gösteriyor. liberal ekosisteminde liberalizm sayesinde varolan ama liberalizmi eninde sonunda bir gün kaldırma hedefinde olan ideoloji. çelişkileri bir tarafa en büyük talihsizliklerinden biri, kentliler değil kırsal-taşralılar tarafından desteklenmesidir.
t: bir müslüman olarak iğrendiğim düşünce yapısı. islam allah'a teslimiyetten gelir. bunlar kendilerini şeyhlere, velilere, dervişlere, gavslara, siyasilere teslim ediyor. müşrik, şirk koşana denir. bunlar şirkte yarış halindeler. ayrıca şeyhlere, velilere, dervişlere, gavslara, siyasilere teslim olmayıp sadece "kur'an dinine göre uygluyoruz" diyenleri de görüyoruz ki panarapçı ve türkofobik yapıları sebebiyle öz nefret sahibi qawwad versiyonları da vardır.
t: bir müslüman olarak iğrendiğim düşünce yapısı. islam allah'a teslimiyetten gelir. bunlar kendilerini şeyhlere, velilere, dervişlere, gavslara, siyasilere teslim ediyor. müşrik, şirk koşana denir. bunlar şirkte yarış halindeler. ayrıca şeyhlere, velilere, dervişlere, gavslara, siyasilere teslim olmayıp sadece "kur'an dinine göre uygluyoruz" diyenleri de görüyoruz ki panarapçı ve türkofobik yapıları sebebiyle öz nefret sahibi qawwad versiyonları da vardır.
devamını gör...
51.
islam satan kişilerin yaptığı meslek, simitçilik, emlakçılık, mobilyacılık gibi bir şey. herkes ekmeğinin derdinde yani.
daha fazla ihtiyacınız yoksa almayın. biliyorum pazarlama stratejileri steve jobs'u kıskandıracak seviyede. ama hali hazırda islamcılık türk milletine çok pahalıya mal olmuş durumda. bence bu kadar yeter.
daha fazla ihtiyacınız yoksa almayın. biliyorum pazarlama stratejileri steve jobs'u kıskandıracak seviyede. ama hali hazırda islamcılık türk milletine çok pahalıya mal olmuş durumda. bence bu kadar yeter.
devamını gör...
52.
batı'da müslüman kardeşler'i yasaklamak neden yeterli değil?
mısır, ürdün, suudi arabistan ve bae gibi müslümanların çoğunlukta olduğu ülkelerde müslüman kardeşler'i yasaklamak tek bir örgütü yasaklamak değil, islam'ın siyasi boyutunu ameliyatla bastırmak anlamına geliyor.
bu yarı islami hükümetler islamı hem bir din hem de siyasi bir sistem olarak anlamakta ve müslüman kardeşler'in islamın siyasi emellerinin en tutarlı ifadesini temsil ettiğini fark etmektedirler.
bu rejimler müslüman kardeşler'i yasakladıklarında, onun temsil ettiği ideolojiyi hedef almış oluyorlar.
eğer aynı ilkelere sahip, şeriatı, islami yönetimi ya da halifeliği savunan yeni bir grup ortaya çıkarsa, o da aynı kaderi paylaşacaktır.
yasak sadece müslüman kardeşler'in ismine ya da logosuna değil, temsil ettiği siyasi vizyona yöneliktir.
bu ülkelerde devletin islami meşruiyeti, islamın kendisine saldırmakla suçlanmadan bu sınırı uygulamasına izin veriyor.
yeni gruplar basitçe yeniden markalaşamaz ve açıkça faaliyet gösteremez. grubun adı ne olursa olsun ideoloji etkin bir şekilde engelleniyor.
buna karşılık batı, özellikle de abd, müslüman kardeşler'i temsil ettiği ideolojiyi değil, sadece belirli bir varlık olarak yasaklayabilir.
kökleri din ve ifade özgürlüğüne dayanan batılı hukuk sistemleri, islamı hristiyanlık ya da yahudilik gibi korunan bir din olarak ele almaktadır.
müslüman kardeşler'in islami metinlere dayanan siyasi hedefleri, farklı bir siyasi ideoloji olarak değil, dini inancın ifadeleri olarak görülmektedir.
eğer batı müslüman kardeşler'i yasaklarsa, aynı amaçlara sahip yeni gruplar, şeriat savunuculuğu, islami yönetim, “kültürel topluluklar” veya “sivil haklar örgütleri” gibi farklı isimler altında oluşabilir.
bu gruplar anayasal güvencelerle korunarak yasal olarak faaliyet gösterebiliyor.
batılı yetkililer, ideolojilerini hedef almak din özgürlüğünü ihlal etmek olarak görüleceğinden, suç faaliyeti kanıtı olmadan yeni grupları yasaklayamazlar.
böyle bir grubu kısıtlamaya yönelik herhangi bir çaba “islamofobi” suçlamalarına yol açacaktır.
çoğunluğu müslüman olan ülkelerin aksine batı, islamın manevi ve siyasi boyutları arasında bir çizgi çizecek kültürel ve dini otoriteden yoksundur. sadece belirli grupları hedef alabilir, altta yatan fikirleri değil.
batı'da müslüman kardeşler'i yasaklamak, bir kahve markasını yasaklarken diğerlerinin aynı karışımı yeni etiketler altında satmasına izin vermek gibidir.
islamın hem inanç hem de yönetim olarak ikili doğasına dayanan siyasal islam ideolojisine dokunulmaz.
yeni gruplar batılı özgürlükleri istismar edecek, savunuculuk, eğitim ve politikaları etkileme yoluyla aynı hedefleri ilerleteceklerdir.
kendilerine meydan okunduğunda zulme uğradıklarını iddia edebilir ve kendilerini eleştirenleri yobaz olarak suçlayabilirler.
bu dinamik, devletin islami kimliğinin bu tür savunmaları etkisiz hale getirdiği müslüman çoğunluklu ülkelerde imkansızdır.
batı'nın seküler çerçevesi dinlerin siyasi sistemler değil, özel inanç meseleleri olduğunu varsayar. islamın diğer inançlardan farklı olarak hukuk, yönetim ve toplumsal düzen için bir plan içerdiğini kavrayamamaktadır.
islamın ekosistemi içinde faaliyet gösteren müslüman çoğunluklu hükümetler, meşruiyetlerine zarar vermeden bu planı bastırabilirler. bir yabancı olarak batı ise bunu yapamaz.
siyasal islam'ın yayılmasına karşı koymak için batı, islamı yalnızca bir din olarak görmeyi bırakmalıdır. islamın hukuk kurallarını, yönetim modelini ve üstünlük vizyonunu siyasi bir ideoloji olarak kabul etmelidir.
bu sayede hükümetler, demokratik değerleri tehdit eden diğer siyasi ideolojileri denetledikleri gibi, şeriatı ya da islami yönetimi savunan grupları da dini özgürlükleri ihlal etmeden denetleyebileceklerdir.
müslüman kardeşler'in temsil ettiği ideolojiyi ele almanın tek yolu, islamın politika ve hukuktaki otomatik dini korumasını ortadan kaldırmaktır.
danny burmawi
devamını gör...
53.
göç, tek bir kurşun atılmadan bir ülkeyi ele geçirebilecek sessiz bir silahtır. şehirleri, mahalleleri, hatta tüm ulusları değiştirir; ta ki bir gün kendinizi kendi evinizde yabancı hissedene kadar. görevimiz açık: macaristan'ı koruyun, avrupa'yı koruyun.
viktor orban
isveç başbakan yardımcısı ebba busch:
"israel, hamas'ı etkisiz hale getirmeye ve ortadan kaldırmaya çalışarak tüm dünyaya iyilik yapıyor"
link ingilizce altyazılı konuşma videosu
link
isveç başbakan yardımcısı ebba busch:
"islam uyum sağlamalı. çok fazla insan totaliter devletlerdeki gibi islam'ı yaşıyor. bu sona ermeli. isveç'i isveç, avrupa'yı avrupa yapan temel değerlerimizi benimsemeliler."
2024 videolu
önümüzdeki 10 yıl içinde britanya daha fakir, daha öfkeli, daha soğuk ve daha otoriter hale gelecek. 2035 yılına gelindiğinde 2-3 milyon daha fazla müslüman ve belki de 2-3 milyon daha az ingiliz olacak. şiddetli bir toplumsal çöküş olmadan 2035 yılına ulaşabilecek miyiz? bence hayır. önümüzdeki 10 yıl, son 75 yıla hiç benzemeyecek. 1914 veya 1939'dakine benzer "tarihteki dönüm noktalarından" birine yaklaşıyoruz. herkes bugün kaynayan öfkeyi ve mutsuzluğu hissedebiliyor ve bu öfke her geçen yıl katlanarak artacak. bu kimin suçu? hain sınıf politikacılarımız ve fahişe medya'daki işbirlikçileri. önümüzdeki 10 yılın barışçıl olacağını gerçekten düşünen var mı?
link
devamını gör...
54.
belli ki sözlüğün mossad ajanı çıfıdının islamcılarla bir derdi var. ananı islamcılar mı dürttü lan şerefsiz terörist?
devamını gör...
55.
islamcılık diye bir şey yoktur. islam dini vardır, inananları vardır. bir de islamı kullanarak aklınıza gelen her türden kötülük, dolandırıcılık, sahtekarlık, yanıltıcılık vardır.
devamını gör...