jack london

martin eden romanının yazarı. diğer kitaplarını okumadım ama başarılı bir yazar olduğunu sırf bu kitaba bakarak söyleyebilirim. bende yeri çok başkadır.

ilkokul’da kitapları zorunlu olarak okutulması gereken yazar.

adamımdır.

klasik okumadığım için hiç kitabını okumadım ama martin eden isimli eserini çok duyuyorum. en son derste hocamız bahsetti. sanırım onu alıp okuyacağım.

her bir kitabı ile farklı pencereler açan, sevdiğim bir yazar. iyi ki yazmış. iyi ki denk gelmiş ve okumuşum. kesinlikle her okurun en az birkaç kitabını okumasını önerdiğim yazardır.

harika eserlere sahiplik eden bir edebiyatçı ve yazardır. martin eden bunların başında gelir.

amerikanin dostoyevskisi.

en sevdiğim yazarlardan biri. bir ara korsanlık da yaptığını öğrendiğimden beri daha çok takdir ediyorum kendisini.

en güzel kitabı martin eden'dir.

jack london, 19. yüzyılın sonunda ve 20. yüzyılın başlarında yaşamış bir amerikan yazarıdır.
kırsal alaskan hayatı, doğa, kapitalizm, sosyal adaletsizlik ve insanlık durumları gibi konuları işleyen romanları ile tanınmıştır. en ünlü romanları arasında "vahşin çağrısı), "beyaz diş" (beyaz diş) ve "deniz kurdu" (deniz kurtu) bulunmaktadır. jack london, doğa bilimci ve sosyalist eğilimli yazıları ile 20. yüzyılın başlarında popüler bir yazardı ve bugün de okunmaya devam edilmektedir.
beni en çok etkileyen kitabı ise "beyaz diş'tir"
"white fang" (beyaz diş), jack london tarafından yazılan bir romanıdır. kitap, alaskan vahşi doğasını ve orada yaşayan hayvanların hayatını anlatır. ana karakteri beyaz diş adındaki bir kurakçı köpeğinin hikayesini anlatır. beyaz diş, bir insan tarafından yetiştirilir ve hayatı boyunca farklı insanlar tarafından kullanılır. kitap, hayvanların insanlar tarafından nasıl ezildiğini ve hayvanların insanlar karşısındaki durumlarını gösterir. aynı zamanda insanlar arasındaki güç mücadelesini de işler ve insanlar arasındaki ilişkileri ele alır. "white fang" (beyaz diş), jack london'un en sevilen romanlarından biridir ve bugün de okunmaya devam etmektedir.

yazım tarzı ile okurlarını kitabın içine hatta olayların bizzat içerisine dahil edip sanki 2 metre öteden yaşananları izliyormuşsunuz gibi hissettirmeyi başarabilen amerikalı yazar.

özellikle ateş yakmak adlı kitabı okurken kahramanın çaresizliğiyle birlikte soğuğu da hissediyorsunuz.
martin eden adlı kitabı ise herkesin okuması gereken otobiyografi kitaplarından birisidir ki okurken sınıf ayrımını,acizliği ve bu acizliğin yaktığı ateş ile birlikte gelen başarı hikayesinin hüzünlü ilerleyişi ve üzücü sonuna geldikten ve kitabın son sayfası da kapandıktan sonra bir iki dakika kendinizle başbaşa bırakıp derin düşüncelere sevkedecek kitabın yazarıdır jack london.

aslında kitaplarını okurken garip bir yakınlık hissederim londona karşı onda proleter tabakadan gelip seçkin zümreye olan yolculuğunda orta kesimin vermiş olduğu aitsizliği görürüm. yazılarını okursanız sanki kağıt israf olmasın dercesine olayları ağdalı cümleler kurmadan yazan alt metini cümleler değil tokat gibi yüzünüze çarpan cümleler barındırır bu yüzdendir ki onu okurken nefes molası vermek zorunda hissederim onun yazdıklarını eğer bir rusa verseniz herhalde kitapların hacmini üç misline çıkarır. düşünceleri net alışkanlıkları olağan bu yazar eğer kendinize bir dost edinmek isterseniz en iyi arkadaşlarınızdan biri olur çünkü o bizler gibi sıkışmış bunun sebebiyle kendini alkole vermiş bir babayiğit sizi sosyalist yapmaya giden bir yolda gittiğinizi sanırken aslında ne kadar da yalnız olduğumuzu ve bu toplumsal düşüncelere çok bel bağlamayınız der gibi olur neticede herkes kendi kıçının üstüne oturur ama her insanda kendi ayaklarının üzerinde durur belki en sevdiğiniz yazar olmaz ama kitaplığınıza ekleyin bu adamı

sevmediğim yazar. amerikalı olmasının etkisi büyüktür bunda. amerikan edebiyatı, muhtemelen amerika'nın, avrupa'dan çok sonra kurulmuş olmasından kaynaklı oturmamış ve havada kalmış gibi geliyor bana hep. kızılderili katliamı, afro-amerikan halkın ezilmesi ve ikinci dünya savaşı dışında elle tutulur çok fazla yaşanmışlığı olmamasından kaynaklı da olabilir. neden nobel aldığı hakkında hiçbir fikrim yok. muhtemelen torpil. *

tam adı john griffith london veya john griffith chaney olarak bilinen amerikalı yazar olarak tanınır;

martin eden
beyaz diş
vahşetin çağrısı yazarın en bilinen kitaplarındandır.

1876/ 1916 yılları arasında yaşayan yazar 40 yaşında hayatını kaybetmiştir.

nerdeyse tum kitaplarini cocukken bitirip tekrar tekrar okudugum, ustune ablama da okudugum artur doyl abiden sonra en sevdigim 2'ci yazar. evet.