kablolu kulaklık kullanan yazarlar topluluğu

yaz beni.

benim canım kulaklığım biraz iki yüzlü. ister kabloylan ister bluetooth ilen kullanılıyor. yani demem o ki ben her iki gruba da göz kırpan cinstenim. *

kablosuz olursa bir eksiklik hissederim ben ayrıca zaten telefonun şarjına yeterince takıyorum bir de onun şarjını dert edinemem. son olarak daha pahalı.

bende burdayımmmmm.
her ne kadar erken bozsam da kablolu kulaklık iyidir.

şarjı biten kulaklığa mahkum olmak istemeyenlerin mekânı.

bilgisayarda kamusal alanda video izlerken yada görüntülü görüşmelerde kullandığım için benim de dahil olduğum topluluk. kablosuz da ses görüntü uyumsuzluğu oluşuyor. ama müzik yada podcast dinlerken kablosuz kullanıyorum.

sonunda siramizin gelecegini biliyodum

wifi , bluetooth teknolojilerine abartı seviyede olmasa da derinlemesine hakimim. yok abi ben o kayıpları sıkıştırmaları istemiyorum. paşa paşa kablomu kullanırım. klavye , fare hala kablolu. kulaklığımın ise daima kablosu takılı. ancak su almaya vs giderken çıkartırım onun haricinde kablo olacak. ben güvenmiyorum havadan giden şeylere

beni de yazın utanmadan sonsuza kadar devam edeceğim

listeye unesco'ya yolladım kardeşim. unesco dünya miras fonu'ndan gelecek parayı bekliyorum.

bazen.

#1467351
3 yıl önce yazmıştım. beni de yazın.
aynı şey müzik dinlerken de geçerli benim için.
takıntılıyım biraz bu konuda *

kıymetleri bilinmesi gereklidir.

yazın beni de.
o öyle kulaklardan aşşa sallanırken yanaklarımı okşuyor ya hani o sebepten seviyorum ben.
(o değil de şu başlığın en yıkık entarisi bu olabilir)

belki bir derttir belki nostalji. ancak bu kablosuz kulaklık devri çok önceleri sona ermedi. telefon markaları kablo girişini kapattığı için çoğu insan kablosuzu mecburiyetten tercih etti.

ancak bir hikaye var ki…

seksenli yıllarda çıkış yapıp, doksanlı yılların atmosferini yansıtan birçok grup var. belki de çoğu o müzik işinde altyapıdan yetişmiş, her ezgilerinde, seslerinde binbir sanat. flac’a çevrilse o ruhun gıdasına doymak bir yana, çıldırtacak derecede.

oysa ki flac’a çevrilmesi bir yana, ne youtube’da düzgün bir kayıtları ne de spotify’da isimleri var.

tek çare ise kasetlerini kopyalamak. vcd’ye geçen o efsane nesil olarak, kasetlerin içini tamir etmek değil, bir tercih olarak kalem sokardık. değerini bilemedik. şimdi o kaset kutuları birer birer kopyalanmak zorunda.

kullanıyordum gayet severek. telefon değiştirdim kulaklık kablosu sokacak yeri yok. yine kullanamıyorum. mecbur bırakan kader utansın

kullanıyorum, ama yeni nesil typc girişli, jak değil. çünkü telefonun jak girişi yok. dönüştürücü ile jak kullananlarda var ama direkt type c versiyon varken gereksiz.

niye toplandiniz lan tek başınıza dinlesenize