21.
savunmayı sağlama almaktır.
devamını gör...
22.
kötü bir durum. hayatı dolu dolu yaşamak varken, kendi küçücük alanına çekilip hayata küsmek.
devamını gör...
23.
cok yormuşlar kırmışlar ve artık benden uzak durun modu belkı de en iyisi bu
devamını gör...
24.
"insanlar arasında da yalnızdır insan." sözü geldi aklıma. yalnızılaştıkça, insanlardan soğudukça ve yaşla beraber insanları tanıdıkça kabuğuna çekiliyor insan. samimiyetsiz, çıkarcı, kapitalist sistem içerisinde erirken tutunacak bir dal bulamıyor zira.
devamını gör...
25.
insanlar tosbağa gibi bazen kendiyle baş başa kalmaya ihtiyaç duyar. dünyanın iyisinden de, kötüsünden de uzaklaşıp cin başına kalmak herkesin denemesi gereken bir kaçış. bence kaçışların en güzeli yine kendine kaçmaktır.
devamını gör...
26.
dışa dönük bir insansanız bir müddet sonra dayanamazsınız. içe dönük bir insansanız bir daha kabuğunuzdan dışarı çıkmak istemezsiniz, çıkamazsınız. öyle.
devamını gör...
27.
dinleyeni olmadığından değil anlayanı olmadığından sessizleşir insan. belli dönemlerde bu tür el ayak çekmeler gereklidir her şeyden uzaklaşmak kafayı dinlemek siz kimde ne kadar kim sizde ne kadar diye tartmanıza olanak sağlar.
devamını gör...
28.
kabuğuna çekilme zamanı gelince dil lâl olur, gönül akılla muhasebe yapar. insanlara anlatma ihtiyacı duymazsın
pinhani hikâyeler tükendi
dinleyebilirsiniz
pinhani hikâyeler tükendi
dinleyebilirsiniz
devamını gör...
29.
her insan hayatının bir döneminde böyledir aslında. bir süre sonra da herkes kırar o kabuğu lakin önemli olan o kabuğu kırmak değil, kırdıktan sonra nasıl bir insan olarak çıkacağındır.
devamını gör...
30.
çoğu zaman yaptığım ve farklı duygular tarafından tetiklenen eylemdir.
kabuğuna çekilen insanlara yabani, sıkıcı, kibirli ya da her neyse işte, bu tür yaftalar vurmak kadar haksızlığa neden olacak bir tavır düşünmekte zorlanıyorum. bir insan kabuğuna çekiliyorsa elbette geçerli bir nedeni vardır.
benim kabuğuma çekilmek için belli nedenlerim olur. bazen nedensiz de kabuğuma çekilebilirim. kendi kendime kalmayı seviyorum ben. yalnız kaldığımda kendimden sıkılmıyorum. çünkü kendimi çok eğlenceli ve hoşsohbet buluyorum şahsen. herkesten iyi anlıyorum kendimi.
ama elbette daha önce de söylediğim gibi nedenlerim de oluyor kabuğuma çekilmek için. bazen durup dururken aklıma gelen bir şeyi düşünüyor olabilirim. dünya üzerinde benden başka kimse için önemli olmayabilir bu düşünce ama o an benim için çok önemlidir. mesela bir fenerbahçe galatasaray maçında burak yılmaz’ın yaptığı aşırtma vuruşun fizik tarafından açıklanamayan bir şekilde havada sekmesi. bu ve bunun gibi düşüncelerle aklımdaki cevaplanmayan sorularla boğuşuyor olabilirim.
çocukluk travmalarımdan biri nüksetmiş ve çocukluk yıllarıma doğru bir girdap gibi çekmiş olabilir. zihnimde bir neverland yolculuğu yapıyor olabilirim. ya bir saman balyası ile derdim vardır o an, ya bir dolmalık biber korkusu yaşıyorumdur ya da belki bir yalak vertigosunda dört dönüyordur zihnim. yani konu tamamen iyi bir çocuk olamadığım için şirinler köyünü görememiş olmamdan kaynaklanıyor olabilir.
veya o an bir şeye o kadar bozulmuşumdur ki karşımdaki insanı kırmamak, üzmemek için içime çekilmişimdir. ben kendi kendini tamir edebilen bir mekanizmayım ve bu tamir için sessizliğe ya da içimdeki gürültüye ihtiyacım var. çünkü ince bir tamir işine girmek zorunda kalıyor. çabuk bozulan bir makineye döndüm ben. sanırım son kullanma tarihim de yaklaşıyor. hangi şehirdi unuttum şimdi ama bir şehirde verilen dev kahvaltılar gibi rengarenk ve kabalık bir ruh hali ile baş etmeye çalışıyorum çocukluğumdan beri, hele ki son aylarda içimde küçük adamlar sağdan soldan çıkıp merhaba diyorlar bana. saçma belki ama öyle bir lunapark gürültüsü var içimde.
bir insan kabuğuna çekiliyorsa elinize bir çomak alıp dürtmeyin onu. belki üzerinde beyaz gömlek vardır.
kabuğuna çekilen insanlara yabani, sıkıcı, kibirli ya da her neyse işte, bu tür yaftalar vurmak kadar haksızlığa neden olacak bir tavır düşünmekte zorlanıyorum. bir insan kabuğuna çekiliyorsa elbette geçerli bir nedeni vardır.
benim kabuğuma çekilmek için belli nedenlerim olur. bazen nedensiz de kabuğuma çekilebilirim. kendi kendime kalmayı seviyorum ben. yalnız kaldığımda kendimden sıkılmıyorum. çünkü kendimi çok eğlenceli ve hoşsohbet buluyorum şahsen. herkesten iyi anlıyorum kendimi.
ama elbette daha önce de söylediğim gibi nedenlerim de oluyor kabuğuma çekilmek için. bazen durup dururken aklıma gelen bir şeyi düşünüyor olabilirim. dünya üzerinde benden başka kimse için önemli olmayabilir bu düşünce ama o an benim için çok önemlidir. mesela bir fenerbahçe galatasaray maçında burak yılmaz’ın yaptığı aşırtma vuruşun fizik tarafından açıklanamayan bir şekilde havada sekmesi. bu ve bunun gibi düşüncelerle aklımdaki cevaplanmayan sorularla boğuşuyor olabilirim.
çocukluk travmalarımdan biri nüksetmiş ve çocukluk yıllarıma doğru bir girdap gibi çekmiş olabilir. zihnimde bir neverland yolculuğu yapıyor olabilirim. ya bir saman balyası ile derdim vardır o an, ya bir dolmalık biber korkusu yaşıyorumdur ya da belki bir yalak vertigosunda dört dönüyordur zihnim. yani konu tamamen iyi bir çocuk olamadığım için şirinler köyünü görememiş olmamdan kaynaklanıyor olabilir.
veya o an bir şeye o kadar bozulmuşumdur ki karşımdaki insanı kırmamak, üzmemek için içime çekilmişimdir. ben kendi kendini tamir edebilen bir mekanizmayım ve bu tamir için sessizliğe ya da içimdeki gürültüye ihtiyacım var. çünkü ince bir tamir işine girmek zorunda kalıyor. çabuk bozulan bir makineye döndüm ben. sanırım son kullanma tarihim de yaklaşıyor. hangi şehirdi unuttum şimdi ama bir şehirde verilen dev kahvaltılar gibi rengarenk ve kabalık bir ruh hali ile baş etmeye çalışıyorum çocukluğumdan beri, hele ki son aylarda içimde küçük adamlar sağdan soldan çıkıp merhaba diyorlar bana. saçma belki ama öyle bir lunapark gürültüsü var içimde.
bir insan kabuğuna çekiliyorsa elinize bir çomak alıp dürtmeyin onu. belki üzerinde beyaz gömlek vardır.
devamını gör...
31.
dış dünya ile ilişkileri asgari düzeye indirip, kendi özüyle ilgilenme, kendine dönme.
bazı durumlarda hayata devam edebilmek için insanüstü çaba sarfetmek gerekiyor, insan o gücü ancak yine kendinde bulabiliyor.
bazı durumlarda hayata devam edebilmek için insanüstü çaba sarfetmek gerekiyor, insan o gücü ancak yine kendinde bulabiliyor.
devamını gör...
32.
kendinle baş başa kalmaktır...
bende bunu seçtim...
bende bunu seçtim...
devamını gör...
33.
çoğu zaman yaşlandım mı lan acaba düşüncesiyle kendini sorgulatır insana. aslında daha ziyade gönül yorgunluğundandır. asla birdenbire olan bir şey değildir. bu yavaş yavaş gerçekleşir ve o süreçte kimse bunu fark etmez. artık tamamen herkesten ve her şeyden kaçar hale geldiğinde fark edilir ve o zaman eleştirmeye başlar insanlar. bu eleştiriler bazen sitemle olur bazen kınamayla. ama kabuğuna çekilmek bunlara kulak asmamayı, hiçbir yargılamayı umursamamayı da beraberinde getirir.
devamını gör...
34.
bir tırtıl kozasına çekilmiş. günü gelince gözleriyle birlikte açmış kanatlarını.
her kendine dönüş bir yeniden doğuş için fırsattır. kendimizi en iyi biz tanır, anlarız. kimsenin bilmediği derinliklerimizi ancak biz bilebiliriz keşfedersek. bu nedenle her fırsatta kendinizi keşfedin. kim bilir kabuğunuzdan çıktığınızda kanatlarınız olur :)
her kendine dönüş bir yeniden doğuş için fırsattır. kendimizi en iyi biz tanır, anlarız. kimsenin bilmediği derinliklerimizi ancak biz bilebiliriz keşfedersek. bu nedenle her fırsatta kendinizi keşfedin. kim bilir kabuğunuzdan çıktığınızda kanatlarınız olur :)
devamını gör...