kedi

hiç de masum değiller. dün horluyordu.
bkz. davetsiz misafir
bugün de cips paketini açmamla miyavlayıp ortak çıkmaya çalışması bir oldu.

daha 2 gün gece nöbetim var. sana yaş mama almak farz oldu.
dipnot: çorbamı da akşam saatlerinde gömdü bu arada.

sevemediğim ve heryerde gördüğüm hayvan. beslemesi ticari bir figürdür. hayvan sevgisi 5. 6. planda gelir.

bir cuma akşamı, hava kararmaya yakındı. elimde yeni demlediğim kahvem, çalmayı bilmediğim gitarım ve senin hayalin, bir de hala damarımdaki alkol... gözlerim ağırlaşıyor, kapandı bile.

gözlerimi açtım, göğsümün üzerine çıkmış biricik smokin kedim, mırıldıyordu.

t: en sevdiğim canlı.

nankör diye tanımlayanların küçük pipili güçe aç birer hödük olduğunu kanıtlayan hayvan. 4 tane var bende. bir canlıyı sevmek için şart koşuyorsanız -sağdık olması gibi- ya küçükken annenizden yeterince sevgi görmediniz ya da ortaokulda bir kız çıkma teklifinizi reddetti, iki türlü de büyüyün gari

bazen ben mi doğurdum diye düşünüyoum. tahmin ettiğimden çok daha akıllı ve sadık bir çocuk.

sahibini kendisine köpek etmekle ünlü hayvan.

ulaşamadığı ciğeri mundar olarak görmesi ile bilinen hayvandır.

sahibini eğiten tek hayvan.
bir yerde yığınla kıyafet mi var gider işer. böyle böyle düzenli olmayı öğretti bana çocuklarım.

kedi, temiz sevimli ve tatlı hayvandır.
kendilerini öyle sevdirirler ki, ona dokunmak oynamak bile terapi gibi insana keyif verir.

tüylü birey.

çoğu zaman tüylü olan etobur memeli. 70'den fazla kedi ırkının olduğu düşünülüyor. ayrıca antik mısır'da kedilere tapılıyormuş.

yüzyıllardır süregelen evcilleştirmeye rağmen avcı, tırmalayıcı, parçalayıcı özelliklerinden bir şey kaybetmemiş azmandır. (bkz: predator)

bir kedinin her iki kulağında da 32 kas bulunuyor.

british short hair cinsleri laftan anlar. bizimki anlıyor en azından. kendisinden “şişman” diye bahsedildiğini duyunca küser. trip atar. pofuduk.

şu dünyada bir kedi sahiplenmeden ölmek istemiyorum.
ama sokaktan alıp benimle büyümesini sağlayacağım. ben ona umut olurum o da bana azcık sırnaşsa yeter.

bazen insanın sabrını fazlasıyla zorluyorlar. bizde bir kedi var mesela. 3 aydır diğer kedilerin peşinde dolanıyor. kediler dahil evdeki herkesin sinirlerini alt üst etti. sürekli diken üstündeyiz. arsızlığı yüzünden diğerleriyle kavga edip duruyor. bu durum çok uzun süredir devam ettiği için de artık en ufak bir söylenmede, cıyaklamada beynime ok saplanmış gibi hissediyorum. şu s.k.k mali durumu düzelttikten sonra ilk işim kısırlaştırmak olacak. cidden yıldım artık.

tanım: konuşmayı öğrenmesini istediğim tek canlı.

21 yaşına kadar bir defa bile kediye dokunmayan bir insan olarak söylüyorum tam bir kedi bağımlısıyım. yıllar önce yeni işe başladığım ofiste (bkz: scottish fold) cinsi yavru kedi vardı. görür görmez kesinlikle dokunmayacağıma emindim ama zamanla o bana dokundu ve aramızda bir dostluk başladı. saatlerce kucağımda yatar klavyede yazı yazarken elime otururdu sevdirdi kendini kerata. tabi zamanla işler çığırından çıktı ve 3 adet kedi sahibi oldum. yani diyeceğim şu ki kedilerle aranız yoksa zaman geçirmeniz lazım. evet sizi anlıyorum bazen dalıp gidiyorlar ve bu bakışlar biraz korkutucu olabiliyor ama hiç bir kedinin kötü niyeti olduğuna şahit olmadım. (ellerinizin yara bere içinde olması ve evdeki eşyaları parçalaması sayılmaz)

şimdi sıra köpeklerde sanırım. hala biraz korkuyorum. özellikle büyük olanlarından. hiç bir zaman köpek sahibi olamayacağım çünkü köpeğe bakacak sorumlulukta bir insan değilim. eğer sizde hayvan sahiplenmek istiyorsanız ama sorumluluk almaktan korkuyorsanız kedi çözüm olabilir. kedi ile ilgili sorulara her zaman açığım yardımcı olabilirim bir mesaj uzağınızdayım.

kediler tarımla birlikte yerleşik hayata geçen atalarımızın hububat ambarlarını farelerden korumak için evcilleştirmiş canlılardır. onların soydaşlarını bugün evimizde, sokakta besleyerek şükranlarımızı sunuyoruz.

hep mislinlikleri ile insanlardan faydalanabilmeleri ile ön plana çıkarılan güzel yüzlü güzel kokulu hayvanlar. kimisi ataları gibi yırtıcı oyunlar severken kimisi daha sakindir. mutluluk ve ilham kaynagi olurlar. evinizi haşere ve kemirgenlerden koruyabilecekleri gibi insanlara sevgiyi, sabrı ve sorumlulugu ogretirler. ınsanların kendilerin dokunmasina izin verirler ancak hemen guvenemezler, guvenirlerse dansöz gibi bayilir karınlarını da sevdirirler. bunları hatırladıkça tekrar bir kedi ile yaşamak istiyorum. sokak hayvanlarına mama ve aşı karşılığı sakin ve iyi huylu evde yalnız kalmayı dert edinmeyecek bir british short hair ile evimi paylasmak istiyorum. ülkemizde epey yaygınlaştıklarını düşünüyorum ve görüyorum. yasal olmamasına ragmen ve ayan beyan ticaretine devam ediliyor maalesef ki