kendini şımartma yolları

güzel bir tatlı olabilir.

sut banyosu. suan ilk kez yapiyorum, banyodan yaziyorum. evet.

masaja gitmek, ürünlerin fiyatına bakmadan alışveriş yapmak.

sınavlar bitti kendimi ödüllendireyim dedim.
şunun verdiği mutluluğu çok az şey veriyor.
birde bundan sonra bir çiğköfte dürüm gömdüm küçük boyda
lahmacun var, aç olanlar açmasın.

fiskobirlik findik ezmesi

karıya giderim kendimi şımartmak istediğimde.

dün mahalledeki pastanelerden birinde kalburabastı yedim. sayılır galiba.
boğazımdan geçmedi 1 kilo da eve aldım. evdekiler benden çok simarmiş oldu ben de durduk yere beşyüzluk oldum.

benim telefon 6. senesine girecek neredeyse
yılbaşına doğru değiştiririm diye planladım.
ekranı falan kırıldı, lekelendi zaten.
evet kendimi şımartıcam.

fazla yüz vermiyorum tepemize çıkıyor. hemen olsun istiyor bir şeyleri. dur kızım her şeyin bir zamanı var. *

ıtır benden önce davranmış.
buz gibi soğuk biranın yerini hiçbir şey tutmaz.

cilt bakımı.
mis gibi yıkayın yüzünüzü, sürün toniğinizi gül suyunuzu, ooooh güzel kokan şeyler sıkın. nası canlanıyorsunuz.

bir başkası nevresim değiştirmek. tertemiz mis gibi yastıkla yorganla uyumak.

kendinle deyt eylemek.
yalnız başına bir şeyler yapmak ve onlardan keyif almak.

birazdan karışık kızartma yiyeceğim.

kahve yapınca yanına ceviz fındık fıstık çıkarmak. sen kimsin de bunca şeyi birden yiyebiliyorsun? müthiş birisin tabi ki. hele yanına da buzlu maden suyu kodum mu... oh mis. pipeti de tak geç git işine

az önce banyo yaptım banyo yaparken aklıma geldi. şimdi sıralayacağım yollardır.
ben eskiden çok ciddi depresyonlar yaşıyordum ve hiçbir şey yapacak halim olmuyordu. o zamanlar discordda tanıştığım bir kadın arkadaşım vardı, o bana hep böyle tavsiyeler verirdi, vallahi kendini çok iyi hissedicen derdi, yapmazdım. ama süper birisiydi, beni yüksek lisans konusunda harekete geçmeye falan hep o itelemiştir. sonra zaten düzeldim. meğerse okulsuzlukmuş derdim :d insan anaokuluyla beraber 25 sene okuyunca (lisansım 9 sene sürdü :d) böyle oluyor demek ki.
bu arada hepsini ece önermedi ben araya kendim de sokucam bişiler.

kezolar siz bu entryi kaçırmayın bence çünkü kıskandığınız kadınlar hep kendini şımartmayı biliyor.

1- özel duj anları. * herkesin bi rutini vardır diye düşünüyorum, ne bileyim duş jeliyle köpüklenmece, saç şampuanlamaca vs. o rutinin dışında bir duş anı. küvetsiz de olur illa küvete patlayan sabunlar atmanız şart değil :d. sıcak su insanı çok yatıştıran bir şey. benim bu noktada önerim vücut peelingi. bence peeling bahanesiyle bedenine dokunup durmak harika bir şey. şapır şupur sularla mis kokulu şampuanlarla kafanı ovalamak, ama yalapşap değil masaj falan yapar gibi, şampuan reklamlarındaki gibi yani gfdjnkgd, sonra peeling bahanesiyle bacaklarını kollarını ovalamak bence çok şefkatli hissettiren bir şey. yani hoşunuza gidecek kişisel bi duş şeyine zaman ayırmak, telaşesiz yıkanmak, öyle diyeyim.

2- kremlenmek. ben vücut kremini de aynı nedenlerle kullanma taraftarıyım :d. nemi çatlağı geç. kendi bedenini okşamanın bir diğer bahanesi de krem. tabii ki bi er kişi de sizi ovalayabilir, bunları "erkeksizliğe alternatif" olarak söylemiyorum, özellikle belirtmek isterim. zaten işiniz gücünüz de seksting anca ovalamaca "hayalleri var" ama neyse. bunu kendinize dokunmak önemli olduğu için söylüyorum. kendinizle kurduğunuz ilişkiyi iyiye götüren bir şey. yüz ve el kremleme seansları da olur dar zamanlarda ama vücut kremleme bambaşka.
bu ilk iki madde açısından erkeklere çok üzülüyorum. adamlar kolonya sürse biri fırlayıp "i......ne misin" diye toştoş geçiyor. beyler bu sığırlara aldırmadan siz de böyle şeyler yapın bence.

3-mastürbasyon. allam adım sapığa çıkacak ama bu önemli bir şey. ona buna meme atma telaşı ile seksting mastürbasyonu kastettiğimiz şey değil. o da yapılır ama bu kukunuzla iyi vakit geçirme mastürbasyonu. herkes söylemez size bunları. halbuki erkeklerin tüm 31 sırları yedi düvele nam salmış durumda. bi çok kadın kukusunu tanımıyor. ayrıca sekse mastürbasyonu normalleştirerek başlarsanız zamanla onu bunu o....pu diye etiketlemeyi bırakıp cinsel özgürlüğü keşfedebilirsiniz diye düşünüyorum. feridun abiye dönmemek için bu konuyu detaylandırmıyorum.

4- spor veya hobi veya ikisi de. tercihen ikisi de. çünkü spor zaten bütün müthiş hormonları salgılatan ve insanı deşarj eden bir şey, hobi ise kendinle baş başa kaldığın ve sonsuzca özgür olduğun bi zihin boşaltma alanı. böyle şeyleriniz olmadığı için dmlerde dedikodu peşindesiniz işte 7/24, sonra kaykayımı kıskanıyorsunuz.... neyse...

5- güzel kokular. buna o bahsettiğim arkadaşım çok önem verirdi, çok da haklıymış. yemin ediyorum çeşit çeşit body mist aldım kendime çünkü evde daha mantıklı bir şey bence parfümden. parfüm çok kalıcı olunca yoruyor beni çok. götüme başıma sıkıyorum kötü hissettikçe. herkese tavsiye ediyorum.

6- tercihe göre meditasyon. bence kesin deneyin. bana bütün terapistlerim hep önerdi, bu sene başladım. insana saçma ve zottirik bir şey gibi geliyor ama aslında değil. o kadar uhrevi ve spiritüel bir şey de değil bu arada. nefesine odaklanıp düşüncelerinin ve duygularının içinde boğulmadan akıp gitmelerine izin verme pratiği. biraz sinir sisteminizi regüle eder.

7- dans. evde abuk sabuk dans etmek muhteşem bir şey. ben bunu hayatımın her evresinde yapıyordum, depresyondan ölürken de bi noktada donumla dans etme ihtiyacı duyuyordum. yalnız olacağınız için zaten nasıl göründüğünüzün bi önemi yok, kafanıza göre oranızı buranızı sallıyorsunuz. özellikle spora çok ılımlı değilseniz bunu yapın bi 5-10 dk. ya buna da sanırım bişi deniyor, bedeni böyle iç güdüsel bi şekilde kıvırıp sallamaya. her boka da özel isim uydurdular, önemli değil. kafana göre dans etmek iyi bir şey özet olarak.

8- kendinle veya dostlarınla deyt. bakın romantik olmayan deyt burada önemli. sevdiceğinle bi yerlere tabii ki otur, bence oturmuş bi ilişkide çift deytleri de aynı etkiyi yapar ama yeni yeni tanıdığınız insanlarla deytler bazen bi tık gergin olur. o yüzden arkadaşlar diyorum. fakat alışırsanız kendinizle deytin müptelası olursunuz. (bu demek değil ki sosyalleşmeyin, insanlarla buluşmayın demiyorum, hepsinin tadı ayrı diyorum.) bizde bi çok insanda bi yerde tek başına bir şey yapmak başarısızlık gibi algılanıyor, sanki herkes sana bakıyormuş gibi gelir, acayip bir şey yapıyor gibi hissedersin, belki yalnız hissedersin çünkü etrafa bakarsın herkes birileriyledir. o yüzden "alışırsanız" diyorum. ben özellikle kitap fuarı gezme, konser, tiyatro gibi nadiren yaptığım ve önemsediğim etkinliklerde hususi olarak bi başıma olmak istiyorum. ya da müthiş kafamın uyuştuğu birisi olması lazım (ki yok öyle biri.) çünkü yorum yapar o insan, mutlaka bi şeyden şikayet etmek ister, sen anı yaşama peşindesindir bi tespit sıçar... böyle şeyler sevmiyorum. barlarda insana okeyim ben sadece. alkol yoksa bir başıma olmak istiyorum. eskiden bana da garip gelirdi, süper bir şeymiş. bunu yapın. hiçbir şey bilmiyorsanız elinize bir defter alın, bir cafeye gidip kahve söyleyin deftere saçma sapan bir şeyler yazın. bunlar hep süper terapi yöntemleri.

9- bir şeyler deneyin. allah rızası için, işsiz güçsüz 76 saat evde oturup delireceğinize paten maten alın. mutlaka bir şey ilginizi çekiyordur, çiçek ekin. acaba dediğiniz herhangi bir şeyi düşünmeden yapın. hoşunuza gitmezse de bir daha yapmayın. hobiler böyle ediniliyor, insanlar böyle böyle keşfediyor sevdiği şeyleri...

10- ve en önemlisi gerçekliğinizle barışın. kendini şımartmanın en birinci yolu bence bu. kendinizi onunla bununla kıyaslamadan bi inceleyin. bunu özellikle beden algısı bozuk, fotoşopçu kezolar yapsın. kendini kabul edip sevmeden kendini şımartamazsın. başkası gibi düşün kendini. ben mesela insanolun kardeşimi şımartmak isteyebilirim. ona küçük sürprizler yapabilirim. ama archieye yapamam :d. nasıl yapayım? kendinizle ilgili de böyle bu. ben yoga yaparken duruş bozukluklarımı fark edeyim diye video çekiyorum, sonradan izliyorum. aşağı bakan köpekte başarılı değilim mesela :d. neyse. bu serüven esnasında fark ettim ki kendi halinde bir şeyler yaparken insanlar "çok güzel görünüyor." muhtemelen sizi beğenen insanlar böyle anlarda beğeniyor. poz verdiğinizde, filtreyle fotoşopla bir şeyler yaptığınızda güzel sandığınız bir görsel dayatmayı kendinize uyarlamış oluyorsunuz ama aktif olarak bir şeyle uğraşırken ve dikkatinizi ona vermişken kendinizi güzel miyim çirkin miyim diye kontrol etmeniz çok mümkün değil. o yüzden kendinizi çirkin buluyorsanız herhangi bir şey yaparken (ve mümkünse yoğun efor harcadığınız bir şey) bir yere kamerayı koyun ve unutun. unutursunuz zaten. ev temizlerken de yapabilirsiniz, yemek yaparken de. bi şey okurken de. sonra da oturun izleyin. başta bir sürü çirkin an yakalayabilirsiniz ama sonra daha dikkatli izleyince hiçbir poz verdiğiniz ve fotoşop yaptığınız fotoğrafta görünmediğiniz kadar güzel göründüğünüz anları fark edeceksiniz. zaten aynı şekilde çok spontane ve "habersiz" fotoğraflar da genellikle güzel olur iyi niyetli iyi kalpli güzel gönüllü biri çektiyse.

bu dediklerimi yapın.
kendisiyle uyum halinde ve mutlu ve huzurlu bacılarıma dert olup durmayın, kudurmayın. biraz kendinizle meşgul olun.

kişisel gelişim entrysi yazdık durduk yere kezo şerrinden saklanmak için...

önce para kazanın.

çikolata veriyorum kendime. sonra jelibon, bira.... du lan gidip bir şeyler içeyim.

dışardan yemek söylemek.