kuran'ın insan yapısı olduğunun delilleri
başlık "vampirillo" tarafından 11.05.2021 13:36 tarihinde açılmıştır.
1.
meryem suresinde isa'nın annesi bakire meryem'den uzun uzun bahsederken 28. ayette birden bire "ey harun'un kız kardeşi" şeklinde bir giriş yapar. halbuki harun ve musa'nın kardeşi olan meryem ile isa'nın annesi olan meryem farklı kişilerdir. hatta aralarında 1500 yıl falan var. burada açıkça muhammed'in tarihi bir olaydan bahsederken kişileri karıştırdığı görülüyor.
garanik hadisesi olarak geçen olayda muhammed peygamber, o sıralar halen putperest olan kureyş kabilesinin desteğini almak için kabe'deki 3 büyük putu öven ayetler (necm 19-20-21) okumuş ve bunun üzerine müşrikler de secde etmiş fakat bir grup mümin putlara tapılmasını kabul etmeyince ortalık karışmış bunun üzerine ayetlere tekzip getirilmiş ve muhammed'in şeytan tarafından yanıltıldığı için bu ayetleri okuduğu ifade edilmiştir.
kuran'daki miras ayetleri matematiksel olarak hatalıdır. mirasçıların paylarını topladığınızda çoğu zaman 1'den büyük bazen de 1'den küçük çıkar, nadiren 1'e eşit çıkar. bu hata daha ilk zamanlar farkedilmiş ama kimse ağzını açıp da bu hatalıdır diyememiş fakat sorun öylesine içinden çıkılmaz bir hal almış ki çok geçmeden daha hz. ömer'in halifeliği sırasında (muhammed'in ölümünden bir kaç yıl sonrası) avliye yöntemi denen bir yöntemle sorun giderilmeye çalışılmış. fakat bu yöntemin sorunu kuran'da vadedilen oranları değiştirmesidir. yani aslında kuran'ın apaçık emrine karşı gelmektedir. öte yandan matematiğin de şakası yoktur.
hz muhammed'in pek çok eşi var. sayıları tam bilinmiyor fakat cariyeleri hariç en az 9 evlilik yaptığı düşünülüyor. 16 diyen de var. bütün eşlerin bir sırası var, her geceyi farklı biriyle geçiriyor. eşleri içinde en çok bildiğimiz ve bence çok ilginç bir karakter olan ayşe biraz inatçı, sözünü asla sakınmıyor. muhammed ile daha fazla gece geçirmek için ayrıcalık istediğinde bir anda ahzab 51 suresi iniyor: "(ey muhammed) onlardan (yani karılarından) diledigini geriye bırakır, diledigini öne alabilirsin..." yani kişiye özgü ve cimayla ilgili bir ayet iniyor?!?!
peygambere helal kılınan kadınlar muhteviyatlı ahzab 50 inince ise hz. ayşe dayanamıyor ve "görüyorum ki rabbin senin keyfine koşturuyor" diyor. ahzab 50 o günün standartlarına göre bile skandal bir ayet: "ey peygamber! mehirlerini verdigin eşlerini , allah'ın sana ganimet olarak verdiği cariyeleri, seninle beraber hicret eden amcanın kızlarını, halalarının kızlarını, dayının kızlarını, teyzelerinin kızlarını ve peygamber nikâhlamayı diledigi takdirde -müminlerden ayrı, sırf sana mahsus olmak üzere- kendisinin mehrini peygambere hibe eden mü'min kadını almanı helâl kılmışızdır..”
peygamber, cariyesi mariya ile cima halindeyken eşlerinden biri ve aynı zamanda hz. ömer'in de kızı olan hafsa tarafından basılır. olay hafsa'nın evinde ve hatta hafsa'nın yatağında gerçekleştiği için hafsa hakarete uğramış hisseder ve bu olaydan sonra deyim yerindeyse çarşı karışır. hz muhammed bir daha mariya ile yatmayacağına dair hafsa'ya yemin eder, olayı da kimseye anlatma der ama hafsa gidip ayşe'ye anlatır. hz muhammed eşlerini terkeder. onları boşadığı dedikodusu yayılır. bunun üzerine bir anda tahrim suresi'nin ilk beş ayeti iner. kaynak: taberi, camiu’l-beyân, 28/102
peygamber evlat edindiği zeyd'in karısını beğenir. zeyd bunu anlayınca durumu kendine yediremez ve karısını boşar. normalde o günün arap toplumu için bile yuh denebilecek bir girişim olan kendi evladının hanımıyla evlenme olayının önünü açmak için ahzab 37 iner.
pek çok ayette "allah'a andolsun ki" diyerek allah kendine and içer: meryem 68, mearic 40, nahl 56, nahl 63. bu ayetlerin apaçık bir insan tarafından söylendiği ortadadır.
hicr 72'de allah peygambere and içmektedir: “resulüm! ömrüne yemin olsun ki gerçekten onlar, sarhoşlukları içinde bocalayıp duruyorlardı”
kuran'da kimin konuştuğu belli değil. bazı yerlerde allah konuşuyor. bazı yerlerde "o" diyor. bazı yerlerde muhammed konuşurken bazı yerlerde biz diyor?!?!
kaf 1 "şanı yüce kur’an’a yemin olsun!" diye başlar. fakat ortada henüz bir kuran yoktur. ayetlerin toplanıp ciltlenmesi ve kuran adının verilmesi çok sonraları olduğundan bu ayet ciltleme sırasında eklenmiş olabilir.
pek çok ayette gündüze, geceye, güneşe, aya, göğe, şafağa yemin etmektedir. allah niçin bunlara yemin etmektedir ki?
kuran sayısız yerde yemin ediyor, bazen yeminler yetmiyor olacak ki pekiştirme ihtiyacı hissediyor: "nasıl, bunlarda bir akıl sahibi için yemin var değil mi?" (fecr 5)
tevbe 30: "yahudiler üzeyir allah’ın oğludur dediler, hıristiyanlar da "mesih (isa) allah’ın oğludur" dediler. bunlar, daha önceki inkârcıların söylediklerine benzer biçimde ağızlarından çıkan sözlerdir. allah onları kahretsin! (gerçeklerden) nasıl da yüz çeviriyorlar!" bu ayette allah, "allah onları kahretsin" diyor?!?
kalem ve müdessir surelerinde velid için pek çok kereler sövüyor. soysuz diyor, aşağılık diyor, piç diyor, kaba saba diyor, saldırgan diyor. peki kim bu velid? acaba o mu? evet ta kendisi: halid bin velid. müminlerin yenilmez komutanı. aslında babasından bahsediyor ama ayette oğlundan da bahis var. kendisi olmasa bu kadar yayılamayacak olan, mükemmel bir askeri kariyeri olan, islami perspektiften bakınca çok değerli ve mübarek bir şahıs olması gereken halid bin velid'in islam sancağını zaferlere taşıyacağını önceden göremiyor allah ve babasına küfrediyor!
ay, güneş, dünya ve bunların hareketlerine dair son derece kafa karıştırıcı bilgiler vermektedir. bırakın sıradan bir insanı, eğitimli bir insanın dahi bu ayetleri okuyup bütünlüklü bir sonuca ulaşması imkansızdır. zaten ayetlerin tefsiri konusunda her kafadan ayrı bir ses çıkmaktadır. muhammed'in astronomi bilgisinin kulaktan dolma olduğu barizdir.
sperm ve yumurta hücrelerinin kaynağını yanlış vermektedir. (tarık 5-7)
göğü tıpkı antik filozoflar ve pagan dinlerindeki gibi tasvir etmektedir. yani dik duran ve düşmeyen bir kubbe gibi. hacc 65 "görmüyor musun ki, allah yeryüzündekileri ve o’nun emriyle denizde akıp giden gemileri sizin hizmetinize verdi! kendi izni olmadıkça yerkürenin üzerine düşmemesi için göğü tutan da o’dur."
bakara 62'de yahudilere ve hristiyanlara korkmasınlar, onlar da doğru yolda derken diğer pek çok ayette bu dedikleriyle çelişiyor. örneğin ali imran 85, tevbe 30, maide 64
nahl 101'de açıkça ayetlerin değişebileceğinden bahsediyor. bu da haliyle pek çok ayetin değiştirilmiş olabileceğine işarettir.
pek çok ayette göğü ve yeri 6 günde yarattığından bahsediyor. burada klasik savunma orada zaman algısı farklıdır şeklinde. peki bir de şu ayetlere bakalım:
mearic 4: “melekler ve ruh, miktarı ellibin yıl süren bir gün içinde ona çıkar”
hacc 47: “..muhakkak ki, rabbinin nezdinde bir gün sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir.”
secde 5: “allah, gökten yere kadar her işi düzenleyip yönetir. sonra (bütün bu işler) sizin sayageldiklerinize göre bin yıl tutan bir günde o'nun nezdine çıkar.”
fussilet 9-10'da sabit dağlar yerleştirdiğinden bahsediyor fakat dağlar sabit değildir, jeolojik oluşumlardır.
anlayın diye arapça indirdik diyor. zaten araplara inen bir kitap için neden bunu söylüyor? evrensel bir dinse o zaman neden arapça indiriyor?
kamer suresi ayın yarılmasından bahseder. ne var ki islam alimleri 1400 yıldır bu işin içinden çıkamamıştır. ayeti herkes farklı yorumlamakta ve bir sonuca varılamamaktadır. kuran'da bunun gibi yüzlerce ihtilaflı ayet vardır. mezhepler de zaten böyle doğmuştur. birinin ak dediğine diğeri kara demektedir. oysa ki kuran bizzat kendi ifadesiyle apaçıktır. hiçbir yardımcıya da ihtiyacı yoktur. pratikte ise bir satırlık ayetler paragraflarca süren tefsirlerle açıklanmaktadır. üstelik her mezhep ve mezheplerin de her kolu kendi bildiğince açıklamaktadır.
ahzab 53'te zırt pırt peygamberin evine gelip de çok oturmayın der. peygamber kendisi söylemekten çekindiği için allah'a söyletiyor.
kuran'da 29 ayet sadece harflerden oluşmaktadır. evet bildiğiniz harfler. yani kelime, cümle falan yok. elif lam mim (e-l-m) ya da ya sin (y-s) gibi. bunların ne olduğuna dair bugüne kadar doyurucu bir açıklama yapılmış değil. kimileri bunları allah ile elçisi arasında şifreli bir mesajlaşma olarak kabul ediyor. kimilerine göreyse bunlar hz muhammed'in sara krizlerine girdiği sırada ağzından çıkan anlamsız sözler. bu konuda bir kanıt yok fakat her konuda soru sormaktan çekinmeyen, gusül nasıl alınır bize göstersene diye hz ayşe'nin kapısına bile giden müminlerin bu harflerin anlamlarını bir kere bile sormaması ilginç.
kuran'da en sık geçen ve tekrardan ibaret olan ayetlerin sayısı yaklaşık 2 bin. toplam 6 bin küsür ayet olduğunu düşünürsek çok fazla boşluk doldurma var diyebiliriz. "her şey kuran'da anlatılamazdı, bu bir biyoloji ya da astronomi kitabı değil" diyenler için üzerinde düşünülmesini gerektirecek kadar büyük bir sayı.
garanik hadisesi olarak geçen olayda muhammed peygamber, o sıralar halen putperest olan kureyş kabilesinin desteğini almak için kabe'deki 3 büyük putu öven ayetler (necm 19-20-21) okumuş ve bunun üzerine müşrikler de secde etmiş fakat bir grup mümin putlara tapılmasını kabul etmeyince ortalık karışmış bunun üzerine ayetlere tekzip getirilmiş ve muhammed'in şeytan tarafından yanıltıldığı için bu ayetleri okuduğu ifade edilmiştir.
kuran'daki miras ayetleri matematiksel olarak hatalıdır. mirasçıların paylarını topladığınızda çoğu zaman 1'den büyük bazen de 1'den küçük çıkar, nadiren 1'e eşit çıkar. bu hata daha ilk zamanlar farkedilmiş ama kimse ağzını açıp da bu hatalıdır diyememiş fakat sorun öylesine içinden çıkılmaz bir hal almış ki çok geçmeden daha hz. ömer'in halifeliği sırasında (muhammed'in ölümünden bir kaç yıl sonrası) avliye yöntemi denen bir yöntemle sorun giderilmeye çalışılmış. fakat bu yöntemin sorunu kuran'da vadedilen oranları değiştirmesidir. yani aslında kuran'ın apaçık emrine karşı gelmektedir. öte yandan matematiğin de şakası yoktur.
hz muhammed'in pek çok eşi var. sayıları tam bilinmiyor fakat cariyeleri hariç en az 9 evlilik yaptığı düşünülüyor. 16 diyen de var. bütün eşlerin bir sırası var, her geceyi farklı biriyle geçiriyor. eşleri içinde en çok bildiğimiz ve bence çok ilginç bir karakter olan ayşe biraz inatçı, sözünü asla sakınmıyor. muhammed ile daha fazla gece geçirmek için ayrıcalık istediğinde bir anda ahzab 51 suresi iniyor: "(ey muhammed) onlardan (yani karılarından) diledigini geriye bırakır, diledigini öne alabilirsin..." yani kişiye özgü ve cimayla ilgili bir ayet iniyor?!?!
peygambere helal kılınan kadınlar muhteviyatlı ahzab 50 inince ise hz. ayşe dayanamıyor ve "görüyorum ki rabbin senin keyfine koşturuyor" diyor. ahzab 50 o günün standartlarına göre bile skandal bir ayet: "ey peygamber! mehirlerini verdigin eşlerini , allah'ın sana ganimet olarak verdiği cariyeleri, seninle beraber hicret eden amcanın kızlarını, halalarının kızlarını, dayının kızlarını, teyzelerinin kızlarını ve peygamber nikâhlamayı diledigi takdirde -müminlerden ayrı, sırf sana mahsus olmak üzere- kendisinin mehrini peygambere hibe eden mü'min kadını almanı helâl kılmışızdır..”
peygamber, cariyesi mariya ile cima halindeyken eşlerinden biri ve aynı zamanda hz. ömer'in de kızı olan hafsa tarafından basılır. olay hafsa'nın evinde ve hatta hafsa'nın yatağında gerçekleştiği için hafsa hakarete uğramış hisseder ve bu olaydan sonra deyim yerindeyse çarşı karışır. hz muhammed bir daha mariya ile yatmayacağına dair hafsa'ya yemin eder, olayı da kimseye anlatma der ama hafsa gidip ayşe'ye anlatır. hz muhammed eşlerini terkeder. onları boşadığı dedikodusu yayılır. bunun üzerine bir anda tahrim suresi'nin ilk beş ayeti iner. kaynak: taberi, camiu’l-beyân, 28/102
peygamber evlat edindiği zeyd'in karısını beğenir. zeyd bunu anlayınca durumu kendine yediremez ve karısını boşar. normalde o günün arap toplumu için bile yuh denebilecek bir girişim olan kendi evladının hanımıyla evlenme olayının önünü açmak için ahzab 37 iner.
pek çok ayette "allah'a andolsun ki" diyerek allah kendine and içer: meryem 68, mearic 40, nahl 56, nahl 63. bu ayetlerin apaçık bir insan tarafından söylendiği ortadadır.
hicr 72'de allah peygambere and içmektedir: “resulüm! ömrüne yemin olsun ki gerçekten onlar, sarhoşlukları içinde bocalayıp duruyorlardı”
kuran'da kimin konuştuğu belli değil. bazı yerlerde allah konuşuyor. bazı yerlerde "o" diyor. bazı yerlerde muhammed konuşurken bazı yerlerde biz diyor?!?!
kaf 1 "şanı yüce kur’an’a yemin olsun!" diye başlar. fakat ortada henüz bir kuran yoktur. ayetlerin toplanıp ciltlenmesi ve kuran adının verilmesi çok sonraları olduğundan bu ayet ciltleme sırasında eklenmiş olabilir.
pek çok ayette gündüze, geceye, güneşe, aya, göğe, şafağa yemin etmektedir. allah niçin bunlara yemin etmektedir ki?
kuran sayısız yerde yemin ediyor, bazen yeminler yetmiyor olacak ki pekiştirme ihtiyacı hissediyor: "nasıl, bunlarda bir akıl sahibi için yemin var değil mi?" (fecr 5)
tevbe 30: "yahudiler üzeyir allah’ın oğludur dediler, hıristiyanlar da "mesih (isa) allah’ın oğludur" dediler. bunlar, daha önceki inkârcıların söylediklerine benzer biçimde ağızlarından çıkan sözlerdir. allah onları kahretsin! (gerçeklerden) nasıl da yüz çeviriyorlar!" bu ayette allah, "allah onları kahretsin" diyor?!?
kalem ve müdessir surelerinde velid için pek çok kereler sövüyor. soysuz diyor, aşağılık diyor, piç diyor, kaba saba diyor, saldırgan diyor. peki kim bu velid? acaba o mu? evet ta kendisi: halid bin velid. müminlerin yenilmez komutanı. aslında babasından bahsediyor ama ayette oğlundan da bahis var. kendisi olmasa bu kadar yayılamayacak olan, mükemmel bir askeri kariyeri olan, islami perspektiften bakınca çok değerli ve mübarek bir şahıs olması gereken halid bin velid'in islam sancağını zaferlere taşıyacağını önceden göremiyor allah ve babasına küfrediyor!
ay, güneş, dünya ve bunların hareketlerine dair son derece kafa karıştırıcı bilgiler vermektedir. bırakın sıradan bir insanı, eğitimli bir insanın dahi bu ayetleri okuyup bütünlüklü bir sonuca ulaşması imkansızdır. zaten ayetlerin tefsiri konusunda her kafadan ayrı bir ses çıkmaktadır. muhammed'in astronomi bilgisinin kulaktan dolma olduğu barizdir.
sperm ve yumurta hücrelerinin kaynağını yanlış vermektedir. (tarık 5-7)
göğü tıpkı antik filozoflar ve pagan dinlerindeki gibi tasvir etmektedir. yani dik duran ve düşmeyen bir kubbe gibi. hacc 65 "görmüyor musun ki, allah yeryüzündekileri ve o’nun emriyle denizde akıp giden gemileri sizin hizmetinize verdi! kendi izni olmadıkça yerkürenin üzerine düşmemesi için göğü tutan da o’dur."
bakara 62'de yahudilere ve hristiyanlara korkmasınlar, onlar da doğru yolda derken diğer pek çok ayette bu dedikleriyle çelişiyor. örneğin ali imran 85, tevbe 30, maide 64
nahl 101'de açıkça ayetlerin değişebileceğinden bahsediyor. bu da haliyle pek çok ayetin değiştirilmiş olabileceğine işarettir.
pek çok ayette göğü ve yeri 6 günde yarattığından bahsediyor. burada klasik savunma orada zaman algısı farklıdır şeklinde. peki bir de şu ayetlere bakalım:
mearic 4: “melekler ve ruh, miktarı ellibin yıl süren bir gün içinde ona çıkar”
hacc 47: “..muhakkak ki, rabbinin nezdinde bir gün sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir.”
secde 5: “allah, gökten yere kadar her işi düzenleyip yönetir. sonra (bütün bu işler) sizin sayageldiklerinize göre bin yıl tutan bir günde o'nun nezdine çıkar.”
fussilet 9-10'da sabit dağlar yerleştirdiğinden bahsediyor fakat dağlar sabit değildir, jeolojik oluşumlardır.
anlayın diye arapça indirdik diyor. zaten araplara inen bir kitap için neden bunu söylüyor? evrensel bir dinse o zaman neden arapça indiriyor?
kamer suresi ayın yarılmasından bahseder. ne var ki islam alimleri 1400 yıldır bu işin içinden çıkamamıştır. ayeti herkes farklı yorumlamakta ve bir sonuca varılamamaktadır. kuran'da bunun gibi yüzlerce ihtilaflı ayet vardır. mezhepler de zaten böyle doğmuştur. birinin ak dediğine diğeri kara demektedir. oysa ki kuran bizzat kendi ifadesiyle apaçıktır. hiçbir yardımcıya da ihtiyacı yoktur. pratikte ise bir satırlık ayetler paragraflarca süren tefsirlerle açıklanmaktadır. üstelik her mezhep ve mezheplerin de her kolu kendi bildiğince açıklamaktadır.
ahzab 53'te zırt pırt peygamberin evine gelip de çok oturmayın der. peygamber kendisi söylemekten çekindiği için allah'a söyletiyor.
kuran'da 29 ayet sadece harflerden oluşmaktadır. evet bildiğiniz harfler. yani kelime, cümle falan yok. elif lam mim (e-l-m) ya da ya sin (y-s) gibi. bunların ne olduğuna dair bugüne kadar doyurucu bir açıklama yapılmış değil. kimileri bunları allah ile elçisi arasında şifreli bir mesajlaşma olarak kabul ediyor. kimilerine göreyse bunlar hz muhammed'in sara krizlerine girdiği sırada ağzından çıkan anlamsız sözler. bu konuda bir kanıt yok fakat her konuda soru sormaktan çekinmeyen, gusül nasıl alınır bize göstersene diye hz ayşe'nin kapısına bile giden müminlerin bu harflerin anlamlarını bir kere bile sormaması ilginç.
kuran'da en sık geçen ve tekrardan ibaret olan ayetlerin sayısı yaklaşık 2 bin. toplam 6 bin küsür ayet olduğunu düşünürsek çok fazla boşluk doldurma var diyebiliriz. "her şey kuran'da anlatılamazdı, bu bir biyoloji ya da astronomi kitabı değil" diyenler için üzerinde düşünülmesini gerektirecek kadar büyük bir sayı.
devamını gör...
2.
şimdi aslında ben arapça bilmiyorum ama o kelimeler başka anlamlara geliyor. hangi anlamlar olduğunu ben de bilmiyorum ama başka anlamlara geliyor. gönül gözünüz kapalı sizin bunun için göremiyorsunuz hakikatleri. gerçek kur'an bu değil. dinsizlik almış başını gidiyor. durmadan islâma sallayan ateistler, derdiniz nedir derdiniz.
devamını gör...
3.
kavga çıkaracak başlıklardan...
herkesin herkesle tartışamayacağı ve tartışmaması da gereken konudur
herkesin herkesle tartışamayacağı ve tartışmaması da gereken konudur
devamını gör...
4.
devamını gör...
5.
ulan sen git evrenin genişlediğinden bahset,bebeğin ana rahmindeki gelişim sürecini anlat,zamanın göreceleğini vurgula ama meryemin hangi meryem olduğunu karıştır olacak iş mi? yanlış yapmışsın usta bak adamlar günler süren incelemeler sonucu bulmuş islamı çökertmişler oldu mu bu yaptığın şimdi he?
devamını gör...
6.
niye karışsın canım? müslümanlar son derece anlayışlı, hoşgörülü, mantıklı ve bilgili insanlar. ad hominem falan yapmayacaklardır. eminim ki hepsinin mantıklı bir açıklaması vardır. hem belli mi olur, iyi bir kafacı olursanız belki siz de şirin bir müslüman olabilirsiniz. bu başlık da vesile olur. "kafa sözlük toplu şehadet töreni" ayy şimdiden heyecanlandım.
devamını gör...
7.
kuranda hiç "amin " kelimesi geçmiyormuş
devamını gör...
8.
kavga çıkartacak başlık .zeyd in karısı olayı tam bir facia birde 9 yaş meselesi var.kadınlarla ilgili olayler gerçekten çok sıkıntılı savunmayacağım...
devamını gör...
9.
yeryüzünde ne yazıldıysa insan yazdı, ne okunduysa insan okudu... muhteşem, hoşgörülü, eli açık, adil, bereketli ve bünyesinde bir sürü bir sürü iyi şeyler daha barındıran bir yüce yaratıcıya inanmak içinizi rahatlatıyor olabilir. belki de hiç hoş şeyler yapmadığının bilincinde olan bir birey kendini affedememişken daha; derdine derman olacak ilacı bir yaratıcının affında buluyor da olabilir. hepsini anlıyorum.
tanrıyı anlamıyorum.
tanrıyı anlamıyorum.
devamını gör...
10.
sadece suudi arabistan ve çevresinde bulunan meyvelerden ve hayvanlardan bahsetmesi.
dünya üzerinde milyonlarca meyve, sebze ve hayvan var oysaki.
dünya üzerinde milyonlarca meyve, sebze ve hayvan var oysaki.
devamını gör...
11.
yine islamı ateistlerden dinliyoruz.
kurandan iki cümle alındı mı? -alındı
çarpıtıldı mı? -çarpıtıldı
yanlış bilgiler verildi mi? -verildi
sorulan soruların verilen örneklerin hepsinin cevabı var. isteyen sorularlaislamiyet sitesinden çoğuna cevap bulabilir. hatta oraya da gitmeye gerek yok mesela miras meselesi kafasözlükte de var.
ben şahsen yazılanların hepsinin arkasına bakmadım birkaçını zaten biliyordum bir tanesine ise baktım ve tekrar anladım bu yazılanların arkasının hiç araştırılmadığını. sadece bir taraftan bakıp objektif olamayan ve ateist olmak için bahaneler arayan birisine yukarıda yazılanlar yeter ama bir insan gerçekten gerçeği öğrenmek istiyorsa bunun arkasını da araştırır.
(bkz: islam'ı bilmeyen yazarların islam'ı kötüleyici başlıklar açması)
kurandan iki cümle alındı mı? -alındı
çarpıtıldı mı? -çarpıtıldı
yanlış bilgiler verildi mi? -verildi
sorulan soruların verilen örneklerin hepsinin cevabı var. isteyen sorularlaislamiyet sitesinden çoğuna cevap bulabilir. hatta oraya da gitmeye gerek yok mesela miras meselesi kafasözlükte de var.
ben şahsen yazılanların hepsinin arkasına bakmadım birkaçını zaten biliyordum bir tanesine ise baktım ve tekrar anladım bu yazılanların arkasının hiç araştırılmadığını. sadece bir taraftan bakıp objektif olamayan ve ateist olmak için bahaneler arayan birisine yukarıda yazılanlar yeter ama bir insan gerçekten gerçeği öğrenmek istiyorsa bunun arkasını da araştırır.
(bkz: islam'ı bilmeyen yazarların islam'ı kötüleyici başlıklar açması)
devamını gör...
12.
13.
o kadar çok ki. ilk aklıma gelen bir kaçını sıralayım.
çok sayıda ayetinin muhammed'den 100 yıl evvel yaşamış şair imrul kays'tan copy paste olması.
isa ve musa'ya kitap verildiği iddiası. içindeki kadına karşına ayrımcılık ve köleliğin meşruuluğu gibi bir çok durumun evrensel ve zamanlar üstü olamayacağı gerçeği. ayy yoruldum.
şimdi söyleyeceğim de tüm kutsal kitaplı yahut kitapsız teolojik kurumlar ve dogmatik bireyler içindir.
allahın labratuvar ispatı yoktur. gelin allahınızı severseniz sabah akşam beyninizi hacı, hoca, papaza sömürtmeyin. cebinizi de sömürüyorlar. gerçi cebe yapacak bir şey yok. bizlerinkinden de çalıyorlar rızamız olmadan sabah akşam.
çok sayıda ayetinin muhammed'den 100 yıl evvel yaşamış şair imrul kays'tan copy paste olması.
isa ve musa'ya kitap verildiği iddiası. içindeki kadına karşına ayrımcılık ve köleliğin meşruuluğu gibi bir çok durumun evrensel ve zamanlar üstü olamayacağı gerçeği. ayy yoruldum.
şimdi söyleyeceğim de tüm kutsal kitaplı yahut kitapsız teolojik kurumlar ve dogmatik bireyler içindir.
allahın labratuvar ispatı yoktur. gelin allahınızı severseniz sabah akşam beyninizi hacı, hoca, papaza sömürtmeyin. cebinizi de sömürüyorlar. gerçi cebe yapacak bir şey yok. bizlerinkinden de çalıyorlar rızamız olmadan sabah akşam.
devamını gör...
14.
tebbet suresi. koskoca tanrı son kitabını indiriyor ve insanlığa yüzyıllarca ışık tutması gereken bir kitapta ebu lehebin ellerinden, karısından bahsediyor. sizce sonsuz güçte bir tanrının sözlerine benziyor mu bunlar ?
devamını gör...
15.
#966683
evet, arkadaşlar siz yanlış anlamışsınız kur’an aslında öyle demiyor.
siz klasik arapçaya çok iyi hakim olmadığınız, tüm tefsirleri okuyup islam teolojisini yalayıp yutmadığınız için buradaki 70-80 ayetin her birini de yanlış yorumluyorsunuz. ama ben müslüman olduğum için kur’an-ı kerim’den tek kelime bilr okuyamasam da doğru anlıyorum(!)
aynı zamanda islam’ı tüm hocalar da müfessirler de kendine göre yorumluyor ama en doğrusu benim hocamınki. diğerleri kafir. sakın ola aklınızı falan kullanıp da dinden çıkayım demeyin, böyle mutlu mutlu daha güzel…
evet, arkadaşlar siz yanlış anlamışsınız kur’an aslında öyle demiyor.
siz klasik arapçaya çok iyi hakim olmadığınız, tüm tefsirleri okuyup islam teolojisini yalayıp yutmadığınız için buradaki 70-80 ayetin her birini de yanlış yorumluyorsunuz. ama ben müslüman olduğum için kur’an-ı kerim’den tek kelime bilr okuyamasam da doğru anlıyorum(!)
aynı zamanda islam’ı tüm hocalar da müfessirler de kendine göre yorumluyor ama en doğrusu benim hocamınki. diğerleri kafir. sakın ola aklınızı falan kullanıp da dinden çıkayım demeyin, böyle mutlu mutlu daha güzel…
devamını gör...
16.
nesiller değişti, dünya değişti ama hala türkiye'ye yaşayan insanların kuran üzerinde tartışma olayı bitmedi dediğim başlık.
(bkz: bi bitmediniz)
(bkz: bi bitmediniz)
devamını gör...
17.
o zamanın aklı ile yazılmış ve ortaya çıktığı bölgenin özelliklerinden başka pek bir bilgi yok. dünya dışındaki olaylar yanlış anlatılıyor. coğrafi olaylar o zamanın teknolojisine göre yorumlanmış. bazı kısımlar muhtemelen sonradan da değiştirilmiş. bariz çelişkiler mevcut. yazılma niyeti kötü değildir belki o zamanlar toplumun anayasaya ihtiyacı vardı bilemiyoruz.
devamını gör...
18.
ciltlenmesi bakımından doğru bir ifadedir.
devamını gör...
19.
allah'ın kula muhtaçlığı yok. tabi sen de inan isteriz ama inanmayana yapacak bir şey yok.
devamını gör...
20.
bu satırları yazmadan önce deist bir kişi olduğumu belirtmek isterim. kur'an belâgat ilminin en güzel örneklerinden birisidir. bir çobanın belâgata uygun kelimeler bulması ve bu kelimeleri özenle seçmesi imkansızdır. belâgat ilmi ile bir kitap yazmak için 5 tane prof gelse bu kadar başarılı bir çalışma ortaya koyamaz. ha eklemeler olmuştur, olmamıştır onu bilemem ama hakikat şu ki o devirde böylesine bir âlim var mıdır bunu sorgulamak gerek. bilmeyenler için belâgat ilmi kelimelerin doğru ve dilbilgisi kurallarına uygun kullanılmasının genel adıdır. yani cehennemden bahsederken kalın kelimeleri (ayın, kaf, ha, lam gibi) kullanmaktır. yine cennetten ve iyilikten bahsederken de ince kelimeleri kullanmaktır. tabi bununla da kalmaz, gramer bilgisinin de mükemmel derecede iyi olması gerekir. işte bu bakımdan incelendiğinde kur'an kusursuzdur. bir çobanın bunu yapması mantıklı ve akla uygun gelmiyor. muhammed'in bu kadar bilgili olduğunu zannetmiyorum.
edit: arapça ve belâgat hakkında bir halt bilmeyen veledlerin bu entry altına üşüştüğü başlık. bir tanesi de bana truva atı demiş, iyi güldüm. sen önce -da, -de nasıl yazılır onu öğren. kur'an belâgatın en güzel örneğidir bunu inkar eden ya kördür ya da cahildir. cahillere verebileceğim tek cevap budur. biraz objektif olun, kendi düşünceni haklı çıkarmak için saçmalamana gerek yok. ben olduğu gibi korunmuş veya korunmamış demiyorum zaten. önce okuduğunuzu anlayın...
edit: arapça ve belâgat hakkında bir halt bilmeyen veledlerin bu entry altına üşüştüğü başlık. bir tanesi de bana truva atı demiş, iyi güldüm. sen önce -da, -de nasıl yazılır onu öğren. kur'an belâgatın en güzel örneğidir bunu inkar eden ya kördür ya da cahildir. cahillere verebileceğim tek cevap budur. biraz objektif olun, kendi düşünceni haklı çıkarmak için saçmalamana gerek yok. ben olduğu gibi korunmuş veya korunmamış demiyorum zaten. önce okuduğunuzu anlayın...
devamını gör...