milliyetçilik hastalıktır

milletini sevmek yüceltmek , onun geçmişiyle övünmek neden hastalık olsun dediğim başlık.

saçma. milliyetçilikle kafatasçılığı ayırmak şarttır. her milliyetçi kafatasçı değil.
ülkemle, bayrağımla, türklüğümle ilgili dokunulmazlıklarım var ama kimseyi de dilinden renginden şusundan busundan dolayı ayrıştırmam.
seküler ve vatansever olmanın nesi hastalık olabilir ki?

ulan milliyetçiliğin neresi hastalıklı bir söylesenize?

türk milliyetçiliği türk kültürünün türk dilinin yüceliğini savunan bayrağı ve vatanı yücelten 5000 yıllık bir görüş bunun nesi hastalıklı? hayır bir de bunun sosyolojide bir konumu var bu fikrin modern halinin kurucusu türk sosyolojisinin de kurucusu olan ziya gökalp saçmalamayın efenim.

ideolojik cinnettir. uygun koordinatlar oluşunca kendini tanıyamazsın.

atatürk milliyetçiliğidir bizim milliyetçiliğimiz.
ne mutlu türk'üm diyene!

milliyetçiliğe yeni kılıflar bularak, isimler, tuhaf eklemeler yaparak onun özündeki ilkel kabileciliği, sürü duygusunu ve saldırganlığı örtebileceğini ya da modernize edip ve ılımlı hâle getirebileceğini sananların kafatasına birkaç defa tıklatın. bir yankı sesi duyacaksınız.

*

ekleme: bir zat entrime yanıt vermiş. tamam kabilecilik değil, zattırı zort türkçülüğü olsun adı. aynı togg'un laciverti zaten. neyse, resmi devlet tarihi ve ideolojisini dinleştirmeye devam edin t*rkçü arkadaşlar.

türkler arasında bu sözü yayanlar nedense kalbi ya ermenistan için ya israil için atanlar.

hastalıksa allah şifa vermesin dediğim bir hastalıktır. kudurmaya devam edebilirsiniz.

dünyayı şirinler köyü sanan, pembe totolu pokemonlar sinir olmasın, milliyetçilik olmasın herkes kol kola kutu kutu pense oynar falan sandığı için savunduğu saçmalık. dünya gerçekleriyle yüzleşin olm leyla ile mecnun gibi absürt evrende yaşamaktan vazgeçin.
insanlar bazı seylere bağlıdır. aileni savunmak gibidir milliyetçilik. bu milliyetçilik aleyhine propaganda yapanlar nedense bu ülkede hep de türk olmayanlar. gel kürdistan kuralım desen seve seve koşarlar. eğer milliyetçiliğe çok karşıysanız türk kimliğinizi iptal edip varsa bir dünya vatandaşı alıp sizi kabul eden bir yere gitsenize.
burası bir milliyetçi tarafından kurulmuş türk cumhuriyeti, ağır gelir size hasta olursunuz maazallah. yok mu sizi alacak bir teletabi evreni.
hislerimiz karşılıklı yallah seve seve gidebilirsiniz.

buna ilkel kabilecilik gözünden bakıyorsan ulus devletlerin de ve hata direkt devletlerin olmaması gerektiğini savunman gerekir.

eski çağlarda kabileler arası savaşlar oluyordu. tarafların da güç hırsları fazla olduğu için daha fazla savaş yapılıyordu. sonrasında kavmiyetçi anlayış yıkıldı, o kabilelere farklı kabileler de katıldı ve uluslar oluştu. ve bu uluslar tabii ki yapıları gereği teşkilatlandı ve devlet kurdular. devlet kurmayan toplumlar ise ya yok oldular, ya çok azaldılar veya azlık kaldılar, ya da başka devletlere katıldılar. halkların kimisi tarıma yöneldi kimisi ise türklerin çoğunluğu gibi yarı göçebe yaşamı benimsediler. türkler kendi aralarında töre denilen yazısız hukuk kuralları geliştirdiler. milliyetçiliğin yücelttiği şey ise tam olarak bu. diğer halklar ise yazılı yasalar oluşturdular. sonuçta senin yanı başında çin ve iran gibi güçlü devletler var, ve boylar halinde yaşıyorsunuz. işin komik yanı dilimiz bir kültürümüz yani töremiz bir. seni birleştirmesi gereken bir güç olmalı ve o güç de tabii ki milliyetçilik. türk milliyetçiliği. yani bu fikir 5000 yıllık derken hiç kimse şaka yapmıyoruz. kafatasçılık diyorsun kimse kimsenin türk olup olmadığını anlamak için kafatasına bakmıyor günümüzde. kabilelerde bir kişi başka bir kabileye kabul edilemezken bir kişi türk kültürünü benimsediyse ve türkçe konuşuyorsa neden türk kabul edilmesin ki?

sözün özü ilkel kabilecilik kavmi milliyetçilik, türkçülük ise kültürel -ziya gökalp milliyetçiliğidir. milliyetçilik, kavmiyetçiği yıkarak meydana gelmiştir.

öyle ilkel kabilecilik falan diye boş yapıyorsun yapma.

olm lan efe aydal’ın bahsettiği has ekşicilere döndüm var ya... neyse.

türk milliyetçisiyim.
milletinden utananlar, bir takım tanımların arkasından dolaşanlar uzak dursun.

sadece hastalık değildir,icinde bulunulan çağda artık fazlasıyla sığ ve geri bir ideolojidir.mensubu olunan milliyeti pir-ü pak kabul eder.hatalari,yanlislari olabileceğini kabul etmez.dogrunun rengi onun kabul ettigi renktir.hersey kesin ve nettir. ya siyah ve beyaz.gri diye bir renk yoktur.halbuki milliyetcilik gölgelerde kaybolmaktir.doğruyu aramaz.fiiliyata bakar.kendinden olmayan tehdittir.öteki sucludur, beriki düşmandir.insanliği ayristirmayi amaclar.birlestirmeyi amaclamaz.karnim neden aç diyen insana cevap vermez.veremez.doğustan hatalidir.

nirvanasi ırkçılığin en cahil temsilcilerinden biri icin ,

(bkz: hüseyin meczup atsız)

açık ve net açıklamış paşam.

hastalık değildir umutların tükenmek üzere olduğu yerlerde filizlenen bir çiçektir. ha mikro ya da din soslu versiyonunu diyorsanız tabiki onlar hastalıktır.

milliyetçilik, milleti olmayana hastalıktır. milletini savunmak, her insanın en doğal hakkıdır.
milliyetçilik asla kötü bir şey değildir bunu kötü hale getirenler islamcı sentezcilerdir. ne söyleyeceksiniz onlara söyleyin ey solperenler..

dünya milliyetçi ise siz de milliyetçi olmak zorundasınız. madem muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak istiyoruz, milliyetçilik olmadan bunu başaramayız!

necip fazılın ayyaşın teki olması.

ay canım valla mı? hastalık evet, çünkü hastalık derecesinde milletime ve vatanıma düşkünüm. ekmek yediği çanağa ihanet edenlerden değilim çok şükür.

herhangi bir ideolojik kalıba bağlı değilim ama illa bir ideolojik etiket konulacakca milliyetçi densin, bundan rahatsız olmam. kararında milliyetçiliğin faydalı olduğu kanaatindeyim. milliyetçiliği kararında olmasına rağmen faşizm olarak görenlere güzel bir cümle armağan edeyim