yıldırım bayezid kumandasındaki osmanlı ordusu ile büyük haçlı ittifakı arasında bulgaristan'ın kuzeyinde bulunan plevne'ye bağlı bir kale-şehir olan niğbolu'da gerçekleşen ve tarihin akışını büyük ölçüde değiştiren bir muharebe'dir.

yıldırım beyazıtd'ın anadolu ve rumeli arasında toprak bütünlüğünü sağlamak için istanbul'u kuşatması ve istanbul'u topraklarına katmak istemesi; kuşatma sırasında bizans imparatorunun haçlı güçlerinden yardım talep etmesi bu savaşın en önemli sebeplerininden biri sayılır.

osmanlı'ya karşı avrupa genelinde yapılan hazırlıkların yoğun bir şekilde devam ettiği esnada, yıldırım bayezid de istanbul'u kuşatma altına almış durumdaydı.
fakat haçlı ordusunun tuna nehri'ni geçmesi ve osmanlı topraklarına girmesi ve niğbolu kalesi önüne gelmesi ile birlikte sultan beyazıd bu kuşatmayı kaldırdı ve kuvvetlerini balkanlar'a doğru kaydırarak niğbolu kalesi önüne gelerek kaleyi korumaya yöneldi.


bu savaş öncesi niğbolu kalesi kumandanı doğan bey, yanındaki üç bin askerle, ikiyüz bin kişilik orduya karşı onsekiz gün dayanarak osmanlı ordusunu gerekli zamanı kazandırmıştı.
eğer niğbolu düşseydi haçlılar kolayca edirne’ye kadar gelip daha yıldırım bayezid rumeli’ye geçemeden onlar anadolu’ya çıkabilir, bundan sonrası da felaket olabilirdi...
kuşatmanın onsekizinci gününde
doğan bey ve askerleri bu kalabalık haçlı  ordularını karşı hala direnmekteydi.
herkes yıldırım bayezid’in yıldırım hızıyla yardıma geleceğini düşünüyordu.
öyle de oldu.
bir gün önce gece kale surlarında dolaşmakta olan doğan bey bir ses duydu.
-bre doğan!.. bre doğan!..
doğan bey bu sesi tanır gibi oldu, fakat ihtimal veremiyordu. kısa bir tereddüt geçirdi. evet o. bu ses yıldırım bayezid hanın sesi idi. kulaklarına inanamıyordu. gözleri sevinç yaşları içinde surlardan aşağı baktı. karanlıkta bembeyaz bir at üzerinde, heybetli bir süvarinin gölgesini gördü.
hemen seslendi:
-kimsiniz?
gür bir ses cevap verdi:
-sultan bayezid.
sultan kaleye gerekli talimatları verdikten sonra geldiği gibi yine yıldırım hızıyla geri döndü. haçlı nöbetçileri bir süvarinin süratle muhasara hattının bir yerinden geçtiğini görmüşler, fakat kendisine yetişememişlerdi. yıldırım bayezid, büyük bir hızla niğbolu’ya doğru gelmekte olan orduya, sabaha karşı yetişti.
ve ertesi gün....

osmanlı devleti ve haçlı birlikleri arasında 25 eylül 1396 tarihinde niğbolu kalesi önünde gerçekleşen bu zorlu savaşta, osmanlı ordusu kendisinden kat kat kalabalık haçlı ordularını birkaç saat içinde imha etti.
böylece tarihin en büyük zaferlerinden birini niğbolu kalesi önünde kazanarak türklerin balkanlar'daki varlığını devam edeceğini göstermiş oldu.

osmanlı devleti'nin zaferi ile neticelenen bu savaş sonucunda;

abbasî islam halifesi, osmanlı padişahına "sultan-ı iklim-i rum" diye hitap etti.
(bu ünvan sonraki sultanlar için de kullanıldı.)
niğbolu zaferi ile stanbul’un fethinin yolu açıldı.
osmanlı devleti balkanlarda uzun süre varlığının sürdürüleceği kesinleşti.
avrupalı devletler tarafından türkleri balkanlardan atma düşüncesi tamamen ortadan kalktı.
eflak ve boğdan osmanlı topraklarına katıldı. selanik alınarak, mora yarımadasına sefer düzenlendi...
devamını gör...
15. yüzyılda osmanlı tehdidini ortadan kaldırmak için avrupa nın seçkin şövalyeleri, feodal beyleri ve devlet orduları bir araya gelerek büyük umutlarla oldukça sağlam bir şövalye ordusu kurmaları ile başlamıştır. ortaçağın son büyük haçlı seferidir. tuna nehri üzerindeki niğbolu kalesi civarında yıldırım bayezid ile haçlı ordusu arasında gerçekleşmiştir.
bu kuvvetleri ve isimlerini şöyle sıralayabiliriz:
haçlı ordusu: 120.000 kişidir ve katılımları şöyledir.
1: papalık özel şövalyeleri
2: cenova şövalyeleri donanma desteği ile.
3: venedik şövalyeleri, donanma desteği ile .
4: bohemia çekoslav şövalyeleri:
5: titan şövalyeleri
6: ingiliz, fransız şövalyeler
7: sloven ve hırvat şövalyeler
8: bizans kraliyet silahşörleri
9:polonya destek kuvvetleri.
10: rumen destek kuvvetleri.
11: rodos özel şövalyeleri
12: bulgar ve ispanyol kuvvetleri.
13: macar ordusu
14: kutsal roma ordusu
15: castle ve aragon şövalyeleri.
sonuç:

ortaçağda şöhet çok önemliydi ve çok ünlü şövalyeler (örneğin burgonyalı jean ve fransız jean devienne ) bu savaşlarda ya kaçtı ya esir edildi yada yokedildi. esir düşen şövalyeler avrupa devletlerinin 200.000 altın fidte ödemesi ile 2 yıl sonra salıverilmiştir. macar kralı sigismund ise sivil bir balıkçı teknesine binerek kaçmayı başarmıştır.
baş şövalye korkusuz jan eğer bu savaştan sağ kurtulursa bir daha türklere karşı savaşmayacağına yemin etmiştir.
devamını gör...
savaş öncesinde macar kralı sigismund, ordusunun kalabalık oluşuna güvenerek şu sözü söyler:
gök kubbe üzerimize düşse, mızraklarımız ile tutarız


savaşın sonunda bişey tuttular. ama neyi tuttular onu bilemedim bak şimdi.


en sevdiğim sahne: bre doğan, dayan!
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"niğbolu savaşı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim