sözlük yazarlığı

kafa dağıtmalık bir araç.

sevdiğim,keyif aldığım, hoşuma giden yazarlık. düşünce kusmaya elverişli meslek.

bir yazarlıktır.

son durağı ekşi sözlüktür. oranın da tadı alınmışsa kesin yargıya varılabilir.

sinsi biri olmayı gerektirendir. konuya bodoslama girmeyeceksin. soru işaretleri uyandırıp kenara çekileceksin. okuru ikna etmek istediğin noktayı asla asla açıkça belirtmeyeceksin tanımda.

böyle puşt gibin ibne gibin bir şey olmaktır datlumm.

bir roman yazmak gibi birsey bu.
entryler ile yazilan bir hayat hikayesi söz konusudur. nerden baksan zordur sözlük yazari olmak.

üzerine yapışan bir cekettir. çıkarıp atamazsın.

boş zamanlarında gelip bir şeyler karalamaktan başka bir işe yaramaz. sözlük değil de eğlencelik gibi bir yer.

prim gününü doldurmaya rağmen yazarlığa devam etmektir.
(bkz: son singapur vapuru)

bazı arkadaşların artık çıkarması gereken cekettir.
(bkz: bezduk daa)

çok matah bir iş değil.

aman aman bir şey değildir özel bi anlam yüklememelidir.
aynı lokalde takılan bir grup insandan 'biri' olmaktır keyfini çıkarın.

çok matah ve aman aman birşey. çok özel bir anlamı var. yazıyorsun öncelikle. yazınca da yazarlık ünvanı alıyorsun. düşünsene o kadar yazar var dünyada, dünya klasiklerini filan yazmışlar. sen iki satır yazıp çaylaklıktan yazarlığa geçince bir anda kendini o yazar liginde buluyorsun. yazarım lan ben diyebiliyorsun kendine. nobel edebiyat ödülü almış, kitapları milyonlar satmış isimler gibi sen de bir yazarsın artık. çok iyi lan. kendime bir yükseldim anlık olarak.

harika bi'şe.

elinde bir avuç bok, istediğin yere fırlatabiliyorsun. muhteşem bir his ya. günlerce, haftalarca çalışılmış bir performans var diyelim, ne bileyim youtube'a kaydı atılmış bir konser, üç haftadır çıkarmadığım pijamamla gelip diyorum ki "ımh bok gibi hiç beğenmedim". diziyi korsan siteden izlemişim, "vakit kaybı, bok gibi dizi" falan yazıyorum. nefis olay ya. yüzlerce mühendis oturmuş findofs 11 çıkarmış, gelip diyorum ki "dark tema bok gibi çalışıyo". emeğe saygı sıfır, çünkü sözlük yazarıyım abi. ne saygısı? sırtlarını mı sıvazlayayım zaten pro key'i 30 liraya almışım.

vakit kaybıdır.

can sıkıntısına bire birdir. kafa dağıtma boş yapma yeridir.

mikrofon nerde ?

bazen böyle canım sıkılınca uzun uzun yürüyorum.
bazen bahçeye gidip ot yoluyorum çapa yapıyorum ağaçlarla ilgileniyorum. bazen aklıma esiyor ok yay bazen tahta kaşık küllük yapmaya çalışıyorum. mutlaka bir şeylerle uğraşmak istiyorum. iyi oluyor kafa dağıtıyorsun. bu devirde tahta kaşığa ihtiyacın mı var ya da bir küllüğe değil mi. işte o bir kaç saat iyi geliyor insana.
bir şeylerle uğraşıyorsun.

sözlük yazarlığı işte tam böyle benim içinde. kimseye bir zararin yoksa kendi halinde istediğini yazıp uğraşmak bazen boş yapmak saçmalamak bile iyi geliyor.
sözlük yazarlığının yüzde ellisi yazmaksa işte yüzde otuzu sohbet bence. geriye kalansa okumak. oya ihtiyacın mı var ilgiye övgüye sanki.
yani bir bütün halinde bunlar.

bazen yazasım geliyor, seviyorum burayı. bazen de 'off amann yeter be' diyip gidesim.
bir kere yazmaya başlayınca da hoşuna gidiyor bırakamıyorsun.

ilk defa normal sözlük ile başladığım yazarlık kariyeri. sanırım normal sözlük dışında da başka bir sözlükte yazmayacağım. burası bana yeter.

edit: imla