starbucks

bazı şubelerinde ortalarda dolanan özel güvenligi görüp anlam veremedigim,dünyanın en medyatik ve en creativ logolu kahve zinciri.

hastası falan değilim fakat sağladığı konforu seviyorum. iki de bir yanıma gelip siparişiniz var mı diye soran yok. uygulamadan ödeme yapılabiliyor. masalar rahat . internet var. karışan eden yok yani. seviyorum.

arada bir canım sıkılınca arabayla uzun yol yaparım. iyi gelir. yoldaki dinlenme tesislerinde gezmeyi çok severim. gezerken starbucks'tan da kahvemi alırım. starbucks sevdalısı değilim ama kahveleri hoşuma gidiyor. arada bir sürprizleri de oluyor. iyi oluyor.

espresso diye verdikleri şey ziftten hallice. filtre kahve desen çamur suyu gibi. şuruplu içecekleri saymıyorum bile. eskiden nefis chai tea latte yapıyorlardı. geçenlerde tekrar deneyeyim dedim o da bozulmuş.

gerçek taze kahve içmek isteyenin uzak durması gereken bir işletme. gerçi zincir kahvecilerin hepsi böyle. mahalle arası butik kahveciler bile çok daha iyi kahve yapıyor artık.

he evet, bir kahve söyleyip, 78 saat oturmak isteniyorsa onun için uygun bir mekan.

ay sonunda istifa edip bir daha çok uzun bir süre ne ismini, ne cismini görmek istediğim özde kahve, sözde şekerli içecek satan zincirimsi.

çalışanına bu kadar değer vermeyen başka bir şirket var mı *gerçi burası türkiye, mutlaka vardır...* inanın bilmiyorum... daha da kötüsü çalışanına vermediği o değerin binlerce katını ''misafir...'' adı altında para olarak gördüğü müşterilere vermek.

misal, çok kısa bir şey anlatayım size. adam bir pazar günü çalıştığım şubeye geliyor ailesiyle, içeceğini alıyor, sonrasında küçük çocuğu kahveyi döküyor. ''çocuktur o ya...'' diyor insan tabi, hem ortalığı temizliyoruz, hem içeceğini tekrar yapıyoruz, adam oğlunu uyarmak yerine hiç umursamayınca aynısı yaşanıyor, yine aynı döngü, yetmiyor bir kez daha aynısı yaşanıyor... yani zaten korkunç biçimde kalabalık olmasına rağmen yine özenle o adama aynı kahveyi yapmak zorunda kalıyoruz.

bitti mi? yoo... bir başkası bir içecek istiyor, yapıyoruz, adam 2 yudum alıp ''beğenmedim ya bu yeni çıkanı, bilmem neyle değiştirelim.'' diyor, onu da yapıyoruz ama hayır onu da başkasıyla değiştirebilme hakkına sahip... öyle güzel bir rahatlık var...

liseliler okul çıkışı dinlenmek için oturuyorlar, su ve buzlu bardak alıp dışarıdan yemek söylüyorlar bulunduğum yere, evet şaka yapmıyorum bayağı dönerci döner falan getiriyor, yedikleri ve içtiklerini katiyen hemen yanlarında bulunan çöpe atmıyorlar, sen gidip temizliyorsun... senin çalıştığın yer ile en ufak alakası olmayan şeyleri bile temizliyorsun mesela...

bak bunları geçiyorum, bunlar yine bir yere kadar çekilebilir oluyor, asıl sıkıntı daima eksik çalışıyor olmak... bir insan hem yemek ısıtıp, hem içecekleri yapıp, hem de onlarca içeceği kapaklayıp servis etmeye kalktığı zaman patlıyor... günde 2000'e yakın insanın geldiği bir mağazadayım, normalde sıcak barda 2 soğuk barda bir kişi olmak zorundayken, tek kişi 2 tarafa da bakıp paketlemeyi deneyince olmuyor arkadaşlar, olmuyor...

ayrıca yok yani, ne kadar sorunlu insanın varsa toplanıp sözde kahve, özde şeker aldığı bu lanet yerde insanların dertlerinin bitmemesinden çok fazla sıkıldım ben, hizmet sektörü kadar boktan şey çok az varmış bunu anladım ben... insanın halinden gram anlamıyorlar, o kadar saat ayakta makineye bağlamış gibi çalışınca insanı makine sanarak daha da üzerine geliyor bu toplum, yok bunun şeysi şöyle, bunun şeysi böyle...

ay sonunda istifayı verip çıkacağım. çok uzun bir süre siksok latte tarzı bir şey duymayacağım için de mutlu olacağım, kuşkusuz.

havalimanlarında ucuz kahve içip, ucuz sandviç yediğim kahve zinciri.

en çok bu yüzden seviyorum. kendisi olmasa istanbul havalimanı gibi bir pahalılık cehenneminde aç susuz kalırdım... hem ist'te hem de esenboğa'da en ucuz fiyatlar starbucks'ta...

popüler kültür kölesi toplantı mekanı.

bok gibi kahvesi olan pişmanlık mekanı.
ayda yılda bir kere birileri istediği zaman gidiyorum sonra pişman oluyorum.
beni starbucks'a çağırmayın arkadaş.

7 ekim 2023'den beri uğramadığım kahve satıcısı. ayrıca kahveleri de çok kötüdür.

kahvesini eskisi kadar beğenmesem de belli bir yaştan sonra ders çalışmak, bireysel vakit geçirip bir işi halletmek için mecburen gidilen zincirlerden biri. kimse kızmasın ama eslab'ın kahvesi daha iyi bence.

abd'de kurulmuş küresel zincir kahveci. bir ara macbook'u olmayanların starbucks'ta oturamadığına dair geyikler yapıyorduk.

türkiye'deki işletmecisi kuveyt merkezli çok uluslu al-shaya group'tur.

kahvelerinden ziyade saatlerce rahatsız edilmeden interneti, prizi, tuvaleti olan bir yerde oturma imkanı olduğu için tercih ediliyor. bir de hollywood filmleriyle elinde o karton bardağı taşımak özendirildiği için. hak veriyorum, filmlerde havalı duruyor, ama gerçek hayatta çile resmen. halbuki bizim millete ve hatta akdeniz ve orta doğululara elinde karton bardakla koştur koştur işe giderken kahve içmek ters. rahatça oturup saatlerce muhabbet ederken kahve içmeyi seven bir kültüre sahibiz. ama aynı zamanda dünyada en çok starbucks şubesine sahip bir ülkeyiz. italya da bizim gibi kahve kültürüne sahip bir ülke, ama starbucks'ın yayılmasını engelliyorlar. bizim de küçük esnafı, yerli kahvecileri tercih etmemiz lazım. zincir kahvecileri yada agresifçe zincirleşen yerli kahvecileri değil.

özenti insanların moda yaptığı mekan. hiç bir kahve zincirinde anadoludaki çınaraltı kahvehanesi veya çay bahçesindeki çay içmenin verdiği huzuru samimiyeti yaşayamazsınız.

istanbul havalimanı ve esenboğa havalimanı'nda uğrak durağım.