süleymancılar

sülü!!!

bu tarz oluşumları destan gibi anlatıyorlar ya hani, "ama aslında..." veya "sanılanın aksine" kelimelerini gördüğüm anda okumayı veya dinlemeyi bıraktığım şeyler. bu tanımdı.
şimdiye kadar beni tatmin edecek cevap alamadığım soruyu yinelemiş olalım:
kitabı ve peygamberi belli olan, değişmeyeceği ve değiştirilemeyeceği hükmü bulunan dinim için, ben sana ve senin tabii olduklarına neden muhtaç olayım?
bana şahdamarımdan yakın olan yaratıcı ile benim arama sen kimsin ki vekillik talep etmektesin?
yarışmacılara başarılar dilerim.

-cılar, - ciler ile biten her birşey-ciler den nefret ediyorum.

süleymancılar; adını süleyman hilmi tunahandan alan, nakşibendilikin bir alt kolu olan ehlisünnet(sünni) bir tarikattır. lacivert takkeleri ve yandan bağlanmış başörtüsüyle bilinirler. siyaset kulislerindeki yaygın iddiaya göre süleymancılar, akp ile kavgalı olup iyi partiyi destekliyorlarmış. şuna bak güler misin ağlar mısın? türk milleti olarak akp-mhp iktidarından kaçalım derken sarı muhalefetin cemaatçiliğine tutulduk. süleymancılar, bütün tarikatlar gibi çağdışı yobaz kurumlardır ve derhal kapatılmalıdır!..

(bkz: iyi parti)

mısır eski kralı faruk ki kendisi kavalalı mehmed ali paşa'nın soyundan gelir ve federico fellini'nin dolce vita ( tatlı hayat) filmine yan unsur olacak kadar ilginç bir jet set figürüydü. kral faruk'un alameti farikası midesine, şatafata ve kadınlara çok düşkün olmasıydı. o yüzden biraz da ahmak olarak görülen faruk'un aslında o kadar da aptal olmadığını gösteren bir vecizesi vardır. şöyle der: '' bir gün dünyada sadece 5 kral kalacak. iskambil destesindeki 4 kral ve ingiltere kralı''

işte süleymancılar da ingiltere kralı gibidir. tüm cemaatler dağılabilir ama bunlar ingiltere gibi gemilerini yüzdürürler.

bu arkadaşlar, patlıcan içindeki nikotin nedeniyle patlıcan yemiyorlarmış.
menzilciler ise fosur fosur sigara içmekte bir beis görmüyorlar.

süleymancılar zaman zaman gazetelere haber olsada, ne bu cemaatle ilgili bir kuruma yolumun düşmüşlüğü var, ne de kendini süleymancı olarak tanımlayan birini hayatımda hiç görmedim.
90larda bir kitap okumuştum özellikle akdeniz bölgesinde bir cok öğrenci yurdu olduğunu iddia eden ve negatif bir şekilde anlatan.
2000lerin başındaki bazı kaynaklar 1 milyon üyesinin olduğunu iddia etmekteysede, bizim ülkede ciddi biçimde çetelesi tutulan hiçbir grup yoktur. bu kabarık rakam fazla abartılıdır. muhtemelen yüzbinden az olmalılarki ben süleymancı olduğunu iddia eden kimseye denk gelmedim.
internet vasıtasıyla insan ve hayat dergilerini okudum. bence okudugum bir kac bolüm harikaydı.
abone olup bir senelik nushalarını kutuphanemde bulundurmayı isterdim.
cemaatlere ve tarikatlere kötü öcüler muamelesi yapılması yanlıştır. kitap okuma ve tefekkür gruplarının her toplumda bulunması gerekir.
böyle gruplar toplumun kültürel zenginliğini artıracak şeylerdir.
bugün türkiyede de batıdaki kadar okul ve universite var ama bizim camilerimiz batının kiliseleri kadar ozgür yapılar değiller. camileriz devlet memuru tarafından idare edilen ve sadece ezbere arapça şeylerin okunduğu yerler.
oysa camiler bu tip cemaatlere verilse ezbere arapça şeylerin okunduğu yerler olmak çıkip süleyman hamdi tunahan yada said nursi gibi kişilerin yazdıgı türkçe yapıtların okunup tartışildiği yerlere dönüşebilir. ayrıca devlet tarafından finanse edilme ihtiyacınada gerek duyulmayabilir.

bence kendini laik yada türkçu olarak adlandıran kesimlerinde süleymancılık gibi cemaatleri desteklemesi veya hoş görmesi gerekir bunlar türkiyeyi araplaştırırmı bilmem ama camilerimizi daha fazla türkleştirecektir, zorla imamlara türkçe ezan okutmak yerine bu gibi cemaatleri legalize edip diyanet içinde alan tesis etmek, dini devletin boyunduruğundan kurtarıp camileri daha fazla türkleştirecektir.

en son ekrem imamoğlu ile anlaştılar diye bir haber çıkmıştı.
avrupa yakasında yüksek bir bina dikip hastane yapacaklardı ama onlar zaten her seçim biriyle anlaşır daha evvel 2 defa iyi parti ile anlaşmışlardı.
neyse bakacagiz yalniz arka direkte kendini unutturan santrafor gibiler sen menzil, nakşi diye inlerken 10 yıl sonra bitleri kanlamış şekilde bunlar da karşına çıkabilir.

nerede cemaatçi varsa.

güçlü ve aktif oldukları iç ege ve göller bölgesinin kırsalında taraftarları budist rahipler gibi dilencilik yapar,para toplarlar.kuran kursu ve talabe yurdu kisvesi altında düşüncelerini yayarlar.ilginçtir ki nurcu yeni asya grubu gibi milli görüşe 70'lerden günümüze,akp ye de yakın zamana kadar kesin çizgilerler mesafe koymuşlardı.erkekleri çok ince bıyıklarından,bayanları ise firavun ya da antik mısırlıların başlıklarını andıran türbanları ile fark edilebilir.akp nin ele geçiremediyi son cemaatlerden biri oldugu için perinçekgillerin hışımına ugradılar.

sadece 90 ların başında iki milyon üyesi olduğu söylenen ve ilk öğrencilerinin antalyalı olması sebebiyle bu ilde yoğunlaşıp kitleleştikleri iddia olunan muammalı dini cemaat.nakşi eğilimli olup sakal bırakmamaları ve kravatlı gezmeleri ile laik bir dini cemaat görüntüsü verdiklerini düşündüğüm hristiyanik bezemeli neoislamcı oluşum.

birbirinin laciverdi türevli din holdinglerinden birisi.