türk insanının temel sorunu

saygı. kendinden olmayana saygı duymuyor ve hemen sindirmeye çalışıyor türk insanı. karşı tarafa saygı duymayı öğretebilsek ülkedeki bütün sorunlar çözülür neredeyse. çünkü siyasilerin de normal insanların da eylemlerinin altında hep hu var. tüm yapılan eylemler farklı olanı, aklımıza yatmayanı sindirmeye ya da dışlamaya yönelik.

çok fazla yorum yapmak, bilmediğini de bilmez.
insanların hayatları hakkında yargılamalarda, çıkarımlarda bulunmak ki bu hiç kendini ilgilendirmezken yapar. haddini bilmek ve kendi sınırları içinde durmak önemli. insanların özel alanlarına saygı göstermeyi öğrenmemiz gerekiyor.

yaşamaması. yaşam belirtisi(nefes almak, beslenmek, çalışmak) gösterir ama yaşamaz.

hiçbir şey bilmedikleri herhangi bir konuda bile her şeyi bilmeleri,

insanların her işine karışmayı adeta kutsal bir vazife haline getirmeleri,

samimiyeti, nezaketi yanlış anlamaları,

bir işi uyanıklık, katakulli vs yollarla avantajlı hale getirip, o işten yırtmayı zeka parıltısı, kendilerini de bunu beceren birisi olarak akıl küpü sanmaları, arsızca bunu anlatmaları ve bu hareketlerinden dolayı takdir edilmeyi beklemeleri,

onlara uymayan her şeyi yanlış kabul etmeleri,

dönüp önce "ben insan mıyım?" diye kendilerine bakmadan etraftaki insanları olur olmaz yaftalamaları,

halden anlamamaları, dangıl dungul * konuşmaları,

saygısız, seviyesiz, hadsiz olmaları...

bunlar yurdumuzun en güzide insanları! gelin gelin size şarkı hediye edeceğim...
kendine gel...

sevgili sözlük yazarları;
bu insanları umursamayınız, dans ediniz...*

herkesi kendileri gibi sanması. olay yaşayan insana sırf kendi yaptıklarını yapmadı diye sinirlenenleri bile gördüm.

türkiye'de doğmuş olmaları.

körlemesine yaşamasıdır. şöyle durup bir baksa kendine, iç muhasebesini bir yapsa, ben neyim? kimim? bende ne eksik? ne fazla? diye bir sorgulasa ve neticesinde gereğini yapsa bütün dertlerimiz hallolucak aslında.

eğitimsiz olması. başarısız bir eğitim sistemi yüzünden bütün büyükleri eğitimsiz cahil kalmıştır. e cahil adamda para olmaz para olmayınca güzel eğitim olmaz. eğitimi kötü olan insanın vasat çevresi olur bu sebeple bu insandan hiçbir b.k olmaz. nesillerce bu böyle devam eder. iyi eğitime sadece birkaç elit ailenin çocuğu ulaşır. onlar da bu ülkede durmaz başka ülkelerde kendilerini değerlendirir. türkiye yoluna böyle devam eder.
bir de meraksız olması. bilinmeyenden korkması. bilmek yük getirir bizim insanımıza e bizde düşünmeyi pek sevmeyiz herkes tarafından kabul görülen ne varsa o kabul edilir. yola devam edilir.
şimdi bir de z kuşağını umut olarak görüyoruz. z kuşağından da bir b.k olmaz. teknolojinin içine doğdular sadece bu ülkenin mayasında merak yok var olanda ya ülkeden gider ya da şans bulamaz. şans bulanları da aileden zengin olur. çünkü bilir ki çalışsam da yapamayacağım. öğrenilmiş çaresizlikle hayatına devam edip ortaya karışık bir şey olur. ''mış gibi yapmak'' da popüler oldu. kimse yerini bilmiyor, ben napıyorum demiyor. instagram'a fotoğraf atınca fotoğrafçı, iki kafiyede şair falan olunuyor. haklarımızı bilmiyoruz. üstüne herkes siyasetten çok anlıyormuş gibi dolanıyor ama twitter'da gördüklerinden, oradaki yorumlardan ileriye gidemiyor. yaşılarımız zaten televizyonda uyutuluyor.sürü psikolojisine devam. bildikleri iki şey var akp, chp. aynen kardeşim türkiye'nin umudu z kuşağı.
kara mizah desen o sadece din üstünden yapılabiliyor (zeka o kadar çünkü). tarih desen bilgi sıfır okulda öğretilenden başka bir şey bilmezler.

ha bunlar küçük zorunlardı en büyüğü ise analiz yapamama, objektif bakamama, empati yapamama. bunların üçünü yapabilen insan yok. hadi bay.

anlatıyorsun dinlemiyor, hadi 3-5 defa yine anlattın ehh hadi dinledi bu defa da anlamıyor.. nenden? çünkü kendi savunduğu fikir en doğru ve sen onu kabul etmelisin..

daha çok iş hayatımda karşılaştığım bir durum. benim inisiyatifimde olmayan bir konuda inisiyatif kullanmam için dakikalarca ısrar edilmiş olması..

biat kültürü ve siyasileri dini bir lider gibi benimseyip, sorgulama yapmaması.
herşeyi ruhani sebeplere bağlaması.

dinciler.

eleştiriye veya karşıt fikirlere tahammülü olmaması.

avrupalı gibi giyinip ortadoğulu gibi düşünmek .

asya kültüründen geldiği için karşı tarafı hiçbir şekilde dinlemeyip. sadece kendi fikrini empoze etmeye çalışmasıdır.

"tembellik" desek acaba çok mu kolaycı oluruz? çok çalışıyor gibi görünen ama büyük meseleleri hep ya göz ardı eden ya da onlara odaklanmaktan korkan bir milletmişiz gibi geliyor bana uzunca bir süredir. birbirimize karşı destekleyici değiliz gibi.

çok çekingen bi giri oldu.
şu aslında; türklerin türklerden başka düşmana ihtiyacı yok. maalesef. çok üzgünüm kendi milletime karşı bu kadar sert olduğum için. utanıyorum da yazarken bunu ama maalesef sanki böyle. iyi bir şey yapmaya çalışanı yok etmek sanki biraz huyumuza dönüştü. biraz kötücülüz sanki.

fırsatçılık ve tembellik.
hoş tembellik, pratik çözümler de getirir hayata.

gerizekalılık

herbirimizin en acilinden 1 milyon euroya ihtiyacının olması. bizi hep yokluk bu hale getirdi.

hangi birini sayayım ?

had bildirme fetişi. yani en azından biri bu.