türkiyeli

ulus, ülke. devlet, kimlik, etnisite, soy, din vd..
ülkemizde kimi çevrelerin bilinçli kimilerinin bilinçsizce yarattığı bu (içi boşaltılmış) kavramlar kargaşasında savrulup duruyoruz. herkes kendi işine geldiği anda bunları suiistimal 'hakkını' tepe tepe kullanıyor. ama işine gelmediği zamanda bunu tu kaka ilan ediyor. oysa herkes birbirini gayet iyi tanıyor, aslında ne demek istediğini çok iyi anlıyor. ama sanki sorun bizde değilmiş de kavramlarda, terminolojide bir sorun varmış gibi, sözcüklere saldırıyor, onları düşman ilan ediyoruz.
istanbul'da milyonlarca sivaslı var.(sivasta o kadar yoklar.) kendilerini sivaslı olarak tanımlıyor, dernekler kuruyor, destekleşiyor, dayanışma içindeler. birçoğu bir iki kuşaktır istanbulda doğmuş, yaşamış belki sivası görmemiş bile. ama istanbul'lu değil, sivaslı. çünkü öyle kalmak ve olmak işine geliyor, çıkarı yararı orada. ama istanbullunun(yani hala kaldıysa) istanbuluna ne yapılacağı, yani istanbulun kaderi sivaslının elinde. (sivas'tan sadece örnek olsun diye sözediyorum, yoksa rizeli, kastamonulu da, diğerleri de var ve aynı.)
bu sivaslının sivasa da bir hayrı dokunduğu muhtemelen yok. çünkü sivas orada. (istanbulda kazanıyor, istanbulda harcayor.) bu sivaslıların siyasi, dini, etnik bir homojenitesi de yok. çünkü muhtemelen sivasta da yoktu. peki istanbulda doğmuş, yerleşmiş, yaşayan, çalışan bu insanlar neden 'istanbullu' değiller ve kendilerini de öyle görmüyorlar, hiç düşündünüz mü. çünkü zihinlerdeki 'istanbullu' tip artık gerçek yaşamda da yok. çünkü istanbulllular da istanbulda değiller artık. ama kafalarda yaşayan soyut bir 'istanbullu' algısı var sadece. gerçekte o istanbul da istanbullu da yok ve yaşamıyor. onu yapay biçimde var kabul edip yaşatan! biziz. herbirimiz bir ötekinin istanbullu olmadığını 'aslen' 'köken olarak' nidalarıyla çürütmeye can atıyoruz.
sivaslı da sivaslı kalıyor, kalmak zorunda..
tüm bunları bir sivaslı eleştirisi olsun diye yazmıyorum. (sivaslı dostlarım bağışlasın beni. sivas pir sultanın, hasanhüseyin korkmazgilin, veyselin, hasret gültekin ve daha binlercesinin toprağı biliyor ve seviyorum.) bunları, türkiyeli olmak'lık bağlamında yazıyorum. biz (artık olmayan istanbul ve istanbullu benzeri) türk olmayı bu denli stilize eder ve kendi öznel anlayışımızı böylesine zorlama dayatırsak, birçoğu da bizim istediğimiz gibi bir türk olamayacağı/olmadığı için türkiyeli olmak zorunda kalacak/kalıyor. bunu yaratan biziz.
mustafa kemal in"türküm diyen/diyebilen" herkese layık bulduğu mutluluğu, biz dilini, folklörünü, giysi ve şivesini beğenmediğimize vermeme hakkımız var sanıp vermiyoruz. biz kendi içimizde bile birbirimizin türklüğünü beğenmiyoruz. o çepni bu çerkez şu afşar öteki yörük beriki türkmen vd. vd. türk gibi türk nerede.. benim türküm seninkini dövüyor. oysa bu kargaşada afganı arabı getirilip osmanlı ensar kafasıyla hepimizi dövüyor.. ama bizim gücümüz, bizi dövenlere değil, türkiyeliyim diyene yetiyor öyle mi... gelin bence hep birlikte haykıralım: biz hepimiz türkiyeliyiz diye. böylelikle daha büyümüş çoğalmış olmayacak mıyız. afşar olmak, abdal olmak, türkmen olmak hatta kürt olmak, çerkez, laz olmak engel mi türkiyeli olmamıza, gerçekten de ortak biçimde türkiyeli değil miyiz. türkiyeli olunca türk, çerkez olmaktan çıkıyor muyuz.. çünkü gidişat yarın bunu dahi söyleyebilmeyi imkansız kılacak..

ben bu konuya fransalı kaldım.

cihangir solcularının uydurduğu dandik bir kavram. türkiyeli yoktur, türk vardır. hiçbiriniz fransalı, almayalı diye bir şey duydu mu? bu yüzden türkiyeli lafı komplekslilerin uydurmasıdır ancak.

türk değilsen değilsindir hiç önemli değil. ama bana getirip bunu dayatmaya çalışırsan benim de sana bir şeyler dayama hakkım meşru hale gelir.

bu kimlik bunalımı yaşayanların uydurduğu bir kavram. esasında bir fitne çünkü bir toplumun birliği böyle ufak ufak anlamlarla bozulur da kime neyi anlatacaksın.

dediğim gibi biz türküz kardeşim dna testine gidin hiçbiriniz türk değilsiniz diyenler var, benim anam da babam da soyum da belli seninki değilse sen git.

ilk kez pkk'nın paçavrası serxwebun dergisinde ortaya atılan hede.

kime hizmet ettiğini hangi odaklar tarafından fonlandığını siz tahmin edin.

demek ki osmanlı devleti devam etse hepimiz osman olacakmışız. gülücek.

#3088374 osmanlı ismini hiçbir zaman kullanmadılar. imparatorluğun son dönemlerine doğru devlet-i aliyye-i osmaniye ifadesi kullanıldı ama yerini yinede devlet-i aliyye'ye bıraktı.

osmanlı ismini daha çok tanımlamak için tarihçiler osmanlı olarak kullanıyor. bir de düşmanlarımız kendi tarihlerinde isim olarak osmanlı ismini kullanmış ama düşmanlarımız hiçbir zaman osmanlı geliyor dememiş türkler geliyor demiş.

ayrıca osmanlı imparatorluğu'nun gerçek ismi de devlet-i aliyye idi. bugün yıkılmamış devam ediyor dahi olsaydı devlet-i aliyye değil ülkemizin ismi türkiye olacaktı. 1856'den itibaren yapılan tüm antlaşmaşlarda (1856 paris antlaşması) ve uluslararası kullanımlarda türkiye olarak kullanılmıştır. türkiye ismi 1920'ler değil daha öncesinde de vardı. hatta biraz daha derin araştırmalar yaparsan anadolu topraklarına 12. yüzyıldan itibaren türkiye denilmiştir. türkiye bu anlamda bir ülke ismi olmaktan öte bir yer ismi, yurt ismi en çokta türk milleti'nin yaşadığı toprakların ismi.

bu kelimeyi kullanan bölücü haindir bu arada, evet.

bu kelimeyi bir defa duyduğumda söyleyen kişiye ırkçı olduğumu faşist olduğumu türk olmayanlarla muhatap olmadığımı söyleyince kaçacak delik aramıştı.
türkiyeli yoktur türk vardır ha sen değilsin umurumda da değilsin.

türk yerine türkiyeli diyen biriyle konuşmazsanız bir kaybınız olmaz.

turkiye'den olup da turk olmayan kimse.

mesela lazlar, turk degil turkiyelidirler.

britanyalıyı örnek alan man kafalardan türemiştir. napolyon fransız mı fransalı mı diye sorun. ağzı fransalıya gitmeyecektir. adam korsikalı. ana dili de korsikaca.

barbaros hayrettin paşa türk mü diye sorun. annesi papazın eski karısı. düz rum. babanın da arnavut oma ihtimali var. başka bir şey diyen olursa sarıklı resmini gösterin. cenovalılara dünyayı dar etmiştir. reis sınıfı fırkayetn adlarının hepsi barbaros' un kaptanıdır.

gerzek mikro milliyetçilerle uğraşmak zorunda kalıyoruz.

türkiye kelime anlamı bakımından türklerin yeri/memleketi anlamına gelir. üstüne bir de li eki getiremezsin... insanların kendilerini türkiye(li) olarak tanımlamasını hangi tarihçiye sorsanız saçmalık diyecektir size.
fransalı, almanyalı, italyalı, ispanyanlı diye bir şey duymuyoruz. kullanan varsa da cehaletinden kullanıyordur.
türkiyeli nedir allah aşkına..

istanbul'lu, ankara'lı, trabzon'lu olur ama türkiyeli diye bir saçmalık olmaz.

liboşların kavram icat etme aşkı. bundan önceki (bkz: ikinci cumhuriyet) ti.