daha uzun emzirseydin daha az bağımlılığım olur muydu? hep bilmek istedim
devamını gör...
öncelikle sana hiç söylemesem de, seninle gurur duyuyorum. içine doğduğun sisteme tüm gücünle baş kaldırdığın ve sana dayatılan hayatı küçücük yaşında kabul etmediğin için. sanırım " direniş'e " olan tutkum karakteristik olarak senin eserin.

ama... tam kendini tanıyamadan evlenmişsin, aslında kendini tamamlayamadan... ne istediğini, hayallerini ölçme ve biçme fırsatın olmadan aşık olduğunu sanıp, hiç bilmediğin bir yola girmişsin ve bu yolun sonu senin için uçurum olmuş. ideolojisi sana çok ters olan insanlarla yaşarken, umutlarını feda etmişsin. bu, seni çok aksi- hırslı ve iletişime kapalı biri haline getirmiş ama bu dönüşüm hep hayallerini feda etmek zorunda kaldığın için oluşmuş.üstüne bir kız çocugu yetiştirmek zaten kompleks olan duygusal yapını daha darma duman etmiş. kendi iç sıkıntını gideremediğin için, ona odaklanman ve duygusal açıdan sağlıklı büyütmen çok zor hale gelmiş. öz kızınla birbirinden kopuk, birbirlerine kendilerini hiç ifade edemeyen insanlar olmuşsunuz çünkü kızın seni hep yanlış anlamış. aslında sen kendini anlatamadığın, onun istediği şekilde yaklaşamadığın için aranızda hep eksik kalmış bazı şeyler.

bunları anlamam için 30 yaşıma basmama 10 gün kalması gerekiyormuş. benimle iletişim kurmayı başardıkça, seni tanıyabildim. bu kadar geç tanıdığım ve anladığım için üzgünüm, gardım için üzgünüm ama en azından hala bir şeyleri düzeltebilecek zamanımız olduğu için mutluyum.
devamını gör...
her ne kadar kabul etmekte zorlansam da seninle aynı kişiyiz aslında.
ben senin gençliğinim. her şeye kırılan ,bu kırgınlıklarını içine gömen, kırgınlığını dile getirebilecek yeterliliği bile kendinde görmeyen biri.
sen ise benim gelecekteki halimsin. kırılmamak için kıran, tahammülü kalmamış, fazlaca duvarları olan birisisin.

senin gençliğindeki biri gibi olmamdan nefret ettiğini biliyorum. aslında benim kararlarımdan ya da yaşantımdan değil de kendi hayatınının gençlik dönemini bende görmekten nefret ediyorsun. aynı şeyleri yaşamamı istemediğin için her seferinde bana dair her şeyi değiştirmeye çalışıyorsun, kabul etmek istemiyorsun.
bana baktığında her seferinde içinde saklamak zorunda olduğun o benliğini görmek istemiyorsun. bu yüzden anlayabiliyorum birçok konuda kırıcı olmanı.
beni kırıyorsun çünkü o yoldan gitmemi istemiyorsun, kırılmamak için kırmamı istiyorsun.
en az senin kadar mükemmel olabilmemi istiyorsun, sana dönüşmemi izlemek istiyorsun belki de.

sadece bazen korkutucu geliyor sende sevmediğim tüm özellikleri zamanla kendimde görmeye başlamak.
tahammülsüzlüğünden nefret ederdim ama artık senden daha tahammülsüzüm.
sinirli ve sakinleşemeyen halinden nefret ederdim, kırıcı olmandan ve düşünmeden konuşmandan nefret ederdim, bana bile yansıttığın soğuk tavırlarından , aramızdaki iletişimsizlikten nefret ederdim.
artık daha fazla nefret ediyorum bu özelliklerin hepsini kendimde çok daha fazla düzeyde görmeye başladığım için.

yavaş yavaş sana dönüşüyorum, yine haklı çıktın. her konuda haklıydın, bu konuda da haklısın.
her konuda haklı olmana bazen sinir olsam da sen benim kabul edemediğim bir gerçeğimsin.

not: bir de her ne kadar bilmesen de seni çok seviyorum. canım anam dövmesi yaptıracak kadar sevgi doluyum şu an sana karşı. ama öyle bir şey yaparsam evlatlıktan reddedersin, her neyse.
devamını gör...
aciktim lan harbiden keske uyansa da yemek yapsa.
devamını gör...
devamını gör...
üzdü beni bu başlık.
open.spotify.com/track/085Q...
devamını gör...
aaaaaahhh. şimdi aklıma düştü.
hani konuşuyorsun içleniyorsun ya böyle. bir sürü şey geçiyor aklımdan da söyleyemiyorum işte. yani böyle bir konu ile ilgili mutlu değilim ama allah’ın sopası yok anne.

hani benim geldiğim nokta okey o zaman olmasını istediğim gibi olsaydı yine bugünler böyle mi olurdu ben bilmiyorum ama. o zamanlar o kadar çok konuştunuz ki o kadar çok büyük konuştunuz ki bu olma ihtimali olan şeyi ben bile uzun zamandır bekliyordum haberini.

beni çok hafife alıyorsunuz ama görünüyor, ben görüyorum. arkasında durduğunuz sırtını sıvazladığınız o olayların sonunun buraya evrileceğini ben görüyordum. yapacak bir şey yok. hayat işte.

daha kardeşim tekrar evlenmek istediğinde göreceğim ben göreceklerimi.
devamını gör...
her ne kadar aramızdaki iletişim fazlasıyla sönük olsa da sana anlatmak istediğim çok fazla şey var.

yavaş yavaş sana dönüşüyorum mesela, tam da senin istediğin gibi.
sana benzemekten ilk başlarda korksam da yine de alıştım bu duruma.

en az senin kadar ben de soyutladım kendimi birçok şeyden, nedenlerimiz farklı sadece.
ben de beni üzeceğini bildiğim şeylerin peşinden koştum.
tahammülsüzleştim, her şeyin sinirini kendimden çıkardım.
sadece kendime zarar verdiğimi düşündüm tıpkı senin gibi.
kırılmamak için kırdım bazen, farkına bile varmadım.

keşke bunları senin yüzüne söyleyebilecek gücüm olsaydı.
biliyorum ki güçsüzlüklerimden nefret ediyorsun, o konuda senin seviyene hâlâ ulaşamadım.
bir gün o güce ulaştığımda bir kahve eşliğinde bunları konuşabiliriz belki.

fakat nedense geç kalmış hissediyorum tüm bunlar için, belki de gördüğüm rüyalardan ötürüdür.
geç kalmak istemeyeceğim birisin, en çok anlamak istediğim insan da sensin.
ve bazı şeyler kafama taktığım şekilde gerçekleşirse kendimi hiçbir zaman affetmeyeceğimi biliyorum.
devamını gör...
seni veren allah'a kurban olayım uğrunda öleyim.
devamını gör...

sevdiğim bir filmden kesitle ileteyim.
devamını gör...
beni sen doğurdun... ama sen annem değilsin...

hiç olmadın, olmuyorsun ve olmayacaksın...

evlatlık görevimi canımla öderken sen... sen beni sattın...

iki meleğim var kılına zarar gelmeye kalksa kainatı yakacak olan ben, senin gibi neden olmadım diye düşündün mü?..

çünkü senin gibi zayıf değilim...
senin gibi paraya tapan...
senin gibi iki çaputa iki topuğa bel bağlayan hiç olmadım...
senin gibi gurursuz olmadım...

allah biliyor ya içimdeki ahı, yine de... yine de allah'a havale ediyorum seni...

çünkü sana telefonda da söylediğim gibi... mazlumun ahı mahşer gününde gelir de hesap sorma yetkisini verir... iki elimde yakanda olacak biliyorsun ve yine telefonda söylediğim gibi o soruyu sana soracağım...

"ben evlatlık görevimi sonuna kadar yerine getirmişken sen hakkım olan anneliği bana neden vermedin?.."
devamını gör...
beni niye bıraktın? niye? yüzünü bile bilmiyorum! herkeste senin kokunu arıyorum şimdi! severlerse geçer sanıyorum! geçmiyor!
devamını gör...
ne kadar söylesem de yaşarken hep az oldu biliyorum. bir kez daha yineliyorum işte: seni çok seviyorum bilge tanrıçam benim. seni çook seviyorum...
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların annelerine söylemek istedikleri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim