yılmaz güney denince akla gelenler

"kürdistanın çocukları olmak istiyoruz" diye bağırıyordu en son. aman ha bu devrimci sonuçta. bunun gibilere laf söyleyince "saddam terörist hayranını dinlediniz" falan diyorlar sonra. hemen saddam'a bağlarlar olayı. neden? çünkü halepçe katliamı yapmış. neden halepçe katliamı yapmış peki? savaş sırasında ülkeye düşman askeri soktukları için. demek ki saddam terörist değilmiş. peki yılmaz güney hayranlarına bir soru? "biz kürdistanın çocukları olmak istiyoruz, devrim şart çocuklar yoksa çok kan akar" diyen birinin hayranı olmak neyin kafasıdır?

kendisi için fatih altaylı şu sözü sarf etmişti :

" yılmaz güney, kadın döven entelektüel bir maço."

böyle ilginç benzetme ve sözlere sahip olan gazeteci fatih altaylı daha önce de ibrahim tatlıses için de şöyle demişti :

" allah, ibrahim tatlıses'e ses vermiş, gerisini koyvermiş."

filmlerde oynadığı rollere gerçek hayatta kendini fazla kaptırmış biri.

benim aklıma cengiz kurtoğlu geliyor.

bu katil, maganda, şiddet düşkünü, kadın düşmanı, kürdistan sevdalısı adamı başımıza senelerce haksızlığa uğramış, sırf solcu olduğu için ezilmiş bir adam diye anlattılar

sesini duyurmaya çalışan, anlaşılamamış bir yönetmen, hayatı zorluklarla geçen, hapiste bile senaryo yazan, en sonunda da 47 yaşında ölen, fransa'ya gömülen bir insan...

yol filmi.
altın palmiye kazanan ilk türk filmi. hem yönetmeni, hem senaristi...

gücü yeten karlı havada, şimdi aynı filmi çeksin, sevmeyebilirsiniz ama o kişinin emeği gözünüzün önündeyken onu yok sayamazsınız...

nasıl anlatayım, kendini o devirlerin italyan aktörü franco nero nun filmlerindeki django hayali karakterini anadolu da yaşayan gerçek bir bireye döndürmüş gibi görünen aktör. hemen tüm filmlerinde çok acı çekmiş gizemli adam rolüne kendini sarmalamıştır. filmlerinde genel olarak hayatı acının acısına zorlamış gibi görmekteyim.
başrolde oynadığı hemen her filminde kendini parlattırır: filmde kendisi hakkında figüran karakterlere ''o korkmaz, o gelirse affetmez, o acımaz'' türünden beylik sözler söylettirir.....
bence oynadığı filmlerde canlandırdığı karakterlerin ve hayranlarının fazla etkisinde kalmıştır.

sanatında başarılı bir isimdir. fakat özel hayatta arkadaşlık kurulacak bir kimse değildir.

terörist.

ben kendi sesinden birkaç videosunu izledim ve anlayacağımı anladım dediğim durum.
başka söze hacet yok, ve bu kişinin düşüncelerine asla katılmıyorum.

ülkemiz sinemasının gidişini, yönünü değiştiren oyuncu, yönetmen, senaryo yazarı ve yazar.
kendisinden önce yeşilçam sineması denilen şey senaryosu hollywood'dan araklanan salon komedileri, muazzez tahsin berkant ya da kerime nadir'in romanımsılarından senaryolaştıran vıcık vıcık melodramlar, cıvık komediler, tek başına tüm bizans ordusunu dağıtan cüneytlerden oluşmaktaydı. arada tek tük sinemaya benzeyen şeyler çıkıyorsa da korka korka, güçlükle çekilen filmlerdi. yılmaz güney çıktı tak tak tak ülkenin gerçeklerini sinemaya aktardı. umut'ta arabacı cabbar egemenlerin suratına vurulmuş bir tokattı. hemen yasakladılar. ardından acı, ağıt, zavallılar, arkadaş, yol, sürü, duvar.
yılmaz güney'in filmlerinden birisini izleyip de sisteme küfretmeden, bilenmeden çıkan insanın insanlığından kuşku duyulur. döneminin ülkücü faşoları bile yılmaz güney adını duyunca ceketlerinin önünü iliklerlerdi. bu daha sonra bir tek ahmet kaya'ya nasip olmuştur. ikisi de birdir çünkü.

buradan

vatan haini. o kadar.

katil

terörist, kürtçü-bölücü, vatan haini, maganda, kıro.
yılmaz güney, solun ibrahim tatlıses'idir.

siyah beyaz.
herifi renklerle bağdaştıramıyorum.
yılmaz ya siyahtır, ya beyaz. hem siyahtır, hem beyaz.
gri bile değildir.
nettir.

sözlüklerde senede bir kaç defa hortlayan şöyle mi bele mi kavgası.

öğh geldi artık.

(bkz: lümpen proletarya)

eskiden bunlar "yılmaz güney" baṣlığına yazılırdı. sonra "baṣlık çok dolmuṣ yenisini açayım" modeli yayıldı.

hangisi daha iyi bilmiyorum. zaten ne varsa 20 kiṣi yazıyor.

terörist hain bir ucube.