yol

yolun çizgileri uzandığında ve kaybolduğunda aklıma hep o gelirdi. neden ve sonuç kapısının ağzına kadar açık olduğu bütün imkanların dizime ellerime kadar geldiği zaman'larda bile o karanlık yollar benden onu alırdı. geri de verirdi her şey çekildiğinde bütün kapılar kapandığında. karanlık yollar bizi kıskanıyordu. hayır o yolları ben yaratmıştım. kendi zihnimdelerdi. onların ipini artık tutamıyordum. sağdık dostlarım bizi ayırıyordu. hep kendimi o çizgilerin bittiği yerde buluyordum. yarım kalan oluyordum onsuz oluyordum. bu karanlıkta izim kaybolacaktı belki de. durmadan gidiyordum. gitme dur dedim kendi kendime yer ayağımdan kayıyordu. sonsuz boşluk beni çekiyordu. karşıdan küçük kız çoçuğu haykırışları duyuyordum. insafsız bir baba kızını dövüyordu. baba seni çok seviyorum diyordu. ada'm şuuru yokmuş gibi tokat atıyordu. koşmaya başladım çizgilere basmadan. tam yetiştim. o ağlayan kız çoçuğu ben olmuştum. babam beni hiç tanımıyormuş gibi dövüyordu. biran irkildim. hala yoldaydım. neyi arıyordum kimden kaçıyordum. onu bulacağım diye yine bu kahpe sokaklarda kaybolmuştum. evet yine başladığım yerdeydim o karanlık çizgilerin uzandığı ve kaybolduğu yer.

özlem tekin'in ikinci albümü oz'un iki klip parçasından biri. hatırladığım kadarıyla klip kan banyosu sahneleri sebebiyle kral tv'de çok fazla yayınlanmamıştı. özlem'in albümden klip çektiği diğer parçada da* sevgilisini öldürüp gömme sahnesi olduğunu düşünürsek, seksapel dışında "cesur" kliplere alışık olmayan müzik piyasasında nasıl cesaretle iş yaptığını görebiliriz.

şarkının güftesi şöyledir:

ömrümü yollara yazmışlar*
yine de yeniden nasip olsun, sağ ve sağlıklı görmek.. çok amin.

çok güzel bi kelime değil mi sizce de?
aslında kelime olarak değilde eylemsel olarak güzel bence.yıl bu kadar güzel oljnca sayısız deyim girmiş dilimize.
misal;
yolunu bulanlar
yolunu arayanlar
yolunu kaybedenler
yoldan çıkanlar
yolsuzlar
yoldan ziyade onu manalaştıran yolcu.

yola derin anlamlı cümleler kuranlar yolcuya hiç iki kelam etmezler mi?
etmişlerdir elbet.
yolcunun hikayesi başka başlıkta yazılmalı hakettiğince.

kendi meramıma gelecek olursam şayet.
bir yol bulamadım.bir yol da açamadım.yoldan gidenleri takip ettim.bazen yollarımız birleşti bazı yolcularla.
bazende ayrıldı yollarımız.

yolunda yolcu olacağım bi refik bulamamak ne kadar acı ve hüzünlü.

yanyana olmasakta olur.
ben ardından gelirdim senin yolundan diyebileceğim.

kendine bir yer bulamamış kişinin özlemidir diyor oruç aruoba.

bir de şu yazısı var çok güzel. aslolanın yol olduğuna dair. hakikaten çok hoş. elbet yolu varacağı yerden çok sevenleriniz vardır.

"yol, iki yer arası değildir
yer, iki yol arasıdır.

yola çıkan kişi,
bir yerden kalkıp bir yere ulaşmaya çalışan
değildir
yolu yürüyendir.

yer görelidir; mutlak olan, yoldur
ya da, yürümek.."

şu an bu kelimenin bana en yakın çağrıştırdığı şey 8 mart'ta akm'de gittigim "yol" oyunudur. gitmeden önce yorumlarının pek iç açıcı gelmemesi üzerine önyargılı gittiğim fakat çıkışında gözlerimden kalpcikler çıkan oyundur aynı zamanda. sahneyi kullanma konusunda, başrolün role hakimiyeti ve o ruha bürünmesi, yan rollerin hakkını vererek oynamaları ve her şeyden önemlisi aradaki müzikaller benim için müthişti. her türlü tavsiye edilir.
ha bir de 2 gün önce gittiğim anna karenina oyunu da ayrı bayıldığım, başrolün ve stiva karakterinin oyunculuklarına hayran olduğum bir oyun oldu. fırsatını bulursanız muhakkak izleyin derim.

kanımca insanı hayata bağlayan şeydir. sevdiğimiz bir şey sona erdiğinde bize aslında keyif verenin sonuç ya da başlangıç değil de o ara da olan süreç yani yolun olduğunu anlarız. bu nedenle yine bir arayışa, heyecana atılım halinde oluruz.

güzel bir ilkay akkaya parçasıdır.

geçilen yollar seçilen yolları belirler.

çok sevdiğim bir gazapizm şarkısı.

bu grubu ve bu şarkıyı canlı canlı dinledim ya.....yeter bu bana...

kat edilen uzaklık olarak bilinir.

yaşamak da bir yoldur/ yolculuk...

ömrün kendisidir. gitmeyi ve dönmeyi gerektirir. nerede biteceğini bilmediğimiz bir yoldan başka bir şey değildir ömür, yani yol.

durmadan bir yoldayız, yaşadığımız her saniye yürüyoruz, ama yoldan geriye dönmesi yasak, arkana dönüp ne kadar yol aldığına bakabilirsin ama yoldan geri dönmek imkansızdır.
yaşadığın hiçbir ana geri dönemezsin.

"yol bir yere gitmez, o bir durma biçimidir."

sadece bir yere varmak için değil bir yerlerden geçmek içinde gereklidir.

tutmayın yol verin gidene...

bir yol - varan az, giden bol.

yol bitmez sanırdım, gidilecek yol bitti.

herkesin yolu ayrı, herkesin yolu kendine has. herkesin yolu kolay, herkesin yolu zor. anla, başka yolu yok. başka yolun yok.

hayattir