yürünen en uzun mesafe

eskiden balgat-kızılay arası çok yürürdüm, nereden baksan 6-7 km vardır. bir kere de florya'dan beylikdüzü'ne kadar yürümüştüm.

abartıya kaçmadan karıya kıza yürüdüğüm de olur zaman zaman. bu da sayılır bence.

her uzun yürüyüş maceramı hatırlayamıyorum, yaban kırsalda yaptıklarımı ise km hesabı olarak belirlemem imkansız.

hatırladığım en uzun yürüyüş 17 küsür km.

yürünen uzun mesafe bence hayattır

platonik aşkımsu’ya belirli dönemlerde katettiğim mesafe.
dönem dönem başlıyorum yürümeye sonra “çok yürüdün tdk ve yolun sonu görünmüyor” diyorum.
hem uzun mesafe yürümek kimi hedefe götürdü, kimi? bakınız kılışlar boşuna yürüdü.

sevdiğin kadının kalbi...

(şöyle sağında solunda minik kalpler uçuşuyormuş gibi emojiler falan düşünün tam bir ponçik tanımı)

20 30 belki 40 km olabilir.
yorulmam kolayca.

lise 1 e gidiyorum. okulun ilk günü eve döneceğim. minibüs bekledim, gelmeyince yürümeye başladım. yürü allah yürü, bitmek bilmedi yol. kaybolduğumu anladığımda panik yapmaya başladım. etraftaki teyzelerden telefonla annemi aradım, açmıyor. zor bela eve geldim. yaklaşık 2 saat yürümüştüm. elim ayağım titriyor, tansiyonum çıkmış. baygınlık geçiriyorum. ambulansa ilk binişimde o gündü. bu olaydan sonra çok uzun saatler yürüdüğüm oldu ama hiçbiri bu kadar uzun gelmedi bana.

istanbul anadolu yakasındaki minibüs caddesi üzerinden maltepe'den çıkıp kadıköy'e kadar, ordan da geriye (toplam 24 km) çok rahat yürüyebiliyorum. fazlasını da yürürüm ancak insana anormal zaman kaybettiriyor.

biriniz eşlik etmeye talipse durum farklı olur tabii*.

not: uzun yürüyüşlerinizden ve koşularınızdan önce ve sonra bacak ve baldır kaslarınızı iyice ısıtmayı unutmayın.

kilometre olarak hatırlamıyorum ama gezideyken bir günde 40.000 adım atmıştım. diğer gün attığım adım ise 186 idi...

kaç kilometredir bilmem ama daha küçükken amcamla birlikte halamı ziyarete gitmiştik. giderken dolmuşla gitmiştik de dönüşte amcam son parasını sigaraya harcadığından mütevellit mamaktan yenimahalle demetevler tarafına kadar yürüye yürüye gelmiştik. çocuk aklıyla ne kadar mesafe olduğunu fark edememiştimde şimdi düşününce bayağı var arası.

otostop çekerken yanlış seçim yaptığımız için kuş uçmaz kervan geçmez bir yolda 30 km yürümek zorunda kalmıştık.

edremit-akçay arası

29 kilometre ile prag'ı kelimenin tam anlamıyla baştan aşağı yürümüştüm, beylikduzunden kumburgaza kadar bir mesafeye takrib ediyor.

yarısı olmayan mesafedir.

evdeki koşu bandında ; 6 km sabit hızla, 2 saat yürümüşlüğüm çoktur.

yani 12 km.

yenikapı’dan 4.levent’e, gez toza; sultanahmet, eminönü, karaköy, beşiktaş, nişantaşı, taksim, mecidiyeköy… kaç km etmişti bilmiyorum, akıllı telefonlar bile yoktu o vakitler. sabahtan erken saatlerinden gece vaktine kadar sürmüştü. eve geldiğimde enkazdım. ertesi günün tamamı uykuda geçmişti elbet. nasıl bir enerjiyse!

13-15 km
ormanda yürümüştük . hayatımın en güzel ama yorucu günüydü. bir daha yaşamak isterdim o günü

iki kalbin arasındaki mesafedir.

ayrılık vakti gelmiştir son defa yanyanasınızdır.
birbirinize fiziken en yakın ama yüreklerinizin en uzak mesafede olduğu son anlardır.
siz yetişmek ulaşmak istersiniz ama siz adım attıkça,
çabaladıkça aynı hızla sizden uzaklaşmaya devam eder.
işte bu yüzden gidilen en uzun mesafedir.
en yakınken en uzak, hiç bitmeyecek olan uzunlukta,
yürümeye devam edersin karanlıkta.
bir zaman sonra ona ulaşmaya çalışmazsın,
herhangi bir hedef olmaz önünde girersin farklı yollara,
durmadan yürürsün amaçsızca ta ki gözlerini bir daha açmamak üzere kapatana kadar.

çook eski zamanlarda kızlara yürüdüklerim de sayılıyor mu?

aslında çok fazla yürüyüş tecrübesi olur ama bir istikamet anlamında ve düz bir şekilde rota çizer gibi devam etmek amaçlı cevap vermek istedim. aksi halde 40-50 bin adım atmışlığım ve bir yerlerden bir yerlere çok gitmişliğim vardır. yıllar önce piter'de* neva nehrine bakan savunma caddesi şeklinde belki çevrilebilecek yol, cadde. 17-18 bin adımlık mesafeyi gördükten sonra bir de ters istikamette yürümeyi düşünmüştüm ama sıkıldığım için araçla devam etmiştim. sonraki aylarda 3'te biri kadar mesafe olan cebeci kızılay arası yürümeyi de tecrübe etmiş, benim için ilk dinleyişimden sonra ankara'nın birebir karşılığı olan, griyi temsil eden içinde aşk var isimli akıl almaz şarkıyı bir de o yolda dinlemiştim. 3'te biri kadar mesafede daha fazla keyif aldığım bu yoldan sonra eğer gerçekten güzergahtan keyif almıyorsam bir istikamette düz şekilde yürümeyi tercih etmiyorum.