son zamanlarda yazarların diline dolanmış şarkı
sağ olsun biri yanımda o kadar çok dinledi ki şu şarkıyı, kafamın içinde sürekli tekrar tekrar çalıyor.
gün içinde birden "alaz alaz yanalım.." diye yükselmem de ayrı konu zaten.*
gün içinde birden "alaz alaz yanalım.." diye yükselmem de ayrı konu zaten.*
devamını gör...
genç nüfusun yüzde 68'inin türkiye'den gitmek istemesi
sbs sınavına girenler işe girmek için çocukluğunu vermesine rağmen işsiz. mühendislerin hepsi çalışkan olduğundan mühendis oldular ama iş yok. şaka gibi. fen lisesinden mezun olup, mühendis olup, 2800 liraya çalışmak şaka gibi. sağlık meslek liselerindekilerin hemşireliklerini izliyoruz. güzel tercihmiş. düşük puanlı bölümleri yazmak mantıklıymış. boşuna verdik çocukluğumuzu. gidelim de bari gençliğimiz bizde kalsın.
devamını gör...
hukuk fakültelerinde eğitimin 5 yıla çıkarılması
hukuk fakültesi müfredatının uygun sürede öğretilmesi durumuna sonunda ulaşılmasıdır. avukatın bir doktordan hiçbir farkı yoktur arkadaşlar. doktor masada avukat mapusta öldürebilir insanı. o nedenle iyi bir eğitim almalıdır hayırlı uğurlu olsun.
devamını gör...
teyit.org
benzer şekilde haber teyitleri için yararlanılabilecek bir site daha var:
www.malumatfurus.org/
www.malumatfurus.org/
devamını gör...
jean paul sartre
egzistansiyalist ne ahlaki değerlere ne de tanrıya inanır; fakat insanın vicdanının olduğunu, iyi bir iş yaparsa onu güzelleştirdiğini, teskin edip huzurlu kıldığını ancak kötü işin vicdanı sızlattığını söylüyor. burada bir soru gündeme geliyor: vicdan varlığın mı yoksa mahiyetin, özün, niteliğin, sıfatın mı bir parçasıdır? açıktır ki özün,mahiyetin bir parçası. insan mahiyet ve sıfatlarda değil varlıkta müşterektir...
ali şeriati'ye göre albert camus teslim oluyor; fakat hayatı kötü bilen sartre acıklı bir tarzda hayata bir anlam vermek için çabalıyor, âlemde olmayan mefhumu oluşturmak istiyor, ama olmuyor
neden başarılı olamıyor: çünkü kendi hayatından daha yüksek ve daha kutsal bir merkeze ve mutlak bir hakikate inanan insan kendini feda eder. fakat kendi mutlak özgürlüğüne ve benmerkezciliğe, kendini ölçü almaya inanan -kendini hiç bilen- bir insan, acaba başkaları -onları da hiç biliyor- için böyle bir fedakarlık yapar mı?
ideolojilerde dert, aşk, eylem üçlüsü olmak mecburiyetindedir. zira olmazlarsa başarı elde edemezler. kalıcılık yakalayamazlar.
dert insanın veya ideolojinin aklına takılan herhangi bir sorun, yeryüzündeki bir bozukluktur.
aşk ise bu sorunu ve bozukluğu gidermek için insanın yapıştığı ideoloji veya felsefe akımıdır veya ideolojinin bunu gidermek için ortaya attığı düzeltme teklifidir.
eylem ise senin bu ideolojiye yapışarak o bozukluğu gidermek için harekete geçmek "ben" kavramını "biz" kavramına feda etmen veya ideolojinin insanı buna itmesi, insanı gönüllü olarak kendini fedaya davet etmesidir.
dinin dışında hiçbir ideoloji eylemi gerçekleştiremez ve eylem olmadan dert ve aşk aynı kalpte huzur ve uyum içinde yaşayamaz, bulunamaz.
neden din?
çünkü din dışı ideolojilerde gaye zevktir, ana hedeftir. dinlerde ise kutsal ideye erişmek için çekilen acı ve ızdırap zevktir. dinlerde kutsal bir ideye erişmek için ızdıraba tahammül eden bir kimse zevk alıyor; bu ızdırap dine inanan kimse için bir hedefe varma yolunda zevk veya lezzetttir. oysa diğer akımlarda zevkin bizatihi kendisi hedeftir. bu ise "biz" kavramını "ben" kavramına feda eder ve işin sonunda sartre çıkıp der ki
"özgürlükten kastım bu değildir"*
kısacası (bkz: çok yüce olan ahlâkı hiçlik üzerine inşa etmek)
(ahiret)
#605802
(bkz: psikolojik egoizm)
ali şeriati'ye göre albert camus teslim oluyor; fakat hayatı kötü bilen sartre acıklı bir tarzda hayata bir anlam vermek için çabalıyor, âlemde olmayan mefhumu oluşturmak istiyor, ama olmuyor
neden başarılı olamıyor: çünkü kendi hayatından daha yüksek ve daha kutsal bir merkeze ve mutlak bir hakikate inanan insan kendini feda eder. fakat kendi mutlak özgürlüğüne ve benmerkezciliğe, kendini ölçü almaya inanan -kendini hiç bilen- bir insan, acaba başkaları -onları da hiç biliyor- için böyle bir fedakarlık yapar mı?
ideolojilerde dert, aşk, eylem üçlüsü olmak mecburiyetindedir. zira olmazlarsa başarı elde edemezler. kalıcılık yakalayamazlar.
dert insanın veya ideolojinin aklına takılan herhangi bir sorun, yeryüzündeki bir bozukluktur.
aşk ise bu sorunu ve bozukluğu gidermek için insanın yapıştığı ideoloji veya felsefe akımıdır veya ideolojinin bunu gidermek için ortaya attığı düzeltme teklifidir.
eylem ise senin bu ideolojiye yapışarak o bozukluğu gidermek için harekete geçmek "ben" kavramını "biz" kavramına feda etmen veya ideolojinin insanı buna itmesi, insanı gönüllü olarak kendini fedaya davet etmesidir.
dinin dışında hiçbir ideoloji eylemi gerçekleştiremez ve eylem olmadan dert ve aşk aynı kalpte huzur ve uyum içinde yaşayamaz, bulunamaz.
neden din?
çünkü din dışı ideolojilerde gaye zevktir, ana hedeftir. dinlerde ise kutsal ideye erişmek için çekilen acı ve ızdırap zevktir. dinlerde kutsal bir ideye erişmek için ızdıraba tahammül eden bir kimse zevk alıyor; bu ızdırap dine inanan kimse için bir hedefe varma yolunda zevk veya lezzetttir. oysa diğer akımlarda zevkin bizatihi kendisi hedeftir. bu ise "biz" kavramını "ben" kavramına feda eder ve işin sonunda sartre çıkıp der ki
"özgürlükten kastım bu değildir"*
kısacası (bkz: çok yüce olan ahlâkı hiçlik üzerine inşa etmek)
(ahiret)
#605802
(bkz: psikolojik egoizm)
devamını gör...
midlake
sade ve sadece mekaniklikten, yapay ve tutsak olandan, çizgileri kalınlardan, yerinden oynatılamayacak kadar büyük ağırlıklardan uzakta durmanın müziğini yapan grup.
sinestezi böyle bir şey olsa gerek; şarkıları ağaç ve deniz kokuyor.
sinestezi böyle bir şey olsa gerek; şarkıları ağaç ve deniz kokuyor.
devamını gör...
asgari ücret
tüik'in verilerine göre çalışabilir nüfusun yüzde 41'i istihdam ediliyor. kısa çalışma ödeneğinden yararlanan 2 milyon 591 bin kişiyi ve ücret desteği alan 1 milyon 358 bin kişiyi toplam istihdamdan çıkarırsanız fiilen 21 milyon 665 bin kişi çalışıyor. yani türkiye'de her 100 kişiden sadece 35'i çalışıyor.
türkiye devrimci işçi sendikaları konfederasyonu araştırma dairesi'nin (disk-ar) 2019 yılında yayınladığı rapora göre de türkiye'de yaklaşık 10 milyon kişi asgari ücret civarında bir ücretle çalışıyor.
21 milyon 600 bin çalışanın yaklaşık
10 milyonu, yani yarısı asgari ücretle çalışıyor.
bu veriler , resmi kurum verileri yani en iyi ihtimalli veriler .gayriresmi gerçek durum bundan daha kötü olabilir, olması kuvvetle muhtemeldir.
ozellikle bir yıla yaklaşan covid süreci ve ekonomide yaşanan çöküş düşünülürse...
türkiye devrimci işçi sendikaları konfederasyonu araştırma dairesi'nin (disk-ar) 2019 yılında yayınladığı rapora göre de türkiye'de yaklaşık 10 milyon kişi asgari ücret civarında bir ücretle çalışıyor.
21 milyon 600 bin çalışanın yaklaşık
10 milyonu, yani yarısı asgari ücretle çalışıyor.
bu veriler , resmi kurum verileri yani en iyi ihtimalli veriler .gayriresmi gerçek durum bundan daha kötü olabilir, olması kuvvetle muhtemeldir.
ozellikle bir yıla yaklaşan covid süreci ve ekonomide yaşanan çöküş düşünülürse...
devamını gör...
blackeyes
değerli yazardır. paylaşımlarını okumak keyif verir. dili güzel, kaliteli yazımı güzel kendi de güzel insandır. beğenileri hep vardır. ara ara sohbetimiz olur,kıymetlidir. sağolsun, hep yazsın.
devamını gör...
yazıp yazıp silmek
genelde yazarların başına gelen durumdur. hatta bazı yazarlar ilham gelmiyor diye şehir bölge değiştirirler başa gelen bir durumdur kafanızda geçen düşünceleri yazıya dökemezsiniz dolayısıyla siler tekrar yazarsınız. eğer yazıp yazıp silmek eylemini azaltmak istiyorsanız tavsiyem şudur kafanızda toparladığınız cümleyi sesli şekilde söyleyin sonra onu yazıya dökün işe yaradığını göreceksiniz.
devamını gör...
dedesi geçmişte zengin olan kişi
her on kişiden dokuzunun olduğudur. dedesi geçmişte zengin olan kişiler beklenmedik bir çıkışla "benim dedem de eskiden buraların hep sahibiymiş & çok zenginmiş" vs. gibi geyik muhabbetiyle sizleri şaşırtmaya çalışabilirler.
elbette bunları yemiyoruz. bunlar yalan... çünkü asıl bizim dedemiz zenginmiş ve buraların sahibiymiş. ancak talihsiz olaylarla (kumar, akrabalar, süzme salaklık vs.) kaybetmiş... değil mi? :d
elbette bunları yemiyoruz. bunlar yalan... çünkü asıl bizim dedemiz zenginmiş ve buraların sahibiymiş. ancak talihsiz olaylarla (kumar, akrabalar, süzme salaklık vs.) kaybetmiş... değil mi? :d
devamını gör...
gece
kimisi gecenin karanlığından çok korkarken kimisi çok sever. ben çok seviyorum, gece olmasaydı yıldızları göremezdim.
devamını gör...
rakı ile dinlenebilecek şarkılar
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak
merhabalar sevgili portakallar!
yayına son 10 dakika kalmışken hem hatırlatma hem gecenin yıldızlarının afişini bırakmaya geldim. çok heyecanlıyım ben yine, peki siz?
kağıt mendiller ve kolonyalar hazırsa, gelsin gecenin yıldızları!

ps: afiş için alıştığımız üzere sevgili gomercan'a sonsuz teşekkürler.
yayına son 10 dakika kalmışken hem hatırlatma hem gecenin yıldızlarının afişini bırakmaya geldim. çok heyecanlıyım ben yine, peki siz?
kağıt mendiller ve kolonyalar hazırsa, gelsin gecenin yıldızları!

ps: afiş için alıştığımız üzere sevgili gomercan'a sonsuz teşekkürler.
devamını gör...
libido yükselten şeyler
delici bakış
yıkıcı gülüş
etkileyici ses*.
yıkıcı gülüş
etkileyici ses*.
devamını gör...
evde sıkılmayan asosyal tip
asosyal tip değildir, kendiyle vakit geçirmekten hoşlanıyordur. dışarı çıkıp insanların arasına karıştığında nasıl eğleniyorsa evde tek başına da öyle eğleniyordur.
devamını gör...
yazarların küçükken söyleyemediği kelimeler
benim yeni bir dilim varmış kesinlikle. öyle ki;
görüşürüze şodema (ne alakaysa),
patatese patame,
domatese tomate,
ve ciddi söylüyorum 3 ay boyunca kimsenin anlamadığı, sinirlendiğimde herkese işaret parmağımı sallayarak söylediğim bir ayya ayya oyu var. meali allah allah oğlum demek. kimden duyduğum ise meçhul.
görüşürüze şodema (ne alakaysa),
patatese patame,
domatese tomate,
ve ciddi söylüyorum 3 ay boyunca kimsenin anlamadığı, sinirlendiğimde herkese işaret parmağımı sallayarak söylediğim bir ayya ayya oyu var. meali allah allah oğlum demek. kimden duyduğum ise meçhul.
devamını gör...
babayla girilen diyaloglar
az evvel yaşadığım diyalog...
son ses kabe imamının ezan okuduğu videonun sesini açmış, ev yıkılıyor.
-babaaa bu ne?
+kabe imamııı...
-tamam da niye son ses?
+sana iman gelsin de müslüman ol diye.
-bu böyle sadece ezanla olmaz. kutsal su falan da serp!
+...
.....
sanarsın ki içimden şeytan çıkarıyor.
dayak, kavga, hakaret, gidilen müftüler ve tarikat hocaları da işe yaramayınca babam elindeki son kozu, kabe imamını da oynadı.
ve kaybetti.*
son ses kabe imamının ezan okuduğu videonun sesini açmış, ev yıkılıyor.
-babaaa bu ne?
+kabe imamııı...
-tamam da niye son ses?
+sana iman gelsin de müslüman ol diye.
-bu böyle sadece ezanla olmaz. kutsal su falan da serp!
+...
.....
sanarsın ki içimden şeytan çıkarıyor.
dayak, kavga, hakaret, gidilen müftüler ve tarikat hocaları da işe yaramayınca babam elindeki son kozu, kabe imamını da oynadı.
ve kaybetti.*
devamını gör...
normal sözlük - yedikule hayvan barınağı yardım kampanyası
dünya'daki tüm canlıların yaşama hakkı konusunda bilinçli, buna saygı duyan ve bunu destekleyen tüm yazarlara ve bu projeyi yürüten, emeğini veren herkese teşekkürler.
devamını gör...