uzun bir aradan sonra bir araya geldiğimiz küçük kurbağa'dan enstantane diyaloglar.
birlikte oturmuş çekirdeklerimizi çitleyip "kahramanlık sırası bizde" adlı çocuk süper kahraman filmini izlerken dönüp
-teyze, çocukların tapusuna ne deniyordu?
-nasıl yani çocukların tapusu mu var?
-hani ona kim bakıyorsa ona vekalet mi ne veriyorlar ya onu diyorum.
kahkahalar eşliğinde açıklıyorum. çocukların tapusu olmaz, ona bakan kişiyi ifade etmek için o tabir, adı da velayet diye. sonrasında da bir soru daha geliyor.
- niye hep velayet anneye veriliyor peki, babalar çocuğuna bakamaz mı?
buradan sonrası komik değil tabii. cinsiyetçi yetişmesin diye uygun kelimeler ile bebeğin küçükken anneye daha çok ihtiyacı olduğundan dem verip kapatıyorum konuyu.
filmi biraz daha izliyoruz. dikkatini çok uzun süre bir şeyde tutamadığından tekrar dönüyor.
-teyziskom sana bir soru daha. 15 kere 30 kaç eder?
-450
- vavv tebrikler. (kahkaha atıyor ve devam ediyor) ama ben doğru cevabı bilmiyorum ki. sadece ona kadar çarpmayı öğrendim.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

genelde çok geç anlaşılan cümlelerdir. mesela ben 16 yıl sonra anladım haklı olduğunu
devamını gör...

bir kişi gitmiş. sağlık olsun. kapım hep açık. siyasi tanım girince gidiyorlar genelde. hahaha.
devamını gör...

heyecan dozu yüksek bir maç.

maçı bekliyorum;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

işkolikliği sosyal ilişkileri bozacak derecede çalışmak için kontrol edilemez bir istek
ve ihtiyaç duyma hali olarak tanımlayabiliriz. burada dikkat edilmesi gereken bir husus
vardır. işkoliklik çalışkanlıkla alakalı değildir, iş motivasyonuyla alakalıdır. işkolik olanların
büyük bir kısmı çalışkan bireyler değillerdir.

işkolikler stresli iş hayatını tamamen özümsedikleri için bir süre sonra tükenirler.
karşılaştıkları işle alakalı sorunlarla uğraşırken kendilerini aşırı zorlarlar. bu da hem maddi
hem manevi sorunları beraberinde getirir. işkolikler ilişkilerinde başarısızdırlar. depresyon,
öfke patlamaları, stres gibi problemlerle oldukça içli dışlıdırlar.

kurdukları bu düzen onlar için oldukça önemlidir. düzenlerinin bozulması fikri bile
onları rahatsız eder. düzenlerini kaybettiklerinde her şeylerini kaybedeceklerine inanırlar.

kimileri için sosyal hayat kaçılması gereken bir olgudur ve işkoliklik onlara bu imkanı sağladığı için
durumlarından oldukça memnundurlar. ben bu noktada bir miktar haklılık payı bulmaktayım. çünkü her insanın sığındığı bir şey vardır.
kimisi allah’a, kimisi kitaplara, kimisi insanlara kaçar. bu durumu maalesef ki her insan
faydaya çeviremiyor. o yüzden de maddeye, sigaraya, alkole, işkolikliğe varacak raddede işe
kaçabiliyorlar. nihayetinde her fiilin ardını bir neden doldurur. bu devirde insanlar güzellikler
değil bir şeylerden kaçmak için nedenler biriktiriyor.
devamını gör...

ispanyol bir başpsikopostur.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
1468 yılında ispanya’da doğmuş olan de zumarraga engizisyonda en yüksek mevkilere getirildiğinde ilk görevi biscay cadılarını ele geçirmek olmuştur. o kadar ölçüsüz bir acımasızlıkla bu görevi yerine getirmiştir ki hemen meksika genel valiliğine atanmış ve en aşağılık zulümlerini de burada yapmıştır.

1536 ile 1543 yılları arasında meksika engizisyon mahkemesi başkanlığı yapan de zumarraga burda yaşayan insanlara hristiyanlık öğretisini yaşayanlar için ilmihaller ve el kitapları yazmış ve dağıtmıştır.

de zumarraga yeni bulunan kıtada ilk matbaa makinesini kurmuştur. bu insanlık adına olumlu bir gelişme sayılabilir ama bir yandan da aztek imparatorluğuna ait bütün edebiyat mirasını da imha etmiştir.

katolik kilisesine düşman olduğunu düşündüğü herkesi yok etmeye and içmiş olan fanatik başpiskopos yahudi dönmelerini ihbar edenlere de büyük ganimetler bağışlamıştır.

bu esnada ise zengin aztek edebiyatına ait bürün eserleri ateşe vermiş ve cayır cayır yakarak inandığı dine hizmet ettiğini düşünme ahmaklığına düşmüştür. halbuki hristiyan öğretisine göre “önce söz vardı.”

de zumarragalar hala varlığını sürdürmekte ve dünya kültürel mirasını bir küçük alevle yok etmeye çalışmaktadır.
devamını gör...

tanım: arapça’da “dua” ve “namaz” anlamlarına gelen salâ (salât) hz. peygamber’e allah’tan rahmet ve selâm temenni eden, onu metheden, onun şefaatini dileyen, aile fertlerine ve yakınlarına dua ifadeleri içeren, çeşitli şekillerde tertiplenmiş hürmet ve dua cümlelerini ihtiva eden, belirli bestesiyle veya serbest şekilde okunan güftelerin genel adıdır.
1- cuma ezanından önce cuma günleri minareden okunur.
2- bir vefat duyurusu olarak her zaman vakit namazlarından önce okunur.
3-perşembe gecelerinde yatsı ezanından önce okunur.
4-bazı bölgelerde ramazan ayında sabah ezanından önce ve ya teravih namazından once okunur.

misal:

essalatü vessalamu aleyke ya rasulallah
essalatü vessalamu aleyke ya habiballah
essalatü vesselamu aleyke ya seyyidel evveline vel ahirin.
veselamün alel murselin
velhamdulillahi rabbil alemin.
selam(esenlik,barış) ve dua senin üzerine olsun ey allah'ın elçisi
selam(esenlik,barış) ve dua senin üzerine olsun ey allah'ın sevgilisi
selam(esenlik,barış) ve dua senin üzerine olsun ey geçmişin ve geleceğin efendisi.
selam olsun tüm elçilere(peygamberlere)
övgüler yalnızca alemlerin rabbi (yaratıcısı,öğreticisi,terbiyecisi) allah'adır.
devamını gör...

sevgililer günü, aziz valentin günü (st valentines day) olarakta bilinir.
her yıl, şubatın 14.günü heyecan, aşk ve romantizmin kutlandığı özel bir gün olduğu için, bir çok ülke de yaşayan insanlar tarafından kutlanır.
bu özel gün, kimi için romantik, kimi için de ticari özelliklere sahiptir.
devamını gör...

hayatımı mahveden hastalık. anksiyete ile birleşmesinden ötürü o kadar uzun zamandır tedavi, araştırma vb şeylere yöneldim ki psikoloji okuyorum. aynı zamanda günümüzde kendine internetten tanı koyanların 10undan en az 8inde olan hastalık.
devamını gör...

ust kattaki ergen cocuklari alt kata yemege cagirmak icin internetini kesmek zorunda kalmaktan baska bir zorluk yok gibi.
devamını gör...

çelik’in 1996 yılında çıkardığı yaman sevda albümünden şarkı; bana göre de çelik’in en iyi şarkılarından biridir. sonradan silinip gitse de , türk pop müziğine gerçekten güzel ve kaliteli şarkılar bırakmıştır. bir ara popülerliği sönünce saçma sapan şeyler yaptı da bu müziğini dinlememize engel değil*.

bu şarkı nereden aklıma geldi dersem, halil sezai bu şarkıya farklı bir yorum katarak tekrar seslendirmiş. dinleyince sözleri tanıdık geldi; sadece sözleri tanıdık geldi diyorum çünkü müziği ile hiç alakası yok. benim tercihim çelik’in seslendirmesinden yana olsa da orijinalini bilmeyen için bu versiyon da güzel gelebilir.

bu çelik’ten:


bu da halil sezai’den:
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

suçu olmayanların hapsedildiği tek hapishane.
devamını gör...

üstümde nihal ziyagil memnuniyetsizliği var.
devamını gör...

tedavisinde histamin h1 analoğu betahistin kullanılmaktadır.
piyasa ismi vasoserc,betaserc olarak eczanelerde yerini alır.
devamını gör...

zincir takılan yırtık bol kot pantolon. allah'tan bitmiş olan bir akım.
devamını gör...

geçmiş olsun izmir. bu sene başına gelmeyen kalmadı yahu kesin göz var. *
devamını gör...

sus konuşma,klibi de hoştur.
devamını gör...

prag.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim