iskandinav mitolojisi figürlerinden birisidir. tanrıların kralı odinin oğludur. annesi jötunn grid ise bir devdir.

aesir soyundan gelenler arasında thor'dan sonra gelen en güçlü savaşçı olduğuna inanılır.

ragnarok savaşında fenrir tarafından öldürülen babasının intikamını almak için yeryüzüne inmiştir. intikamını almadan önce dersine epey bir çalışmıştır. fenrir'in ne derece illet bir mahlukat olduğunu bildiğinden, fenrir ile ilgili bütün olayları araştırmış, onu nasıl yeneceğinin hesaplarını yapmış ve en nihayetinde dev kurdun çenesini ikiye ayırıp, karnına rüzgar doldurmak suretiyle babasını oradan çıkarabileceğine karar vermiştir.

netice olarak iyi ve hayırlı bir evlattır. son kertede babasının intikamını almış ve benden bu kadar diyerek, vidi adı verilen salonuna çekilmiştir. dev kurdun ölümünden sonra yaşanan büyük felaketler, heimdall ve loki arasında yapılan savaş falan vidar'ın hiç umurunda olmamıştır.

''ben evlatlık görevimi yaptım, siz birbirinizi yiyin durun, artık hayallerimi gerçekleştirme zamanı.'' diyerek dünyadaki en güzel ayakkabıyı yaratmak için işe koyulmuş salonunu atölyeye çevirmiştir.

iyi bir savaşçıdır ama geniş adamdır. görevini yapmanın huzuru ile zamanını misler gibi kendisine ayırabilmiştir. diğer tanrıların örnek alması gereken bir özel şahsiyettir.
devamını gör...

kilyos'ta imara hazırlanalım. bu rektör sadece imar için başa getirildi. bu kurulacak fakültelere elbette yandaşlarını dolduracaklar daha büyük yazık. neyse elbette devran dönecek, bekliyoruz.
devamını gör...

kesinlikle yürüyerek karış karış gezmektir.
mümkünse gezeceğiniz yerleri araştırmadan gidin daha büyüleneceğinizin garantisini verebilirim.
devamını gör...

psikolojisi bozuk olup kendini sorgulamayan insanlar tehlikelidir. sorgulamak iyidir,erdemli bir davranıştır.
devamını gör...

eski kulagi kesiklerdendir. kısacık ömründe harika eserler ortaya çıkarmış hollandalı ressam. tam adı vincent willem van gogh.

delilik ile dahilik arasındaki ince çizgide bulunan van gogh, resimleri dışında yalnızlığı, maddi sıkıntıları, sağlık sorunları ve abisi theo'ya yazdığı mektuplarıyla her dönem hayatı irdelenen bir ressam olmuştur. gördüğü hayaller ve halisinasyonlar, manik depresyon atakları, zaman zaman yaşadığı görme ve duyu kayıpları ile tüm fiziksel ve psikolojik acılarına rağmen resim yapmaya devam etmiş, ardında 1000'e yakın eser bırakarak ölümsüzlüğe adını yazdırmıştır.
devamını gör...

sadece bir kişi sağ çıktı o evden. izleyip dalga geçip gülüp geçtiğimiz doğu perinçek'in p.şt dediği ertuğrul kürkçü.

denizler mahirler gitti. solculuk p.ştlara kaldı.
devamını gör...

fiziksel çekicilikten çok, kişinin entelektüel kişiliğini çekici bulan insanları tanımlamak için kullanılır.
fakat günümüzde böyle olmayan da kendine sapyoseksüel diyor, kusura bakmayın ama özellikle erkekler kadınları etkilemek için bunu kullanıyor. sanki her kadına çekici gelen bir özellikmiş gibi algılanıyor o cephede sanırım ama olay çok başka haberleri yok.

sapyoseksüel olan kendini konuşması ve davranışlarıyla belli eder zaten, söylemesine gerek yok. o yüzden göstermeliklerle gerçekleri böylece ayırt edebilirsiniz.
sanki sahte para/altın gibi önemli bir şeyi anlatıyormuşum gibi hissettim ya.*
devamını gör...

yeni çıkan şarkıları dinleyememektir.
devamını gör...

çok güzel olacağına emin olduğum program. yayıncısı çok güzel çünkü. *

sertab erener'den sevdam ağlıyor da benim istek parçam olsun. yazılanları gördüm hepsi çok iyi şarkılar. çok eğleneceğiiiiizz.*
devamını gör...

nasıl adam gibi adam olunur ilk sizden öğrensin..
devamını gör...

(bkz: the devil's advocate)
devamını gör...

kendi kulağını kesen ressamdır.

van gogh sessiz bir çocuktu. 27 yaşında resim yapmaya başladı ama yaptığı ilk resimler çevresindekiler tarafından fazla beğenilmedi. tekniğini geliştirmeye karar vererek avrupa seyahatlerine çıktı. avrupa'da cemiyetlere katılmaya çalıştı ancak şu an ne resmi ne ismi bilinen, ne idüğü belirsiz birtakım ressamlar tarafından dışlandı. bu ne idüğü belirsizler van gogh'u dışlamakla kalmayıp, hem van gogh'la, hem resimleriyle dalga geçtiler.

yaşamı boyunca kıymeti bilinmedi, sadece bir tablosu satıldı. açlık ve sefalet içinde yaşadı, depresyona girdi ve hatta kulağını kesti.
devamını gör...

gençken okuduğum dostoyevski romanıdır.

geçenlerde indirimdeyken görüp aldım ve tekrar okudum. tekrar hayran kaldım hatta yaşım büyüdüğü için daha fazla hayran kaldım. bence yazılmış en büyük romanlardan bir tanesi. dostoyevski'nin nasıl büyük bir yazar olduğunun en büyük göstergesi. bir insan elinden çıkan en büyük eserlerden birisi.

zaten suç ve ceza kitabını dünyada hemen hemen her insan biliyor. çok normal herkesin okuması ve üstünde düşünmesi gereken bir eser.
dostoyevski bu kitabı 1866 yılında yayınlamıştır. bir dergide 12 ay boyunca yayınlanıyor ve sonra tek cilt olarak yayınlanıyor. bu eserin büyük bir eser olma sebebi dönemidir bence. 1866 yılında nasıl böyle bir kurgu yazabilir bir insan aklım cidden almıyor. insan psikolojisi nasıl böyle detaylı bilinçli bir şekilde tasvir ediliyor anlamıyorum. müthiş gerçekten müthiş.

dostoyevski 5 yıl süren sibirya sürgününden sonra yazıyor bu kitabı. böyle düşününce daha anlamlı geliyor okuduğumuz metin. karakterler ve karakterlerin iç dünyası neden bu kadar karamsar anlıyoruz. dönemin rusya'sını bütün gerçekliğiyle görüyoruz. sefalet, fakirlik, yoksulluk, açlık gibi kavramları gerçekçi şekilde görüyoruz. hatta okurken raskolnikov karakterine hak verdiğimiz bile oluyor. kendimizle hesaplaşma içine giriyoruz. üzerinde bu kadar düşündüren bir eser yazdığı için dostoyevski oluyor kitabın yazarı. dostoyevski'den başkası böyle bir eseri kolay yazamıyor. o yüzden dünyanın en büyük şairleri arasında kendisi.

dostoyevski güzel bir hikaye anlatırken muhteşem tespitleriyle bizi selamlıyor. çok iyi bir gözlemci olduğunu bize gösteriyor.
herkesin, gidebileceği bir yeri olmalı. çünkü öyle bir an olur ki, insanın mutlaka bir yere gitmesi gerekir.

sefaletin, yoksulluğun, açlığın ne demek olduğunu çok gerçekçi şekilde anlatıyor. karakterlerin psikolojik analizleri ve kendileriyle hesaplaşmaları hayran bırakıyor.
eskiden okuduğum zaman bunlara bu kadar dikkat etmemiştim. tekrar okurken tekrar hayran kaldım daha detaylı düşündüm daha detaylı okudum. bence suç ve ceza bir kere değil bir kaç kere okunmalıdır.

kitabın konusunu yazmak istemiyorum çok bilinen çok meşhur bir eser. hissettiklerimi ve dikkat ettiklerimi anlatmaya çalıştım. mutlaka üzerine düşünülmesi gereken çocuklarımıza falan okutmamız gereken bir eser.

ayrıca bu eser sadece dostoyevski'ye değil dünya edebiyatına çok büyük katkılar yaptı. filmler, diziler, kitaplar bir sürü şey bu eserden etkilenerek ortaya çıktı. belki insan psikolojisini anlatmak isteyen yazarlar ilham aldı.

son olarak çok hoşuma giden bir kısımla yazımı sonlandırıyorum.



insanlar ikiye ayrılırlar. yalnızca insan soyunun üremesine yarayan basit insanlar, yeni bir şey söyleyebilme yeteneğine sahip üstün insanlar. kanuna boyun eğen, toplumun kurallarını uysallıkla benimseyen ve idare edilmekten zevk alanlar, birinci kategorideki insanlardır, idare edilmek onların vazifesidir. ikinci kategoridekiler, kurallara karşıdır, ya kanun bozucudur, yada kanun koyucu. bu insanlar, durumu daha iyiye doğru değiştirmek için, kafa yorarlar, çare ararlar ve durumu düzeltmek için kan dökmeleri gerekiyorsa tereddüt etmezler.
devamını gör...

yan hesabının bir trol olduğuna şaşırmaktan ziyade, mesai arkadaşlarının durduk yere bunu söylemiş olduğuna daha çok şaşırdığım moderatör. içeride neler oluyor?
devamını gör...

sarhoşluğu en beter olan içki türlerinden biri.
devamını gör...

tamamen gö*z korkusu...*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...


binlerce yıl önce yedi katlı yeraltında tarsus'ta yaşayan yılanlar vardı. meran adı verilen bu yılanlar, gerçekten akıllı ve şefkatli idi. onlar barış içinde yaşarlardı. meranların kraliçesine şahmeran denirdi. o genç ve güzel bir kadındı. efsaneye göre, şahmeran'ı gören ilk insan cemşab oldu. o, geçimi için odun satan fakir bir ailenin oğluydu. bir gün cemşab ve arkadaşları bal dolu bir mağara keşfederler. balı çıkarmak için cemşab'ı aşağıya indiren arkadaşları, paylarına daha çok bal düşmesi için onu orada bırakıp kaçarlar. cemşab mağarada bir delik görür ve buradan ışık sızdığını fark eder. cebindeki bıçak ile deliği büyütünce, ömründe görmediği kadar güzel bir bahçeye girer. bu bahçede eşi benzeri olmayan çiçekler ve bir havuz ile pek çok yılan görür. havuzun başındaki tahtta süt beyaz vücutlu bir yılan oturmaktadır. şahmeran'ın güvenini kazanan cemşab uzun yıllar bu bahçede yaşar. şahmeran ona tıp biliminin bilinmediklerini söyler. yıllar sonra, ailesini çok özlediğini söyleyip gitmek için yalvalıntıdır.un üzerine şahmeran da kendisini salıvereceğini, ancak yerini kimseye söylemeyeceğine dair söz vermesini ister.


şahmeran'a söz verip ailesine kavuşan cemşab uzun yıllar verdiği sözde durarak şahmeran'ın yerini kimseye söylememiş. bir gün ülkenin padişahı hastalanmış. vezir, hastalığın çaresinin şahmeran'ın etini yemek olduğunu söylemiş ve her yere haber salınmış. ülkenin veziri herkesi tek tek hamama sokmuş. sıra cemşab'a gelmiş. cemşab soyununca vezir cemşab'ın derisinde pullar olduğunu görünce cemşab'ı konuşturmayı başarmış. cemşab kuyunun yerini gösterince şahmeran bulunup dışarı çıkarılmış. şahmeran cemşab'a, "benim başımı kaynatıp padişaha içir, padişah kurtulsun, gövdemi de vezire içir, ölsün, kuyruğumu da kaynatıp sen iç, böylece lokman hekim ol" demiş. böylece vezir ölmüş, padişah da iyileşip cemşab'ı veziri yapmış. ve rivayete göre de cemşab böylece lokman hekim olmuş. efsaneye göre şahmeran'ın öldürüldüğünü yılanlar o günden beri bilmemektedirler. tarsus'un, şahmeran'ın öldürüldüğünü öğrenen yılanlar tarafından bir gün istila edileceği rivayet edilir.

not: alıntıdır.
devamını gör...

şevval sam'ı biliriz, tanırız, severiz de; hilal kaplan kim bilmiyorum. tarzından kendi zeka seviyesini ortaya koymuş şahsiyet. zira bir insanı alışverişte, tatilde ve tartışma ortamındaki tepkilerinden, adabından tanırız. merak edip ismini arattığımda, tanımadığım için de bir şey kaybetmememiş olduğumu hissettirdi.
devamını gör...

kendini övmek, sürekli her cümleye ben diye başlamak, yaptığın iyiliği her fırsatta dile getirmek. bunlar kendisine saygısı olan birinin yapabileceği davranışlar değil zira başkaları tarafından nasıl iğrenilerek bakıldıklarını görseler eminim onlarda kendilerine saygıları olmadığını farkederlerdi.
devamını gör...

endometriozis kaynaklı over tümörlerinden biridir.
endometrium kanseri ile en sık birliktelik gösteren over tümörüdür.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim